Türkiye’de hizmete giren YouTube Premium hakkında kafalara takılan sorulara yanıt vermeye devam ediyoruz. İlk 3 ayı tamamen ücretsiz olan YouTube Premium’un Netflix ve Spotify gibi rakiplerinden ne farkı var? Hangi yönleriyle öne çıkıyor, hangileriyle büyük eksiler yiyor? Gelin birlikte bakalım.
Hizmete girdikten yaklaşık 14 ay sonra Türkiye’ye resmen giriş yapan YouTube Premium, izleyicilere reklamsız YouTube deneyiminden daha fazlasını sunuyor. Netflix’ten hallice özel içeriklerin bulunduğu YouTube Originals, Spotify rakibi olan YouTube Music de ilk 3 aylık ücretsiz sürüme dahil. Servisin fiyatları ise rakipleriyle hemen aynı düzeyde.
Hal böyle olunca kullanıcılar olarak hepimizin aklı karışmış durumda. Müzik servisi açısından YouTube Premium diğerlerinden farklı olarak neler sunuyor? Servisin bütünü, ekstra ücret ödemeye değecek ya da değmeyecek hangi özelliklere sahip. Sizin için Netflix ve Spotify gibi rakiplerle YouTube Premium’u kıyasladığımız güzel bir içerik hazırladık.
YouTube Premium (YouTube Music) ve Spotify arasındaki farklar neler, hangisi hangi konuda daha avantajlı?
1. Müzik arşivi
Spotify, sürekli olarak genişleyen 40 milyondan fazla şarkının bulunduğu arşive sahip. Bu şarkılar arasında canlı performanslar, resmi olarak yayınlanan cover versiyonları ve bağımsız müzikler de var. YouTube Premium ile birlikte gelen ya da sadece özel abonelik alabileceğiniz YouTube Music ise arşiv konusunda fazlasıyla avantajlı.
YouTube Music, YouTube entegrasyonu bulunduğu için Spotify’daki gibi resmi içeriklerin yanı sıra, hayranların ürettiği cover ve remix şarkılarına, hatta ismi cismi belli olmayan binlerce parçaya ulaşmak mümkün. YouTube’da “müzik” olarak yayınlanan hemen hemen her video, YouTube Music içinde şarkı olarak karşınıza çıkabiliyor.
Kazanan: YouTube Music
2. Uygulama arayüz tasarımı
YouTube Music, Premium servise abone olduğunuzda ana uygulama üzerinden erişilen, bağımsız bir uygulama olarak çalışıyor. YouTube Music uygulamasının tasarımı, ana uygulamadan oldukça farklı ve tıpkı Spotify ya da Apple Music gibi dinleme deneyimine odaklanmış durumda.
Google’ın “flat” yani “düz” ögeler kullandığı Material Design akımı, YouTube Music’te de kendisini fazlasıyla hissettiriyor. Renkler YouTube arayüzünden alıştığımı Kırmızı ve siyah arası tonlara sahip. Oynatıcı konusunda da oldukça basit ve sade bir arayüzü seçilmiş olup, YouTube entegreli klip oynatma özelliği de eklenmiş.
Dilerseniz oynatıcıdayken sağ üst köşedeki küçük anahtara tıklayarak klibi olan şarkıları, klibiyle birlikte dinleyebiliyorsunuz. Bu sırada arayüzde sorun yaşanmıyor ve şarkılar arasında geçiş yapabiliyorsunuz.
Spotify ise kendisine has yeşil ve tonlarının hakim olduğu flat tasarıma sahip bir uygulama. Oynatıcısı ve uygulama menüleri YouTube Music’e göre biraz daha karmaşık görünüyor. Ayrıca klipleri yayınlama özelliği olmadığından, bazı sanatçıların Instagram Hikayeleri tarzında kısa hareketli videolar oluşturabildiklerini görüyoruz.
Arayüze dayalı performans konusuna gelecek olursak, YouTube Music’in daha hafif bir tasarıma sahip olmasıyla bir adım öne geçtiğini söyleyebiliriz. Spotify, hem boyutu hem de tasarım materyalleri açısından daha detaylı ve yüksek boyutlu bir uygulama. Hatta şirket sırf bu yüzden düşük teknik kapasiteye sahip cihazlar için Spotify Lite uygulamasını deniyor. YouTube Music ise gelişmiş özellikleri, neredeyse Lite sürüm kadar hafif bir arayüzde sunuyor.
