Yamaç paraşütü

  • Konuyu açan Konuyu açan e-PaCk
  • Açılış tarihi Açılış tarihi

e-PaCk

Forum Gururu
1940’lı yıllarda, Wright kardeşler başarılı ilk uçuşlarının yanında, birkaç parça perde kumaşından yaptıkları bir tür uçurtmayla yeni bir havacılık olayına öncülük etmişlerdir. Daha sonraları esnek yapıya sahip kanatlar üzerinde çalışma ve deneyler yapılmış, 1948’ de basit yelken kanatlar ortaya çıkmıştır. 1948 yılında Dr. Francis Royala portatif delta kanadı yapmayı başardı.

1961’den sonra kendi şişebilen ve süzülerek uçan paraşüt düşünülmeye başlandı. Bununla beraber 1970’lere kadar yamaçtan düzenli olarak koşarak kalkış yapılmadı. 1970’lerin sonlarında çekilmiş bazı fotoğraf ve video kayıtlarında Amerikalı Sky-diving’cilerin paraşütleriyle ufak tepelerden atlarken kayıtlarının bulunuşu, yamaç paraşütünün bu yıllarda yapılmaya başladığının kanıtıdır. Tamda bu yıllarda Fransız Alplerinde bir kasabada 3 paraşütçü bir paraşüyle tepeden tepeden kalkış fikrini geliştirdiler. Bu 3 paraşütçüden Jean Claude Betemps tarihte ilk olarak bir tepeden paraşütle kalkış yapan kişi ünvanını taşmaktadır. Dünyanın ilk yamaç paraşütü okulu “Clubdes Choucas” adı altında 1979 yılında burada kuruldu.

Yamaç paraşütü 4 bölümde incelenir:

Kubbe
Askı İpleri
Taşıyıcı Kolonlar
Harnes (kuşam tertibatı)


Kubbe polyester veya naylon, hava geçirmeyen, kaplamalı özel bir kumaştan yapılır ve canlı parlak renklerle boyanırlar. Alt ve üst yüzeylerin dik parçalarla birleştirilmeleriyle oluşurlar. Böylece ortaya çıkan bu hava kanallarına sel adı verilir. Ön kenardaki uçları açıktır. Ön kenarlarına şeklini korumak ve kalkışta içine kolay hava girişini sağlamak için sert pilastik tabakalar dikilir. Geniş sel girişleri daha yavaş ve daha güvenli bir yamaç paraşütünü gösterir. Daha dar sel girişleri daha çok yüksek performansı amaçlayan paraşütlerde bulunur.

Her sel diğerlerinden iç sel duvarları ile ayrılmıştır. Bunlar kanatın seklini belirlerler. Çok sayıda sel duvarı daha istikrarlı daha düzgün bir şekil ortaya koyar. Bu duvarlarda birçok delik vardır. Böylece hava bir selden diğerine geçebilir. Buda iç basıncın ayarlanmasını sağlayarak kanatı şişirir. Tamamen şişirildiğinde aerofoil şeklini alır yani, alt yüzey daha düz, üst yüzey daha kamburumsu eğri bir şekil alır.


YAMAÇ PARAŞÜTÜ SÖZLÜĞÜ

Yamaç paraşütü: Ingilizce – paragliding, Fransızca -Parapente, Almanca – gleitschirm olarak adlandırılır.

Kanat : Yamaç Paraşütünde, havada süzülmeyi sağlayan kumaş kısım.

Askı İpleri : Kanada bağlı olan ipler, kanadın yüzeyine dengeli bir şekilde dağılırlar. Ortalama 80-90 adet askı ipi vardır ve bunların her birinin taşıyabileceği yük 80-150 kg arasında değişmektedir.

Taşıyıcı Kolonlar : Askı ipleri bölümlere ayrılarak kolonlara bağlanır. Bu sayede iplerin zarar görmesi ve dolaşması önlenir. Aynı zamanda ipler bölümlerine göre ayrılmış olur. Modern kanatlar 3 ve 4 kolonlu olarak üretilirler.


HAVA TRAFİK KURALLARI

1-İki hava aracı karşı karşıya geldikleri vakit her ikiside sağ frenlerini çekerek birbirlerinden kendi sağlarına doğru uzaklaşırlar.

2-Bir yamaç paraşütü pilotu yolun sağında bulunan başka bir pilotla karşılaşırsa yol hakkı sağdaki pilotdadır ve yol üstünlüğünü diğer pilota verir.Kendisi yolun sağına veya soluna dönerek diğer pilotun yolundan çekilir.

