• ÇTL sistemimiz sıfırlandı ve olumlu değişiklikler yapıldı. Detaylar için: TIKLA

Reçete Yazma kuralları

YoRuMSuZ

Biz işimize bakalım...
TRABZONSPOR
TRABZONSPOR
Reçete Yazma

Reçete, hekimin hastasına kullanmasını tavsiye ettiği ilaçlar için, eczacıya yazdığı imzalı bir teknik yazıdır. Hekim bununla, hastasına verilecek ilaçlar için eczacıya gerekli bilgiyi verir. Ayrıca reçetede hastanın ilacı ne şekilde kullanacağı belirtilir.

Günümüzde ilaçların pek çoğu, imal eden firmanın koyduğu özel adla adlandırılmış müstahzarlar şeklinde ve bölünemez ambalajlar içinde eczanelerde pazarlanmıştır. Hekimler, pratik nedenlerle reçetelerine genellikle ilacın müstahzarını yazarlar. Ancak hekimin, aktif madde anlamındaki ilaçları kendine özgü bir formülasyon şeklinde reçeteye yazması mümkündür; bu şekildeki formülasyona majistral ilaç ve bu şekildeki reçetelere majistral reçete adı verilir.

Boş reçete kağıdına bir ilaç, formülasyon veya müstahzar olarak yazıldığı zaman, yazılan metin ve içerdiği bilgiler, didaktik amaçla 4 bölüme ayrılır:


  1. Superskripsiyon
  2. İnskripsiyon
  3. Subskripsiyon*
  4. İnstruksiyon (kullanılış şekli)

Bu bölümlerden ilki formaliteden ibarettir; diğerleri ise yazılan ilaçla ilgilidir ve kapsamları müstahzar veya majistral ilaç yazılmasına göre değişir.

Superskripsiyon: R, Rx veya Rp ile gösterilen reçetenin başlangıç kısmıdır. Latince "recipe" (al!) sözcüğünün kısaltılmış şeklidir.

İnskripsiyon: Müstahzarların adlarının, farmasötik şeklinin ve belirli bir farmasötik şekil farklı yitilikte ise, yitiliğinin yazıldığı kısımdır. Majistral formülasyonda ise bu kısım, formülasyona giren ilaçların ve yardımcı maddelerin adlarını ve miktarlarını içerir. Bazı müstahzarların, belirli bir farmasötik şekil içinde farklı miktarda veya yüzdede ilaç içeren iki veya daha fazla türleri vardır. Belirtilen şekildeki farklar, yitilik farkı olarak adlandırılır (örneğin, ampisilin veya amoksisilin müstahzarlarının 250 mg'lık ve 500 mg'lık kapsülleri ve l g'lık tabletleri olmak üzere 3 farklı yitilikte tablet veya kapsül şeklinde müstahzarları vardır).

Reçeteye majistral ilaç formülasyonu yazılmışsa, çoğu zaman formülasyon çok öğelidir ve genellikle şu öğeleri içerir:

- Etkin madde (basis): Tedavi edici etkiye sahip olan esas ilaçtır.*
- Yardımcı madde (adjuvant): Etkin maddenin etkisini artıran bir ilaçtır.
- Düzeltici madde (corrective): Etkin ve yardımcı maddelerin istenmeyen etkilerini azaltan veya hoşa gitmeyen tad ve kokuları düzeltip hastalar tarafından kolaylıkla alınmalarını sağlayan maddelerdir
- Sıvağ (excipient, vehicule, taşıyıcı): Etkin ve yardımcı maddelere istenilen farmasötik şekli vermek için kullanılan ve genellikle farmakolojik etkiye sahip olmayan maddelerdir (örneğin, solüsyonlar için kullanılan su ve aromatik sular gibi).​

Reçetede müstahzar şeklindeki ilaçlar, genellikle müstahzarın özel (ticari) adıyla yazılır. Ancak, ilacın jenerik adının (genel adının) yazılması da mümkündür.

İlaçların özel adları, olduğu gibi hiç değiştirmeden yazılır. Jenerik adlar, türkçe okunuşlarına uyan bir şekilde yazılmalıdır (örneğin, xylometazoline yerine ksilometazolin gibi).

Subskripsiyon: Müstahzar şeklinde bir ilaç yazılmışsa, onun farmasötik şekil sayısını; majistral bir formülasyon yazılmışsa, onun farmasötik şeklini, farmasötik şekil sayısını ve gerekirse yapılışına ilişkin kısa bilgiyi gösteren kısımdır.

Türkiye'de müstahzarlar, belirli sayıda farmasötik şekil içeren ambalajlar (şişe, tüp vb.) içinde pazarlanır. Bu sabit ambalajlar bölünerek verilemezler. Bu nedenle, hastaya verilecek müstahzarın miktarı, reçetede farmasötik şekil sayısı üzerinden değil, ambalaj (kutu) sayısı üzerinden belirlenir. Dikkat edilmesi gereken bir nokta, belirli bir müstahzarın bazen farklı sayıda farmasötik şekil içeren kutularının bulunmasıdır. Bu durumda, reçetede istenilen kutu sayısı ile birlikte, kutunun kaçlığı (farmasötik şekil sayısı) da belirtilmelidir.

