Farkına ram ol izanının
Ruhundan
ilzam eden idrak ve akıl senasının
Bedeline hazır olmadığın
ve dem ine fırsat bulmadığın serencamın
Fersizleşir o vakit umutların,
ilhamdan yoksunlarış duyguların, yakarışların
Sessiz akan gözyaşlarının
An, ayettir
Zamanın sahibinden gelen serhattir
Beşer, henüz irşada muhtaçtır
İnsan, akıl ve izanıyla farka ulaşan ferasettir
Kalbin lisanı bakir olan dirliktir
Gönül birliğine davet eden nicelik ve niteliktir
Şair, edebin bekcisidir
Nezaket ve naiflik konusunda tavizzsiz nöbetcidir
Ne vakit hüzünlensen
İçine kapanan bir yürek misali sukut etsen
Serdetmeye muhtaç olduğun
Hicranın kanatlarında umutlandığın
Kimi zaman buruklaştığın
Her gece sancısıyla sabahladığın
Bir muştunun şadı ol
Esir eden korkulardan arileşen kul ol
Her nefesin uktesi ardır
Sinesinde demlediği sessiz bahardır
Hesabın arefesinde ki hazandır
Yorgun heveslerin dramıdır
Hasret ve firkatin en bakir yadıdır
Eskitemediği zamanın tutsağıdır
Bir tebessüm içinde anlamlaşan fırsattır
Aşk, nefse değil, ruha seslenen bir nidadır
Çark et, hesapsız düşlerinden
Hülyasında gezindiğin serzenişlerden
İçini titreten hüznün bam telinden
Gözyaşlarını davet eden kederden
Kimi zaman asileştiren, cüret ettiren hardan
Ruhun illa ki kendi seyrinde yol alıyor
Sen farketsen de, izanıyla bedelleşip yüzleşsen de
Gün batıyor farket
Bir doğuşun hikayesini gönlüne bırakıyor
Mazinin her safhası ibretin halini ayan ediyor
İnsan ölüyor, mezar kime nazar ediyor
Mizanın sahnesinden haşyet titretiyor
Hevesler çekiliyor, keyfiyet nihayete erişiyor
Nefsin sukut eden bir zahidin alinde bekliyor
Mustafa CİLASUN
Ruhundan
ilzam eden idrak ve akıl senasının
Bedeline hazır olmadığın
ve dem ine fırsat bulmadığın serencamın
Fersizleşir o vakit umutların,
ilhamdan yoksunlarış duyguların, yakarışların
Sessiz akan gözyaşlarının
An, ayettir
Zamanın sahibinden gelen serhattir
Beşer, henüz irşada muhtaçtır
İnsan, akıl ve izanıyla farka ulaşan ferasettir
Kalbin lisanı bakir olan dirliktir
Gönül birliğine davet eden nicelik ve niteliktir
Şair, edebin bekcisidir
Nezaket ve naiflik konusunda tavizzsiz nöbetcidir
Ne vakit hüzünlensen
İçine kapanan bir yürek misali sukut etsen
Serdetmeye muhtaç olduğun
Hicranın kanatlarında umutlandığın
Kimi zaman buruklaştığın
Her gece sancısıyla sabahladığın
Bir muştunun şadı ol
Esir eden korkulardan arileşen kul ol
Her nefesin uktesi ardır
Sinesinde demlediği sessiz bahardır
Hesabın arefesinde ki hazandır
Yorgun heveslerin dramıdır
Hasret ve firkatin en bakir yadıdır
Eskitemediği zamanın tutsağıdır
Bir tebessüm içinde anlamlaşan fırsattır
Aşk, nefse değil, ruha seslenen bir nidadır
Çark et, hesapsız düşlerinden
Hülyasında gezindiğin serzenişlerden
İçini titreten hüznün bam telinden
Gözyaşlarını davet eden kederden
Kimi zaman asileştiren, cüret ettiren hardan
Ruhun illa ki kendi seyrinde yol alıyor
Sen farketsen de, izanıyla bedelleşip yüzleşsen de
Gün batıyor farket
Bir doğuşun hikayesini gönlüne bırakıyor
Mazinin her safhası ibretin halini ayan ediyor
İnsan ölüyor, mezar kime nazar ediyor
Mizanın sahnesinden haşyet titretiyor
Hevesler çekiliyor, keyfiyet nihayete erişiyor
Nefsin sukut eden bir zahidin alinde bekliyor
Mustafa CİLASUN