Tavlanın tarihçesini hep birlikte okumak ister misiniz

Tavla Tarihi

Her oyunun bir tarihi olduğu gibi tavlanın da bir geçmişi var. Tavla kökeni oldukça gerilere dayanıyor. Tavlanın tarihçesini hep birlikte okumak ister misiniz? Bakalım tavla oyunu tarihin içinden nasıl hikâyelerle günümüze kadar gelmiş…

Tavla aslında bir felsefedir ve doğru zamanda doğru hamle ile başarıya gideceğinizi anlatır. Yani aslında tavla hayatın tam içinden geçen bir oyundur. Aslında tavlanın hikâyesi satranç oyununun hikâyesi ile ortak paydaya sahiptir. Rivayete göre hikâye şu şekildedir:

Çok eski zamanlarda bir gün dönemin Hint İmparatoru yine dönemin Pers İmparatoruna bir oyun gönderir. Bu oyunun adı satrançtır ve oyunu hediye olarak gönderen Hint İmparatoru, oyunla ilgili bir açıklama yapmazken sadece şöyle bir mesaj yazar:

“kim daha çok düşünüyor,

kim daha iyi biliyor,

kim daha ileriyi görüyor ise o kazanır.

İşte hayat budur…”


Pers İmparatoru bu mesajdan çok da bir şey anlamayınca dönemin en alim veziri olan Büzür Merih’i çağırır ve mesajı ona gösterir. Büzür Merih’ten oyunu çözmesini ister ama isteği bununla da kalmaz. Çünkü buna karşılık onların da Hint İmparatoruna bir oyun göndermeleri gerekir.

Vezir, haftalar süren çalışmaları neticesinde gönderilen satrançtaki her taşın hareketlerini ve oyunun stratejisini çözer. Şimdi sıra gelmiştir kendilerinin göndereceği oyuna. Zekası ile ünlü olan Büzür Merih, 10 gün içinde başka bir oyun tasarlar imparatora sunar. Pers İmparatorunun onayından geçen bu oyunun adı tavladır. Tavla, Hint İmparatoruna hediye olarak gönderilirken yanında şu mesaj da iletilir:

“Evet, kim daha çok düşünüyor,

Kim daha iyi biliyor,

Kim daha ileriyi görüyor ise

O kazanır.

Ama biraz da şanstır.

İşte hayat budur…”


Böylelikle Pers imparatorluğu ile Hint imparatorluğu arasındaki soğuk savaş, bu şekilde farklı bir boyut kazanır.

Pers imparatorunun baş veziri Büzür Merih’ in 1400 yıl önce tasarladığı tavla oyunu, bugün dünyanın en popüler oyunlarından birisi olarak tarihe geçmiştir. Vezir bu oyunu tasarlarken zaman kavramından yola çıkmıştır. Ancak oyunun içine biraz da şansı katarak ne kadar hayatın içinde bir oyun tasarladığını da göstermek istemiştir.
Zaman kavramı tavlaya hâkim olduğu için tavladaki anlamlar da biraz şaşırtıcı ve detaycıdır. Mesela tavlanın içinde karşılıklı 6 şar tane hane vardır ve bu hanelerden her birisi bir ayı temsil eder. Yani her oyuncunun toplamda 12 ayı vardır. Tavlada bulunan 15 açık renk ve 15 koyu renk pul ise ayın 15 gece ve 15 gündüzünü temsil eder. Karşılıklı 12 hane de, toplamda 24 tane olduğu için, günün 24 saatini temsil eder. Tek bir tavla ile oynanması da tek bir seneyi temsil eder. Tavla anlamı gördüğünüz gibi oldukça derin ve detaycıdır.
 
Geri
Top