Yurtseverlik ya da vatanseverlik bir bireyin ülkesine duyduğu sevgi ve bağlılıktır. Zaman içerisinde farklı anlamlara gelmiştir, ve anlamı çevre koşullarına, coğrafyaya ve felsefeye oldukça bağımlıdır.
Milliyetçilik duygusuna yakın olmakla beraber milliyetçilik, her zaman vatanseverliği beraberinde getirmez. Benzer şekilde, vatanseverlik de milliyetçiliği şart koşmaz.
İngilizcesi patriot ilk defa Elizabeth Çağı'nda kullanılmış olup, geç dönem Latincesi'den gelmektedir. patriota "vatandaş" anlamına gelmektedir.
Tarihi
19. yüzyıl boyunca, vatanseverlik giderek milliyetçilikle bir bütün haline geldi, fakat milliyetçiliğe karşı anlamda kullanıldığı zaman daha yapıcı, daha az zıtlaşan ve daha az agresif bir ideali ifade ediyor.
Avrupa'da klasik 18. yüzyıl vatanseverliği devlete bağlılık çoğunlukla Kilise'ye olan bağlılıkla zıtlaşıyordu, ve ruhbanların yurtlarının cennet olduğunu öğretmemeleri gerektiğini, çünkü bunun onlardaki vatanseverliği geliştireceği düşünülüyordu. Vatanseverliğin klasik anlamının en önemli taraftarlarından biri Jean Jacques Rousseau'ydu.
Türkiye'de vatanseverlik modernleşme çabalarının başladığı 19. yüzyıldan itibaren kuvvetlenmiştir. Türk devletinin modern bir devlet olma yoluna girmesi, vatandaşlık, anayasal düzen gibi modern siyasi kavramların gündeme gelmesiyle, vatanseverlik çeşitli akımların içerisinde kendini göstermiştir. Osmanlı Türkiye'sinde vatanseverlik anlayışının romantik bir biçimde sanat ve edebiyattaki başlangıcını, Namık Kemal'de bulabiliriz. Devleti yaşatma gayesiyle ortaya çıkan modernist Osmanlıcı, İslamcı ve Türkçü akımların hepsinin, vatanseverlik düşüncesinden belli ölçüde etkilendiği söylenebilir.
Kaynak: Vikipedi
Milliyetçilik duygusuna yakın olmakla beraber milliyetçilik, her zaman vatanseverliği beraberinde getirmez. Benzer şekilde, vatanseverlik de milliyetçiliği şart koşmaz.
İngilizcesi patriot ilk defa Elizabeth Çağı'nda kullanılmış olup, geç dönem Latincesi'den gelmektedir. patriota "vatandaş" anlamına gelmektedir.
Tarihi
19. yüzyıl boyunca, vatanseverlik giderek milliyetçilikle bir bütün haline geldi, fakat milliyetçiliğe karşı anlamda kullanıldığı zaman daha yapıcı, daha az zıtlaşan ve daha az agresif bir ideali ifade ediyor.
Avrupa'da klasik 18. yüzyıl vatanseverliği devlete bağlılık çoğunlukla Kilise'ye olan bağlılıkla zıtlaşıyordu, ve ruhbanların yurtlarının cennet olduğunu öğretmemeleri gerektiğini, çünkü bunun onlardaki vatanseverliği geliştireceği düşünülüyordu. Vatanseverliğin klasik anlamının en önemli taraftarlarından biri Jean Jacques Rousseau'ydu.
Türkiye'de vatanseverlik modernleşme çabalarının başladığı 19. yüzyıldan itibaren kuvvetlenmiştir. Türk devletinin modern bir devlet olma yoluna girmesi, vatandaşlık, anayasal düzen gibi modern siyasi kavramların gündeme gelmesiyle, vatanseverlik çeşitli akımların içerisinde kendini göstermiştir. Osmanlı Türkiye'sinde vatanseverlik anlayışının romantik bir biçimde sanat ve edebiyattaki başlangıcını, Namık Kemal'de bulabiliriz. Devleti yaşatma gayesiyle ortaya çıkan modernist Osmanlıcı, İslamcı ve Türkçü akımların hepsinin, vatanseverlik düşüncesinden belli ölçüde etkilendiği söylenebilir.
Kaynak: Vikipedi