• Merhaba Ziyaretçi.
    "Yapay Zeka Objektif " Fotoğraf Yarışması başladı. İlgili konuya  BURADAN  ulaşabilirsiniz. Sizi de bu yarışmada görmek isteriz...

Şili

KıRMıZı

TeK BaşıNa CUMHURİYET
V.I.P
ŞİLİ


BAYRAĞI

9bGl0.png



ARMASI

XUDJg.png



HARİTASI

udPKV.png





Resmi İsmi: Şili Cumhuriyeti

İngilizce İsmi: Chile

Kendi Dilindeki İsmi: República de Chile

Başkenti: Santiago

Nüfus: 16,598,074

Yüzölçümü: 756,950 km2

Para Birimi: 1 Şili pesosu = 100 sentavo

Dili: İspanyolca

Dini: Katolik Hristiyanlık


Tarihi

Kuzey Şili 1536-40 yılları arasında İspanyollar tarafınadn fethedilinceye kadar İnkaların idaresindeydi. Güneydeki Araucanian yerlileri 19. yüzyıl sonlarına kadar mukavemet ettiler. İspanyollar 1541’de bugünkü başşehir Santiago şehrini kurarak Şili’yi bir sömürge haline getirdiler. Fransa ve Amerika’daki ihtilaller önce reform, sonra bağımsızlık hareketlerine sebep oldu. Napolyon’un 1808’de İspanya’yı istila etmesi ayaklanma için fırsat sağladı. 1810-18 yılları arasındaki mücadeleden sonra Şili İspanya’dan bağımsızlığını elde etti.

Bağımsızlıktan sonra Şili iç karışıklıklar, dış savaşlar ve geniş ölçüde değişik siyasi görüşlere sahip hükümetlerle idare edildiğinden istikrarsızlığa uğradı. 1879’da kuzeydeki zengin nitrat yatakları üzerindeki Bovliya ve Peru ile anlaşmazlık Pasifik Savaşıyla neticelendi. 1884’te Bolivya ve Peru mağlup olunca, zengin maden yatakları Şili’ye kaldı. 50 yıldan fazla bir süre boyunca, Arjantin’le sınır anlaşmazlıkları 1902’ye kadar devam etti.

Şili Birinci Dünya Harbinde tarafsız kaldı. İkinci Dünya Harbindeyse 1945 Nisanında Japonya’ya savaş ilan etti. Aynı yıl Temmuz ayında kurucu üye olarak Birleşmiş Milletler Teşkilatına katıldı. 1964’te işbaşına gelen hükümet yabancılara ait madenleri yavaş yavaş devletleştirmeye başladı.

1970’te Latin Amerika’da ilk olarak sosyalist Salvador Allende, marksist bir devlet başkanı oldu. Allende devletleştirme hareketlerini hızlandırdı. Marksist Allende’nin üç senelik iktidarında Şili’nin ekonomisi çok daha kötüleşti. Kamyon şoförlerinin başlattığı grev bütün ülkeye yayıldı. Ev kadınları boş tencerelerle sokağa döküldüler. Şili grevler anarşi ve terör ülkesi haline geldi. 1973’te Şili Silahlı Kuvvetleri darbeyle iş başına geçti. Allende başkanlık sarayının uçaklarla bombalanması sırasında öldü. Askeri idare 1983 senesine kadar devam etti. General Pinochet’in 1980 Anayasasına göre 1989 senesine kadar Şili Devlet Başkanı olarak ve büyük yetkilerle iş başında kalması kabul edildi.

Pinochet idaresinin Şili ekonomisini düzeltememesi üzerine gösteri, grev ve sabotajlar yeniden hızlandı. Pinochet ile mücadele edenler Allende taraftarı marksist ve komünistlerdi. Allende’nin siyasi ve askeri yakınları Şili dışından Şili’deki anarşi ve terörü idare etmektedirler. 1989’da yapılan başkanlık seçimini Hıristiyan Demokrat Parti üyesi Patricio Aylwin kazandı. Başkanlığı Patricia Aylwin’e devreden Pinochet, Genel Kurmay Başkanlığı görevine geri döndü. Şili tam istikrarlı bir duruma henüz gelemedi (1994 Ocak).


Fiziki Yapı

Pasifik kıyısı boyunca 4200 km uzanan Şili, batıda Okyanus ve doğuda And Dağlarının yüksek tepeleri arasında kalmakta olup, ortalama 180 km’lik bir genişliğe sahiptir. Ülke birbirinden oldukça farklı üç bölgeye ayrılır: Kuzey Şili, Orta Şili ve Güney Şili.