İnstruksiyon (kullanılış biçimi): İlacın kullanılışı hakkında eczacıya ve aynı zamanda hastaya hitap eden kısımdır. Bu kısmın başına genellikle "sign" yazılır. Bu, Latince "işaretle, etiketin üzerine yaz" anlamına gelen signeture sözcüğünün kısaltılmış şeklidir. Bu kısaltma yerine, onun diğer simgesi olan s harfi de konabilir. Bu kısımda, alınacak ilaç miktarı, zamanı, günde kaç kez alınacağı, hangi yoldan alınacağı ve alınış şekli hakkında diğer açıklamalar yazılır. "Tarif üzere alınacak" gibi deyimlerden kaçınmak gerekir.

Ayrıca bir reçetede bulunması gerekenler:

Tarih
Hastanın: İsmi, Yaşı, Hastalığı, Dosya no.
Hekimin: İsmi, Diploma no, Bölümü, Adres ve telefon ya da kurumun adı​

Kontrol altındaki narkotik ve psikotrop ilaçlara ait reçeteler

Keyif artırıcı etkisi nedeniyle suistimal edilen, bağımlılık yapabilen, böylece önemli bireysel ve sosyal sorunlar yaratan ilaçların üretimi ve tüketimi uluslararası düzeyde kontrol ve kısıtlama altına alınmıştır. Bu konuda uluslararası düzeyde ilk olarak, Şanghay'da 1909'da toplanan Uluslararası Opyum Komisyonu tarafından sözleşme (konvansiyon) yapılmıştır. Halen yürürlükte olan ve *Türkiye'nin de kabul ettiği en son sözleşmeler, 1961 tarihli Narkotik İlaçlar Tek Konvansiyonu (Single Convention on Narcotic Drugs) ve 1971 tarihli Psikotrop Maddeler Konvansiyonu (Convention on Psychotropic Substances) adlı sözleşmelerdir.

Türkiye’de Sağlık Bakanlığı tarafından "uyuşturucu (narkotik) madde" listesine alınmış olan ilaçlar, özel üç kopyalı "uyuşturucu reçetesi"ne (kırmızı reçeteye) yazılırlar. Bu tür ilaçlar esas olarak, bağımlılık yapma riski yüksek olan narkotik analjezikler (morfin, meperidin, dekstromoramid vb.) ve kokain'dir. Bir uyuşturucu reçetesine hekimin yazabileceği maksimum ilaç miktarı, 5 günlük tedavi dozunu geçemez (örneğin, ampul şeklindeki morfin için 125 mg yani 10 mg'lık ampulden 12 tane ya da tablet, kapsül vb. oral farmasötik şekildeki morfin için 2700 mg, meperidin ampulü için 800 mg yani 100 mg'lık ampulden 8 tane).

1983 yılından itibaren, Sağlık Bakanlığı "uyuşturucu listesi" dışında kalan ve o tarihe kadar normal reçete ile satılan, uluslararası kontrol altındaki diğer bazı bağımlılık yapan ilaçlar (yasal deyimiyle psikotrop maddeler) için de kısıtlamalar getirmiştir. Bu deyim resmi olarak kullanılmamakla beraber; Bakanlıkça kontrol altındaki psikotrop ilaçlar için "ikinci liste" oluşturulmuştur. Bu duruma göre "uyuşturucu madde listesi", birinci liste sayılabilir, ikinci listedeki ilaçların bir asıl ve iki kopyalı olan yeşil reçeteye yazılmaları gerekir. Kırmızı ve yeşil reçeteye ilaç yazdıktan sonra, doktor bir kopyasını kendi dosyasında saklar ve aslı ile diğer kopyasını hastaya verir.

Reçetesiz satılan ilaçlar

Halen ülkemizde reçetesiz satılması öngörülen müstahzarların sayısı çok azdır. Buna karşılık, yukarıda belirtilen kontrol altındaki özel ilaçlar dışında, reçete ile satılması gereken ilaçların tümünü eczanelerden reçetesiz almak mümkündür.

Batı ülkelerinde, sık görülen ve çoğu kez kişinin sağlığını tehdit etmeyen ve kısa sürüp kendiliğinden geçen durumlarda (diş ağrısı, bayağı başağrısı, nezle gibi) kullanılan, uzun süre denenmiş ve toksisitesi düşük, güvenilir ilaçların müstahzarları reçetesiz satılabilir. Bunlara "tezgah-üstü" (over-the-counter, OTC) ilaçlar denilir. Türkiye'de halen resmi bir OTC ilaç düzenlemesi yoktur.

Reçetelerin tekrarlanması

Kontrol altındaki narkotik ve psikotrop ilaç reçeteleri dışında kalan ilaç reçeteleri hasta tarafından tekrar kullanılabilir. Bu nedenle, tekrar edilmesi sakıncalı görülen reçetelerin altına "bir kezlik" veya "tekrar edilmeyecek" ya da bunun latince karşılığı olan "non repetatur" sözcükleri yazılmalıdır.
 
Geri
Top