Seviyorum iste birtanem seni seviyorum :)))

yesim434

Hırçın Karadeniz Kızı Biricik Yeşim
AdminE
Seviyorum İşte Birtanem Seni Seviyorum



Ben seni; nokta kadar menfaat için virgül gibi eğilmek, soru işaretleriyle dolu cümleler kurup, iki yüzlü ihtiras girdaplarına düşürmek, ünlemle biten heyecanlar, duygular, arzular oluşturup, sonu gelmeyecek maceraların başrol oyuncusu yapmak için değil; Altın sırmalı ipekboli kumaşa büyük harflerle adını adımın yanına yazıp, iki noktanın arasına aşkımın açıklamasını yapmak, seni hangi kavramın ruhuyla sevebileceğimi, hangi açıklamanın beni ve seni en güzel içeriğiyle tarif edebileceğini, sahte sevgilerin paçavra gibi fırlattığı aşıklara, gerçek sevginin anahtarını göstermek için sevdim.


Ben seni; kişinin hem dünyada hem ukbada sevdiği ile beraber olacağını bilerek, gerçek sevginin kişinin kendini aşamasında gizli olduğunu hissederek, karşılık bekleyerek sevenlerin ancak mal değiş tokuşu yaptığını söyleyip, hiçbir karşılık beklemeden teklifsiz de sevilebileceğini göstermek, ızdırapla dağlanan sevginin daha da kuvvetli olacağına inanıp ona talip olmak için sevdim.


Ben seni; sevginin coğrafi sınır tanımayan yanını görmek, bulanık suları durultmak, sisli havaları dağıtmak, gözyaşlarından oluşmuş gelincik tarlasının manzarasında kaybolmak, ruh ve mana güzelliğin karşısında doymadan ve durmadan seyre dalıp, makyajsız, tabi, ve sadeliğin karşısında erimek, sevgilinin hisleriyle, onuruyla oynayanları sehpalarda sallandırıp, onu asli mercaına çekip, yüceltmek ve yücelmek için sevdim.

Ben seni, asil kişilerin veya kendini öyle sananların cicili bicili laflarla yamalıklı bohça haline getirdiği sevgisiyle değil; basit fakat yüreğinde yanardağları faaliyete geçirecek fitili elinde tutanların asil sevgisiyle, dağları delmeyi, çöllere düşmeyi, zindanlarda çürümeyi, “Evet beni muradıma erdirecek ilaç budur.” diye, bütün tedaviyi reddeden hasta aşıkların, feri gitmiş gözlerine bir ışık olsun diye sevdim.


Ben seni, benim olasın diye değil; bana beni buldurasın diye, muhafazası zor bu eşsiz cevheri beraber gönüllerimize nakşederiz diye, gecelerin ve gündüzlerin girdabına kapılmadan, akşamdan sabaha umudu taşırız diye, en güzel besteleri, sandalda mehtaba karşı, ellerimiz kenetli, Mevla’ya sunarız diye sevdim.

Ben seni, ölçülü, sade, sakin, ahlaklı, giyim ve kuşamıyla tecavüzden uzak, meşru zeminlerde eğlenmeyi bilen, evinin efendisi, çocuklarının annesi, cennetin ayakları altında olduğuna inandığım haya abidesi, kendisini sömürü aracı olarak kullandırtmayan, nerede, ne zaman, ne konuşacağını bilen, nesli azalan sevgili örneklerine isteği çoğalan bir serserinin ironik bir bakış açısı olduğun için sevdim.


Ben seni üç noktalı cümlelerin sonunu kendimce tamamlamak, alfabetik sıralamaya göre şiirler yazmak, tırnak içinde yazılan başkasına ait cümleleri aşkıma tercüman olsun diye alıntılamak, konuşma çizgisiyle başlayıp, seni konuşturup, gözlerinde ve sözlerinde manevi iklimlere yol almak için sevdim.

Ben seni, benim olasın diye değil; bana beni buldurasın diye sevdim...

Ben seni sevdim, yücelsin diye duygular.
Ben seni sevdim, yeşersin diye umutlar.
Bırak bu içi dolmamış cümleleri dediler.
Yine seni sevdim anlamasa da insanlar.

Zekeriya EFİLOĞLU
 
Ben seni sevdim, yücelsin diye duygular.
Ben seni sevdim, yeşersin diye umutlar.
Bırak bu içi dolmamış cümleleri dediler.
Yine seni sevdim anlamasa da insanlar.