Kuzey Şili, Peru sınırından La Serena şehrine kadar uzanır. Bu bölgede dünyanın en kurak yerlerinden biri olan Atacama Çölü ve ülkenin en yüksek noktası olan Ojos del Salado Tepesi (6880 m) bulunur.

Orta Şili, La Serena şehrinden Chiloé Adasına kadar uzanmakta olup, ülkenin en önemli bölgesidir. Büyük kısmı Santiago ve Oncepción arasında yer alan merkezi vadidir. Temuca şehrinin güneyinde çok sayıda göl ve her mevsim üzerinde kar bulunan volkanlar mevcuttur.

Güney Şili, Chiloé Adasından Amerika’nın en güneyde kalan noktası Horn Burnuna kadar uzanır. Burası büyük ölçüde fiyordlu ve dağlık bir bölgedir.


İklim

Şili’de iklim bölgelere göre oldukça büyük farklılıklar arz eder. Kuzey Şili’de iklim oldukça kurak olup, Atacama Çölüne hemen hemen hiç yağmur düşmez. Çöl şartları güneye doğru Calderaya kadar devam eder. Yağış miktarının 141 mm olduğu La Serena’dan itibaren güneye doğru yağış sür’atle artar. Valdivia’da yıllık yağış miktarı 2707 mm’ye ulaşır. Maksimum yağış Bahia Felix’te 5380 mm olup, Güney Şili dünyanın en fazla yağış alan yerlerinden biridir. Bölgede soğuk ve nemli bir iklim hüküm sürer. Yıllık ortalama sıcaklık kuzeyden güneye doğru her 10° lik enlem aralığında 4°C düşer. Bu yüzden kuzey sınırında 18°C olan ortalama sıcaklık güney sınırında 6°C’ye düşmektedir.


Tabii Kaynaklar

Şili topraklarının yaklaşık dörtte biri ormanla kaplıdır. Ormanların çoğu sert tahtalı ağaçlardan meydana gelmiştir. Şili’de bulunan belli başlı vahşi hayvanlar puma, kurt, geyik ve yaban kedisidir.

Ülke oldukça fazla yeraltı zenginliklerine sahiptir. İşletilen başlıca madenler: Bakır, molibden, gümüş, nitrat, iyot, demir, maden kömürü, gaz, altın, kobalt, çinko, mangenez, borat, mika, cıva, tuz, kükürt ve mermerdir. Bakır dünyada çıkarılan miktarın % 10’unu, iyot ise yarısını teşkil eder.


Nüfus ve Sosyal Hayat

16,136,137 (60. sırada) nüfuslu Şili’nin büyük çoğunluğu (% 81) şehirlerde yaşar. En büyük şehir 3.800.000 nüfuslu Büyük Santiago olup, diğer önemli şehirleri, Vinaedel Mor, Valparaiso ve Concepción’dur.

Halkın % 66’sını İspanyollarla yerlilerin birleşmesinden meydana gelen melezler, % 25’ini İspanyollar, % 5’ini yerliler teşkil eder. Ayrıca merkezi vadinin güneyinde birçok Alman, Santiago-Valparaiso bölgesinde de bir miktar İtalyan, İngiliz ve Fransız vardır.

Şili’de İspanyolca konuşulur. Yaklaşık nüfusun % 95’i Katoliktir. Ayrıca ülkede bir miktar Ortodoks bulunur.

Şili’de 7 ila 15 yaşı arasındaki bütün çocuklar için öğrenim mecburidir. Okuma-yazma oranı% 90’dır. Yüksek tahsil devlete ait iki üniversitede ve beş özel üniversitede yapılır. Üniversiteliler bütün diğer Latin Amerika ülkelerinde olduğu gibi, siyasi yönden çok faaldir.


Siyasi Hayat

Komünistlerin Şili’de iktidar olmasını önlemek maksadıyla 1973’te general Pinochet askeri bir darbeyle iktidar oldu. Moskova yanlısı olan Şili Komünist Partisinin faaliyetini yasakladı. Ülke 1973’ten 1989’a kadar çoğu askerlerden meydana gelen bir hükümet tarafından idare edildi. 1989’da yapılan seçimleri Hıristiyan Demokrat Patricio Aylwin Azocar kazanarak, Devlet Başkanı oldu. Son senelerde komünistler kilise, üniversite ve sendikalara sızarak hükümet aleyhtarı kanlı gösteriler çıkarmaktadır.

