Serbest meslek kazancının tanımı
Serbest meslek kazancı, her türlü serbest meslek faaliyetinden elde edilen kazancı ifade etmektedir. GVK’nın 65’inci maddesinde, serbest meslek faaliyetinin tanımı yapılmıştır. Buna göre, “sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette bulunmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması,” serbest meslek faaliyetini ifade etmektedir. Dolayısıyla söz konusu nitelikteki faaliyetlerden elde edilen kazanç serbest meslek kazancıdır.
Serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde yapanlara ise serbest meslek erbabı denilmektedir. Faaliyetin mutad meslek olarak yapılması, faaliyetin sürekliliğini yani devamlılığını ifade etmektedir. Arızi olarak yapılan serbest meslek faaliyetinden elde edilen kazanç serbest meslek kazancı olmayıp diğer kazanç ve iratlar kapsamına girmektedir.
Kanunun 66’ncı maddesinde hangi meslek mensuplarının serbest meslek erbabı sayılacakları da belirtilmiş ve tanıma tam olarak uymayan bir kısım faaliyetlerin serbest meslek faaliyeti ve bu faaliyetleri ifa edenlerin de serbest meslek erbabı sayılacakları ifade edilmiş bulunmaktadır. Buna göre;
1.Gümrük komisyoncuları, noterler ve noterlik görevini ifa edenler, borsa ajan ve acentaları,
2.Serbest meslek erbabı tarifine girmemekle beraber, serbest meslek erbabını bir araya getirerek teşkilat kurmak ve sermaye koymak veya sair suretlerle serbest meslek kazancından hisse alanlar,
3.Serbest meslek faaliyetinde bulunan kollektif ve adi şirket ortakları ile adi komandit şirketlerde komandite ortaklar,
4.Dava vekilleri, müşavirler, kurumlar ve tüccarlarla serbest meslek erbabının ticari ve mesleki işlerini takip edenler ve konser veren müzik sanatçıları,
5.Vergi Usul Kanununun 155’nci maddesinde sözü edilen, serbest meslek erbabının işe başlama belirtilerinden en az ikisini taşıyan ebe, sünnetçi, sağlık memuru, arzuhalci, rehber gibi mesleki faaliyette bulunanlar. Bunlardan, şartların en az ikisine haiz olmayanlar ile belediye içi nüfusu 5000’i aşmayan yerlerde faaliyet gösterenler gelir vergisinden muaftır.
Serbest meslek kazancı ücret geliri gibi emeğe dayanan gelir türünü ifade etmekle birlikte ücret gelirinden önemli farklılıkları bulunmaktadır. Ücret geliri ile ayırt edici niteliklerinden en önemlisi bağımlılık faktörüdür. Ücret gelirinde bir işverene ve bir işyerine bağımlılık söz konusu iken serbest meslek faaliyetinde bir işverene tabi olunmaksızın kendi nam ve hesabına faaliyet gösterilmesi esastır. İşyerine bağımlılık hizmet erbabının kendisine ait olmayan bir organizasyon içinde faaliyet göstermesini, işverene bağlılık ise işverenin hizmetli üzerinde işle ilgili hiyerarşik bir yaptırım gücünün varlığını ifade etmektedir. Serbest meslek kazancını ticari kazançtan ayıran vasfı ise sermayeden ziyade uzmanlığa dayanması ve faaliyet içinde mesleki bilginin ağırlıklı olarak rol oynamasıdır.
Serbest meslek kazancının diğer gelir unsurlardan ayrılmasının önemi vergilendirme esaslarının ve yükümlülüklerin farklılığında kendisini gösterir. Örneğin telif kazançları serbest meslek faaliyeti kapsamı içinde gelir vergisinden istisna kılınmış iken, aynı faaliyetin işverene tabi olarak yapılması halinde, yani bir ücret geliri olarak elde edilmesi durumunda istisna uygulaması söz konusu olmamaktadır.