Yüregine emegine saglik acelya bu güzel paylasim icin tskler...
 
Seni Seviyorum
Bir yürek nelere yeterse, bir can bir canı ne kadar severse bir damardan ne kadar çok kan geçerse, yaşam ölüme ne kadar değerse, sen de benim için o kadar değerlisin.
Seni yıldızlara benzetiyorum onlar kadar etkileyici,çekici ve güzelsin ama aranızda tek fark var onlar milyonlarca sen bir tanesin...
Bugün mavi bulutları avucunuza mutluluğu baş ucunuza sevgimi de usulca kalbinize koyuyorum. Güneş yalnızca Senin için doğsun seni seviyorum
 
Öldürecektim Seni Bende
Kendimde O Gücü Bulabilseydim Eğer...

Sindiremeyecektim Senden Kalanları Benden Uzak Mezarlara Koymaya!!!
Diyar Diyar Dolaşıp Yine İçime Gömecektim Seni En Sonunda...
"Ben Demiştim"Diyenlere, Üzüntümü Belli Etmemek İçin Kuşandığım Mekanik Tebessümlerimin Ardındaki Yaşlarla Sulayacaktım Taze Mezar Toprağına Ektiğim Çiçekleri...

Ama Ben Seni İçimde Öldürmeye Kıyamadım....

Başarabilseydim İncitecektim Seni...
İncinmişliğimin Verdiği Cahil Cesaretle...

Ne Var Ne Yok Sayıp Dökecektim Karşına Geçip...
Kendimi Hayrete Düşürürcesine Birer Tokat Gibi Vuracaktım Hiç Kullanmadığım O Ağır Lafları...

Kıracaktım Seni Binbir Parçaya Ayırana Kadar...

Duvardan Duvara Fırlatacaktım Sevgi Diye Önüme Sunduğun Hastalıklı Duygularını...

Ama Ben Seni İncitmeye De Kıyamadım...
Elimden Gelseydi Unutacaktım Seni...

Gözlerimden Silecektim Hayalini Ve Dilimden Adını...
Duman Duman Atacaktım Seni Bu Şehirdeki Tüm Bacalardan;
Ama Soluduğum Havaya Karışıp Yine Dolacaktın Ciğerlerime...
Onlarca Damla Döküp Göz Pınarlarımdan Akıtacaktım Seni Sevgimin Atığı Diye Ama Islaklığın Kalacaktı Elmacık Kemiklerimde...
Bu Kez De Tenimin Tuzuna Karışacaktın...

“Sözümü Tutacağım ,Adını Anmayacağım” Nağmelerini Dinleyip Neyi Unutacağımı Unutacaktım Seni Unutayım Derken...

Zaten Ben Seni Unutmaya Da Kıyamadım...

Ne Kadar Çabuk Geldi Ayrılık...

Oysa Daha Yeni Başlamıştık Birbirimize Ayak Uydurmaya,
Daha Doğrusu Ayak Uyduramamaya...
Nedensizliklerin İç Çekişlerini Dinlerken Vedalar Bozdu Suskunluğumuzu...
Bana Mıydı Kızgınlığın Yoksa Kendine Mi Anlamadım...
Kaçar Gibi Veda Ettin...
Oysa Ben Seni Sevmelere Doyamadım!!!

Öldürecektim Seni...
İncitecektim Seni...
Unutacaktım Seni....

Ama Lanet Olsun!!!

Kı-Ya-Ma-Dım!!!

Oysa Ben Seni Sevmelere Doyamadım!!!

Gidişin değil, bir umutla dönersin diye beklemek öldürdü beni..
Bir hoşcakalı çok gördün...

Zor geldi hoşcakal demek sana, böyle gitmek daha kolaydı çünkü, arkada kalanı düşünmeden çekip gitmek, yakıştı mı sana? Yakıştı mı gidiyorum demeden gitmek? Yakıştı mı veda etmemek ve çekip gitmek? Yakıştı mı ayrılıkla yüzleşmemek? Gittiğini bile söylememek..

Bir hoşcakalı çok gördün.. Bu kolay olanı idi, bunu seçtin...
Bencildin, gene kendin için en iyi olanı seçtin, başkasının duyguları seni yine hiç ilgilendirmedi..
Hoşçakal demek zordu çünkü, vedasız gittinsanki geri gelecekmiş gibi gittin, ayrılıkla yüzleşmeden gittin.
Ayrılık acı verir çünkü, sanki ayrılmıyormuşuz gibi terk ettin. Oysa beni gidisin değil, bir umutla gelirsin diye beklemek öldürdü...

