Olta; ucunda avlanması hedeflenen canlının takılabileceği kanca, zoka, tıkaç, kaşık, çarpma, rapala yada meps gibi çeşitli biçim ve isme sahip parçanın bulunduğu uzun, sağlam ve ince bir ip ile buna bağlanabilen yüzdürücü, batırıcı ve fırdöndünü gibi malzemelerin birleşiminden oluşan bir av aracıdır. Değişik amaçlar için farklı şekil ve yapılarda oltalar kullanılır. Bu nedenle oltaların sınıflandırılmaları birbirine geçişli çok farklı gruplar altında yapılabilir. Genel olarak bir olta; kanca yada diğer malzemenin bulunduğu bir uç ve beden bölümlerinden oluşur.
Bir dip oltası
Beden genelde bir makaraya sarılı olan, çok çeşitli materyalden yapılabilen uzun ince iptir. Genelde misina olarak isimlendirilir. Poliamid tek lifli (monoflament) misinalar beden yapımında kullanılan en yaygın malzemelerdir.
Oltalarda beden ve köstek olarak kullanılan monofilament misinalar
Oltanın uç bölümünde kanca, tıkaç, çapara, kaşık, meps, rapala, çırpma, ipek vb. takılma araçları bulunur. Ayrıca oltanın suya batmasını sağlayan bir ağırlık, suyun üstünde kalmasını yada bulunduğu yerin belirlenmesini sağlayan bir yüzdürücü, oltada oluşacak burulma nedeniyle bedenin gamlanmasını önleyen fırdöndüler bulunabilir.
Kancalı Oltalar
Ucunda su ürününün takılabileceği bir yada daha fazla kanca bulunan oltalardır. Kancalar genelde metalden yapılır. Eski çağlarda ağaç, kemik ve fildişi kanca yapımında kullanılmıştır.
Olta kancalarının gelişimi
Kancalar çok değişik şekillerde olabilir. Genel bir kanca; uç, boyun, beden yada sap ve pala bölümlerinden oluşur.
Kancanın bölümleri
Uç biçimi, sap biçimi, pala biçimi ve yapıldığı materyale göre farklı tiplerde kancalar üretilmektedirler. İkili, üçlü ve dörtlü kancalar, bir kaşık, rapala, meps veya diğer sahte yemlerle bütünleştirilmiş olarak yada başka şekillerde olabilir. Hatta kalamar ve mürekkep balığı avcılığında ucunda çentik bulunmayan onlarca kancanın şemsiye gibi bir araya getirilip fosforlu bir plastiğe tutturulmuş özel kancalar kullanılır. Kancalarda kullanılan farklı uç ve pala (göz) şekilleri aşağıda görülmektedir.
Farklı şekle sahip kanca tipleri
Her ne kadar aynı amaç için benzer şekle sahip kancalar kullanılsa da, aslında ülkeden ülkeye, hatta kancayı kullanan balıkçıya göre aynı amaç için daha değişik şekillerde kancalar da kullanılmaktadır.
Kancalar tek başına kullanılabileceği gibi, doğal yada sahte yemlerle yemlenerek te kullanılabilir. Çoğu balığın avcılığında üzerine eklenen çeşitli materyallerle balığın beslendiği canlıya benzetilmiş kancalar kullanılır. Alabalık avcılığında çok çeşitli böceklere benzetilmiş sinek olarak adlandırılan kancalar kullanılır.
Çaparalarda da alabalık sinekleri gibi çeşitli kuş tüyleri ve sentetik materyaller iliştirilerek yavru balık yada kurtçuk şekli verilmiş çok sayıda kanca kullanılır. Diğer yandan daha büyük balıkların avcılığında kullanılan ve genelde balık yada mürekkep balığına benzetilmiş kancalar da vardır.
Kancalarda ve fırdöndülerde numaralandırma belirli büyüklüğe kadar en büyük kanca 1, en küçük ise 16 yada 20 numara olacak şekilde yapılır. Daha büyük kancalarda ise 1/0, 2/0, 3/0 şeklinde küçükten büyüğe doğru artan numaralandırma kullanılır.
