“ Bir Pazar Sabahıydı Telefonun Sesiyle Uyanmıştım… Gözlerimi Yavaşça Aralayıp, Yatağın İçinde Telefonu Aramaya Başladım. Uykulu Halimle Zor Olmuştu ama Sonunda Bulmuştum. Operatörün Mesaj Göndermesi Sonucu Çalan Telefonun Sesi Beni Uyandırmıştı. Artık Uyuyamazdım Bir Daha ve Bende Uyuyamayacağımı Bildiğim İçin Yataktan Kalkıp Saatinde Erken Olmasından Faydalanıp O Günü Kendime Ayırmaya Karar Verdim. Önce Uzun Zamandır Yapmayı İhmal Ettiğim Pazar Sporumu Yapmak İçin, Evin Aşağısında Bulunan Parka Doğru İlerledim. Yarım Saat Sporumu Yaptıktan Sonra, Fırına Gidip Dumanı Tüten Ekmeklerden Alıp, Yolun Üzerinde Olan Gazete Bayisine Uğrayıp Günlük Gazetemi Aldım ve Tekrardan Evimin Yolunu Tuttum. Eve Gelirken Esnafla Selamlaştım, Arkadaşlarımla Konuştum Derken Eve Geldiğimde Saat Oldukça Hızlı İlerlemişti.
Kahvaltı Bitiminde Masayı Toplamak Gelmedi İçimden ve Haylazlık Yapıp Gazetemi Elime Alıp Çayımı Yudumlamaya Başladım. Gazetenin Pazar Ekini Okumaya Başladığımda Nostalji Yeşilçam Filmi Olan Sadri ALIŞIK’ın Filmi Ah Müjgan Ah Gözüme Çarptı. Elimden Gazeteyi Bir Kenara Bırakıp Direk DVD Köşesine Doğru Fırladım ve O Filmi Aramaya Çalıştım. Nihayetinde Filmi Bulup İzlemeye Başladım. Film Boyunca Duygularımı Saklayamayıp Ağladım. Çünkü Film Yüreğimi Sızlatmıştı. Konusunun Parası Olmadığı İçin Terk Edilen Erkeği Anlattığını Biliyordum Ama Her Defasında İzlemeye Fırsatım Olmadığı İçin Merak Ediyordum. O Günü Kendime Ayırdığım İçin Merak Ettiğim Ne Varsa Yapmayı Planlamıştım… Film Yaklaşık Bir Buçuk Saatin Sonunda Bitti ve Aklımda Olan Yapılacak Diğer Planları Sıraya Sokmaya Çalışırken Telefonum Çaldı. Yine Operatördendir Bu Güzel Günü Sinirlenerek Keyfimi Kaçıramam Diyerek Bakmadım. Sonradan Aklıma Geldi O Ses Benim Mesaj Sesim Değildi. Hızlıca Telefonu Kaptım ve Kimin Aradığına Baktım. Arayan Eski Zamanlardan, Eski İnsanlardan Kalma Bir Ortak Arkadaşımızdı. Merak Etmiştim Kötü Bir Olay Oldu Diye. Merağıma Yenilip Bu Sefer Ben Aradım. Ve Aramızda Selamlaşma Faslından Sonra Uzunca Muhabbet Edip Telefonu Kapattık. Ben Kendime Geldiğimde Koltuğun Üzerinde Uzanmış Yatıyordum. Bir Anlam Getirmeye Çalışıyordum Duyduklarıma. Nasıl Olurdu? Duyduklarım Acaba Doğrumuydu? Onca Zaman Geçirdiğim, Beraber Güldüğüm, Beraber Ağladığım, Aynı Havayı Soluduğum Kız, Hala İsmini Dilimden Düşüremediğim Kız, Beni Zamanında Yani Bundan Seneler Öncesi Bugün Bırakıpta Terk Eden Kız. Hayır! Hayır, Olamazdı Öyle Şey! Sadece Rüyadaydım. Kendimi Uyandırmaya Çalıştım Ama Zaten Uyanıktım. Kafamı Toparlamak İçin Dışarıya Çıktım. Bir Banka Oturup, Saatlerce Düşündüm Düşündüm Yine Öyle Şeyin Olacağına İnanamadım Bir Türlü. Bir Ara Gözüm Saate Daldı.
Saat Akşamın Neredeyse Yedisi Olmuştu Hava Kararmaya Sokak Işıkları Yavaştan Yanmaya Başlamıştı. Ayağa Kalktım Yürümeye Başladım Ne Yaptığımı Nereye Gittiğimi Bilmiyordum. Kafamı Kaldırdığımda Evimin Öne Geldiğimi Fark etmiştim. Apartmanın Işığını Açtım ve Merdivenlere Tek Tek Çıkmaya Başladım. İçeriye Girdiğimde Işıkları Açmadan Yatağa Uzandım. Hala Aklımdaydı Telefonda Söylenen Kelimeler. Meğer Biz Seneler Öncesi Bugün Anlaşamadığımız İçin Değil Sadri ALIŞIK’ın Filmindeki Olay Gibiymiş Ayrılığımız. Meğer Benim O Zamanlar Param Olmadığı İçinmiş, Ayrılmamızı İstemiş Annesi. Meğer O Paraya Önem Veren Birisiymiş. Meğer Benden Sonra Birlikte Olduğu Kişi Ona Pahalı Hediyeler Aldığı İçin Seviyormuş.”