Hoşcakal dememiştik, ayrılmamıştık öyle ise, dönecektin, bir umut vardı hala, rüzgarda savrulan bir mum alevi gibi cılız ama ısrarla yanan bir umut vardı.. İşte beni o umut öldürdü... Gidişin değil...

Bir gün dönecek diye beklemeler öldürdü beni, başka gölgeleri, sana benzetmek eritti bedenimi, ayak sesleri, merdiven çıkışlarını dinledim sen misin diye... Kapı çalındığında ben koştum, telefon çaldığında, ilk çalışta elim telefondaydı ilk aylar da... Gelmedin... Ama hoşçakal da dememiştin... Gitmiştin... Ama veda etmemiştin...

Gidişin değil, beni döneceksin umudu ile beklemek öldürdü...
Çok geç anladım bencildin. Artık hiçbir gölge sen değilsin, hiç telefon etmeyeceksin, dudakların adımı söylemeyi unutmuştur artık, çalan kapılar ve telefonlara ben bakmıyorum kaç zamandır. Hoşçakal demeden gittin. Kolayı seçtin... Dönmeyeceksin...

Yüreğimde artık ne sevgi var, ne umut, ne de bir ağrı...
Yüreğimde taşlaşmış bir HOŞCAKAL var... sana ait...
Onu bir söyleyebilsem, sana veda edeceğim... Bunca yıl benden çaldığın, hayatımı geri isteyeceğim.
Ve sen, Hiç anlamayacaksın, hiç bilmeyeceksin... Beni gidişinin değil, dönersin umudu ile yaşamanın öldürdüğünü...

Hoşçakal demek, ölmekten daha mı zordu?

Varlığına alışmıştım tam sen gittiğinde.
Yokluğun varlığından daha durgun daha huzurluydu.
Sen yokken seni özlemek
sen varken özlemekten daha az incitti beni.
Ömür boyu yanımda olma sözlerini
hiçbirzaman ciddiye almamış olmam sadece şansımdandı,
yoksa seni sevecek kadar salaktım.
Gidersin diye korkuyla geçen onca gece geçti,
seni düşünerek.
Sen asla gitmedin.
Ama gelmedin de.
Paylaşmayı daha küçük bir çocukken öğrenmiştim.
Bilmezdim büyüyünce acıtacağını konu sen olduğunda.
En son senin için çarptı bu kalp deli gibi.
En son senin için gözlerim dalıp gitti uzaklara
her gece olduğu gibi.
Benim değildin belki ama.
Hep sen, benimle tamamlanmış olan
eksiklerine bakıp daha fazlasını isterken,
ben sende yeni boşluklar yaşıyordum.
Daha çoğunu isterken sen,
bense yarımlarında kayboluyordum.
Kaç kez vazgeç dedi bu yürek,
kaç kez yolun kenarındaki ormana girip
yok olmak istedi.
Senin varlığını bilmek bile yeterken bana,
sende kendimi yok hissetmek
"yok olduğumdan başka" ne düşündürebilirdiki bana?
Oysa düşünsene, ne coşku doluydu yüreklerimiz
başlarken yeni bir hayata.
Gecelerimizide, gündüzlerimizi de
adamaya hazırdık birbirimize,
koşulsuz, içten ve sımsıcak duygularımızla.
Yaşadığımız her an unutulmaz,
doyumsuz ve vazgeçilmez olacaktı.
Sen bir sonbahar rüzgarında
savrulmuş bir gül yaprağı bense taç olacaktım sana.
Şimdilerde, kim savruluyor ve
kim onu sarmaya çalışıyor karıştırıyorum artık.
Ben bu uykuları, böyle uykuları unutalı çok olmuştu.
Acı uykusu, hüzün uykusu, korku uykusu.
Ama çok sürmez esaretim biliyorum,
Içimdeki bu yenilginin acısı sürsede yıllarca,
bir yolunu bulup kavuşurum özgürlüğüme.
Şimdi gitmek zamanı belki,
geride yaşanmış yada yarım kalmış anları bırakarak.
Sende tüm ürkekliğinle, tüm hatalarınla,
tüm eksiklerinle, tüm haklı gördüğün yalanlarınla
vede vicdanınla başbaşasın şimdi.
Hepbir şeyler tamamlancak değil ya,
bu da böyle yarım kalsın.
Yine yanıldım...!!!

