"MUTLULUK, nedir biliyor musunuz

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Kahve
"MUTLULUK, nedir biliyor musunuz?
Umudunu yitirmiş insanlara umut olabilmektir.
Sadece kendini değil, çevrendekileri de güldürebilmektir.
Sadece kazanmak değil, kazandığını paylaşabilmektir.
Varlığınla başka hayatlara ışık olabilmektir.
MUTLULUK, paylaşılmak için yaratılmıştır."
UMUT HEP OLMALI

Hayata küsme hakkınız yoktur...
Neden böylesine mutsuzsunuz?..
Nasıl bu denli karamsar olabiliyorsunuz?...
Belki işinizden memnun değilsiniz,
belki çevrenizden...
Ya da kendinizi beğenmiyorsunuz...
Oysa...
Öylesine değerlisiniz ki.
Örneğin gözleriniz...
Gözlerinizi kaça satarsınız?
1 milyon?... 2 milyon?... 5 milyon TL?...
Satarsınız... İşte zenginsiniz...
Ama...

Bu servetle erişeceğiniz dünyayı görmedikten sonra,
paranın bir değeri var mı?...
Ya da derdiniz para değil...
Başarı ve saygınlık.
Size gözlerinizin karşılığında dünyanın en büyük şirketinin genel müdürlüğünü verseler kabul eder misiniz?
Cevabınız "Hayır" değil mi?
O halde siz; aslında hem zengin, hem başarılısınız.
Yeter ki,
Allah'ın size verdiği bu değerlerin bilincinde olun.
Bunları görebileceğiniz bir başarı için hayata geçiriniz.
O halde...
Asla umutsuzluk yok...!
 
MUTLULUK KAPISI
Hepimizin hayatında güzel günler kadar kederli, sıkıntılı, bol acılı günler de vardır.
İnsanın içini acıtan en önemli nedenler, şairlerin de söylediği gibi bir ayrılık, bir de ölümdür.
Aslında ölüm de bir çeşit ayrılıktır. Kimi ölerek terk eder bizi, kimi hayatımızdan çıkarak.
Oysa insanoğlunun bir yanı çok bağımlıdır. Sahip olduğu şeyleri kaybetmek istemez.
Zaten mutluluk gibi, aşk gibi duygular insanoğlunun sonradan keşfettiği duygulardır.
Doğasında var olanlar ise hep korku, sıkıntı, telaş, huzursuzluk, acı çekmek gibi olumsuz duygulardır.
Hayatın bizi mutlu etmek gibi bir çabası hiç yoktur.
Biz bir şeyler yapmadıkça onun umurunda bile değiliz.
Biz ona bir şeyler vermedikçe o bizim sesimizi duymaz.

Öyleyse ses verin
 
Yasadım çok güzel günler di. Sobada sabah kızartılmış ekmek kaynayan çaydanlık ve kışın vazgeçilmezi kestane şimdilerde tad tuz yok üstelik bu zamanda kestane alınmıyor
İnsanların özlem duyduğu zamanlara yolculuk...İzlerken bile huzur buluyorsun.Şimdilerde ne o yıllarda yağan kardan,ne yağmurdan nede soğuktan eser yok.Dısarıda ellerinin soğuktan donmuş,hareket ettiremez haldeyken eve gelip sobanın başında ısınan ve uyuşan ellerini özler mi insan O eski ama huzur kokulu evlerin içinde yanan sobaların üzerinde pişen yemeklerin lezzetini,siyah beyaz televizyonlarda izlenen türk filmlerini....Daha sayamadığım birçok anı...Şimdi bütün imkânlara sahibiz ama eskisi kadar mutlu değiliz neyazık ki..
 
Geri
Top