II-YÖNETİM SÜRECİ YAKLAŞIMI
a)Henry Fayol(1841-1925)
Uzun yıllar alt kademe yöneticiliği yapmış, çalışmaları yönetimden çok maden mühendisliği, özellikle madenlerde yangın tehlikelerini önleme konusunda çalışmıştır.
1916 yılında " Sanayileşme ve genel yönetim " adlı eserinde yönetsel deneyim ve bilgilerini toplamıştır. Eserin amacı yönetime analitik bir bakış açısı getirerek değerini yükseltmektir. Fayol tüm yönetim faaliyetlerini ve işlevini altı grupta toplamıştır;
1. Teknik faaliyetler
2. Ticari faaliyetler
3. Finansal faaliyetler
4. Güvenlik faaliyetleri
5. Muhasebe faaliyetleri
6. İdari faaliyetler
Fayol'un yönetim prensipleri:
Yönetim ile ilgili işlevlerin sorumluluk altına girilen işin, yalnızca insan öğesi ile ilgilendiğine dikkat çeken Fayol, çalışmasında kurallar ve kaidelerden ziyade prensipler kavramının açıklanması üzerinde durmuştur. Bu prensiplerin değişen şartlar yüzünden aynı biçimde kullanılma zorluğundan her yönetici bunları kendi ihtiyaçlarına göre uyarlamalıdır.
Fayol'un en fazla kullanım zorunluluğuna temas ettiği 14 prensibi (Gibson, İvancevic ve Donnely Jr.'nin sınıflandırması ile) şunlardır:
YAPISAL İLKELER
1- İŞ BÖLÜMÜ: İplikçilerin yaptıkları işlerde uzmanlaşması anlamına gelir. Yani her işi bir kişinin yapması değil yeni organların oluşmasıdır. Bu sayede ayni çaba ile daha kaliteli ve daha fazla üretim yapılabilir. Burada işletmelerde etkinliğini arttırır.
2- YÖNETİM BİRLİĞİ: Aynı amaca sahip tüm faaliyetlerin bir plan içinde ve bir yöneticinin yönetimi altında icra etmesidir. Bir çalışan birden fazla amire hizmet edemez. Bu yetki disiplin ve dengeyi bozar (Bu ülke Taylor`un Fonksiyonel ustabaşılık ilkesiyle çelişmektedir).Organizasyonun düzenlenmesiyle ile ilgili bir ilkedir.
3- YETKİ ve SORUMLULUK İLKESİ: Yetki, emretme hakkı ve kendisine itaat edilmesini sağlayan güçtür. Sorumluluk ise bu gücü kullanmakla birlikte gelen ödül veya cezadır. Fayol'a göre bu ikisi birlikte yürür. Yetki verilen yöneticiye bu yetkiye paralel olan sorumluluğunda verilmesi ve sorumluluk sahibi olan yöneticinin bu sorumluluğu taşıyacak kadar yetkisi olması gerekir.
4-MERKEZİLEŞME İLKESİ: Yöneticilerin ellerinde yetkileri bulundurma veya yetkileri alt basamaklarda devretme merkezleşme-merkezleşmeme olarak tanımlanır. Fayol otoritenin merkezleşmesinin organizasyonun doğal bir eğilimi olduğunu ifade etmiş ve merkezleşmenin her zaman belli derecelerde yönetimde var olduğunu ifade etmiştir.
5-HİYERARŞİ İLKESİ: Hiyerarşi; Organizasyonda en alttan tepeye kadar uzanan aşamalı merdiven düzenidir. Bu düzem emir ve haberlerin aşağıya inmesi, bazı ilgilerin yukarı çıkması ile emir veya komutada birlik sağlanması için gereklidir. Fayol büyük organizasyonlarda ortaya çıkan ve organizasyon yapısında yavaşlığa neden olan kırtasiyecilik problemini kavramış ve hiyerarşik yapı içinde bu soruna "Fayol Köprüsü" çözümünü getirmiştir. Fayol köprüsü ilkesine göre hiyerarşik yapıda aynı düzeyde bulunan insanların bir biriyle doğrudan iletişim kurmaları için önceden bu kişilere izin verilmelidir. Bu izinden sonra yapılan işler bir üst amire sonradan bildirilerek hiyerarşik bütünlük koruna bilir. Sistemin işleyişi şöyledir.