Kazanan: Zevkler ve renkler tartışılmaz ama bizce hafiflik ve hız konusunda, sunduğu ek özelliklerinde desteğiyle YouTube Music. Kişisel tercihler bu konuda herkes için farklı olabilir, saygı duyuyoruz.
3. Yeni müzikleri keşfetme ve otomatik çalma listeleri
Google’ın elinde YouTube geçmişiniz gibi muhteşem bir veri kaynağı var. YouTube Music uygulamasını açar açmaz karşınıza çıkan ilk şey “Karışık Listeniz” oluyor. Bu liste neredeyse sonsuz uzunlukta, tümü YouTube geçmişinize göre belirlenen şarkı önerilerinden oluşuyor. İçlerinde daha önce dinledikleriniz ya da aynı tarzda olan dinlemediğiniz müzikler yer alıyor.
Spotify’ın en popüler kişiselleştirilmiş öneri listesi olan “Haftalık Keşif” ve “Yeni Müzik Radarı” ise Spotify’da daha önce dinlediğiniz şarkılara, hayranlık duyduğunuz müzik tarzlarına dayanarak oluşturuluyor. Bu öneri listesinin ise bir sonu var, ancak her hafta ya da anlık olarak güncelleniyor.
Otomatik listeler konusunda Spotify’ın bir adım öne geçtiğini söyleyebiliriz. Zira “Modlar” “Viral 50” ve “Top 50” listeleri, yeni çıkan şarkı ve albümleri ön plana koyması daha organik bir etkileşim sağlıyor.
Kazanan: Spotify
4. Arama özelliği
Müzik dinlerken arama yapmak artık en büyük ihtiyaçlardan birisi. Bazen şarkı adını bazen sanatçıyı, hatta bazen her ikisini de unutuyoruz. Peki aradığımızı nasıl bulacağız. YouTube Music, sıkıştığınız zaman, hatırladığınız bir şarkı sözünü yazdığınızda bile sonuç veriyor.
Spotify’da ise şarkı sözleriyle arama özelliği pek stabil değil. Daha çok modlara ve oynatma listelerine göre sonuçlara ağırlık verilmiş durumda. Her iki uygulama da Google Asistan’a “Çalan şarkının adı ne?” diye sorduğunuzda Shazam benzeri bir taramayla çıkan sonucu, doğrudan oynatma listesine ekleme imkanı sunuyor.
Kazanan: YouTube Music, çünkü arama Google’ın işi.
5. Podcast
Ülkemizde pek de yaygın olmayan yeni nesil radyoculuk anlayışı bu konuda doğrudan bir galip seçmemize neden oluyor. Zira Google Podcasts ve Google Play Music içerisinde radyo programlarına, sesli kitaplara ya da tiyatrolara erişebiliyoruz. Ancak YouTube Music’te böyle bir hizmet şimdilik bulunmuyor. Belki de ileride yayıncılara videoları yüklerken “Podcast olarak YouTube Music’te yayınla” seçeneği de sunulabilir.
Spotify ise Türkçe de dahil olmak üzere çok sayıda Podcast arşivine sahip. Hatta TRT’nin Radyo Tiyatrosu arşivi bile bunlardan birisi. Ayrıca bağımsız içerik üreticileri, kendi amatör programlarıyla binlerce dinleyiciye ulaşıyor. Eğer Podcast bağımlısıysanız adres belli.
Kazanan: Spotify
6. Ses kalitesi ve veri kullanımı
YouTube Music maksimum 256 kbps, Spotify ise maksimum 320 kbps kalitesinde ses aktarımı yapabiliyor. Bu barajlar güncellemelerle sürekli değişiyor. Eğer mesela sizin için kaliteli müzik aktarımı ise tercihinizi Spotify’dan yana kullanabilirsiniz. Aradaki fark, çok kaliteli bir kulaklıkla anlaşılabilecek bir fark, onu da belirtmiş olalım.
Veri tasarrufu moduna geldiğimizde ise YouTube Music ön plana çıkıyor. Ses dosyalarını minimum 96 kpbs ile açan Spotify’a kıyasla YouTube Music 48 kbps ile neredeyse yarı yarıya daha tasarruflu. Elbette bu durum ses kalitesine de yansıyor.
Kazanan: Spotify, ancak düşük veri kullanımı önceliğinizse YouTube Music
7. Ek özellikler
Ücretsiz YouTube Music’te reklamlar var ve Premium ya da ücretli Music servisi üyeliği ile bunlardan kurtulabilirsiniz. Aynı şey Spotify için de geçerli. YouTube Music ücretli olarak kullanıldığında, uygun şarkıların kliplerini de izlemenize olanak tanıyor. Şarkıyı dinlerken oynatıcığı açıp, küçük bir anahtar yardımıyla eğer varsa resmi klibini de izleyebiliyorsunuz.