İlk acım değil ama en büyük acımsın...!!!

Sevmemeye yemin etmiştim kimseleri
kendimden daha fazla sevmeycektm
uğruna hiç bir şey feda etmeyecektim.

SENİ SEVMEK İÇİN SANA İHTİYACIM YOK Kİ BENİM...
 
Seni Çok Ama Çok Seviyorum

Itiraflara soyundum. Evet seni gerçekten çok ama çok seviyorum.
Gözlerine dalip gittigimde beni benden alip götüren masumiyetin,
Saf ve kendine has güzelligin.
Ask sarkilarini severek dinleten sihrin ve gözlerimin içini güldüren sevecen marifetin.
Hosnutum. Hatta mutlu. Ama buruk.
Ben içten ve inanabilecegin kadar hos sevebilirim seni.
Su anda yakin oldugum kadar hiç sana yakin olmadim belki de.
Gün geçtikçe daha da yakinlasiyorum uzaktan da olsa.
Sende kesfettigim her bir tepenin zirvesinde bir sonraki tepeyi görüyorum.
Ve onunda zirvesine varmak üzere tekrar yola çikiyorum.
Her yolculukta bugüne kadar ne kadar uzak ve yanlis yönlere gittigimi görüyorum.
Sende dogruyu buldugumu hissettikçe ve sinirsizligini kesfettikçe
bir kere daha tamamen sende olmanin keyfine variyorum.
Dogru olan her tarifle ve anlatamadigim bir tabirle seni seviyorum.
Ask demiyorum. Ölümlü olmasi korkutur beni.
Sana gelene kadar askti. Artik sinirsiz ve gerçek sevgi. Doyumsuz sevgi.
Gözlerimi yasartabilecek kadar aci olan ne olabilir sende?
Aci mutluluk yada baska birsey? Ne dersen de! Tarifsiz o kadar çok duygu varmis ki sende...
Deli düsüncelerimi saptiran, sinir düsmanimi yaktiran,
tek bir resme saatlerce baktiran, Bir damlayla aglatmaktan öte bir hissi tattiran,
yok canimdan sönmüs küllerimle beni tekrar yaktiran,
Uykumda sayiklattiran, hep benden öte inanmaya korktugum herseyi bana inandırarak
yasatan ilk ve tek kisisin. Sensin!
Zayifliklarim ve hatalarimdan korkma.
Içtenligimi yansıtamamamın suçluluk duygusunu bana yasattirma.
Unutma ki sen bir yikinti aldin.
Yillarca kalbini emanet ettikleri tarafindan satilmis birini aldin.
Insanlik sevgisine ve hayata güvenini yitirmis zor bir insani aldin.
Gelgitlerden yorgun bir dalgaya kucak açtin!
Uçsuz bucaksiz denize son umutla bakip ta gözlerini yummus ve
zifiri karanliktan ayrim yapamadan kapattigim gözlerime yansiyan bir ışıksın sen.
Kaybetmeme arzusuna ve hirçinligina bulandigim los tebesümlerimin aynasisin sen.
Daralmis umutlarimin içinde kivranirken bulabildigim tek çikis noktamsin sen.
Sona ermeyen izdirabimla çöllerden çikamazken tek bir damla
halinde dudagima damlayan yandigim o tesadüfsün sen!
Varligim ve yoklugumsun!
Kokuna bulanip ta uykusuz kalmak.
Benden artan o güzel uykuya dalmisken sana bakmak.
Sana kizmak... Seni kizdirmak...
Görmüyormus gibi yaparak aslinda her an seni gözlemek.
Farkini her hareketinde bir kere daha çözmek.
Senden ileri gidememek. Beni dize getiren bir tutku oldugunu görmek.
Sana sarilmak. Seni sımsıkı sarmak.
Sevinçli hayallerimde haber verecegim ilk kisi olarak seni düsünmek.
Senin için dua etmek. Aglamak... Öylesine güzel ve tarifsiz hos...
Oynamaktan deli zevk aldigim deli arkadasim.
Içkisiz masalarda kendimi kurtardigim anlayisli ve hararetli dostum.
Evcilligimi hos bulan biricik evcilim.
Sorumsuzlugumda bana kaslarini çatan çekindigim.
Sevginden simariyorsam eksık kalan yanlarimin farkli taskinligindandir.
Beni kaybetme! Seni kaybetmeyecegim!
Korkuyorum ve korkumun hep bu sekilde tazelenmesini diliyorum.
SENİ ÇOK AMA ÇOK SEVİYORUM
 

“Sözümü Tutacağım ,Adını Anmayacağım” Nağmelerini Dinleyip Neyi Unutacağımı Unutacaktım Seni Unutayım Derken...