1981’de yürürlüğe konan anayasaya göre yasama organı olan Kongre iki meclisten meydana gelir. Senatonun 48 üyesinden 10’u devlet başkanı tarafından atanırken 38’i halk tarafından seçilir. Temsilciler Meclisinin 120 üyesinin hepsi halk tarafından seçilir.

25 eyaletten ibaret Şili, Birleşmiş Milletler ve Amerika Devletleri teşkilatlarına üyedir.


Ekonomi

Şili ekonomisi esas itibariyle madenciliğe bağlıdır. Maden ürünleri ülke ihracat gelirlerinin % 80’ini meydana getirir.

Ülke sanayisi çelik, tekstil ve orman ürünleriyle ilgilidir. Şili sanayisi pahalıya mal olmakta olup, üyesi olduğu Latin Amerika Serbest Ticaret Birliği ülkenin rekabet gücünü zayıflatmaktadır.

Tarımda makinalaşma ve çiftçi aletleri yeterli değildir. Diğer taraftan tarım büyük ölçüde ticarete yöneliktir. Başlıca yetiştirilen bitkiler tahıl, pirinç, fasulye, patates, bezelye ve üzümdür.

Şili, Latin Amerika’nın en önemli orman ürünlerine sahip ülkelerinden biridir. Fakat orman sanayii, toplam potansiyeli işletecek kadar güçlü değildir. Ülkede balıkçılık iyi durumdadır.

Şili’nin başlıca ihraç malları bakır, demir cevheri, nitrat, iyot, yapağı, pirinç, fasulye, taze meyve ve balıktır. Makinalar, ulaşım malzemesi, metalürji ürünleri, kimya ürünleri ithal ettiği belli başlı mallar arasında yer alır.

Ülke en fazla ABD ile ticaret yapar. Bununla birlikte Latin Amerika ülkeleri, Japonya ve Avrupa ülkeleriyle ticari münasebetlerini geliştirmeye çalışmaktadır.

Şili gelişmiş bir demiryolu ve karayolu ağına, oldukça ileri seviyede havayolu hizmetine sahiptir. Demiryolu sisteminin % 80’i devlete aittir.
 

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Etimoloji
Ülkenin orijinal ismi olan Chile kelimesinin kökeni tek ve kesin bir şekilde kanıtlanmamıştır. En yaygın açıklama, kelimenin Aymara dilinden türediğidir. Bu dilde Chilli kelimesi Dünyanın son bulduğu diyar“ anlamına gelir. Bu durum, Aymara yerleşim bölgelerinden yola çıkıp Şili'ye gelen ilk İspanyol olgusuyla desteklenir. İspanyollar Güney Amerika'nın sömürgeleştirilmesinin başlangıcından itibaren Atacama Çölü'nün güneyindeki toprakları Chile adıyla nitelendirirler. Şili okullarında ayrıca, Trile adlı bir kuşun pitoresk betimlemesi olabileceği yönünde bir değişke de öğretilir.
Başka ve daha az yaygın bir teori ise, İnka dili Quechua'yı ismin kökeni olarak gösterir. İnka Krallığı'nın azami genişliği bugünkü Santiago'ya ulaşır. İnkalar Río Aconcagua'nın güneyindeki toprakları, görece soğuk iklime ve karlarla kaplı Andlar'a dayanarak kar anlamına gelen Tchili diye adlandırırlar.
Diğer taraftan kesin olarak geçerli olan, Chile diye yapılan ülke tanımlamasının (İspanyolcada aynı ismimde olan) Chili biberine dayanmadığıdır. Bu kelime Orta Amerika Aztek Dili Nahuatl'dan gelir. Chili ve bundan yapılan salsaya Şili İspanyolcası'nda aji denir.