3-Yamaçta saoring yapan iki pilot karşı karşıya gelidikleri vakit yol hakkı sağında yamaç bulunan pilotundur.Sağ tarafında yamaç bulunan pilot kendi sağına doğru fren çekip karşı karşıya geldiği pilottan uzaklaşamıyacağından sağ tarafı açık olan diğer pilot sağa dönerek ondan uzakşalır.
 
1940′lı yıllarda yamaçlardan koşarak havalanan ve aşağıya kadar süzülerek inen yeni bir hava aracının denemeleri yapılıyordu. Bu aracın en önemli özelliği kolaylıkla sökülmesi ve çok hafif olması idi. Çubuklar üzerine gerilmiş paraşüt kumaşından oluşmuş bu hava cismine 1948 yılında Dr. Francis Rogallo “portatif delta kanadı” adını verdi ve bundan sonra bu buluş delta kanadı olarak anılmaya başlandı. İlerleyen yıllarda delta kanatları oldukça gelişti. Önceleri çok ucuz malzemeden yapılan hava aracı teknolojinin gelişmesine bağlı olarak dizaynı, kalitesi, hafifliği ve fiyatında da bir artış oldu. Bugün tecrübeli bir paraşütçü 30-35 kg’lık delta kanadına ek olarak yedek paraşüt, hava akımlarına göre şekillendirilmiş bağlantı elemanları, altimetre, variometre, pusula ve hız saati gibi bazı cihazlara ve telsize gereksinimi vardır. Bunlara ek olarak uçmayı düşündüğünüz tepedeki kalkış noktasına kadar düz bir yol gerekmektedir.

Deltaplan’a ek olarak 70′li yılların sonlarında bazı kişiler şekli sabit ve ağır olmayan, esnek ve hafif bir havaaracı geliştirmeyi düşündüler. Birçok kişi öncü paraşütlerle yamaçlardan uçus denemelerine başladılar. Bunlaruçaktan atladıktan sonra limit hızda (~198 km/s) düşerken açılmak üzere dizayn edilmiş serbest düşüşparaşütleriydi. Birçok denemeden sonra limit hızdaki yüksek gerilimlerin yavaş ve yumuşak olan yamaç kalkışlarında meydana gelmediği gözlendi ve daha büyük boyutlarda paraşütlerin daha iyi sonuçlar getireceği anlaşıldı. Üreticiler hava geçirgenliği olmayan kumaşlardan daha geniş yüzeyli paraşütler üretmeye başladılar. En sonunda yamaç paraşütçülüğü adıyla bilinen yepyeni bir spor doğdu. 80li yıllarda yamaç paraşütçülerinin sayısıda geçmişe göre arttı. İlk olarak Fransa ve İsviçre Alplerindeki bir gurup pilot, yelken kanat pilotlarına özenerek dik yamaçlardan koşarak kalkış yapmaya başladılar. Böylece yamaç paraşütçülüğü giderek yaygınlaşmaya başladı. Japonya’daki Fuji Dağı ve Himalayalar’daki Everest zirvesinden uçuslar gerçeklestirildi. Yüzlerce kilometrelik mesafe rekorları kırıldı, saatlerce süren uçuşlar kaydedildi ve termik ve dalga kaldırıcıları kullanılarak binlerce feet’e çikildi. Yamaç paraşütü okadar beğenilen bir spor haline geldiki delta kanatlarını ikiye katladı diye biliriz. Antarktika dışında bütün kıtalarda dağlarda rengarenk kanatlar görülmeye başladı.Rahatlıkla havalanır, yönlendirilir ve iner, birkaç dakikada içerisinde açılabilir ve toplanabilirler. Esaslı bir eğitimle temel uçuş kontrolü becerisi birkaç günde kazanılabilir. Bugün yamaç paraşütçülüğü en ucuz ve hafif hava aracı ve doğayla iç içe olmasından dolayı geniş bir kitle tarafından tutulup sevilmiş ve dünya sanayi ürünü konumuna gelmiştir.

Çok hafif olduğundan sırt çantası gibi rahatlıkla taşınabilir, ve diğer uçuş sporları gibi bir piste ihtiyacı olmadığı için daha özgür bir spor diye adlandırabiliriz. Kolay ve çok zevkli olmasına ilaveten sporun her dalında olduğu gibi yamaç paraşütçülüğü’nde de kesinlikle uymanız gereken bazı kuralların olduğunu hatırlatmamız gerekli. Havacılığın şaka kaldırmadığını düşünecek olursak, tehlikeleri önceden görüp ona göre önlem almanız gerektiğini birdaha hatırlatıyoruz. Güvenli uçuşlar için içinde uçtuğumuz hava katmanını kesinlikle iyi tanımalı, paraşütümüzün değişik şartlarda nasıl kullanılacağını önceden öğrenmeli ve dahada önemlisi asla tehlikeli hareketlerde bulunmamalısınız.
 
Geri
Top