Başlıktan da anlayacağınız üzere sizlere mutluluğun 5 basit formülünden bahsedeceğim. Şimdiden anlaşalım. Bu dediklerimi harfiyen uygulayacaksınız. Bunları uygulamasanız mutlu olabilirsiniz belki ama çok fazla sürmez. Şimdi ben size uzun süre etkili bir mutluluk formülü vereceğim.
Elbette herkesin canı çok yanar. Bazen isyan derecesine gelir, hatta isyan ederiz. Hayattan kopup, dünyanın sonuymuş gibi haykırırız. Bazen ise sessizce içimize akıtırız gözyaşlarımızı. Sessiz hıçkırıklarla boğuşuruz.
Gelelim düşünceleri yönlendirme işlemine. Belki de içinizden bilenler vardır her duygunun kalıcı olmadığını. Duygular kısa sürelidir fakat eğer siz o duyguyu daha uzun ya da daha kısa sürdürebilirsiniz. Bu size kalmış bir durum. Nasıl mı? Eğer 15 dakika boyunca kötü bir anıyı düşünürseniz üzüntünüz 15 dakika boyunca sürer. 15 dakika mutlu bir anınızı düşünürseniz o zaman 15 dakika boyunca mutlu olursunuz. Yıllarca kötü anıları içinizde yaşatırsanız bu sizi yıllarca mutsuz yapar. O yüzden düşüncelerimizi her zaman güzel şeylere odaklamalıyız. O zaman göreceksiniz ki en küçük mutluluklar bir uzun sürüyor
Şu söz çok hoşuma gidiyor. Belki seni de motive eder. 'Derdi veren derdin çözümünü unutur mu hiç?'
Unutma, her kıştan sonra bir bahar gelir.
Şimdi aynanın karşısına geç ve kendini öv. İstersen abart. Hiç sorun değil. Hatta fazlasıyla iyi. Biraz özgüven insanı öldürmez. Her gün bir saat belirle ve günlük rutin olarak aynanın karşısında kendini öv. Ben en iyisiyim, ben en güzeliyim... vs. Mesela ben Dünya'nın en iyi blog yazarıyım. Tabi ki benden daha iyi yazarlar var fakat kendimle ilgili görüşüm bu yönde olduğu sürece kimse beni üzemez.
İşte işin sırrı bu yazdığım maddelerden ibaret. Mutluluk bu kadar basit aslında. Mutluluk bu kadar yakın bize. Sadece kendimi isteyerek ya da istemeyerek kendimizi mutluluğa karşı kapatmışız. Biraz basit düşünüp hayatı akışına bırakmak gerek. Allah her şeyin en iyisini bilir. Herkes Allah'a emanet... Kendinizi sevin ve mutlu kalın! Hoşça kalın)
Elbette herkesin canı çok yanar. Bazen isyan derecesine gelir, hatta isyan ederiz. Hayattan kopup, dünyanın sonuymuş gibi haykırırız. Bazen ise sessizce içimize akıtırız gözyaşlarımızı. Sessiz hıçkırıklarla boğuşuruz.
