Emel Sayın anlatıyor
O zamanlar tığ gibi delikanlı, çepte para çok. Oyuncu bir de, Mavi Boncuk filmini çekiyoruz. Bir gün setten çıktık eve gidiyoruz. Ben laleli'de oturuyorum.Kemal, benden önce çıktı. Herkes yevmiyesini almış, taksiyle giden kendi arabasıyla giden gitti.
Ben baktım ki Kemal yürüyerek gidiyor üç kilometre var gideceği yere her gün yürüyerek gidip geliyor merak ettim, nereye gidiyor bu adam böyle diye.
Uzun süre yürüdü, sonra bir bankta bir adam yatıyordu kaldırdı adamı, bir şeyler konuştular, sonra cebinden para çıkarıp verdi.
Şaşırmıştım sonra biraz daha ilerde bir lokantaya girdi, bir şey yemeden çıktı oraya da para verdiğini görmüştüm...
Bıraktım takibi, banktaki adama yaklaştım :
" tanıyor musunuz o az önce size para veren adamı ? dedim.
'Adını bilmem, sormam da, her gün para verir bana.." dedi.. Teşekkür ettim.
Az ilerideki lokantaya gittim : Az önce gelen beyin borcumu var size dedim ? tanımadılar beni : Kemal ağbi'nin mi, yok hayır bize her gün evsizler uğrar yemek yediririz, o da sağolsun, onların yamek masrafını öder dedi...
Ertesi gün Kemal'i yanına gittim.
" Sen ne güzel bir adamsın ya dedim, ne olduğunu anlayamadı, sarıldım ağladım...
" Ölme sen benden önce..' dedim ama dinletemedim... HALKLA BÜTÜNLEŞMİŞ BİR SANATÇIYDI KEMAL SUNAL.
MEKANI CENNET OLSUN.
Yaşanmış : KEMAL SUNAL Hikayesi