İnternetin her köşesine izlerimizi bırakıyor, özellikle sosyal medyayı kullanarak şirketlerin dijital kopyamızı yaratmalarını sağlıyoruz. İnterneti tamamen terk etmek istediğimizde ise bize tanınmış yasak bir hak var. Unutulma hakkı nedir, nasıl kullanabilirsiniz, sizin için açıkladık.Kısa süre önce düzenlenen ve TBMM tarafından kabul edilen sosyal medya yasası 1 Ekim 2020 itibarı ile yürürlüğe girdi. Yasanın kapsamında giren, aslında hukuki açıdan yeni olmayan kavramlardan biri de unutulma hakkı.
Sosyal medya yasası öncesi de dünya ve ülkemiz hukukunda her bireyin internette unutulma hakkı var. Fakat pek çok kişi böyle bir hukuki hakka sahip olduğunu bilmiyor. Sizin için sosyal medya yasası ile birlikte duymaya başladığımız internette unutulma hakkı nedir, nasıl kullanılır sorularının yanıtladık ve hem dünyada hem de ülkemizde bu hakkın nasıl değerlendirildiğini anlattık.
Unutulma hakkı nedir?
Yabancı hukuk kaynaklarında "The right to oblivion" ya da "The right to be forgotten" olarak geçen unutulma hakkı en temel anlamıyla; kişinin internet aramaları sonuçlarında adıyla ilgili çıkan haber, fotoğraf, video, bilgi ve belge gibi verilerin artık internet arama sonuçlarında olmasını istememe hakkıdır.
Yalnızca kişiler değil, kurumlar da unutulma hakkına sahiptir. Elbette bu hakka sahip olduğu için herkes kendisiyle ilgili dilediği veriyi sildiremiyor, bazı istisnalar var. Bu istisnalar; verilerin bilimsel, istatistiksel ya da tarihsel amaçlarla kullanılıyor olma durumu. Eğer böyle bir durum varsa kişi, verileri sildiremiyor.
Sosyal medya yasası ile hangi durumlarda unutulma hakkından faydalanılabilir?
- Veriler kişi tarafından isteyerek ya da bir zorunluluk nedeniyle paylaşıldıysa ama dürüstlük kuralına uygun bir şekilde işlenmediyse,
- Verileri toplayan kişi meşru ve belirli amaçlarla, açık ve ölçülü biçimde verileri toplamadıysa,
- Veriler, veriler toplandığı sırada kişiye anlatılan meşru ve belirli amaçlar dışında kullanılmışsa,
- Veriler konuyla ilgili, olay hakkında yetersiz ve söz konusu amaca uygun değilse,
- Veriler güncel değil ya da yanlış bilgiler içeriyorsa,
- Verilerin toplanması için anlatılan meşru amaç için gerekli görülen süre geçmişse,
Unutulma hakkı nasıl kullanılır?
Arama motoru sonuçlarında kendisi hakkında çıkan verilerin silinmesini isteyen kişi, ilk olarak arama motoru şirketine bu talebini iletmelidir. Talep sonrası eğer arama motoru şirketi olumsuz yanıt verdiyse ya da herhangi bir yanıt vermediyse Kişisel Verileri Koruma Kurumu’na başvuru yapılabilir.
Kişisel Verileri Koruma Kurumu’na yapılan şikayet başvurusunda konu ile ilgili detaylar açıkça belirtilmelidir. Kurum, değerlendirme sırasında şu sorularla konuya yaklaşıyor; verilerin öznesi bir çocuk mu, hakaret niteliği var mı, veriler güncel mi, kişi hakkında önyargı oluşturuyor mu, yayınlar gazetecilik çerçevesinde mi yapılmış, kişi hakkında risk oluşturuyor mu?
Tüm bu değerlendirmeler sonucunda Kişisel Verileri Koruma Kurumu, söz konusu verilere arama sonuçlarında yer verilmemesine karar verdiği zaman, karar ile ilgili tüm esasları arama motoru şirketine bildiriyor ve gereğinin yapılmasını talep ediyor.
Unutulma hakkının ortaya çıkışı ve hukuktaki yeri:
Sosyal medya yasası ile birlikte duymaya başladığımız unutulma hakkı ilk kez 2012 yılında Avrupa Komisyonu’nda gündeme geldi. Pek çok kez daha gündeme gelen bu hak, en son 2014 yılında Avrupa Birliği yüksek mahkemesi olan Avrupa Adalet Divanı tarafından resmen bir karara bağlandı.
Avrupa Adalet Divanı’nın kararı çerçevesinde Google ve Bing arama motorları kullanıcıların unutulma hakkı taleplerini kabul ediyorlar. Avrupa Birliği üyesi ülkeler başta olmak üzere pek çok ülke internette unutulma hakkını tanıyor.
Ülkemizde ise Yargıtay Genel Hukuk Kurulu 2015 yılında aldığı bir kararda, unutulma hakkı terimini kullanarak direkt olarak Avrupa Adalet Divanı’nın almış olduğu karara atıfta bulunmuştur ve üstün bir kamu yararı olmadığı müddetçe dijital hafızada yer alan olumsuz detayların silinmesini istemenin kişinin hakkı olduğunu söylemiştir.
Sosyal medya yasası ve unutulma hakkı ile ilgili eleştiriler:
Sosyal medya yasası düzenlemesi ilk gündeme geldiği günden beri pek çok eleştiriye ve tartışmaya neden oldu. Eleştirilen kavramlardan biri de unutulma hakkıydı. Hak ile ilgili en çok dile getirilen eleştirilerden biri, bu hakkın başka bir temel hak olan ifade özgürlüğü ile çelişiyor olduğu.
Avrupa Adalet Divanı’nın kararı sonrası unutulma hakkını ilk uygulayan arama motorlarından biri olan Google’ın baş hukuk danışmanı David Drummond verdiği bir röportajda; bunun ifade özgürlüğüne aykırı olduğunu ve aynı zamanda çifte standart olduğunu, her bilginin her arama motorunda olması gerektiğini söylemişti.
Konu ile ilgili diğer bir eleştiri ise olayın mali yanı. Unutulma hakkının düzenli olarak uygulanması için gerekli teknik altyapıya yapılacak masrafların, arama motoru şirketlerinin ekonomik çıkarlarına uygun olmadığı söyleniyor.
Alıntı