• ÇTL sistemimiz sıfırlandı ve olumlu değişiklikler yapıldı. Detaylar için: TIKLA

Soluk Yolu Açma Solutma Yöntemleri

Suskun

V.I.P
V.I.P
AMAÇ, hastayı olabildiğince fazla solutarak, oksijenin kana karışmasını sağlamak ve karbondioksiti (C02) vücuttan uzaklaştırmaktır.

Soluk yoluna acil müdahale ne demektir?

Kişinin soluk alıp vermesini engelleyen bir sorun varsa ya da solunumu yetersizse bir süre sonra kişi hayatını kaybedebilir. Var olan sorunu ortadan kaldırmak ya da yetersizliği destekle yeterli hale getirmek “soluk yoluna acil müdahaledir”.

Hastane öncesi acil bakımın en önemli işlemlerinden birisi, soluk yolunun açık olmasını ve sürekli açık kalmasını sağlamaktır. Şuuru açık olan hastaların pek çoğunda soluk yolunun tıkanması söz konusu değildir; çünkü çeşitli bilinçli – bilinçsiz (refleks) çabalarla soluk yolu açık tutulur. AABT bu gibi hastalara oksijen desteği sağlar, durumlarındaki herhangi bir değişime karşı sürekli izlerler.

Bilinci kapalı hastalarda, oral airway veya nazal airway denilen, soluk yolunun kapanmasını önleyen araçlar hastanın ağzına ya da burnuna yerleştirilebilir. Ayrıca soluk yolunda salgı(sekresyon, tükürük, balgam), kanama gibi soluk yolunu tıkayan durumlarda aspirasyon (vakumlu aletle dışarıçekme işlemi) yapılır. Bilinci kapanan kişilerde soluk yolunun kapatan en önemli etkenin dil olduğu çeşitli defalarca vurgulanmıştır, işte bu gibi durumlarda başın duruşunu değiştirerek geriye yatırmak (pozisyon vermek) suretiyle soluk yolu açılmış olur. Bu yöntemlerin tümü temel yaşam desteği (TYD) dediğimiz uygulamaların bir parçasıdır.

TYD uygulamalarının yetersiz kaldığı durumlarda hastanın soluk alıp vermesini (solunumunu) sağlamak üzere daha ileri yöntemler kullanılır. İleri yaşam desteği (İYD) uygulamalarının bir parçası olan bu uygulamalara ileri soluk yolu açma yöntemleri denilmektedir.

Solunum/solutma neden bu kadar önemlidir ?

Çünkü oksijensiz kalan beyin çok çabuk ölür; diğer dokularda onu takip eder.

Kalbin devamlı perfüzyona ihtiyacı vardır, yoksa iyi çalışamaz. Beyin ve medulla spinalis (merkezi sinir sistemi) 4-6 dakikadan fazla kansız kalmaya tahammül edemez. Böbreklerde perfüzyon bozukluğu 45 dakikadan fazla sürerse kalıcı hasar gelişir.iskelet kaslarına 2 saatten fazla kan gitmezse kalıcı hasar gelişir. Gastrointestinal sistem az miktarda perfüzyon ile saatlerce dayanabilir. Elbetteki, perfüzyon (oksijen) olmadan dayanılabilecek bu süreler normal vücut ısısı (37°C) için geçerlidir, daha düşük ısılarda dayanma süreleri de uzar, örnek: soğuk suda boğulan kişinin yarım saat sonrasında bile tekrar yaşatılması gibi.

Görüldüğü gibi, vücudun herhangi bir bölgesi yeterli perfüzyon(kanlanma ve oksijenlenme) olmadan varlığını uzun süre sürdüremez. Oksijensiz kalmaya en dayanıksız organlar sırasıyla kalp, merkezi sinir sistemi, akciğerler ve böbreklerdir, bunlarda oluşan hasarlar kalıcı olmaktadır.
 
1.Ağızda toz toprak,kırık takma diş ve yabancı cisimler varsa çıkarılır.

2.Bilinci kapalı kişilerde dil arkaya düşüp havayolunu tıkayabilir.Bu durumda baş geriye itilip çene yukarı kaldırılarak soluk yolu açılır.

Solunum Yolu Nasıl Düzeltilir


Solunumu duran kişiye derhal yapay solunum uygulanmalıdır.
1.Hasta sert bir zemine yatırılır.

2.Ağız içi temizlenerek varsa yabancı cisimler çıkarılır.

3.Çenesi yukarı kaldırılarak baş hafifçe arkaya itilir.

4.Ağızdan ağıza solunum yapılacaksa burun kapatılır.Burundan solunum yapılacaksa ağız kapatılır.

5.Derin bir soluk alınıpsolunum yaptırılacak kişinin ağzına (yada burnuna) ağız yerleştirlir.

6.Hastanın göğsünün kabarmasına yetecek şiddette soluk verilir.

DOLAŞIMIN ETKİNLİĞİ NASIL SAĞLANIR?(KALP MESAJI)

1.Kalp durmuşsa hemen kalp mesajına başlanır.

2.Hasta sert bir zemine yatırılır ve bir yanına diz çökülür.

YARA İÇİNDEKİ YABANCI CİSİMKEMİKPARÇASI VS. ÇIKARILMAMALIDIR.

3.Göğüs kemiğinin(iman tahtası)üçte bir alt ucuna bir elin ayası sıkıca yerleştirilirdiğer elin ayası bunun üstüne konur.Parmaklar hastaya temas etmemelidir.

4. Kollar dik tutularak (Bilek ve dirsekler bükülmeden)sabit ve ritmik bir şekilde göğüse 4-5 cm bastırılır.

5. Arada nabız kontrol edilerek dakikada 60 kez olmak üzere dolaşım başlayıncaya kadar devam edilir
 
Geri
Top