Coğrafî Konum
Yüzölçümü 756.945 km2 olan Şili; her ne kadar Güney Amerika kıtasının kuzey-güney doğrultusunda Antarktika'ya kadar uzanan bir ülke olsa da, ortalama genişliği sadece 180 km'dir. Ülkenin en dar yeri (Antarktika'daki Şili toprakları sayılmazsa) 90 km iken en geniş yerinin uzunluğu 240 km kadardır. Avrupa ile kıyaslanacak olursa Danimarka'dan Sahra Çölü'ne uzanacak kadar bir mesafe kat edilir. Doğu-Batı mesafesi çok az olsa da bu iki uç arasında çok fazla rakım farkı oluşur. Ülke ayrıca kuzeyden güneye çok farklı iklim, bitki örtüsü ve coğrafi şekiller gösterir. Bu yüzden Şili, birçok kaynakta tezatlar ülkesi olarak anılır. Hakikaten de kuzeydeki çölü, Afrika'nın Sahara'sını, güneydeki kanalları Norveç kanallarını, Los Lagos'daki Osorno ve çevresi İsviçre Alplerini, Orta bölgeleri Akdeniz'i hatırlatmasıyla, ayrıca Patagonya'daki buzullarıyla, bu ismi hak eder.

Dağları
Şili dağları, yeryüzünün en yüksek sıradağlar zincirini oluşturur. 6000 m'nin üstünde birçok zirvesi vardır. Bunlardan biri olan Şili'nin en yüksek dağı (6.880 m) Ojos del Salado aynı zamanda dünyanın en yüksek volkanıdır. Aşağıda en ünlüleri listelenmiştir.
  • Nevado Ojos del Salado, 6.880 m, III. Bölge (Atacama Bölgesi)
  • Cerro Tupungato, 6.800 m, (Metropolitan Bölgesi)
  • Volcán Llullaillaco, 6.739 m, II. Bölge (Antofagasta Bölgesi)
  • Volcán Parinacota, 6.342 m, I. Bölge (Tarapacá Bölgesi)
  • Volcán Licancábur, 5916 m, II. Bölge (Antofagasta Bölgesi)
  • Descabezado Grande, 3.830 m, VII. Bölge(Maule Bölgesi)
  • Torres del Paine, 2.800 m, XII. Bölge (Magallanes y de la Antártica Chilena Bölgesi)
  • Volcán Villarrica, 2.840 m, VIII. Bölge (Araucanía Bölgesi)
  • Volcán Osorno, 2.652 m, X. Bölge (los Lagos Bölgesi)
  • Volcán Cerro Hudson, 1.905 m, XI. Bölge (Asyen Bölgesi)

Nehirler ve göller
Ülkenin özel coğrafi yapısı sebebiyle, uzun nehirleri yoktur. En uzun nehir olan Rio Loa'nın uzunluğu 443 km'dir. Ülkenin kuzeyinde Atacama Çölü'ndeki ekstrem kuraklık, büyük su birikimlerinin oluşmasını engeller. Kuzeydeki az sayıda nehir And Dağları'ndaki karlardan beslenirler. Güneye indikçe artan yağışlar, beraberinde bu bölgelerdeki nehirlere daha fazla su hacmi getirir. Nehirler, Şili ekonomisinde, özellikle enerji sağlanmasında önemli rol oynar. Bununla birlikte somon balıkçılığı ve rafting gibi macera turizmi içinde fırsatlar sunar. Kuzeyden güneye önemli nehirleri aşağıda sıralanmıştır.
  • Río Lauca, 160 km, I. Bölge (Tarapacá)
  • Río Lluta, 167 km, I. Bölge (Tarapacá)
  • Río Loa, 443 km, II. Bölge (Antofagasta)
  • Río Copiapó, 162 km, III. Bölge (Atacama)
  • Río Elquí, 170 km, IV. Bölge (Coquimbo)
  • Río Choapa, 160 km, IV. Bölge (Coquimbo)
  • Río Aconcagua, 142 km, V. Bölge (Valparaíso)
  • Río Maipo, 250 km, Metropolitan/ V. Region (Metropolitan/ Valparaíso)
  • Río Mapocho, 120 km, Metropolitan(Metropolitana)
  • Río Cachapoal, 172 km, VI. Bölge( O´Higgins)
  • Río Maule, 240 km, VII. Bölge (Maule)
  • Río Biobío, 380 km, VIII. Bölge (Biobío)
  • Río Imperial, 52 km, IX. Bölge (Araucanía)

Gölleri arasında kuzeydeki tuz gölleri sayılabilir ki bunların en ünlüsü olarak Salar de Atacama'yı söyleyebiliriz. Bununla birlikte en kuzeyde, yeryüzünün en yüksek konumdaki göllerinden biri olan Lago Chungará gölü bulunur. Gölün alanı 21,5 km² olup, 4.500 m yükseklikte bulunur.