Çok kancalı profesyonel oltalar olan paraketalarda kullanılmak üzere misina, ip, tel yada zincir bir köstek üzerine tutturulmuş kancalar üretilir. Zoka daha çok lüfer ve sinarit gibi etçil balıkların avcılığında kullanılan kanca palasının balık başı biçiminde bir kurşun içine gömüldüğü kanca tipidir. Bazı kancalar yemin iyi tutturulması için özel bir kıstırma yada çentik içerebilir.
Tek Kancalı Oltalar: Üzerinde sadece bir kanca bulunan oltalardır. En basit şekli kıyılarda balık avcılığında yaygın olarak kullanılan şeytan oltasıdır. Bu olta ince bir beden, küçük bir kanca ve yaprak veya kıstırma kurşundan yapılmış küçük bir ağırlıktan (iskandil) oluşur. Diğer bir tek kancalı olta da göl ve akarsularda balık avcılığında kullanılan şamandıralı oltadır. Genelde bir kamış yada uzun sopa üzerine takılan kısa bedenli oltalardır. Dip balıkları avcılığında kullanılan tek kancalı oltalar da vardır .
Çok Kancalı Oltalar: Birden çok kanca bulunan oltalardır. Üzerinde birkaç kanca bulunan her olta çok kancalı olta olarak isimlendirilse de aslında çok kancalı olta denildiğinde ilk akla gelen oltalar paraketa ve çaparalardır. Çapara daha çok pelajik balıkların avcılığında kullanılan üzerine tüy yada benzeri balığı cezbeden bir cisim takılmış 5 ile 50 arasında kancası bulunan oltalardır.
Paraketalar bir köstek yardımıyla bedene bağlanmış yüzler, hatta binlerce kancası olan, atıldığı yerin tespit edilmesi amacıyla şamandıra ve çapa kullanılan, bir ağ gibi atılıp toplanan büyük oltalardır.
Yassı balıklar (kalkan, pisi), mezgit, morina, köpek balığı ve kılıç balığı gibi balıkların avcılığında kullanılır. Kılıç ve köpek balıkları için kullanılan paraketalar suyun yüzeyine, diğerleri ise deniz zeminine bırakılır. Yani kılıç ve köpek balığı paraketasında çapa bulunmaz. Elle kullanılan paraketaların yanında otomatik olarak atılıp kaldırılanları da vardır.
Çok kancalı oltalara özel bir örnek de mersin balığı avcılığında kullanılan karmıklardır. Karmık mersin balıklarının yumurtlamak üzere girdikleri nehirlerin denize yakın bölümlerine serilir. Bir yüzdürücü ile kancalar yüzer durumda tutulur, nehre giren balıklar vücutlarından bu kancalara takılırlar.
Kancasız Oltalar
Kancasız oltalarda kanca yerine balığın dolanabileceği yada takılabileceği bir başka malzeme bulunur. İpek ve tıkaç bunların en ilkel tipleridir.
İpek: Bunların başında zargana balığı avcılığında kullanılan ipek gelir. İpekten alınmış bir tutam 0.20 - 0.30 mm kalınlığındaki misina ucuna bağlanır. Rölantide giden teknenin arkasından yaklaşık 20-30 metre beden ile salınır. Zargana balığının sivri ve sık dişlerle dolu uzun gagasının yutmak istediği ipeğe takılmasıyla avcılık gerçekleşir. Yeni Gine ve Polenezya halkları da ipek yerine ormandan topladıkları örümcek ağlarıyla zargana avlamaktadırlar. Örümcek ağları toplandıktan sonra sıcak suya sokularak sağlamlaştırılır, bundan alınan bir tutam muz yapraklarından yapılmış olan bir uçurtmanın kuyruğuna 20-30 metre uzunluğunda bir iple bağlanır. Uçurtma rüzgarın karadan denizlere doğru estiği bölgelerde kıyıdan, yada tekneden uçurulur kuyruğa takılı olan örümcek ağı çilesi su yüzeyinde hareket ettikçe balıkların ilgisini çeker. Buna saldıran balıkların çene ve dişleri ağa takılarak avcılık gerçekleşir.
