Posta pullarını ve posta pullarıyla alakalı objeleri toplama, biriktirme işlemine pul koleksiyonculuğu denir. Günümüzde pul koleksiyonculuğu çok yaygın bir hobidir.
Günümüzde, pul biriktirmek çağımızın önde gelen hobilerinden olmuştur. Herkesin bir konuya özel merakı ve koleksiyonculuk yanı bulunmasına rağmen koleksiyon denince akla önce pul koleksiyonu gelmektedir. Pul koleksiyonu en yaygın koleksiyonculuk olduğu gibi en ilginç, en öğretici ve en karlı koleksiyonculuktur. Pul biriktiren kişi, koleksiyonu geliştikçe bakmakla doyamayacağı , hatta elinden bırakamayacağı bir pul topluluğu sahibi olur. Pullara bakmak zevk verdiği kadar öğreticidir de. Pul koleksiyonundaki pullar ait oldukları ülkelerin elçisidir. Bunlar, inceleyenlere ülkelerin tarihini, coğrafyasını, ekonomisini, ünlü kişilerini, güzelliklerini, sosyal yaşamlarını ve geleneklerini öğretirler. Bir pul koleksiyoncusunun genel kültür seviyesi pulculuk ile kendiliğinden artar. Pulculuk, sahibine bilgi ve düzen zevki verir, değerli arkadaşlar kazandırır, ayrıca çok küçük birikimlerle sahip olunabilmesi nedeniyle para israfını da önler.
Posta pulları ve bununla ilgili zarf, kart, damga ve benzeri maddeleri biriktirmeye uluslararası deyimle Filateli ve bu işi yapan kişiye de FİLATELİST denir.
Pul koleksiyonu en yaygın koleksiyonculuk olduğu gibi en ilginç, en öğretici ve en karlı hobidir.
Kullanılan Araçlar ve Yöntemler
Pul toplamak için herhangi bir araca gerek bulunmamaktadır. Ancak koleksiyoncuların çoğu, pullarını daha iyi sergilemek, korumak ve inceleyebilmek için önemli harcamalara katlanırlar.
Pul koleksiyonculuğunu ilgilendiren başlıca araçlar aşağıda gösterilmektedir. Pulları muhafaza etmenin en kolay ve en ucuz yolu bunların şeffaf selofan zarflarda toplanması, zarfların da nem, güneş ve sıcaktan uzak bir kutuya konulması şeklinde yapılabilir. Ancak bu yöntemin uygulanması pulların sergilenmesi veya başka şekillerde kullanılmasında pek işe yaramamaktadır. Pulların albümlere yerleştirilmesi durumunda ise koleksiyonlar çok daha kolay sergilenebilmektedirler. Pullar koleksiyoncunun tercihine bağlı olarak, ülkeler, konular ve hatta sonuçta göze hoş gelmek kaydıyla, ebatlarına göre bile sergilenebilmektedirler.
Pul koleksiyonuna başlarken sahip olunması gereken ve ihtiyaç duyulacak gereçler; Pul Pensi, Pul Albümü, Büyüteç ve Pul Kataloğudur.
Filatelistliğe ilk adım atacak bir koleksiyoner için koleksiyona bir seri pul,eğer varsa bir adet özel blok ve bir adet ilk gün zarfı ile başlamak yeterlidir. Eğer istenirse birbirinden ayrılmamış üst üste ve yan yana 4 pulun meydana getirdiği 4'lü blok da alınabilir.
Pullar damgasız, yani kullanılmamış olarak veya kullanılmış olanlar da damgalı olarak saklanabilir. Damgalı olanların damgaları özel damga ise zarfı ile saklamak uygundur. Koleksiyonerin pulların eksik dantelinin bulunmaması ve kırık olmamasına çok dikkat etmesi gerekir. Aksi taktirde sahip olduğu koleksiyonun değer taşımaması söz konusu olabilir. Ayrıca koleksiyona başlayan bir filatelist ne tür bir koleksiyon yapacağını (klasik, motif, tematik, Ülke) önceden tespit ettikten sonra pul almaya başlamalıdır. Böylece daha düzenli bir koleksiyona sahip olabilir.
Saydam plastik pencereli albümler pullar için en güvenli saklama aracıdır
Herbir ülke için özel bilgi kutucuğu bulunan 1930'lu yıllara ait bir pul albümü
Saat yönünde: yapışkan film ile pulların tutturulması, yapışkandan zarar görmüş bir pul
Büyüteç
Odontometre olarak adlandırılan perforasyon ölçme cetveli
Penseler pulları terli ve yağlı ellerimizin temasından uzak tutar
Koleksiyonculukla ilgili başlıca örnekler toplu olarak görülmektedir
Parayı pula yatırıyor
Bugün orta yaşlı olan insanların öğrencilik yıllarından kalan, küçük de olsa, bir pul koleksiyonu vardır. Koleksiyonu olanlar kendini ayrıcalıklı hisseder, gururla gösterirlerdi.
Şimdi özel meraklar o kadar çok değişti ki artık pul biriktirmeye garip bir iş gözüyle bakılır oldu. Ancak pul deyip geçmemek gerekli. Bir ülkenin kültürel, politik, turistik ve ekonomik propagandasını pullar yapıyor. Tarihî belge ve doküman olmasıyla da iyi bir eğitim aracı. Ayrıca pul insanı zamanla servet sahibi bile yapabiliyor.