Bir grup büyük ve güzel göller Temuco şehrinin güneyinden başlayıp Puerto Montt'a kadar uzanır. Bunlar sırasıyla şöyledir.
  • Lago Colico, 56 km², IX. Bölge (Araucanía)
  • Lago Caburga, 51 km², IX. Bölge(Araucanía)
  • Lago Villarrica, 176 km², IX. Bölge (Araucanía)
  • Lago Calafquén, 120 km², IX. Bölge (Araucanía) und X. Bölge (Los Lagos)
  • Lago Panguipulli, 116 km², X. Bölge (Los Lagos)
  • Lago Riñihue, 77 km², X. Bölge (Los Lagos)
  • Lago Ranco, 401 km², X. Bölge (Los Lagos)
  • Lago Puyehue, 156 km², X. Bölge (Los Lagos)
  • Lago Rupanco, 223 km², X. Bölge (Los Lagos)
  • Lago Llanquihue, 860 km², X. Bölge (Los Lagos)

Ayrıca güneyde 970 km² alanı ile Şili'nin en büyük gölü Lago General Carrera bulunur ki bu göl Arjantin'deki Lago Buenos Aires gölünün batı kanadını oluşturur.

Demografi
Nüfusun en sık olarak bulunduğu yer başkent Santiago ve çevresidir. Toplam nüfusun neredeyse yarısı bu bölgede yaşar. Sadece şehirde 6.5 milyon insan yaşar ki bu ülkenin 1/3'üne tekabül eder. Kuzeyde ve güneyde tarımın yapılabildiği And'ların arasında kalan ovalar yine yoğun yaşanan yerlerdir. Santiago'nun 100 km batısında liman şehri Valparaiso'da 1.5 milyon insan yaşar.
Ülkenin kuzey ve güney uç noktalarına gidildikçe, yerleşim yoğunluğu, elverişsiz yaşam koşulları sebebiyle seyrekleşir. Zira kuzey çölü ve güneyin soğuk, rüzgarlı iklimi buralarda yaşamayı zorlaştırır.

Nüfus
Şili nüfusunun %95'ini Avrupalılar ve torunları oluşturur. Genellikle Basques. Ülkeye özellikle 19. yüzyılda Avrupa'dan İngiliz, İrlandalı, Alman göçmen gelmiş; sonraları ise Hırvatistan, Filistin, İtalya'dan göçmen almıştır. Yerliler, nüfusun sadece % 3,2'sini temsil eder.
Şili istatistiklerine göre Şili'de 50.000 (0,30%) dolayında Müslüman bulunmaktadır. Birçok İslami kuruluşun bulunduğu Şili'de; Şili Müslüman Toplumu ve Es-Selâm Mescidi Santiago şehrinde, Bilal Cami Iquique şehrinde, Muhammed Kültür Merkezi VI Coquimbo şehrinde bulunmaktadır.
1856 yılında Suriye, Filistin ve Lübnan'dan Şili'ye çok miktarda Müslüman göç etti. Bu Müslümanlar Müslüman Toplumu Birliğini kurdular. 1907'de ülkedeki Müslüman sayısı 1498'e çıkmış, bu rakam 0,04% oranı ile ülke tarihinde en yüksek orana yükseldi.1988 yılında Şeyh Tevfik Rumi öncülüğünde ilk camiyi Santiago'da inşa ettiler. Cami 1989 yılında tamamlandı. 1980 yılı sonlarına kadar birkaç yerli Şili İslamı seçmişti. Bu cami tamamlandıktan sonra İslama geçenlerin sayısında önemli bir artış oldu. 1998 yılında Şeyh Tevfik Rumi'nin vefatından sonra Üsame Ebu Gazali; camiye imam olarak seçildi.