"C" kişisinin "L" ye ulaşabilmesi için B,A,K ve ardından L siyasini takip etmesi gerekir. Oysa Fayol köprüsü sayesinde C,L ile bağlantısını direk kurup ardından üstlerini bilgilendirdiğinde birçok gereksiz birçok yazışmanın olmayacağı, zamandan tasarruf sağlanacağı akiktir.
SÜREÇLE İLGİLİ İLKELER
6-DİSİPLİN: Fayol’a göre disiplin saygının dışsal belirtisi, doğru tutum, itaat, gayretli çalışma ve enerjidir. Disiplin sağlamada;
-Her düzeyde yetenekli yöneticilerin bulunması,
-Açık ve adilane yapılan anlaşmalar
-Müeyyide ve cezaların açık bir şekilde uygulanması önemlidir.
7-HAKKANİYET İLKESİ: Çalışanlardan en yüksek verimi elde etmek onların en iyi şekilde güdülenmesine bağlıdır. İyilik ve adaleti barındıran hakkaniyet, organizasyonda uygulandığında gerekli motivasyon sağlanacaktır.
8-KUMANDA BİRLİĞİ İLKESİ: Bu ilke, her astın bir üstten emir alması ve ilk üstü atlayarak daha üstteki yöneticilere ilişki kurmasını ifade eder. Bu üstler içinde geçerlidir. Emir verirken bir alt basamağa verilmelidir. Bu şekilde hiyerarşik düzen içinde kargaşa ve çatışma en aza indirilecektir
9-PERSONELİN ÖDÜLLENDİRİLMESİ ve ÜCRETLERİ: Bu ilke çalışanlara adil ücret garantisini, başarılı çabayı ödüllendirme yoluyla teşvik etmek ve ödüllerin limitlerinin mantık sınırları içinde olmasını ifade eder.
10-GENEL ÇIKARLARIN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİ: Fayol bu ilkesinde, işletmenin çıkarlarının bir kişi veya grubun çıkarlarından önce geldiğini ifade etmek istemiştir ve bu ilkenin uygulana bilmesi için şunlar olmalıdır,
-Üstlerin örnek davranışları ve ciddiyeti
-Adil ve açık düzenlenmiş anlaşmalar
-İyi bir ücret
SONUÇLARLA İLGİLİ İLKELER
11-PERSONELİN DEVAMLILIĞI ve DENGE: Personelin işe girdikten sonra tam olaraka verimli olması için zamana ihtiyacı vardır. Bu süre zarfında işletme personel için eğitim, uyumlaştırma gibi çabalarda bulunur bu nedenle iş gücü devrinin yüksek olması işletmeye zarar verecektir.
12-DÜZEN İLKESİ: Fayol düzeni; “Her şey için bir yer ve her şey kendi yerinde" olarak tanımlanmıştır. Böyle bir düzeni kurabilmek içinde beşeri kaynaklar hakkında bilgi sahibi olmak, işletmenin kaynaklarını iyi bilmek ve bu ihtiyaçlar ile kaynaklar arasındaki dengeyi kurabilmek gerekir. Düzen ilkesini materyal haricinde birey açısında "Doğru yerde doğru adam “olarak ifade etmiştir.
13-GİRİŞİM İLKESİ: Yöneticiler astlarının girişim güçlerini arttırmaları, plan yapma ve uygulama yeteneklerinin gelişmesi için destek olmaları, astlarına güvenmeli ve yetki vermelidir. Bu şekilde girişim güçleri artan personel ve işletmeyi güçlendirecektir.
14-BİRLİK RUHU İLKESİ: Fayol’a göre "Birlik kuvvettir “sözüne uyan işletme yöneticileri başarılı olacaktır. Organize olmuş bir işte bireylerin rahat çalışabilecekleri, ceza tehdidinden uzak, moral değerleri yüksek bir atmosfer yaratarak dayanışma desteklenmelidir.
Fayol'un Yönetim elemanları ile ilgili görüşleri:
Fayol kitabının 2. kısmını yönetimin 5 fonksiyonunun tanımlamasına ayırmıştır. Bunlar;
1-Planlama:"yönetim ileriye bakmaktır “diyen Fayol olanlamanın yönetimdeki önemini vurgulamıştır.
