Yolda karşılaştığımızda ezan okunuyordu.
- Gel seni camiye gotüreyim,Bugün Cuma biliyorsun.
- Sen de benim camiye gitmediğimi biliyorsun,
- Biliyorum ama, sebebini gerçekten merak ediyorum.
- Ne bileyim olmuyor işte,Hem pantolonumun ütüsü bozulup, dizleri çıkar diye endişe ediyorum.
-Gayri ihtiyari gülmeye başladım.
- Herhalde şaka yapıyorsun,bunun için cami terkedilir mi?
- Ciddi söylüyorum, Giyimime ve özellikle yeşile düşkün olduğumu bilirsin.
Gerçekten öyleydi.Giydiği birbirinden güzel elbiseleri mutlaka
yeşilin bir başka tonundan seçer ve her zaman ütülü tutardı.
- Peki, Hayatında hiç camiye gitmedin mi?
- Çocukken dedemle birkaç kere gitmiştim, Hem o yaşlarda dizlerim aşınacak diye herhalde endişe etmiyordum. Fakat artık camiye gidebileceğimi zannetmiyorum.
Söyledikleri beni son derece şaşırtmış ve bu konuyu açtığıma pişman etmişti.
Daha sonra el sıkışıp ayrıldık.
Onunla konuşmamızdan 2 ay sonra,kendisinin camide olduğunu söylediler.
Hemen gittim. Bahçedeki namaz saflarının en önünde duruyordu ve üzerinde yine yeşiller vardı.
Yavaşça yanına yaklaştım ve kısık bir sesle:
- Hani,dedim. Camiye gelmeyecektin?
Hiç sesini çıkarmadı. Çünkü musalla taşının üzerinde, yeşil örtülü bir tabut içinde yatıyordu..!!!
- Gel seni camiye gotüreyim,Bugün Cuma biliyorsun.
- Sen de benim camiye gitmediğimi biliyorsun,
- Biliyorum ama, sebebini gerçekten merak ediyorum.
- Ne bileyim olmuyor işte,Hem pantolonumun ütüsü bozulup, dizleri çıkar diye endişe ediyorum.
-Gayri ihtiyari gülmeye başladım.
- Herhalde şaka yapıyorsun,bunun için cami terkedilir mi?
- Ciddi söylüyorum, Giyimime ve özellikle yeşile düşkün olduğumu bilirsin.
Gerçekten öyleydi.Giydiği birbirinden güzel elbiseleri mutlaka
yeşilin bir başka tonundan seçer ve her zaman ütülü tutardı.
- Peki, Hayatında hiç camiye gitmedin mi?
- Çocukken dedemle birkaç kere gitmiştim, Hem o yaşlarda dizlerim aşınacak diye herhalde endişe etmiyordum. Fakat artık camiye gidebileceğimi zannetmiyorum.
Söyledikleri beni son derece şaşırtmış ve bu konuyu açtığıma pişman etmişti.
Daha sonra el sıkışıp ayrıldık.
Onunla konuşmamızdan 2 ay sonra,kendisinin camide olduğunu söylediler.
Hemen gittim. Bahçedeki namaz saflarının en önünde duruyordu ve üzerinde yine yeşiller vardı.
Yavaşça yanına yaklaştım ve kısık bir sesle:
- Hani,dedim. Camiye gelmeyecektin?
Hiç sesini çıkarmadı. Çünkü musalla taşının üzerinde, yeşil örtülü bir tabut içinde yatıyordu..!!!