Biz kadınların baş koyduğu bir mevzudur aşkı aramak.
Davulun sesi uzaktan hoş gelir de acaba başka bir kadının ayakkabılarıyla yürümek sanıldığı kadar kolay mı ki?
O çok özendiğiniz ayakkabı ya ayağınızı vurursa...
Eliza ve Martha iki kardeş. Tek ortak yanları da bu. Biri daha domestik biri daha özgür. Görünüşte herkes halinden memnun. İşler tıkırında. Kol kırılır yen içinde kalır demişler.
Onlar için de kırılmış tüm kollar kırılacağı kadar işte.
Farkına bile varmadan olmuş. Ve günlük hayatın rutin
akışı bir anda bozulmuş. Öyle gelişmeler yaşanmış ki iki kadın da alyansın hiçbir şeyin güvencesi olmadığına uyanıvermiş.
Şimdi artık ikisinin kafasında da aynı soru...
Kusursuz aşk diye bir şey var mı? Ya kusursuz hayat?
Konumuz Evergreen kardeşler. Siyah ve beyaz elma ve armut Lillith ve Havva kadar farklılar. Yalnız ortak bir özellikleri var. ımrenme sınırlarını istemeden de olsa ihlal edip birbirlerinin aşk hayatını kıskanmaktan kendilerini alamıyorlar. Kardeşlerden Martha ve eşi Michael'ın kusursuz bir yuvası kusursuz bir ailesi ve kusursuz bir evi var. Elbette Martha'nın başına bedbaht bir şeyler gelene dek. Diğer kardeş Eliza ve erkek arkadaşı Greg ise çokça müzik ve aşkla dolu tek odalı bir dairenin kiracıları. Elbette Eliza'nın başına sarsıcı sonuçlara sebep olacak bedbaht bir şey gelene dek.
Evergreen kardeşlerin artık yeni bir ortak özelliği daha var. Atmosferde bağımsızlık rüzgarları esmeye mi başlayacak ne
Harika mı? Öyle mi acaba? Değil mi yoksa? Kusursuz bir aşk var mı? Ve kusursuz aşkı aramak hele hele 'öteki kadının pabucu'nu giymeye kalktığınızda daha da mı içinden çıkılmaz bir hal alıyor? Hep şöyle deriz aramızda. Çılgıncasına tutkulu ve gerçek bir aşk istiyorum. Hayat da bize cevabı yapıştırır hemen. Kaderine katlan inancını yitirme emi Martha ve Eliza'nın da işi zor tabi.
Davulun sesi uzaktan hoş gelir de acaba başka bir kadının ayakkabılarıyla yürümek sanıldığı kadar kolay mı ki?
O çok özendiğiniz ayakkabı ya ayağınızı vurursa...
Eliza ve Martha iki kardeş. Tek ortak yanları da bu. Biri daha domestik biri daha özgür. Görünüşte herkes halinden memnun. İşler tıkırında. Kol kırılır yen içinde kalır demişler.
Onlar için de kırılmış tüm kollar kırılacağı kadar işte.
Farkına bile varmadan olmuş. Ve günlük hayatın rutin
akışı bir anda bozulmuş. Öyle gelişmeler yaşanmış ki iki kadın da alyansın hiçbir şeyin güvencesi olmadığına uyanıvermiş.
Şimdi artık ikisinin kafasında da aynı soru...
Kusursuz aşk diye bir şey var mı? Ya kusursuz hayat?
Konumuz Evergreen kardeşler. Siyah ve beyaz elma ve armut Lillith ve Havva kadar farklılar. Yalnız ortak bir özellikleri var. ımrenme sınırlarını istemeden de olsa ihlal edip birbirlerinin aşk hayatını kıskanmaktan kendilerini alamıyorlar. Kardeşlerden Martha ve eşi Michael'ın kusursuz bir yuvası kusursuz bir ailesi ve kusursuz bir evi var. Elbette Martha'nın başına bedbaht bir şeyler gelene dek. Diğer kardeş Eliza ve erkek arkadaşı Greg ise çokça müzik ve aşkla dolu tek odalı bir dairenin kiracıları. Elbette Eliza'nın başına sarsıcı sonuçlara sebep olacak bedbaht bir şey gelene dek.
Evergreen kardeşlerin artık yeni bir ortak özelliği daha var. Atmosferde bağımsızlık rüzgarları esmeye mi başlayacak ne
Harika mı? Öyle mi acaba? Değil mi yoksa? Kusursuz bir aşk var mı? Ve kusursuz aşkı aramak hele hele 'öteki kadının pabucu'nu giymeye kalktığınızda daha da mı içinden çıkılmaz bir hal alıyor? Hep şöyle deriz aramızda. Çılgıncasına tutkulu ve gerçek bir aşk istiyorum. Hayat da bize cevabı yapıştırır hemen. Kaderine katlan inancını yitirme emi Martha ve Eliza'nın da işi zor tabi.