Belli bir faaliyet döneminde sadece bir plan olmasının gerekliliği üzerinde duran Fayol bunun yanı sıra büyük işletmelerde genel planın yanı sıra teknik, ticari ve finansal planlarında olabileceğini ifade etmiştir. Öte yandan yapılan plana kişilerin katılımı gerekmektedir ve planda esneklik, devamlılık ve birlik olmalıdır.
Planların günlük, haftalık, aylık, yıllık,5 yıllık ve 10 yıllık hazırlana bileceğini ifade eden Fayol özellikle 1 ve 10 yıllık tahminler üzerinde durmuştur.
2-Organize etme: Fayol, organize etmeyi, işletmenin fonksiyon olarak görebilmesi için yararlı olan her şeyi yapmakla ilgili bir faaliyet olarak nitelendirmiştir. Fayol her durumda aşağıdaki yönetsel görevlerin yerine getirilmesi gerektiğini belirtmiştir;
-Planların iyi bir şekilde hazırlanması ve takibi
-Sosyal ve maddi organizasyonun işletmenin kaynakları ve ihtiyaçlarına uygun olmasını sağlamak
-Yetkiler iyi bir şekilde saptamak
-Faaliyetleri ve çabaları uyumlaştırmak
-Açık bir kesimle anlaşılabilir bir kararlar vermek
-Etkin seçimler yapabilmek, bölümlerin başına yetenekli ve enerjik kişileri getirmek, bireyleri en iyi hizmeti verebilecekleri çalıştırmak
-Görevleri açık bir şekilde belirleme
-Girişim fikrini ve sorumluluk hissini teşvik etmek
-Sunulan hizmetler için adil ücret ödemek
-Hata ve suçlara karşı müeyyide uygulamak
-Disiplin sağlamak
-Genel çıkarlara bağlı kalınmasını sağlamak
-Komuta birliğine önem vermek
-Materyal ve sosyal düzeni denetlemek
-Aşırı kuralcılığa ve kırtasiyeciliğe savaş açmak
Fayol organizasyon piramidinde bir yöneticiye bağlı ast sayısının altından az olmasını önermiş ancak ustabaşı seviyesindeki işler için bu sayının 20-30 arası olabileceğini kabul etmiştir.
3-Kumanda :Kumanda yöneticinin amacı; işletmenin genel çıkarı için her bireyin kendi bölümünde optimal sonuç elde etmesidir. Kumanda bireysel özelliklerle genel yönetim bilgisine ihtiyaç duyar ve bunları amaçlara doğru harekete geçirir. Kumanda yöneticisinin teknik açıdan yeterli bilgiye sahip olmasının yanında, liderlik vasıfları taşımalı, iyi bir gözlemci ve analizci olmalıdır.
4-Koordinasyon: Fayol koordinasyonu ayrı bir yönetim elemanı olarak düşünmüş işletmenin çalışmasının kolaylaştıracağını, birlik ve uyumun koordinasyonla sağlana bileceğini ifade etmiştir Fayol’a göre iyi koordine edilmiş bir organizasyon şöyle tanımlanabilir;
-Bölümler uyum içinde hareket eder. Atölyeler üretim hedeflerinde haberdar çalışır, bakım-onarım işleyişin planlar dâhilinde olabilmesi için makina ve aletleri düzen içinde tutar, Finans bölümü gerekli fonları sağlar
-Bölümler ve bunları oluşturan alt kısımlar birbirlerine yardımcı olabilmek için bilgi sahibidirler
-Faaliyet programları durumun içinde bulunduğu koşullara uygundur.
5-Denetim: Denetim işletmede yapılan her şeyin programa, verilen emirlere ve kabul edilen ilkelere uygun olup olmadığını saptar.
Fayol'un Yöneticilerle ilgili görüşleri
Fayol'a göre yöneticilerin sahip olması gereken nitelikler:
1-Fiziki nitelikler: Sağlık, enerji
2-Zihinsel nitelikler: Anlama ve öğrenme yeteneği, uyum sağlama, karar verme
3-Manevi Nitelikler: Sorumluluk kabul etme isteği, inisiyatif, sadakat, irade
4-Genel eğitim: kendi özel bilgisi dışında genel kültüre sahip olma.