Tıkaç: Tıkaçlar Uzakdoğu ve Güneydoğu Asya sularında balık yakalamakta kullanılan bir tür olta malzemesidir. Aslında ipek yada orlon dan yapılmış küçük bir ip yumağıdır. Farinks dişi bulunan veya ağzının içersinde diş ve çıkıntıların çok olduğu balık türlerinin avcılığında kullanılır. Renkleri genelde balıkların ilgisini çeken parlak veya fosforlu tonlardadır.
Sabit Oltalar
Oltaları hareketliliklerine göre iki gruba ayırmak mümkündür. İlk grup bırakılıp beklene diğeri ise sürekli hareket ettirilen oltalardır.
Sabit oltalar atıldıkları yada salındıkları yerde hareketsiz duran, sadece el ile çok az hareket verilen, balık avlandıktan yada yem kaybından sonra çekilerek yeniden atılan oltalardır. Çoğu el oltaları, paraketa ve karmıklar, şamandıralı oltaların tamamı ve yemli dip oltaları sabit oltalara örnektir.
Hareketli Oltalar
Suya bırakıldıktan sonra el ile yada makaralı bir kamış kullanılarak hareketlendirilen, yada hareket eden bir teknenin arkasından sürüklenerek kullanılan oltalardır. Çaparalar, ipek sırtı, kaşık, meps, rapala ve benzeri yemli ve yemsiz yada sahte yemli oltalar hareketli olta çeşitleridir.
Yemli Oltalar
Avlanacak su ürününün kancayı yutmasını sağlamak amacıyla yem takılarak kullanılan oltalardır. Yem olarak genelde bir balıktan kesilen bir parça, kalamar, ahtapot, midye ve deniz kurdu gibi diğer canlıların parçaları takılmaktadır. Bazı balıkların avcılığında ise ekmek ve hamur, tatlı sularda ise kurbağa ve böcekler yem olarak kullanılmaktadır. Zoka, paraketa ve çoğu el oltaları yemlidir.
Yemsiz Oltalar
Hızla çekilerek kullanıldığı için avlanacak su ürünlerinin saplanma ve takılma yoluyla yakalandığı oltalardır. Bazılarında avı cezp etmek amacıyla sahte yemler, metal plakalar, balık şekli verilmiş çeşitli cisimler takılabilir. Karmık hariç tamamı hareketli oltalardır. Çarpmalar, kaşıklar, meps, sırtı, rapala ve ipek hareketli oltalara örnek olarak gösterilebilir.
Bir dip oltası
Beden genelde bir makaraya sarılı olan, çok çeşitli materyalden yapılabilen uzun ince iptir. Genelde misina olarak isimlendirilir. Poliamid tek lifli (monoflament) misinalar beden yapımında kullanılan en yaygın malzemelerdir.
Oltalarda beden ve köstek olarak kullanılan monofilament misinalar
Oltanın uç bölümünde kanca, tıkaç, çapara, kaşık, meps, rapala, çırpma, ipek vb. takılma araçları bulunur. Ayrıca oltanın suya batmasını sağlayan bir ağırlık, suyun üstünde kalmasını yada bulunduğu yerin belirlenmesini sağlayan bir yüzdürücü, oltada oluşacak burulma nedeniyle bedenin gamlanmasını önleyen fırdöndüler bulunabilir.
Kancalı Oltalar
Ucunda su ürününün takılabileceği bir yada daha fazla kanca bulunan oltalardır. Kancalar genelde metalden yapılır. Eski çağlarda ağaç, kemik ve fildişi kanca yapımında kullanılmıştır.
Olta kancalarının gelişimi
Kancalar çok değişik şekillerde olabilir. Genel bir kanca; uç, boyun, beden yada sap ve pala bölümlerinden oluşur.
Kancanın bölümleri
Uç biçimi, sap biçimi, pala biçimi ve yapıldığı materyale göre farklı tiplerde kancalar üretilmektedirler. İkili, üçlü ve dörtlü kancalar, bir kaşık, rapala, meps veya diğer sahte yemlerle bütünleştirilmiş olarak yada başka şekillerde olabilir. Hatta kalamar ve mürekkep balığı avcılığında ucunda çentik bulunmayan onlarca kancanın şemsiye gibi bir araya getirilip fosforlu bir plastiğe tutturulmuş özel kancalar kullanılır. Kancalarda kullanılan farklı uç ve pala (göz) şekilleri aşağıda görülmektedir.
