Özellikle hava değişimlerinde daha çabuk yakalandığımız, kış aylarının davetsiz misafiri olan soğuk algınlığı ve korunma yöntemleri hakkında yeterli bilginiz var mı?
Kış aylarında sıklıkla karşılaştığımız soğuk algınlığı, genellikle hafif seyreder ve kendiliğinden geçer. Yine de dünya üzerinde en sık görülen hastalıktır. Halk arasında üşütme ve nezle diye bilinen bu hastalığın sebebi virüslerdir. Soğuk algınlığına neden olan virüslere, solunum yolları virüsleri denir. 100’den fazla türü vardır.
Hastalık ani olarak burun akıntısı, hapşırma, burun tıkanıklığı ve boğaz ağrısı gibi belirtilerle başlar. Gözlerde sulanma, kızarma ve yanma olabilir. Ateş genellikle normal veya çok hafiftir. Hasta kendini yorgun, keyifsiz ve bitkin hisseder. Baş ağrıları oluşabilir. Belirtiler, ortalama 1 hafta içinde kendiliğinden kaybolur.
Risk Grupları:
Hastalık küçük yaşta çocuklarda daha çok görülür. Yaşamlarının ilk dönemlerinden yılda 4-5 kez hastalanan bebekler, büyüdükçe bağışıklıkları arttığı için, daha az hastalanırlar.
Erkek çocuklar, kızlara göre daha hassastır.
Ev ne kadar kalabalık ve küçükse, bulaşma ihtimali o kadar artar.
Sigara tiryakileri, hem soğuk algınlığına, hem diğer solunum yolları hastalıklarına karşı risk grubundadırlar.
A vitamini eksikliği olan kişiler de risk altındadır.
Anne sütü almamış bebekler, hastalığa daha fazla yakalanır.
Astım, egzama gibi alerjik hastalığı olanlarda, solunum yoları viral enfeksiyonları daha çok görülür.
Korunma ve tedavi:
Eller sıkça ve bol suyla yıkanmalıdır.
Eller, göz ve burunla çok sık temas etmemelidir.
Hasta kişilerin kalem, kitap, bardak gibi eşyaları kullanılmamalıdır.
Antibiyotik kullanmak gereksiz, hatta zararlıdır.
Burun tıkanıklığı için, tuzlu su burna damlatılarak, ortamın nemli tutulması en iyi yöntemdir.
Bu hastalık için: “ilaçla 7 gün, ilaçsız bir haftada iyileşir” tabiri kullanılır!
Kış aylarında sıklıkla karşılaştığımız soğuk algınlığı, genellikle hafif seyreder ve kendiliğinden geçer. Yine de dünya üzerinde en sık görülen hastalıktır. Halk arasında üşütme ve nezle diye bilinen bu hastalığın sebebi virüslerdir. Soğuk algınlığına neden olan virüslere, solunum yolları virüsleri denir. 100’den fazla türü vardır.
Hastalık ani olarak burun akıntısı, hapşırma, burun tıkanıklığı ve boğaz ağrısı gibi belirtilerle başlar. Gözlerde sulanma, kızarma ve yanma olabilir. Ateş genellikle normal veya çok hafiftir. Hasta kendini yorgun, keyifsiz ve bitkin hisseder. Baş ağrıları oluşabilir. Belirtiler, ortalama 1 hafta içinde kendiliğinden kaybolur.
Risk Grupları:
Hastalık küçük yaşta çocuklarda daha çok görülür. Yaşamlarının ilk dönemlerinden yılda 4-5 kez hastalanan bebekler, büyüdükçe bağışıklıkları arttığı için, daha az hastalanırlar.
Erkek çocuklar, kızlara göre daha hassastır.
Ev ne kadar kalabalık ve küçükse, bulaşma ihtimali o kadar artar.
Sigara tiryakileri, hem soğuk algınlığına, hem diğer solunum yolları hastalıklarına karşı risk grubundadırlar.
A vitamini eksikliği olan kişiler de risk altındadır.
Anne sütü almamış bebekler, hastalığa daha fazla yakalanır.
Astım, egzama gibi alerjik hastalığı olanlarda, solunum yoları viral enfeksiyonları daha çok görülür.
Korunma ve tedavi:
Eller sıkça ve bol suyla yıkanmalıdır.
Eller, göz ve burunla çok sık temas etmemelidir.
Hasta kişilerin kalem, kitap, bardak gibi eşyaları kullanılmamalıdır.
Antibiyotik kullanmak gereksiz, hatta zararlıdır.
Burun tıkanıklığı için, tuzlu su burna damlatılarak, ortamın nemli tutulması en iyi yöntemdir.
Bu hastalık için: “ilaçla 7 gün, ilaçsız bir haftada iyileşir” tabiri kullanılır!