Bitki örtüsü ve hayvanlar

Bitkiler
Şili, kuzeyden güneye uzanan uzun bir ülke olması münasebetiyle çok geniş ve değişik bitki örtüsüne sahiptir. Atacama Çölü'nde pratikte hiçbir şey yetişmez. Burada daha çok kaktüs çeştlerinin yanı sıra, Andlar'a doğru ve sahil kesimlerinde bitkilere rastlanabilir. Bununla birlikte bazı yıllarda yağan yağışların ardından, çöl birkaç günlüğüne de olsa milyonlarca çiçek ile bezenir.
Çölün güneyi step ve bozkırdır ve Andlar'da And yastığı da denilen taş sertliğinde yareta (Azorella yareta) yetişir. Kuru bölgelerde Boldo (Peumus boldus) denen bir çalı türü hakimdir. Kıyı bölgelerdeki sıradağlarda ve Andlar'da sisli ormanlar mevcuttur.
Şarap bağları, Rio Elqui nehir bölgesindedir. Nehir vadisinin dışında sadece dikenli çalı ve kaktüsler vardır.
Ülkenin orta bölgesinde Jubaea cinsi bir palmiye ağacı ve şili arokaryasına çokça rastlanır. Arokarya Mapuçeler için kutsal bir ağaçtır, zira belenmelerinde onun iri tohumlarından yararlanırlar. Ayrıca yine merkezi Şili'de okaliptus ağaçları ile kaplı alanlar görülebilir.
Güney Şili'de yağmur ormanları kategorisine giren büyük ormanlar mevcuttur. Bu ormanlarda ağırlıklı olarak servi, çam, ve melez gibi ağaçlar bir arada bulunur. Ayrıca Antarktika yalancı kayını (Nothofagus antarctica) ve kavak gibi ağaçlar da çok geniş alanlara yayılmışlardır.
Patagonya bölgesinde büyük otluk stepler ve tundralar hakimdir. Magellan ve Asyen bölgelerinde çok büyük alanlar buzullarla kaplı olduğundan buralarda çok fazla bitki örtüsüne rastlanmaz.

Hayvanlar
Steplerle kaplı alanlarda devegiller familyasından lamalar, guanakolar, alpakalar ve vikunyalar çok yaygın bir şekilde yaşarlar. And Dağları'nda yaşayan buraya özgü geyikler ve kondorlar aşağı yukarı ülkenin bütün armalarında resmedilmişlerdir.
Dağlık steplerde pumalar, kemirgenler yaşarken ormanlar da tilki, kodkod, geyik ve kolibri gibi canlılara yaşam alanı sunar.
Humboldt pengueni, macellan pengueni, deniz aslanı, pelikan türü canlılar ise kuzey Şili'nin soğuk sularında ve güney Şili'nin buzluk alanlarında rastlanan hayvanlardır.
Yaklaşık Şili'nin tüm And dağları kısımlarında And kondoru ve büyük tuz göllerinde flamingolar yaygın olarak yaşarlar.
Güneyde, nandu, magellan tilkisi ve Ateş Toprakları'nda baykuş yörede görülen canlılardandır.


Ülke Tarihi

Kolomb öncesi ve koloni dönemi

M.Ö. yaklaşık 13.000 yıllarında, bugünki ülke sınırlarında insanların yaşadığı bilinmektedir. Kuzey Şili İspanyollar tarafından fethedilmeden kısa süre öncesine kadar İnka Krallığı'na aitti. 1520 yılında dünyanın çevresini dolaşmak için yelken açan Ferdinand Magellan, kendi adıyla anılan Magellan Boğazı'nı geçerken ülkenin güney ucunu keşfetmiş oldu. Daha sonra Şili'ye ulaşan ilk Avrupalılar altın aramak amacıyla 1535 yılında Peru'dan gelen Diego de Almagro ve mahiyetindekilerdi. Ancak bu kişiler yerel halk grupları tarafından geri püskürtüldü. Avrupalılar'ın ilk tam manasıyla yaptıkları yerleşim, 1541 yılında Pedro de Valdivia'nın 1541 de Santiago'yu kurması olmuştur. 1542 den itibaren de Şili, İspanyol Peru Valiliği'nın bir parçası haline gelmiştir.
Şili'de İspanyollar çok az altın ve gümüş bulduğu ve ülkenin ücra konumu sebebiyle Şili İspanyol Krallığı için daha ziyade fazla önem verilmeyen bir koloni durumundaydı. Ayrıca Atacama Çölü, Peru'ya direkt ulaşıma engel teşkil ettiğinden, ülke çok daha sonra, diğer tarım ürünleri ve minerallerinin devreye girmesiyle, İspanyollar tarafından önemli bir tedarik bölgesi haline gelmiştir.