Spotify’da ise bazı özel ve popüler şarkıları dinlerken “Behind the Lyrics” gibi etkileşimi yüksek özellikler sizi karşılıyor. Şarkıyı dinlerken hikayesini okuyabiliyor, sözlerine eşlik ederken sanatçının değerlendirmelerine ve demeçlerine tanık olabiliyorsunuz.
Spotify, kullanıcıların birbirlerinin profillerini takip etme ve oynatma listelerini paylaşma desteği ile bir adım daha öne çıkıyor ve sosyal medya mecrası haline geliyor. YouTube ise halihazırda bir sosyal medya uygulaması ancak bu durum Music hizmetine pek de yansımıyor.
Kazanan: Berabere. Klipler ve görsellik önemliyse YouTube. Sözler ve hikâyeler önemliyse Spotify.
8. Fiyat
YouTube Music, rekabet şartları gereği Türkiye pazarına doğrudan Spotify ile aynı fiyatlarla giriş yaptı. Yine de bazı ekstra paketlerle, her iki platform da birbirinden ayrışmayı başarıyor.
* Spotify ve YouTube Music bireysel paket fiyatı: 13,99 TL/ay
* Spotify ve YouTube Music aile paket fiyatı: 20,99 TL/ay
Spotify, fiyatlandırma konusunda YouTube Music’e karşı en büyük golü, %50 indirimli olan öğrenci paketiyle yapıyor. Eğer öğrenciyseniz tüm Spotify Premium özellikleri 6,99 TL/ay gibi cüzi bir rakama geriliyor.
Herkes öğrenci değil. İşte bu noktada da YouTube Premium devreye giriyor. Ancak Spotify öğrenci paketine göre 10 TL daha fazla ödeme yapmak gerekiyor.
Bireysel YouTube Premium paketinin ücreti ayda 16,99 TL. Yani Music hizmetinden sadece 3 TL daha fazla ödeme yaparak, tüm YouTube’u reklamsız hale getirebiliyorsunuz. Bunun yanında YouTube Originals içeriklerine erişim ve video indirme özellikleri de sunuluyor.
Google’ın fiyatlandırma stratejisi, insanları sadece YouTube Music abonesi olmak yerine doğrudan Premium’a yönlendirmek üzere yapılmış durumda. Dolayısıyla fiyatlar konusunda tercih yine size kalıyor.
Kazanan: Öğrenciysen ve tek derdin müzikse Spotify. Reklamsız ve özel videolarla dolu YouTube dünyası istiyorsan YouTube Premium.
YouTube Premium ve Netflix arasındaki farklar neler, hangisi hangi konuda daha avantajlı?
Netflix, 1990’lı yıllardan bu yana film ve dizi sektöründe var olan bir firma. İlk yıllarından insanların evine sipariş usulü DVD ve CD’ler gönderen şirket, bugün bulut yayıncılığı devi. Tamamen ücretli olmasının nedeni, yeni nesil sinema kültürüne dayanan bir stratejiye sahip olması. YouTube Premium ise intenret kültüründe, internet ortamında yetişen bir platform olarak karşımızda.
Bu açıdan bakınca her iki platformdaki içerik tarzlarının birbirlerinden çok farklı olduklarını görmek zor değil. Netflix’te her zaman anlatılan hikâyeler ön plana çıkarken, YouTube’da internetin dar alana sıkıştırdığı içerik tarzı daha yaygın.
YouTube Originals VS Netflix Originalleri
Açıkçası böyle bir karşılaştırmaya gerçekten hiç gerek yok, ancak yine de kafanızda soru işareti kalmasın. Orijinal içerikler konusunda Netflix, şu anda Türkiye dahil 80’den fazla ülkede hem yerel hem de uluslararası çalışmalar yürütüyor. YouTube Originals ise platformun, 2015-2018 arasında aktif olan YouTube Red versiyonundan kalma içeriklere sahip.
Her ne kadar yeni orijinal dizi, film ve belgeseller YouTube Originals’de bulunsa da kalite konusunda Netflix’e yaklaşmaları şimdilik imkansız. Ayrıca içerik çeşitliliği konusunu hiç açmamıza bile gerek yok.
