Kitabın Yazarı: Attila İlhan
Kitap Türü: Şiir
Yayınevi: ş Bankası Kültür Yayınları
Yayınlandığı Yıl: 2022
Sayfa Sayısı: 88
Arka Kapak Bilgisi
Ne Vakit Maçka’dan Geçsem
Limanda Hep Gemiler Olurdu
Ağaçlar Kuşlar Gibi Gülerdi
Bir Rüzgâr Aklımı Alırdı
Sessizce Bir Cıgara Yakardın
Parmaklarımın Ucunu Yakardın
Kirpiklerini Eğerdin Bakardın
Üşürdüm İçim Ürperirdi
Felâketim Olurdu Ağlardım
Üçüncü Şahsın Şiiri ’nden
Kitap Türü: Şiir
Yayınevi: ş Bankası Kültür Yayınları
Yayınlandığı Yıl: 2022
Sayfa Sayısı: 88
Arka Kapak Bilgisi
Ne Vakit Maçka’dan Geçsem
Limanda Hep Gemiler Olurdu
Ağaçlar Kuşlar Gibi Gülerdi
Bir Rüzgâr Aklımı Alırdı
Sessizce Bir Cıgara Yakardın
Parmaklarımın Ucunu Yakardın
Kirpiklerini Eğerdin Bakardın
Üşürdüm İçim Ürperirdi
Felâketim Olurdu Ağlardım
Üçüncü Şahsın Şiiri ’nden
Yağmur Kaçağı Özet
Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının önemli şair ve yazarlarından olan Atiila İlhan’ın “Yağmur Kaçağı” adlı şiir kitabı oldukça dokunaklı şiirlerin yer aldığı bir eser olup “fabrika durağı”, “bulvardia” ve “acı ninni” adlı üç bölümden meydana gelmektedir. “meraklısı için notlar” kısmında ise şairin, yazdığı şiirlerinin hikâyelerini paylaştığı kısa notlar yer almaktadır.Kitabın ilk şiiri olan “Yağmur Kaçağı”, yağmurdan korkan bir âşığın sevgilisinden yardım istemesi hakkındadır. Burada yağmur tabii ki bir imgedir. Eğer sevgili âşığının elini bırakırsa yağmur onu alıp götürecektir. Yağmur aşk acısı, hatıralar, geleceğe dair ümitler ya da yalnızlık olarak yorumlanabilir. Sevgilinin yokluğunda âşığı bela girdabına sokacak her ne varsa o şiirde yağmur imgesiyle anlatılmak istenmiştir. Yağmur suları önüne gelen çerçöpü nasıl alıp götürürse sevgilisinden ayrı kalan âşık da bu şekilde ayrılık acısıyla, sevgiliden ayrı olmanın vereceği umutsuzluk, özlem ya da yaşanmışlıkların etkisiyle öylece hayattan geçip gidecektir. “büyük istifham üzerine” adlı beş bölümlük uzun şiir divan edebiyatından apaçık izler taşıyan bir aşk şiiridir. Sevgilisini kendisine dönmeye ikna etmeye çabalayan bir âşığın sözlerinden oluşur. İstifham bilindiği üzere soru anlamına gelir. Şiirde asıl soru ise son mısralarda açıkça ifade edilir: “değil mi ki o büyük istifhamın üzerindeyiz / birbirimizi seviyoruz / ve sevgimizden şüphe ediyoruz”. “üçüncü şahsın şiiri” Attila İlhan’ın gelmiş geçmiş en ünlü şiirlerinden biri olup pek çok kişi tarafından ezbere bilinmektedir. Şiirle hiç ilgili olmayanlar bile bir yerlerde mutlaka “üçüncü şahsın şiiri”ni dinlemişlerdir. Şiirin konusu âşık, sevgili ve rakip üçlüsü etrafında döner. Âşık, sevgilisini deli gibi sevmektedir ama bu sevgi karşılıksızdır. Üstelik sevgilinin sevdiği başka bir adam vardır. Âşık ise sevgilisi ile rakibinin beraberliğine, üstelik geceyi beraber geçirmelerine şahit olmaktadır. Bu durum ise onu tarifsiz bir biçimde üzmektedir. Âşığın psikolojisi, rakibi kötü görme eğilimindedir. Çöp gibi ipince bir oğlan olan rakip, âşığa göre, hayırsızın biridir. Güldüğü zaman ise adeta cenazeye benzer. Yine de o sevgili ile birlikte olup mutluluğu tadar. Âşığa düşen ise ağlamaktır. “zehra kardelin” şiiri hem müzikalite hem de geleneksel öğelere yapılan atıflar açısından son derece dikkat çekicidir. Kitabın “bulvaria” başlığı altında yer alan şiirler şairin Paris hatıralarından izler taşır. Paris’in gece hayatı, hayat kadınları, Fransız edebiyatı bu şiirlerde önemli rol oynar. “acı ninni” bölümündeki şiirler ise genellikle taşra insanlarını konu alması bakımından öne çıkar. “ibrahim’in yıldızı” şiiri bir taşralının cinsel arzularına dair imgelerle doludur. “şaşı rıdvan” ise eğlenceli bir üslupla yazılmıştır ve fakir bir taşralı şaşı tipini tasvir eder. “tartımaklı adam” yerel ağızla yazılmış bir şiir olup içerdiği kelimelerle kitapta farklı bir yerde durur. “müçteba kulunuz” şiiri hapse düşen bir memuru anlatır. “eyi muz eyi” şiiri de tıpkı “tartımaklı adam” gibi yerel ağızla yazılmış bir şiir olup İstanbul’a göç etmiş taşralı bir seyyar satıcıyı anlatır. “berber salih hikâyesi” ise son derece eğlenceli hatta yer yer komik öğelerle örülü bir şiirdir. Berber Salih’in kaymakam eskisi biri olan Ercüment Bey’in kızına olan aşkını konu alır. Ne çare ki Berber Salih’in o kızı alma imkânı yoktur çünkü berber fakir bir insandır.
Eserde yer alan şiirler Attila İlhan’ın bireysel ve toplumsal konularla alakalı şiirlerini içerdiği gibi şairin Paris izlenimlerine dair şiirlerini de barındırır. Attila İlhan bazı şiirlerini yerel ağızlarla dile getirmiştir. Şiirlerde yoğun bir duygu hissedilmekle birlikte müzikalite de önemlidir. Dolayısıyla Attila İlhan’ın şiirleri yüksek ve duygulu bir sesle okunmaya son derece uygundur. Şair aşk acısı, sevgiliye duyulan özlem, Paris’in gece kültürü, cinsellik, taşradan merkeze göç, toplumsal sorunlar ve sınıf çatışması gibi konulara eğilmiştir. Böylece hem toplumcu gerçekçi şair olmanın gereğini yerine getirmiş hem de iyi bir sanatçının göz ardı edemeyeceği genel geçer konulara parmak basmıştır.