1. Düşüncelerini Yönlendir:
Öncelikle şunu hiçbir zaman unutmayın. Her duygu hayatımızın önemli bir parçasıdır ve bu duygulardan biri bile hiç yaşamazsak (ki biraz zor) hayatımızın zorlaştığını görürüz. Düşünsenize babasının ölümüne üzülmeyen bir çocuk, toplumda 'babasını sevmiyor' olarak düşünülür ki bu hoş bir durum olmaz.Ya da tıp kazanmayı çok isteyen birinin tıp kazandığı halde sevinmemesi, heyecanlanmaması. 'Şizofren lan bu' derler adama.Gelelim düşünceleri yönlendirme işlemine. Belki de içinizden bilenler vardır her duygunun kalıcı olmadığını. Duygular kısa sürelidir fakat eğer siz o duyguyu daha uzun ya da daha kısa sürdürebilirsiniz. Bu size kalmış bir durum. Nasıl mı? Eğer 15 dakika boyunca kötü bir anıyı düşünürseniz üzüntünüz 15 dakika boyunca sürer. 15 dakika mutlu bir anınızı düşünürseniz o zaman 15 dakika boyunca mutlu olursunuz. Yıllarca kötü anıları içinizde yaşatırsanız bu sizi yıllarca mutsuz yapar. O yüzden düşüncelerimizi her zaman güzel şeylere odaklamalıyız. O zaman göreceksiniz ki en küçük mutluluklar bir uzun sürüyor
2. Biraz Polyannacılık Oyna:
İlk madde ile benzer bir durum. Her olumsuz sonuçtan kendine pay çıkar. En kötüsü olmadığı için mutlu ol. Aşk acısı mı çekiyorsun? Salla. Elin ayağın tutuyorsa, karnın doyuyorsa, ailen yanındaysa daha ne istersin ki? Ya bunlar senin olmasaydı? İşte o zaman işin iş!3. Her Şeye Rağmen Gül:
Gülmek, sanırım dünyadaki en güzel şey. Gülmek insana pozitif enerji verir ve bu pozitif enerji mutlu olmamızı sağlar. Acılarımızı azaltacağı için değil. Bazı acılar var ki acısı hiçbir zaman yok olmaz ya da azalmaz. Ama herkes başına geleni yaşamak zorundadır. Bu acıların üstesinden gülerek gelebiliriz. Yüzü gülen insan karşısındaki insana da pozitif enerji verir ve böylelikle bir başkasını gülümsetmiş olur. Al sana mutluluk sebebi.4. Acılara Şükür Et:
Hepimiz bir sınavdayız. Eğer bu sınavı geçebilirsek sonsuz mutluluk ve güzellik bize bahşedilecek. Bu sınavı geçebilmek için de isyan etmek yerine şükür etmeyi öğrenmekten geçer. Yüce Allah, kullarını büyük bir sınava tabii tutmuştur. İsyankar insanların hiçbir zaman kazanamayacağı bir sınav. Her ne yaşarsan yaşa, bil ki bu acılar da mutluluklar da Allah'tan. Maşuktan gelen her şeye razıdır aşık. Ve biz aşıkların en büyük Maşuku Yüce Allah'tır. Rabbini sevmeyen, acılarına isyan eder ve daha büyük acılarla karşılaşır. Sen sen ol, Rabbinden gelen her şeye razı ol. Hem düşünsenize, Yüce Rabbimiz alemleri yarattığı Peygamberini bile bir çok acı ile sınamışken, bizler sıradan kullarız.Şu söz çok hoşuma gidiyor. Belki seni de motive eder. 'Derdi veren derdin çözümünü unutur mu hiç?'
Unutma, her kıştan sonra bir bahar gelir.
5. Kendini Sev:
Pek çoğunuz için önemsiz belki. Ama aranızda kendisiyle hiçbir zaman barışık olmamış insanlar da vardır muhakkak. Bu maddeyi onlar için yazıyorum. Şunu bilin ki kendisini sevmeyen insan, mutlu olamaz. Tecrübeyle sabit Şimdi aynanın karşısına geç ve kendini öv. İstersen abart. Hiç sorun değil. Hatta fazlasıyla iyi. Biraz özgüven insanı öldürmez. Her gün bir saat belirle ve günlük rutin olarak aynanın karşısında kendini öv. Ben en iyisiyim, ben en güzeliyim... vs. Mesela ben Dünya'nın en iyi blog yazarıyım. Tabi ki benden daha iyi yazarlar var fakat kendimle ilgili görüşüm bu yönde olduğu sürece kimse beni üzemez.İşte işin sırrı bu yazdığım maddelerden ibaret. Mutluluk bu kadar basit aslında. Mutluluk bu kadar yakın bize. Sadece kendimi isteyerek ya da istemeyerek kendimizi mutluluğa karşı kapatmışız. Biraz basit düşünüp hayatı akışına bırakmak gerek. Allah her şeyin en iyisini bilir. Herkes Allah'a emanet... Kendinizi sevin ve mutlu kalın! Hoşça kalın
)