Serbest meslek kazancı, her türlü serbest meslek faaliyetinden elde edilen kazancı ifade etmektedir. GVK’nın 65’inci maddesinde, serbest meslek faaliyetinin tanımı yapılmıştır. Buna göre, “sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette bulunmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması,” serbest meslek faaliyetini ifade etmektedir. Dolayısıyla söz konusu nitelikteki faaliyetlerden elde edilen kazanç serbest meslek kazancıdır.
Serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde yapanlara ise serbest meslek erbabı denilmektedir. Faaliyetin mutad meslek olarak yapılması, faaliyetin sürekliliğini yani devamlılığını ifade etmektedir. Arızi olarak yapılan serbest meslek faaliyetinden elde edilen kazanç serbest meslek kazancı olmayıp diğer kazanç ve iratlar kapsamına girmektedir.
Kanunun 66’ncı maddesinde hangi meslek mensuplarının serbest meslek erbabı sayılacakları da belirtilmiş ve tanıma tam olarak uymayan bir kısım faaliyetlerin serbest meslek faaliyeti ve bu faaliyetleri ifa edenlerin de serbest meslek erbabı sayılacakları ifade edilmiş bulunmaktadır. Buna göre;
1.Gümrük komisyoncuları, noterler ve noterlik görevini ifa edenler, borsa ajan ve acentaları,
2.Serbest meslek erbabı tarifine girmemekle beraber, serbest meslek erbabını bir araya getirerek teşkilat kurmak ve sermaye koymak veya sair suretlerle serbest meslek kazancından hisse alanlar,
3.Serbest meslek faaliyetinde bulunan kollektif ve adi şirket ortakları ile adi komandit şirketlerde komandite ortaklar,
4.Dava vekilleri, müşavirler, kurumlar ve tüccarlarla serbest meslek erbabının ticari ve mesleki işlerini takip edenler ve konser veren müzik sanatçıları,
5.Vergi Usul Kanununun 155’nci maddesinde sözü edilen, serbest meslek erbabının işe başlama belirtilerinden en az ikisini taşıyan ebe, sünnetçi, sağlık memuru, arzuhalci, rehber gibi mesleki faaliyette bulunanlar. Bunlardan, şartların en az ikisine haiz olmayanlar ile belediye içi nüfusu 5000’i aşmayan yerlerde faaliyet gösterenler gelir vergisinden muaftır.
Serbest meslek kazancı ücret geliri gibi emeğe dayanan gelir türünü ifade etmekle birlikte ücret gelirinden önemli farklılıkları bulunmaktadır. Ücret geliri ile ayırt edici niteliklerinden en önemlisi bağımlılık faktörüdür. Ücret gelirinde bir işverene ve bir işyerine bağımlılık söz konusu iken serbest meslek faaliyetinde bir işverene tabi olunmaksızın kendi nam ve hesabına faaliyet gösterilmesi esastır. İşyerine bağımlılık hizmet erbabının kendisine ait olmayan bir organizasyon içinde faaliyet göstermesini, işverene bağlılık ise işverenin hizmetli üzerinde işle ilgili hiyerarşik bir yaptırım gücünün varlığını ifade etmektedir. Serbest meslek kazancını ticari kazançtan ayıran vasfı ise sermayeden ziyade uzmanlığa dayanması ve faaliyet içinde mesleki bilginin ağırlıklı olarak rol oynamasıdır.
Serbest meslek kazancının diğer gelir unsurlardan ayrılmasının önemi vergilendirme esaslarının ve yükümlülüklerin farklılığında kendisini gösterir. Örneğin telif kazançları serbest meslek faaliyeti kapsamı içinde gelir vergisinden istisna kılınmış iken, aynı faaliyetin işverene tabi olarak yapılması halinde, yani bir ücret geliri olarak elde edilmesi durumunda istisna uygulaması söz konusu olmamaktadır.