Türk-Yunan mübadelesi yazılan ve yazılmayan yönleriyle yeni kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin günümüzde yaşanan siyasi olayları anlamamızda ve yorumlanmasında bize yol gösteren önemli vakalardan bir tanesidir.
Öyle ki bir süreden beri giderek şiddetini artıran Üniter devlet ya da Ulusalcılık kavramlarıyla birlikte ülkenin ciddi bir tehlike ile karşı karşıya kaldığının işaretlerini verildiği şu günlerde şahit olduğumuz olaylar ve bununla birlikte tarihi bir olayın devamını bu süreç içinde nasıl tamamladığına; ülkemizin nasıl bir sıçrama taşı haline geldiğine şahit olmaktayız.
Bu sıçrama taşının safhalarından biri de Türk ve Yunan Halklarının yer değiştirmesi yani “Mübadele edilmesi” olarak görebiliriz.
Mübadele esnasında yaşananlar ve bu mübadele esnasında gidenler ve gelenler bir tartışma konusu olma özelliğini de hala günümüzde sürdürmektedir. Bu tartışmanın en yoğun ve şiddetli olanı ise bu mübadele esnasında gelenler içinde Yahudiliğini gizleyenlerin yani sabataistler’in de bulunmasıdır. Bu döneme damgasını vuran da yine kendisi bir sabataist olan
Karakaş Rüştü ismindeki bir dönmenin mübadele yoluyla gelecekler arasında bulunan dönmelere dikkat çekmek için giriştiği mücadeledir. Bu da günümüze kadar sürecek olan Sabataistliğin Yeni Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşanan ilk olay olma özelliğini taşımasıdır.
Öyle ki bir süreden beri giderek şiddetini artıran Üniter devlet ya da Ulusalcılık kavramlarıyla birlikte ülkenin ciddi bir tehlike ile karşı karşıya kaldığının işaretlerini verildiği şu günlerde şahit olduğumuz olaylar ve bununla birlikte tarihi bir olayın devamını bu süreç içinde nasıl tamamladığına; ülkemizin nasıl bir sıçrama taşı haline geldiğine şahit olmaktayız.
Bu sıçrama taşının safhalarından biri de Türk ve Yunan Halklarının yer değiştirmesi yani “Mübadele edilmesi” olarak görebiliriz.
Mübadele esnasında yaşananlar ve bu mübadele esnasında gidenler ve gelenler bir tartışma konusu olma özelliğini de hala günümüzde sürdürmektedir. Bu tartışmanın en yoğun ve şiddetli olanı ise bu mübadele esnasında gelenler içinde Yahudiliğini gizleyenlerin yani sabataistler’in de bulunmasıdır. Bu döneme damgasını vuran da yine kendisi bir sabataist olan
Karakaş Rüştü ismindeki bir dönmenin mübadele yoluyla gelecekler arasında bulunan dönmelere dikkat çekmek için giriştiği mücadeledir. Bu da günümüze kadar sürecek olan Sabataistliğin Yeni Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşanan ilk olay olma özelliğini taşımasıdır.