Urla Cooking Class.
- Hayır efendim hiç ingiliz müşterimiz yok...
- Ben İngilizce bilmiyorum, anlamı nedir levhada yazanın?
-Yerel değerleri geleceğe taşımayı hedefliyor mekânımız.
- İngilizce levhasıyla mı taşıyacak?.. İngilizce olunca daha mı çekici oluyor, yerel tatlar deseydiniz kimse gelmez miydi mekana.?
Sözlerim karşısında, verecek cevap bulamayan genç, boş gözlerle bakıyor bana...
Mekânların istisnasız, hepsinin sahipleri Türk ve türkçe konuşuyor... Müsterilerin hepsi Türk ve Türkçe konuşuyor...
Ama levha Flemenkçe... Meselâ... LİET URLA
Neymiş efendim... Sahibi bir süre Kuzey Avrupada yaşamış... LİET Sevgilim demekmiş.
Burası Kuzey Avrupa değil ki...
Oysa SEVGİLİM URLA deseydi ismine, en önce kendim gider, sonra da bütün misafirlerimi götürürdüm..
Allerjim var yabancı isimli her mekâna...
Urla doğasıyla, yatay yerleşim biçimiyle, İzmir'e yakınlığıyla bir çekim merkezi son yıllarda..
Kültür emperyalizmi ,en küçük kasabalarımızın bile damarlarına zerk edildi, edilmeye devam ediyor..
Adından en çok söz ettiren gastronomi bölgesi olmaya aday kuşkusuz Urla...
Gastronomi turizmi merkezi yapma gayretleri var...
Çok iyi de...
Urla'nın katmeri varken, neden Urla'nın " trattoria'sı Vino Lokale...öne çıkıyor..
İtalya değil ki burası...
İtalya gastronomi turizmi yaparken, katmer yapıyor mu?
Hadi vazgeçtim...pizza yaptın da bari adını Türkçe koy...
Urla Zeytin Otel'e çok yakınım...
Two Rooms Hotel'e çok uzak...
Köstem Zeytinyağ müze ve lokantasına çok yakınım...
Leone Patisserie -Boulangerie Urla'ya çok uzak..
Adını bahçesinde yetişen, mor nar ağacından alan
Hepsi Urla'da...
Siz birşey anladınız mı?...
Ben anladım...Dilimiz kayboluyor. Dilini kaybeden ülkeler, zamanla herşeyini kaybeder.
Türkçe dil bayrağımız bizim...
Hanımlar...Beyler...
Burası, ne İtalya... Ne Fransa... Ne İngiltere...
Burası Türkiye, Urla..
Gastronomi turizmi ,dilini yok sayarak yapılmaz...
Tam tersine özüne sahip çıkarak yapılır.
Ünlü bilim insanlarımızdan ve ana dil Türkçemiz konusunda hassasiyetleri olan OKTAY SİNANOĞLU...der ki:
"TÜRKÇE GİDERSE TÜRKİYE GİDER..."
_
Alinti
İsmini taşıyan mekânın önünden geçerken, birden şeytan dürtüyor, giriyorum içeri.
Beni kibar bir biçimde karşılayan çalışana soruyorum.
- Müşterileriniz genel de İngiliz sanırım.- Hayır efendim hiç ingiliz müşterimiz yok...
- Ben İngilizce bilmiyorum, anlamı nedir levhada yazanın?
-Yerel değerleri geleceğe taşımayı hedefliyor mekânımız.
- İngilizce levhasıyla mı taşıyacak?.. İngilizce olunca daha mı çekici oluyor, yerel tatlar deseydiniz kimse gelmez miydi mekana.?
Sözlerim karşısında, verecek cevap bulamayan genç, boş gözlerle bakıyor bana...
Mekânların istisnasız, hepsinin sahipleri Türk ve türkçe konuşuyor... Müsterilerin hepsi Türk ve Türkçe konuşuyor...
Ama levha Flemenkçe... Meselâ... LİET URLA
Neymiş efendim... Sahibi bir süre Kuzey Avrupada yaşamış... LİET Sevgilim demekmiş.
Burası Kuzey Avrupa değil ki...
Oysa SEVGİLİM URLA deseydi ismine, en önce kendim gider, sonra da bütün misafirlerimi götürürdüm..
Allerjim var yabancı isimli her mekâna...
Urla doğasıyla, yatay yerleşim biçimiyle, İzmir'e yakınlığıyla bir çekim merkezi son yıllarda..
Kültür emperyalizmi ,en küçük kasabalarımızın bile damarlarına zerk edildi, edilmeye devam ediyor..
Adından en çok söz ettiren gastronomi bölgesi olmaya aday kuşkusuz Urla...
Gastronomi turizmi merkezi yapma gayretleri var...
Çok iyi de...
Urla'nın katmeri varken, neden Urla'nın " trattoria'sı Vino Lokale...öne çıkıyor..
İtalya değil ki burası...
İtalya gastronomi turizmi yaparken, katmer yapıyor mu?
Hadi vazgeçtim...pizza yaptın da bari adını Türkçe koy...
Urla Zeytin Otel'e çok yakınım...
Two Rooms Hotel'e çok uzak...
Köstem Zeytinyağ müze ve lokantasına çok yakınım...
Leone Patisserie -Boulangerie Urla'ya çok uzak..
Adını bahçesinde yetişen, mor nar ağacından alan
NARIMOR dururken..
MİTERA ne oluyor Allah aşkına?.
Horbour Teracce.& Bistro ...
Myhouse Butik Otel..
Maison Vourla Hotel....
Art Desing Otel...
La pena Pizza &Tapas...
İskele Berlin's...
Manej...
Sanmayın ki yukarıda yazılanlar İtalya'da ,İngiltere'de, Fransa'da...Hepsi Urla'da...
Siz birşey anladınız mı?...
Ben anladım...Dilimiz kayboluyor. Dilini kaybeden ülkeler, zamanla herşeyini kaybeder.
Türkçe dil bayrağımız bizim...
Hanımlar...Beyler...
Burası, ne İtalya... Ne Fransa... Ne İngiltere...
Burası Türkiye, Urla..
Gastronomi turizmi ,dilini yok sayarak yapılmaz...
Tam tersine özüne sahip çıkarak yapılır.
Ünlü bilim insanlarımızdan ve ana dil Türkçemiz konusunda hassasiyetleri olan OKTAY SİNANOĞLU...der ki:
"TÜRKÇE GİDERSE TÜRKİYE GİDER..."
_
Alinti