Zaten Ben Seni Unutmaya Da Kıyamadım...

Ne Kadar Çabuk Geldi Ayrılık...

Oysa Daha Yeni Başlamıştık Birbirimize Ayak Uydurmaya,
Daha Doğrusu Ayak Uyduramamaya...
Nedensizliklerin İç Çekişlerini Dinlerken Vedalar Bozdu Suskunluğumuzu...
Bana Mıydı Kızgınlığın Yoksa Kendine Mi Anlamadım...
Kaçar Gibi Veda Ettin...
Oysa Ben Seni Sevmelere Doyamadım!!!

Öldürecektim Seni...
İncitecektim Seni...
Unutacaktım Seni....

Ama Lanet Olsun!!!

Kı-Ya-Ma-Dım!!!

Oysa Ben Seni Sevmelere Doyamadım!!!

İlk acım değil ama en büyük acımsın...!!!

SENİ SEVMEK İÇİN SANA İHTİYACIM YOK Kİ BENİM...


:(

yüregine emegine saglik cok güzel bir paylasim
 
Cünkü; varlığın en karanlık gecelerde bile dünyamı aydınlatıyor. Adınla başlayan her cümleye ibadet etmemek için zor tutuyorum kendimi.. Seni seviyorum çünkü;tüm kilometrelere rağmen yanımda olduğunu dokunuşlarınla değil ses tonunla bile belirtmen hoşuma gidiyor.. Seni seviyorum çünkü;her geçen gün beni kendine tekrar tekrar aşık etmeyi becerebiliyorsun. Seni seviyorum çünkü;seni yüreğimin tam ortasında hissetmemle kendimi mutlu kıldırıyorsun şiirler yazdırıp dinlettiğin her şarkı sözleri da beni büyülüyorsun..
seni seviyorum cünki,seni neden sevdiğimi anlatamıyorum..

çünkü;imkansız diye bir şeyin olmadığını sadece istemenin insan hayatında ne kadar önemli olduğuna beni inandırabiliyorsun.. Seni seviyorum çünkü;seninle yaşıyor senin benimle varolduğunu düşünüyorum.. Seni seviyorum çünkü;her gün nefes almak için bir sebebim var ama sana her gün yeniden aşık olmak için binlerce sebebim.. Seni seviyorum çünkü;benim için renklerin en anlamlısı sensin sensiz bir hayatın resmini ne çizebilirim ne sevebilirim ne de kabul edebilirim..

çünkü;bu soğuk kış gününde nerden esersen es hatta tenime dokunmadan geçip gittiğin zamanlarda bile içimi ısıtmayı başarıyorsun bunları kesinlikle ama kesinlikle kendine özgü bir edayla yapıyorsun.. Seni seviyorum çünkü;içimden başka bir şey yapmak gelmiyor ve bu duyguyu hayatımda ilk defa hissetmenin keyfine varıyorum.. Seni seviyorum çünkü; sensiz kalmayı aklımın ucundan geçirdiğimde inanılmaz bir karanlık çöküyor içime çıkışı olmayan dermanı bulunmayan.. Seni seviyorum çünkü;ne zaman bir şeyler yazmaya niyetlensem kalemimin ucundan sadece sana dair kelimeler çıkmaya başlıyor. Bazen bir aşk bestesini düşündüğümde sanki onu sana ben yazmışım hissine kapılıp övünmeye başlıyorum kendimce..

çünkü hayatım heryeyiyle sana ait ona istediğini yapabilirsin... incitme demeyeceğim en büyük korkunun bu olduğunu biliyorum çünkü... seni seviyorum ama seninle konuşmayı seviyorum.. sana dokunmayı seviyorum sesini seviyoru nefesini ellerini seviyorum...senisevyorum çünkü; sen benim ellerimden tuttuğunda adeta başka bir boyuta geçiyorum ve biliyorum ki dünyanın en büyük huzuru orada.Hep orda kalsam olmaz mı.. Seni seviyorum çünkü; sen uyurken bile senden uzak kaldığım o dakikaları vurup öldürmek istiyorum.. çayını içyi sevdiin o ince belli bardağı bile kıskanıyorum bazen...