Bağımsızlık savaşı ve 'cumhuriyet'in oluşumu

Bağımsızlık talepleri ilk, 1808 yılında, İspanya Napolyon'un kardeşi Joseph tarafından yönetilirken başladı. 18 Eylül 1810 yılında başa geçen bir cunta İspanya Krallığı'na bağlı bir otonomi ilan etti. İspanyollar'ın Napolyon'a karşı yürüttüğü bağımsızlık savaşından sonra, sınırsız bir güçle tekrar Şili'yi almaya kalkıştı. Ancak İspanyollar Chacabuco'daki muharebede Şili ve Arjantinli birliklere yenildiler. 5 Nisan 1818'deki Maipu muharebesinden sonraysa İspanyol direnişi sona erdi. Muharebelerin başındaki komutan Jose de San Martin, Bernardo O'Higgins yararına başkanlıktan feragat edince O'Higgins ilk Şili Devlet yöneticisi oldu.
O'Higgins 1823 yılında düşürüldü ve Peru'ya sürgüne gitmek zorunda kaldı. Akabindeki yıllarda çeşitli devlet adamları başa geçti. 1830 yılında başa geçen Diego Portales Palazuelos ülkeyi diktatör tarzda yönetirken 1833 yılında çok sıkı bir anayasa hazırlattı. Bu merkezî anayasa ile 1833-1891 yılları arasında Şili uzunca süre istikrar kazandı. Zamanla ülke, Güney Amerika'nın ekonomik olarak en güçlü bölgesi haline geldi. Yürüttüğü birçok savaşla, özellikle 1836-1839 Peru-Bolivya konfedarasyon savaşını kazanmasıyla Şili gücünü pekiştirdi.
İspanya, Peru'daki eski kolonileri tekrar ele geçirmeye çalışınca Şili İspanya'ya 1865 yılında savaş ilan etti. Papudo ve Chiloe adaları önünde deniz muhrebeleri meydana geldi. Peru'da ortak düşmana karşı Şili'ye katıldı. Savaş pratikte 1866 yılında sona erdiyse de, İspanya ile problemler 1871 ve 1883 yıllarındaki antlaşmalarla çözüldü.

Sınır anlaşmazlıkları
19. Yüzyılda İspanya dışından Avrupalılar da Şili'ye göç ettiler. Bugün bu kişileri etkileri ve izleri ülkenin güney bölgelerinde görülmektedir.
Şili, 1879 ile 1883 yılları arasında Peru ve Bolivya ile yapılan Güherçile Savaşı (ayrıca Pasifik Savaşı olarak da anılır) savaşta, o güne kadar bu ülkelerin elinde olan Atacama Çölü bölgesini fethetti. Böylelikle Bolivya, Büyük Okyanus kıyılarını kaybetmiş oldu. Bu bölgelerde daha sonra çok zengin bakır yatakları bulundu. Dünyanın en büyük bakır madeni Chuquicamata bu bölge sınırlarındadır.
1891 yılında Şili deniz kuvvetleri Başkan José Manuel Balmaceda'ya karşı ayaklandılar. Bir iç savaş bu yüzden patlak vermiş oldu. Bu savaşta 6000 insan öldü. Balmaceda muharebeyi kaybedince Eylül 1891 de intihar etti.
1893 yılında bu kez Arjantin'le sınır sorunları yaşanmaya başladı. 1902 yılında İngiltere Kralı VII. Edward bu probleme arabuluculuk ederek Patagonya ve Ateş Toprakları iki ülke arasında pay edildi. Bu şekilde Şili 54.000 km², Arjantin 40.000 km² pay aldı.

Yakın tarih ve Allende

1969 yılında ülkede sol güçler Unidad Popular(UP) adlı bir seçim birliği oluşturdular. Bu birlik komünist ve sosyalist parti gibi partilerin yanında birkaç tane daha solcu, hümanist küçük partiden oluşuyordu. UP kendisini sosyalist bir çizgiye oturtarak, endüstrinin devletleştirilmesi ve büyük arazi sahiplerinin arazilerinin istimlak edilmesi gibi vaatlerde bulundu. Bu birlik 1970 yılında Salvador Allende'yi başkanlık için aday gösterdi.
1970 seçimlerinde seçim birliği UP oyların % 37 sini alarak seçimlerin en güçlüsü olarak çıktı ve Allende Devlet Başlanlığı'na seçildi. Muhafazakar rakibi Jorge Alessandri oyların % 35,3 ünü ve Hristiyan Demokrat Radomiro Tomic % 28.1'ni aldı. Allende'nin azınlık hükümeti ekonominin başlıca dallarını peşpeşe devletleştirmeye başladı (Bankacılık, tarım, bakır madenleri, haberleşme). Böylece muhalefetle gitgide büyüyen çekişmeler oluştu. Ayrıca ABD'de de Allende'nin seçim zaferine karşı rahatsızlık oluşmuştu. Zira Şili'de marksist etkilere sahip halk cephesi, Küba'dan sonra ikinci Amerika devleti olarak yönetimdeydi. Bu endişe, 1954 yılındaki ABD başkanı Eisenhower'in domino teorisinden tetiklenmiş oluyordu. Bu teoriye göre yanyana dizilmiş domino taşlarından birincisinin devrilmesinin zincirleme bir şekilde diğerlerinin de devrilmesi gibi Şili'den sonra diğer Güney Amerika ülkeleri de teker teker komünizm altına girecekti. 1973 yılında UP oy sayısını daha da arttırmayı başardı.