Farklı şekle sahip kanca tipleri
Her ne kadar aynı amaç için benzer şekle sahip kancalar kullanılsa da, aslında ülkeden ülkeye, hatta kancayı kullanan balıkçıya göre aynı amaç için daha değişik şekillerde kancalar da kullanılmaktadır.
Kancalar tek başına kullanılabileceği gibi, doğal yada sahte yemlerle yemlenerek te kullanılabilir. Çoğu balığın avcılığında üzerine eklenen çeşitli materyallerle balığın beslendiği canlıya benzetilmiş kancalar kullanılır. Alabalık avcılığında çok çeşitli böceklere benzetilmiş sinek olarak adlandırılan kancalar kullanılır.
Çaparalarda da alabalık sinekleri gibi çeşitli kuş tüyleri ve sentetik materyaller iliştirilerek yavru balık yada kurtçuk şekli verilmiş çok sayıda kanca kullanılır. Diğer yandan daha büyük balıkların avcılığında kullanılan ve genelde balık yada mürekkep balığına benzetilmiş kancalar da vardır.
Kancalarda ve fırdöndülerde numaralandırma belirli büyüklüğe kadar en büyük kanca 1, en küçük ise 16 yada 20 numara olacak şekilde yapılır. Daha büyük kancalarda ise 1/0, 2/0, 3/0 şeklinde küçükten büyüğe doğru artan numaralandırma kullanılır.
Çok kancalı profesyonel oltalar olan paraketalarda kullanılmak üzere misina, ip, tel yada zincir bir köstek üzerine tutturulmuş kancalar üretilir. Zoka daha çok lüfer ve sinarit gibi etçil balıkların avcılığında kullanılan kanca palasının balık başı biçiminde bir kurşun içine gömüldüğü kanca tipidir. Bazı kancalar yemin iyi tutturulması için özel bir kıstırma yada çentik içerebilir.
Tek Kancalı Oltalar: Üzerinde sadece bir kanca bulunan oltalardır. En basit şekli kıyılarda balık avcılığında yaygın olarak kullanılan şeytan oltasıdır. Bu olta ince bir beden, küçük bir kanca ve yaprak veya kıstırma kurşundan yapılmış küçük bir ağırlıktan (iskandil) oluşur. Diğer bir tek kancalı olta da göl ve akarsularda balık avcılığında kullanılan şamandıralı oltadır. Genelde bir kamış yada uzun sopa üzerine takılan kısa bedenli oltalardır. Dip balıkları avcılığında kullanılan tek kancalı oltalar da vardır .
Çok Kancalı Oltalar: Birden çok kanca bulunan oltalardır. Üzerinde birkaç kanca bulunan her olta çok kancalı olta olarak isimlendirilse de aslında çok kancalı olta denildiğinde ilk akla gelen oltalar paraketa ve çaparalardır. Çapara daha çok pelajik balıkların avcılığında kullanılan üzerine tüy yada benzeri balığı cezbeden bir cisim takılmış 5 ile 50 arasında kancası bulunan oltalardır.
Paraketalar bir köstek yardımıyla bedene bağlanmış yüzler, hatta binlerce kancası olan, atıldığı yerin tespit edilmesi amacıyla şamandıra ve çapa kullanılan, bir ağ gibi atılıp toplanan büyük oltalardır.
Yassı balıklar (kalkan, pisi), mezgit, morina, köpek balığı ve kılıç balığı gibi balıkların avcılığında kullanılır. Kılıç ve köpek balıkları için kullanılan paraketalar suyun yüzeyine, diğerleri ise deniz zeminine bırakılır. Yani kılıç ve köpek balığı paraketasında çapa bulunmaz. Elle kullanılan paraketaların yanında otomatik olarak atılıp kaldırılanları da vardır.