Öyle ki gelişmiş ülkelerde milyonlarca kişi pul koleksiyonculuğu yapıyor. 110 milyon nüfuslu Japonyada 30 milyon koleksiyoncu var. Avrupada da koleksiyon yapanların sayısı az değil. Sadece Almanyada 3 milyon 500 bin kişi pul biriktiriyor. Türkiyede ise 200 bin koleksiyoncu var.
Erdoğan Şen de, Türkiyenin önde gelen filatelistlerinden birisi. Adapazarında yaşayan Şen, uluslararası yarışmalarda ikisi altın olmak üzere 100 madalya kazanmış. 13 yaşındayken ağabeyinin cüzdanında gördüğü iki pul ile başlamış Erdoğan Şen. Daha sonra mektuplar üzerindeki pulları sökerek ilerletmiş koleksiyonculuğu. Harçlıklarını biriktirerek, ilgili yayınların takibi ile onlarca yabancı ülkeden yüzlerce kişiyle mektuplaşarak merakını sürdürmüş. Bugün ise koleksiyonundaki pulların sayısı 10 milyonu aşmış. Neredeyse bir oda dolusu pulu var.
Osmanlı posta pulları ve zarfları, posta kartları koleksiyonu, Ankara Hükümeti ve Anadolu pulları koleksiyonu ile Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze Türk pulları ve Türk Posta Antiyeleri koleksiyonu görülmeye değer. Ayrıca, Kıbrıs Türk Posta tarihi, Japonya koleksiyonu yanında, tematik olarak Dünya Hava Oyunları tarihi, İslam Tarihi, Cumhuriyet ve Atatürk ve spor pulları, koleksiyonunda yer alıyor. Bu koleksiyonların değeri 250-300 bin dolar arasında değişiyor.
Şen, güzel bir hastalık olarak nitelendirdiği koleksiyonculuğu şöyle tarif ediyor: Bir koleksiyoncu ilk başlayınca pulun büyülü dünyasında eline hangi pulu geçirirse toplar. Damgalı, damgasız bu toplama isteği onu pek çok hataya sürükler. İçindeki fırtına dinmeye başlayınca hatalar görülür, tanıştığı bir uzman filatelist sayesinde koleksiyonuna sil baştan yeniden başlar. Pulların konusuna, ülkesine ve ifade edeceği manalara önem verir. Sistemli koleksiyonculuk kendi yaşamanıza yön verirken, ortaya sanat eseri denilebilecek bir koleksiyon bütünlüğü çıkar.
Şene göre pul iyi bir eğitim aracı. Yeni nesle de bu merakı yaşatmalarını tavsiye ediyor. Özellikle anma pullarının, öğrencilerde tarihe ilgi açısından faydalı olacağını düşünüyor. Ona göre Türkiyede filateli geriliyor. Artık PTT eskisi kadar pul basmıyor. Almanyada yılda 7,5, Japonyada 20 milyon adet pul basılıyor. Türkiyede ise önceleri 600 bin pul basılıyordu, bu sayı 200 bine kadar düştü.
Dünyada ilk pul İngilterede 1840 yılında, Osmanlıda ise 1863 yılında basılmış. Osmanlıda ki ilk pullar 2 kuruş, 5 kuruş ve 20 para değerinde. Şenin elinde bu döneme ait pullar da var. Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi ile birlikte İngiltere, Almanya, Japonya kraliçelerinin pulları mevcut. Çok sayıda değerli pul var. 1920de çıkan ve 90 adet basıldığı bilinen Amele pasaport pulundan Şende 16 adet var, değeri 45 bin YTL.
En kıymetli pul en az basılan pul... Bunun yanında çok talep edilen pul da çok kıymetli kabul ediliyor. Pulun saklanılırlığı yani temizlik derecesi, zamkı, dantellerinin kusursuzluğu da değer tespitinde önemli dikkat noktaları. Bir de yanlış baskılar, deneme baskıları sonucu ortaya çıkan hatalı pullar var. Bunlar da daha kıymetli olabiliyor. Kıymetli bir pul, taşıdığı özelliğe göre 50 bin dolara kadar alıcı bulabiliyor.
Koleksiyonculuk 1840ta başladı
İngilterede 1840 yılında, genç bir adam başka şehirde yaşayan nişanlısına mektup gönderir. O tarihte mektup gönderen değil, alan kişi parasını öderdi. Ancak genç kız posta idaresine ücretini ödemez. İngiltere posta müdürü Rowland Hill, kızın yoksul olduğunu düşünerek ücretini ödeyerek mektubu kıza uzatır. Genç kız çekinerek, Boşuna aldınız, içi boş der. Nedenini soran Rowland Hille genç kızın cevabı daha da ilginçtir: Mektup nişanlımdan ve biz mektubun üzerine işaretler koyarak ücretsiz haberleşiyoruz.
Bu olay üzerine Posta İdaresi, ücreti alıcının değil, göndericinin ödemesi kararını alır. Böylece ilk pul basılarak mektupların üzerine yapıştırılır.
Koleksiyoncuk ise yine 1840 yılında basılan ve kraliçe figürlerinin yer aldığı pulların kullanımıyla başlar. Genç bir ev kadını kendisine ve komşularına gelen mektupların üzerindeki pulları evinin duvarlarına yapıştırır.
Kaynak: wikipedia.org - ptt.gov.tr