Pinochet dönemi
Yukarıda sıralanan gelişmelerin ardından, 11 Eylül 1973 tarihinde hükümete karşı bir askeri darbe gerçekleşti. Başkan Allende'nin, inandırıcı olmasa da, görgü şahitlerinin ifadeleriyle Başkanlık Sarayı Moneda'da intihar ettiği söylendi. Yüzlerce Allende yanlısı bu günlerde öldürüldü, binlercesi tutuklandı. Tüm devlet birimleri askeri birlikler tarafından işgal edildi. Tüm yetkileri, cunta lideri olarak General Augusto Pinochet devraldı. Pinochet aynı zamanda donanma, hava birlikleri ve polis teşkilatınında en üst kademedeki yetkilisiydi.
Askeri birlikler kuzey Şili'nin en tenha çöl bölgelerinde ve Patagonya'nın yerleşimi seyrek yerlerinde toplama kampları oluşturdu. Bir çok cunta muhalifi işkencede öldürüldü ya da uçaklardan denize atıldı. Binlerce Şilili insan hakları ihlalinden yurt dışına kaçtı ya da sürgüne gönderildi.
Pinochet'nin iktidarı ele geçirmesiyle, ABD tekrar yoğun olarak ekonomik bağlamda ülkeyi desteklemeye başladı. Yeni hükümet daha önceki devletleştirmeleri, önemli bakır madeni Chuquicamata hariç olmak üzere geri aldı. Neoliberal bir ekonomi politikası izlerken, tüm sendikal hakları da geri aldı.[kaynak belirtilmeli] Bu ekonomi poltikalarıyla beraber zengin ile fakir arasında fark daha da belirginleşmeye başladı. Ama kamu ekonomisi, büyüme ile birlikte, Güney Amerika'daki alışılmış olandan daha fazla istikrar kazandı. Ekonomik istikrarın yanında insan hakları ihlalleri devam etmekteydi.

Aralık 1978'de Arjantin ile Şili arasında savaşa gidebilecek gerginlikler oluştu. Gerginliğin sebebi, Beagle Kanalı'ndaki, üzerinde yaşam olmayan Lennox, Picton ve Nueva gibi adalardı. Zira buralarda çok yüksek petrol rezervleri olduğu tahmin ediliyordu. Bu gerginlik Vatikan'ın araya girmesiyle 1985 yılındaki sınır antlaşması sonucu, dostça çözülürken bu 3 ada da Şili'ye bırakıldı. Bugün hala bu ülke ile tamamen çözülememiş ufak tefek sınır tartışmaları vardır.

Yeniden demokrasi
1988 yılında yapılan referandumda % 55 oy oranıyla Pinochet'in ülkeyi daha fazla yönetmemesi sonucuna varıldı. 1989 yılında 15 yıllık dikta rejiminden sonra ilk seçimler yapıldı. Hristiyan Demokrat Patricio Aylwin Başkanlığa seçildi. Aylwin mütevazı ekonomi reformlarının yanı sıra beraber yaşayabilmek için devlet ile halkı barıştırmaya başladı. 1993 yılında ilk defa bazı subaylar insan hakları ihlalinden mahkemeye çıktılar. Çok sayıda sürgün ülkeye döndü.
1994-2000 yılları arasında ülkeyi Hristiyan demokrat Eduardo Frei Ruiz-Tagle yönetti.
Pinochet 1998 yılında İngiltere'de tutuklandı ve daha sonra dışarı çıkma yasağı kondu. 2000 yılında sağlık sorunları yüzünden serbest bırakıldı.
2000 yılında Sosyalist Ricardo Lagos Başkan seçildi. 2006 yılında ise ülke tarihinin ilk kadın başkanı Michelle Bachelet bu makama geldi.
 

Top