5-Özel bilgi: Gördüğü işle ve fonksiyonla ilgili bilgiler, teknik, ticari, finansal, yönetsel vb...
6-Tecrübe: yapılan belirli bir işten dolayı kazanılan bilgi.
Fayol'un Yönetim Bilimine Katkıları:
Fayol yönetim sürecini analiz etmek için kavramsal bir iskelet sağlamıştır. Yönetim Süreci Okulu'nun temel yapısını hazırlamıştır.
Yönetim teorisini geliştirme yoluyla yönetimin öğretebileceğini göstermiş ve bu sayede önemli bir klasik yönetim teorisiyle olmuştur.
Yönetim eğitimi ile ilgilenerek kendi açısında teorisi eksikliğini gördüğü bu konuda geleceğe ışık tutan bilgiler üretmiştir.
b) Lyndall F. Urwick:
Urwick; Oxford’da eğitim görmüş I. ve II. dünya savaşlarında orduda ve endüstride önemli çalışmalar yapmıştır. Genel yönetim hakkında söyledikleri ve yazdıklarının çoğu Fayol`un planlama organizasyonu koordinasyon emir verme ve denetim başlığı altında yazdıklarının başka bir biçimde düzenlemesiydi
Organizasyon teorisinde biçimsellik üzerinde duran Urwick organizasyonlarda uygulanabilecek 8 ilkeden söz etmekteydi;
1-Amaç ilkesi
2-Yetki ve sorumluluk denkliği ilkesi
3-Sorumluluk ilkesi
4-Hiyerarşi ilkesi
5-Yönetim alanı ilkesi
6-Uzmanlaşma ilkesi
7-Koordinasyon ilkesi
8-Tanım ilkesi
Urwick yönetim alanının dikkat alanı olarak yorumlamış ve bu alanı en fazla 6 kişiden oluşabileceğini öne sürmüştür. Denetlenecek ast sayısının 4 olması belirlemiş yetki devri ile aşağı kademelere inen görevlerde denetimden çok iş görmek söz konusu olduğundan yönetim alanının 8-12 arsında olabileceğini ileri sürmüştür.
Urwick'in bu fikirlerine Herbert Simon ve Waino Saujanen karşı çekmiştir Simon her yöneticinin yönetim alanı daraldıkça yönetim faaliyeti içindeki düzeylerin sayısını arttıracağının dar bir yönetim alanı ile çok katli ya da çok yaygın bir organizasyon yapısına geçilmek zorunda kalacağını ifade etmiştir.
Saujanen ise yönetim alanını geniş tutmanın organizasyon açısından yararlı olacağı yönünde Urwick'i eleştirmiştir.
c) James D. Mooney
Mooney tarih profesörü olan Alan Reiley ile yaptığı çalışmalarda bir klasik yönetiminde çıkış yapmıştır. Reiley yazdığı "Onward industry " adlı 1939 yılında tekrar gözden geçirerek "The principles of Organization" adıyla tekrar yayınladı.
Mooney ve Reiley 'in temel tezleri; Organizasyonun başarılı olabilmesi için bilimleştirilmesi bunuda ilkelere dayanması gerektiği noktasında toplanmaktadır. Organizasyonu ilke süreç etki kurumlarına dayandırmışlardır.
-İlk ilke koordinasyonudur. Mooney'e göre koordinasyon; genel amacın gerçekleştirmesinde faaliyetlerde hareket birliği sağlayarak, grup faaliyetlerinin bir sıra dahilinde düzenlenmesidir.
-İkinci ilke; Hiyerarşidir. Her organizasyonda çeşitli yetki seviyelerine ve sorumluluğa göre bir Hiyerarşi olmalıdır.
-Üçüncü İlke fonksiyonel ilkedir. Fonksiyonel tanımdan farklı bir kavram dağidir. Çeşitli görevler arasında ayrım yapmaya dayanır.
