Sesimi Soyundum Sesimden

Ninova

Ya heRru Ya MeRru !
Bu kaçıncı gece/m yokluğuna vakfettiğim
Bu kaçıncı merhem suskunluğuna şifa eylediğim.
Yarı aksak,
Yarı argo şiveme aldırmadan
Yine bir şiirin ar damarına bastım da geldim sevgili.
Geldim de sesimi soyundum sesimden.
Dudaklarından hayata bağışlanmış
Senli bir şarkısının notasında unuttum harflerimi.
Zamansızlığımıza inat
Gözlerinin hayatına buladım üşengeç yaralarımı.


Annemin terli iken su içme tembihlerine aldırmadan
Kana kana seni içiriyorum
Senin özleminde kan ter içinde kalan dudaklarıma.
Susuzluğum nüksedince en kurak yanımda,
Uzun soluklu cümleler kuruyor
Senli bir şiirlerimin tam alnı ortasına.
Seni anlattıkça,
Bir köyün şiir yüzlü çocuklarının yüzünde
Unutuyorum yüzümü.
Sahi bu kaçıncı yüz/üm çıkarıp çıkarıp
Tekrar tekrar giyindiğim.
Senin göremediğin yüzümü
Geceye gömüp
Sabahına yeniden yüzümü yüzüme giyiyorum sevgili.

Dişlerimin en ağrılı yerine
Adının harflerini şifa diye sürdüm.
Sensizliğimin en ıslak yerine
Gülüşünün en sıcak yerini örttüm.
Sesimi soyundum sesimden
Çıplak alfabemi
Senin adınla giydirdim.
Giydirdim de seni giyindim üzerime.

İçinde adının geçmediği hiçbir cümleye yataklık etmedim ben.
Senden gelmeyen hiçbir zümreye nüfuz etmedim.
Adının geçmediği hiçbir söze itibar etmedim.
Etmedim de
Senin ellerinden gelen ölüme razı geldim sevgili.
Kendimden vazgeçtim de
Senden geçmedim sevgili..
Geçmedim..


“Affet beni sevgili,
Elerimi tuttuğunda terleyen
Avuç içlerini özlediğim için“

26 Mart 2010

Mavi Bilyeli Adam

İsmail Sarıgene
 
Geri
Top