çünkü;bana bakarken ki gülümseyişini izlemek dünyanın en güzel şeyi.. Bütün fotoğraflarını gördüm ama hiçbir objektif seni o hale sokamamış üzgünüm.. Seni seviyorum çünkü;seninle herşeyi yeniden keşvetmek harika bir duygu. Aslında çoğu şeyi ilk kez seninle keşvettiğim için sanırım iyi bir kaşif olmayı becerebildim.. Seni seviyorum çünkü;bana bugüne kadar kimsenin başaramadığı mutlulukları vadediyorsun vaadlerin asla yalan değil hergün bunu hissetmek senin için ne kadar doğru karar verdiğimi ıspatlıyor. Seni seviyorum çünkü;bir şairin yazabileceği en duygu yüklü şiir gibisin benim için yaza yaza bitirilmeyecek cinsten hem de.. çünkü;asla kendimi bir esir gibi hissettirmiyorsun sorgulamıyorsun bağırmıyorsun acıtmıyorsun sadece seviyorsun ve bunu bana sürekli gösteriyorsun.. Seni seviyorum çünkü;sen benden uzak bir yerlere gittiğinde aklıma kötü hiç bir şey gelmiyor gözüm arkada kalmıyor güven duygusunun nasıl bir şey olduğunu bana öğreten sadece sensin.. Seni seviyorum çünkü;benimle yağmurda yürüyorsun.. Bu yüzden sonraki günlerde hasta olup yatağa düşsen de asla pişmanlık duymuyorsun.. Seni seviyorum çünkü;geçmişini benim geldiğim andan itibaren yok sayıp hayatını tamamen benim üzerime kurmuştun.. seni seviyorum cünki,seni neden sevdiğimi anlatamıyorum..

çünkü;dünyaya gelen ve gelecek olan çok nadir insanlardan biri olduğunu düşünüyorum.. Gerçi çoğu kez bir melek olduğunu düşünüyorum ama.. Seni seviyorum çünkü;Tanrı'ya her gün bunun için şükretmemi gerekli kılıyorsun. Ya başka türlü biri olsaydın diyorum kendi kendime bazen iyiki değilsin.. Seni seviyorum çünkü;ölünceye kadar yanımda olsan lanet ederdim sensiz geçirdiğim tüm o eski günlerime.. Seni seviyorum çünkü;senin gibi birinin beni sevmesi onurlandırıyor beni hatta daha da güçlü kılıyor herşeye karşı..

çünkü;beni en çok sen güldürüyorsun.. Seni seviyorum çünkü;kıskanıyorsun beni herşeyden herkesden kendi gözünden bile.. Seni seviyorum çünkü;sen benim içimdeki o şımarık kız çocuğuna katlanıyorsun kaprislerimi o kendine özgü tutumunla cevaplarken kendi kendime sorup da cevaplayamadığım hiçbir soru bırakmıyorsun.. Seni seviyorum çünkü; bu kadar nedenden sonra bile seni neden sevdiğimi anlatamıyorum..
 
Seni Seviyorum

İki soz bazen ne anlamsiz bazen ise ne zor soylenir.
Bazen o iki soz ne kadar cok oldugunu anlatamaz.
Bazen o iki sozu soylemek istedigin kisiye soyleyemezsin YASAKTIR.
O iki soze okadar hasret kaldim ki en son nezaman duydugumu hatirlamiyorum.
Nasil soyleniyordu ” seni seviyorum “.
 
Bir güvercin ötüyor ağaçlar üzerinden
Her şakırtısında bir kez daha duyuyorum
Seni seviyorum seni seviyorum diyor …

Bir yıldız parlıyor koca bulutlar arasından
Bir umut doğuruyor karanlıklar içinden
Her parlayışında bir kez daha kendini gösteriyor
Seni seviyorum seni seviyorum diyor…

Denizlere bir gemi salıyorum
Azgın dalgaların üzerine bırakıyorum
Sana ulaşsın sana vardığında
Aşkımı sana anlatsın diye ve kulağına denizlerin hışırtısı içinde
Seni seviyorum seni seviyorum desin diye…

Durup bir anda engin dağlara bakıyorum
Sonra bir uçurtma yapıp dağlara yolluyorum
Sana oradan en güzel kır çiçeklerini koparıp getirsin diye
Yukarılardan bakıp da sana sevgimin büyüklüğünü anlatsın diye
Kır çiçekleri kokusu içinde kulağına rüzgarların uğultusu içinde
Seni seviyorum seni seviyorum desin diye…
 
Geri
Top