Bak Şimdi Seneler Sonra Bak Bana. Şimdi Çok Param Var. Söyle! Hangi Pahalı Telefonu Alayım Sana, Söyle! Şimdi Hangi Hediyeyi Alayım Sana. Söyle Altınlar Pırlantalar mı Alayım Sana? Söyle! Bunları Alsam Kaybettiğim Eski Günleri, Kaybettiğim Düşlerimi Verirmisin Bana? Ben Ayrılığımızın Senesi Olan O Günü Unutmuş Gibi Geçirmeye Ne Kadar Çok Çalıştıysam da İzin Vermedin İki Dakikalık Bile Olan Mutluluğuma…
G. S
13 Mart 2012
23:45
Kahvaltı Bitiminde Masayı Toplamak Gelmedi İçimden ve Haylazlık Yapıp Gazetemi Elime Alıp Çayımı Yudumlamaya Başladım. Gazetenin Pazar Ekini Okumaya Başladığımda Nostalji Yeşilçam Filmi Olan Sadri ALIŞIK’ın Filmi Ah Müjgan Ah Gözüme Çarptı. Elimden Gazeteyi Bir Kenara Bırakıp Direk DVD Köşesine Doğru Fırladım ve O Filmi Aramaya Çalıştım. Nihayetinde Filmi Bulup İzlemeye Başladım. Film Boyunca Duygularımı Saklayamayıp Ağladım. Çünkü Film Yüreğimi Sızlatmıştı. Konusunun Parası Olmadığı İçin Terk Edilen Erkeği Anlattığını Biliyordum Ama Her Defasında İzlemeye Fırsatım Olmadığı İçin Merak Ediyordum. O Günü Kendime Ayırdığım İçin Merak Ettiğim Ne Varsa Yapmayı Planlamıştım… Film Yaklaşık Bir Buçuk Saatin Sonunda Bitti ve Aklımda Olan Yapılacak Diğer Planları Sıraya Sokmaya Çalışırken Telefonum Çaldı. Yine Operatördendir Bu Güzel Günü Sinirlenerek Keyfimi Kaçıramam Diyerek Bakmadım. Sonradan Aklıma Geldi O Ses Benim Mesaj Sesim Değildi. Hızlıca Telefonu Kaptım ve Kimin Aradığına Baktım. Arayan Eski Zamanlardan, Eski İnsanlardan Kalma Bir Ortak Arkadaşımızdı. Merak Etmiştim Kötü Bir Olay Oldu Diye. Merağıma Yenilip Bu Sefer Ben Aradım. Ve Aramızda Selamlaşma Faslından Sonra Uzunca Muhabbet Edip Telefonu Kapattık. Ben Kendime Geldiğimde Koltuğun Üzerinde Uzanmış Yatıyordum. Bir Anlam Getirmeye Çalışıyordum Duyduklarıma. Nasıl Olurdu? Duyduklarım Acaba Doğrumuydu? Onca Zaman Geçirdiğim, Beraber Güldüğüm, Beraber Ağladığım, Aynı Havayı Soluduğum Kız, Hala İsmini Dilimden Düşüremediğim Kız, Beni Zamanında Yani Bundan Seneler Öncesi Bugün Bırakıpta Terk Eden Kız. Hayır! Hayır, Olamazdı Öyle Şey! Sadece Rüyadaydım. Kendimi Uyandırmaya Çalıştım Ama Zaten Uyanıktım. Kafamı Toparlamak İçin Dışarıya Çıktım. Bir Banka Oturup, Saatlerce Düşündüm Düşündüm Yine Öyle Şeyin Olacağına İnanamadım Bir Türlü. Bir Ara Gözüm Saate Daldı.
Saat Akşamın Neredeyse Yedisi Olmuştu Hava Kararmaya Sokak Işıkları Yavaştan Yanmaya Başlamıştı. Ayağa Kalktım Yürümeye Başladım Ne Yaptığımı Nereye Gittiğimi Bilmiyordum. Kafamı Kaldırdığımda Evimin Öne Geldiğimi Fark etmiştim. Apartmanın Işığını Açtım ve Merdivenlere Tek Tek Çıkmaya Başladım. İçeriye Girdiğimde Işıkları Açmadan Yatağa Uzandım. Hala Aklımdaydı Telefonda Söylenen Kelimeler. Meğer Biz Seneler Öncesi Bugün Anlaşamadığımız İçin Değil Sadri ALIŞIK’ın Filmindeki Olay Gibiymiş Ayrılığımız. Meğer Benim O Zamanlar Param Olmadığı İçinmiş, Ayrılmamızı İstemiş Annesi. Meğer O Paraya Önem Veren Birisiymiş. Meğer Benden Sonra Birlikte Olduğu Kişi Ona Pahalı Hediyeler Aldığı İçin Seviyormuş.”
Bak Şimdi Seneler Sonra Bak Bana. Şimdi Çok Param Var. Söyle! Hangi Pahalı Telefonu Alayım Sana, Söyle! Şimdi Hangi Hediyeyi Alayım Sana. Söyle Altınlar Pırlantalar mı Alayım Sana? Söyle! Bunları Alsam Kaybettiğim Eski Günleri, Kaybettiğim Düşlerimi Verirmisin Bana? Ben Ayrılığımızın Senesi Olan O Günü Unutmuş Gibi Geçirmeye Ne Kadar Çok Çalıştıysam da İzin Vermedin İki Dakikalık Bile Olan Mutluluğuma…
G. S
13 Mart 2012
23:45