Yıldız haritaları bir Yaşam Çarkı'nı sunarlar ve bir dairedir.
Astroloji ile, dünyasal olaylardan korkmamayı öğrenebilir, ruhlarımızın önemini anlarız. Bilgi bizi asla terk etmez, öğrenmeye, kabul etmeye ve öğrendiklerimizi ebediyen saklamaya ihtiyacımız vardır, yaşamınızı astroloji aracılığı ile öğrenmeniz mümkündür ve bu bilgi bizimle gerçek arasındaki ince tülü kaldırır. Horoskop bizim yaşam haritamızdır, bize nasıl alacağımızı, nerede neyi isteyeceğimizi ve bu yaşamda nasıl davranacağımızı öğretir. Eğer horoskopa dikkat edersek, yolumuz üzerindeki yol işaretlerini görebilir ve zaman içinde güvenle yolumuza devam edebiliriz. Dolambaçlı yollara sapmaz, ruhsal öğrenimi tamamlayarak evrensel bilgiye ulaşabiliriz. Ama bütün bunlar astro-metafizik olarak düşünülmelidir. Bunun ötesinde uzun zamandan beri üzerinde calışılan 3D Astroloji kavramı bize yepyeni ufuklar getirecektir…
Yaşamın anahtarları vardır ve bunlar sayılarla ifade edilirler. Bu karmaşık konuyu astrolojik sembollerle belirlemek ya da anlatmaya çalışmak için sadece astrolog olmak yeterli değildir. Daha birçok konuda destek ve bilgi gerekmektedir. Bu nedenle konuyu olabildiğince özetlemeye çalışacağım. Yaşam Çarkı veya astrolojik yaşam haritası bize yaşamın aşamalarını gösterirken yanısıra da hangi zamanlarda nerelerde nasıl sorunların olabileceğini temel yasalara göre anlatır. Aslında sanıldığı gibi 12 sayısının katları temel değer değildir, konu çok daha ayrıntılıdır ve bunun için bireye yönelik çok sayıda bilgi gerekir. Yaşamsal Anahtarlar dediğimiz bu kavramı, ayrıntılara girmeden doğumdan başlayarak 84 yaşa kadar kısaca şöyle tanımlayabiliriz…
0-12 yaş arası : OLUŞUM - Uyanış, korunma, keşif dönemi…
12-18 yaş arası : ÖĞRENME - Ergenlik, romantizm, kimlik arayışı, ideallerin oluşumu dönemi…
18-24 yaş arası : AYRILIŞ - Evden ayrılış, bireysel ruhsal ve fiziksel yolculukların başlangıcı, özgürlük oluşumu dönemi…
24-30 yaş arası : DENEYİM - Profesyonelliğin oluşumu, ilişkiler, aşk, maksimum fizik performans ve yaşama veya ölme kararının verildiği dönem…
30-36 yaş arası : YERLEŞME - Yaşam enerjisinin en üst noktası, krizlere karşı direnme sistemlerinin en üst düzeyi, hakları savunma ve iddialaşma dönemi…
36-42 yaş arası : İLİŞKİLER - Yaşamın dönüm zamanı, yaşam stilini değiştirme zamanı, eş krizleri, karakter oluşumunun bitişi…
42-48 yaş arası : DÖNÜŞÜM - Yuva kurma, evlilik ve aile konularında yenilenme veya değişim, düş kırıklıkları, değişimlere uyum sağlama veya sağlayamama dönemi…
48-60 yaş arası : FELSEFE VE EGO - Felsefik düşünceler, krizleri anlama, ruhsal değerleri algılama süreci, yaşamsal beklentilerin en üst düzeyi ve sonu, yanlızlık, boyun eğme veya kabullenme, genç kuşaklardan uzaklaşma dönemi…
60-72 yaş arası : YANLIZLIK - Anıların derlenmesi ve hasat zamanı, geri çekilme ve dinlenme, yaşlılığın kesinleşmesi, sağlık krizleri, fizik gücün bitişi, yeni yaşam stillerini arayış dönemi…
72-78 yaş arası : YENİDEN DOĞUŞ - Çocuklaşma, bireyin kendi ailesi ile inatlaşması, yeni biriktirme alışkanlıkları veya birikimleri dağıtma dönemi…
78-84 yaş arası : ANILAR VE RÜYALAR - Çocukluk anılarının uyanışı, mülkiyet duygusunun değişimi, ayrılık krizleri ve yaşama gücünün bitiş dönemi…