Çok kancalı oltalara özel bir örnek de mersin balığı avcılığında kullanılan karmıklardır. Karmık mersin balıklarının yumurtlamak üzere girdikleri nehirlerin denize yakın bölümlerine serilir. Bir yüzdürücü ile kancalar yüzer durumda tutulur, nehre giren balıklar vücutlarından bu kancalara takılırlar.
Kancasız Oltalar
Kancasız oltalarda kanca yerine balığın dolanabileceği yada takılabileceği bir başka malzeme bulunur. İpek ve tıkaç bunların en ilkel tipleridir.
İpek: Bunların başında zargana balığı avcılığında kullanılan ipek gelir. İpekten alınmış bir tutam 0.20 - 0.30 mm kalınlığındaki misina ucuna bağlanır. Rölantide giden teknenin arkasından yaklaşık 20-30 metre beden ile salınır. Zargana balığının sivri ve sık dişlerle dolu uzun gagasının yutmak istediği ipeğe takılmasıyla avcılık gerçekleşir. Yeni Gine ve Polenezya halkları da ipek yerine ormandan topladıkları örümcek ağlarıyla zargana avlamaktadırlar. Örümcek ağları toplandıktan sonra sıcak suya sokularak sağlamlaştırılır, bundan alınan bir tutam muz yapraklarından yapılmış olan bir uçurtmanın kuyruğuna 20-30 metre uzunluğunda bir iple bağlanır. Uçurtma rüzgarın karadan denizlere doğru estiği bölgelerde kıyıdan, yada tekneden uçurulur kuyruğa takılı olan örümcek ağı çilesi su yüzeyinde hareket ettikçe balıkların ilgisini çeker. Buna saldıran balıkların çene ve dişleri ağa takılarak avcılık gerçekleşir.
Tıkaç: Tıkaçlar Uzakdoğu ve Güneydoğu Asya sularında balık yakalamakta kullanılan bir tür olta malzemesidir. Aslında ipek yada orlon dan yapılmış küçük bir ip yumağıdır. Farinks dişi bulunan veya ağzının içersinde diş ve çıkıntıların çok olduğu balık türlerinin avcılığında kullanılır. Renkleri genelde balıkların ilgisini çeken parlak veya fosforlu tonlardadır.
Sabit Oltalar
Oltaları hareketliliklerine göre iki gruba ayırmak mümkündür. İlk grup bırakılıp beklene diğeri ise sürekli hareket ettirilen oltalardır.
Sabit oltalar atıldıkları yada salındıkları yerde hareketsiz duran, sadece el ile çok az hareket verilen, balık avlandıktan yada yem kaybından sonra çekilerek yeniden atılan oltalardır. Çoğu el oltaları, paraketa ve karmıklar, şamandıralı oltaların tamamı ve yemli dip oltaları sabit oltalara örnektir.
Hareketli Oltalar
Suya bırakıldıktan sonra el ile yada makaralı bir kamış kullanılarak hareketlendirilen, yada hareket eden bir teknenin arkasından sürüklenerek kullanılan oltalardır. Çaparalar, ipek sırtı, kaşık, meps, rapala ve benzeri yemli ve yemsiz yada sahte yemli oltalar hareketli olta çeşitleridir.
Yemli Oltalar
Avlanacak su ürününün kancayı yutmasını sağlamak amacıyla yem takılarak kullanılan oltalardır. Yem olarak genelde bir balıktan kesilen bir parça, kalamar, ahtapot, midye ve deniz kurdu gibi diğer canlıların parçaları takılmaktadır. Bazı balıkların avcılığında ise ekmek ve hamur, tatlı sularda ise kurbağa ve böcekler yem olarak kullanılmaktadır. Zoka, paraketa ve çoğu el oltaları yemlidir.
Yemsiz Oltalar
Hızla çekilerek kullanıldığı için avlanacak su ürünlerinin saplanma ve takılma yoluyla yakalandığı oltalardır. Bazılarında avı cezp etmek amacıyla sahte yemler, metal plakalar, balık şekli verilmiş çeşitli cisimler takılabilir. Karmık hariç tamamı hareketli oltalardır. Çarpmalar, kaşıklar, meps, sırtı, rapala ve ipek hareketli oltalara örnek olarak gösterilebilir.