Yenidoğanın cildi yumuşak ve kadife gibidir. Cildinin üzeri beyazımsı ve kaygan bir maddeyle (verniks) kaplıdır. Bu tabaka deriyi ısı kaybından korur. Bu tabaka 1-2 gün içinde kendiliğinden deri tarafından emilir. Geri kalanlar ise bebek banyo yaptırıldığında temizlenmiş olur.
Doğumdan hemen sonra bebeğin cilt rengi kırmızımsı, bazı bölgeler mavimsi olabilir. Bu kısa sürede kırmızıya döner, ikinci ya da üçüncü günü bu kırmızılık da hafifler ve bebeğin cildi pembe bir görünüm alır. (Her bebek aynı renkte olmaz. Kimileri de erken zamanlarda bile açık renkte olabilir.) Ciltte aşırı solukluk, dudaklarda morluk bulunması bir hastalık belirtisi olabilir.
İlk iki gün içinde ciltte ve gözlerde görülen sarılık önemlidir. Doktor kontrolü gerektirir. 2. günden sonra görülen hafif sarılık ise neredeyse tüm bebeklerde görülür. Bu yenidoğan sarılığıdır ve 10-15 gün içinde kendiliğinden geçer. Sarılık fazlaysa, kan tahlili yapılması ve sarılık seviyesinin yüksek çıkması durumunda ise tedavi edilmesi gerekir.
Yeni doğan bebeğin kulak ve omuzlarında daha belirgin olmak üzere vücudunda ince uzun tüyler bulunur. Erken doğan çocuklarda bu tüyler daha fazladır. Lanugo denen bu tüyler zamanla kendiliğinden kaybolur.
Bebeğin yüzünde beyaz renkte, toplu iğne başı büyüklüğünde oluşumlar bulunabilir. Bunlar zararsızdır, tedavi gerektirmez ve kendiliğinden geçerler. Eğer bu oluşumların içini boşaltmak için sivilce gibi sıkılırlarsa içindeki yağ bezesi şeklindeki yapı çıkar. Ancak bunların yerinde çukur şeklinde iz kalır. Bu nedenle hiçbir müdahalede bulunmamak gerekir.
Yenidoğan bebeğin vücudunda, yaşlı kırmızı kan hücreleri (alyuvarlar) parçalanır. Bunların parçalanmasıyla birlikte ortaya bilirubin maddesi ortaya çıkar. Biluribin miktarının kanda yükselmesiyle birlikte ortaya bu hafif seyreden sarılık çıkar. Gebelik boyunca, fetüsün kanı annenin karaciğeri ve plesanta tarafından temizlen inektedir. Bebeğin karaciğeri ise doğumdan sonra bir kaç gün geçmeden kandaki bilirubini temizleyememektedir.
Bebeğin karaciğeri normal fonksiyonuna ulaşana kadar hafif sarılık görülür. Doğumdan birkaç gün sonra ortaya çıkan bu hafif sarılıktan dolayı paniğe kapılmamak ge rekir.
Doğumdan hemen sonra bebeğin cilt rengi kırmızımsı, bazı bölgeler mavimsi olabilir. Bu kısa sürede kırmızıya döner, ikinci ya da üçüncü günü bu kırmızılık da hafifler ve bebeğin cildi pembe bir görünüm alır. (Her bebek aynı renkte olmaz. Kimileri de erken zamanlarda bile açık renkte olabilir.) Ciltte aşırı solukluk, dudaklarda morluk bulunması bir hastalık belirtisi olabilir.
İlk iki gün içinde ciltte ve gözlerde görülen sarılık önemlidir. Doktor kontrolü gerektirir. 2. günden sonra görülen hafif sarılık ise neredeyse tüm bebeklerde görülür. Bu yenidoğan sarılığıdır ve 10-15 gün içinde kendiliğinden geçer. Sarılık fazlaysa, kan tahlili yapılması ve sarılık seviyesinin yüksek çıkması durumunda ise tedavi edilmesi gerekir.
Yeni doğan bebeğin kulak ve omuzlarında daha belirgin olmak üzere vücudunda ince uzun tüyler bulunur. Erken doğan çocuklarda bu tüyler daha fazladır. Lanugo denen bu tüyler zamanla kendiliğinden kaybolur.
Bebeğin yüzünde beyaz renkte, toplu iğne başı büyüklüğünde oluşumlar bulunabilir. Bunlar zararsızdır, tedavi gerektirmez ve kendiliğinden geçerler. Eğer bu oluşumların içini boşaltmak için sivilce gibi sıkılırlarsa içindeki yağ bezesi şeklindeki yapı çıkar. Ancak bunların yerinde çukur şeklinde iz kalır. Bu nedenle hiçbir müdahalede bulunmamak gerekir.
Yenidoğan bebeğin vücudunda, yaşlı kırmızı kan hücreleri (alyuvarlar) parçalanır. Bunların parçalanmasıyla birlikte ortaya bilirubin maddesi ortaya çıkar. Biluribin miktarının kanda yükselmesiyle birlikte ortaya bu hafif seyreden sarılık çıkar. Gebelik boyunca, fetüsün kanı annenin karaciğeri ve plesanta tarafından temizlen inektedir. Bebeğin karaciğeri ise doğumdan sonra bir kaç gün geçmeden kandaki bilirubini temizleyememektedir.
Bebeğin karaciğeri normal fonksiyonuna ulaşana kadar hafif sarılık görülür. Doğumdan birkaç gün sonra ortaya çıkan bu hafif sarılıktan dolayı paniğe kapılmamak ge rekir.