Bu aşamalar astrolojik platformda özel bir teknik kullanılarak, horoskop denilen doğum haritasında tanımlanırlar, Astro Ev denilen horoskobun 12 bölümü bu aşamalara göre kullanıldığı için bize yaşamın hangi sürecinde nelerle karşılaşabileceğimizin olasılıklarını gösterirler. Kısacası yaşamsal krizler bu şekilde görülürler, elbette ki Satürn ve Jüpiter gibi iki önemli astro simge bu çalışmada önemlidirler, onların altındakiler kısa süreli, ötesindekiler ise çok uzun süreli etkiler verirler ama Mars da unutulmamalıdır çünkü yaklaşık iki yıllık bir dolanıma sahiptir. Jüpiter, 11.9 yılda, Satürn 29.5 yılda Güneş’in çevresinde dolanırlar yani zodyak dediğimiz burçlar kuşağından geçerler. Bu da bize bu astro etkenler veya olasılıklarla karşılaşma periyodlarımızı gösterir. Yaşamsal dönemlerde geçerli kabul ettiğimiz yukarıdaki özet bilgilerle yola çıkarak, başlangıç, bitiş, dönüşüm, değişim, uyumlanma ve farkındalık olasılıklarını bulabiliriz. Örneğin 27-28 yaş ölümlerinin nedeni (müzisyenler sorusu) bu insanların örnek deneyimlerin farkındalığında olmamaları, ilişkilerinde aşk ve gerçeklik arasında boğulmaları duygu ile mantık paradoksları olarak gerçekleşirken, fizik performanslarını bilinçsizce harcamaları ve dolayısı ile de yaşama veya ölme kararını erken yaşta vermeleridir. Aslında ölümü seçerken tümüyle bilinçsizdirler ve doğal yetileri ölümcül olmaktadır. Mozart örneğinde olduğu gibi…
Örneğin Satürn büyük kısıtlama ve sınırlamalarla karşılaştığımız alanları gösterir. Bu alanlar eylemleri ve tepkileri, değer yargılarını, madde ile ilgili konuları, bilgiyi, iletişimi, aşk ve bu gibi konuları kapsar. Satürn yaşamdan alacağınız dersleri, ve gerçek olanla, bireysel gerçek arasında olabilecek çelişkiyi gösterir. Satürn olumsuz etki yaptığı zaman insan sıkıntılı dönemler yaşar. Yaptığı hersey normalden daha zor olur. Bir sürü olumsuzluk olasıdır fakat yanısıra iyi dönemlerde görülmeyecek derecede güzellikler de olur. Satürn'ün sert açıları altında insanlar gelecek için sağlam başlangıçlar yapabilirler fakat içinde yaşanırken göze gözüken sadece zorluklardır. Sert Satürn açılarını yorumlarken bir cok olumsuz sey yazılır ve kolay etkilenen kimseler bunları okuyunca moralleri bozulur. Bilinmelidir ki, Satürn'ün verdiği olumsuzluklar insanın başına gelse bile bu o kadar uzun bir süre içine yayılır ki, insan eğer astroloji fanatiği değilse farkında bile olmaz. Zaten arada nefes alma imkanı ve güzel şeyler olmadan bütün olumsuzluklar pespeşe birisinin başına gelse o insan yaşayamaz. Astroloji'de bu nedenle genel yorum yapılır. Kişilerin tek tek yorumu farklı sonuçlar getirirler. Bu yüzden de olması olası olan en genel ve en iyi veya kötü şeyler yazılır. Kişiler bunlarla kendi yapı ve durumlarına göre karşılaşırlar. Eğer bir horoskopta Satürn etkinse, birey deneyimlerini iyi düşünmeli, kullanmalı, ağır çalışma koşullarına dayanıklı olmalı, dikkatli ve ciddi davranışlar sergilemeli ve konsantrasyonu daima iyi olmalıdır. Geri kaçmak, yanlızlık duygusu, güvensizlik, uyumsuzluk, deneyim edinmekte zorlanmak ve konsantrasyon eksikliği negatif sonuçlar getirecektir. Amu bunlar genellemedir, her bireyde veya horoskopta farklı sonuçlar getirirler…
Genişleme, öğrenim, zenginlik, zeka, uyum, yasalar, inanç, felsefe, şans, sağlık, şiddet ve güç simgesi olan Jüpiter ise kriz dönemlerinde sosyal olamamak, moralin ani iniş ve çıkışı.
hukuki anlaşmazl›klar, maddecillik, aşırı. tutuculuk, anti geleneksellik gibi eksi etkiler getirir. Bunlardan anladığımız bu faktörlerle yaşamsal süreçler arasındaki ilişkilerin ve yorumların bizlere rehber olabileceğidir. Aslında amaç kaderi değiştirmek tartışmasına girmeden veya alın yazısı gibi koşullanmalara hapsolmadan yaşamıın farkındalığında olabilmektir. Evrensel sistem bize uygun çözümlemeleri yapabilmemiz için gereken anahtarları vermiştir, bize düşen şey bunu yorumlamak ve akıllıca kullanmaktır…