Mooney ve Reiley organizasyonun mekanizması ile ilgilendiler. Beşeri faktörler tam anlamıyla ihmal edilmese de ikincil olarak ele alındı.
d) Luther Gulick
Gulick POSDCORB şeklinde kısalttığı yönetim fonksiyonları ile ünlenmiştir. Bu fonksiyonlar:
1-P---Planning (Planlama)
2-O---Organizing (Organizasyon)
3-S----Staffing (Kadrolama)
4-D---Directing (Yöneltme)
5-CO---Coordination
6-R---Reporting
7-B---Budgeting
Gulick sadece süreç konusunda değil bölümlere ayırmada ilk önemli çalışmayı yapmıştır Mooney gibi organizasyonun başarısı için koordinasyonun gerekliliği üzerinde durmuş ve bunu homojenlik ilkesiyle açıklamıştır.
III-BÜROKRASİ YAKLAŞIMI
Max Weber
Bürokrasi yaklaşımı Max Weber ile başlamıştır. Hukuk alanında kendisini yetiştiren Weber, Berlin Üniversitesine girmiş sosyoloji, din ve ekonomik hayatin sosyolojisi konusunda çalışmalar yaparak insanlığın gelişimini incelemiştir. Profesör, editör, hükümet danışmanı ve yazar olarak zamanının en önemli araştırmacılarından biri olmuştur. En önemli çalışması “The Protestant Ethic and the Spirit of Capitalism (Protestan ahlaki ve kapitalizm ruhu)”dir.
Weber geliştirdiği bürokrasi yaklaşımı ile önemli bir çıkış yapmıştır. Bürokrasiyi organizasyon açısından ele almış bir büro veya bir makam tarafından yönetimi düşünmüştür. Büyük işletmelerin yönetimi için bürokrasiyi esas olarak görmüş ve ideal bir organizasyon biçimi olarak üzerinde durmuştur
Bürokrasinin Tanımı ve mahiyeti:
Bürokratik yapının üstünlüğüne inanan Weber bürokratik yapıdan yarar sağlaya bilmek için organizasyonun bazı özelliklere sahip olması gerektiğini ifade etmiştir. Bu özellikler;
-Amaçların gerçekleştirilmesi için gerekli işlerde ileri derecede uzmanlaşmaya dayanır ve gerekli olan faaliyetler biçimsel görevler olarak belli bir usule uygun bir şekilde dağıtılır. Böylece kişiler aynı işleri yaparak işlerinde uzmanlaşacak ve yaptıkları işlerden sorumlu tutulabileceklerdi.
-Yetkiler hiyerarşik yapı içinde açık seçik belirlenerek işlerde tek düzelik ve koordinasyon sağlamak mümkün olabilir. Böylece bireysel farklılıklardan kaynaklanacak belirsizlikler aza indirilebilir ve her kademe bir üst kademe tarafından denetlenebilir.
-İşle ilgili kararlar ve faaliyetler biçimsel olarak saptanmış ilke ve yöntemlerle yürütülecek, karar ve kaideler yazılı olacaktır
-Personel görevini biçimsel ve gayri şahsi olarak yapmalıdır. Amaç şahsi davranışlarla işletmenin başarısının azaltılmamasıdır.
-Çalışanlar, teknik yeteneklerine göre çalıştırmalı, performansları ölçüsünde yükseltilmelidir. Personel seçimimde teknik bilgi ve yeteneği ölçen sınavlarla olmalıdır. Weber ‘in yetki kavramı:
Weber yetkiyi üçe ayırmıştır
1-Geleneksel yetki: Geleneksel bir mevkide olana itaat edilmesidir. Kişisel özelliğe sahiptir.
2-Karizmatik yetki: Burada da kişisellik söz konusudur. Kişilerin kutsallığı kahramanlığı, liderlik vasıtaları taşımasına bağlıdır.
3-Ussal yetki: Kuralların yasallığı ilkesine dayanır ve kişisel değildir. Bu yetki seçimle kazanılır ve kullanılmasında temel ölçü ussallıktır.
Bilimsel Yönetim Eleştirisi
Bu dönemde insan faktörüne yeterince önem verilmemiş ve çalışan -para ilişkisi üzerinde durulmuş. Ekonomik insan (Homo ekonomikus) ifadesini çalışanlar boyutunda motivasyonun para ile sağlanabileceği, yaşamak için çalışmak zorunda olan bireylerden bahsedilmiş, işçi birçok psikolojik ve sosyal ihmale uğramıştır.
Klasik teorinin prensipler analiz edildiğinde katılık, belirsizlik ve yüzeysellik görülmüştür.