Netflix hem içerik kalitesi hem de arşivi açısından YouTube Originals’den çok daha iyi. Belki Google, akıllıca bir hamle yapıp Google Play Filmler arşivini YouTube Premium ile birleştirir. Hatta YouTuberlar ile değil, Hollywood yıldızlarıyla yüksek bütçeli içerikler hazırlar. İşte o zaman bu konuları yeniden tartışırız.
YouTube Premium’a özel içerikler Türkiye için henüz çok çeşitli değil. 3-4 farklı türde, 8-10 farklı dizi, film ve belgesel bulunuyor. Bu arşivin yakın zamanda genişlemesi gerekiyor. Ancak herhangi bir zaman diliminde Netflix’in başarısıyla kafa tutması zor görünüyor.
Fiyatlar ve ücretsiz kampanyalar
Netflix, farklı kullanıcı sayıları ve çözünürlük standartlarına sahip. Bu paketler bireysel kullanıcı için standart çözünürlükte 17,99 TL, iki kişi ve cihaz için HD çözünürlükte 29,99 TL, 4 kişi ve cihaz için Ultra HD çözünürlükte 41,99 TL olarak ücretlendiriliyor. Ayrıca platformun 8 TL’den başlayan 4 farklı mobil paketi de Türkiye için test aşamasında.
YouTube Premium’da ise çözünürlüğe ya da cihaz türüne dayanan bir fiyatlandırma seçeneği bulunmuyor. Tamamı mobil cihazlara odaklı olan YouTube Premium’da yazının başında da gördüğünüz üzere hem Music hem de tüm uygulama için 2’şer adetten 4 paket bulunuyor. Bu paketler arasında ise en uygunu 13,99 TL ile sadece YouTube Music üyeliği oluyor. Dileyenler, özel YouTube içeriklerine ve reklamsız sürüme 3 TL ek ödeme yaparak sahip olabiliyorlar.
Fiyatlandırma konusunda her iki firmanın da yerelleşme politikasını benimsediğini görüyoruz. İngiltere’de sterlin bazında 11,99 sterlin yani yaklaşık 85 TL olan YouTube Premium, Türkiye’de 16,99 TL’den başlıyor.
Benzer şeyler Netflix için de geçerli. Bu fark görünürde hoş dursa da iki platform da yurt dışındaki kadar zengin içeriklere sahip değil. Çünkü daha fazla içerik, daha fazla ücret talep etme anlamına geliyor.
Kazanan: Kullanım amacınıza göre değişir. Eğer tek oturuşta biten diziler, orta seviyeli macera filmleri ve ödüllü yapımlar istiyorsanız Netflix’i tercih edin. Eğer YouTube reklamsız olarak kullanmak, zengin bir müzik uygulamasına sahip olmak, özel YouTube içeriklerine erişmek istiyorsanız YouTube Premium’u tercih edebilirsiniz.
Hizmete girdikten yaklaşık 14 ay sonra Türkiye’ye resmen giriş yapan YouTube Premium, izleyicilere reklamsız YouTube deneyiminden daha fazlasını sunuyor. Netflix’ten hallice özel içeriklerin bulunduğu YouTube Originals, Spotify rakibi olan YouTube Music de ilk 3 aylık ücretsiz sürüme dahil. Servisin fiyatları ise rakipleriyle hemen aynı düzeyde.
Hal böyle olunca kullanıcılar olarak hepimizin aklı karışmış durumda. Müzik servisi açısından YouTube Premium diğerlerinden farklı olarak neler sunuyor? Servisin bütünü, ekstra ücret ödemeye değecek ya da değmeyecek hangi özelliklere sahip. Sizin için Netflix ve Spotify gibi rakiplerle YouTube Premium’u kıyasladığımız güzel bir içerik hazırladık.
YouTube Premium (YouTube Music) ve Spotify arasındaki farklar neler, hangisi hangi konuda daha avantajlı?
1. Müzik arşivi
Spotify, sürekli olarak genişleyen 40 milyondan fazla şarkının bulunduğu arşive sahip. Bu şarkılar arasında canlı performanslar, resmi olarak yayınlanan cover versiyonları ve bağımsız müzikler de var. YouTube Premium ile birlikte gelen ya da sadece özel abonelik alabileceğiniz YouTube Music ise arşiv konusunda fazlasıyla avantajlı.
YouTube Music, YouTube entegrasyonu bulunduğu için Spotify’daki gibi resmi içeriklerin yanı sıra, hayranların ürettiği cover ve remix şarkılarına, hatta ismi cismi belli olmayan binlerce parçaya ulaşmak mümkün. YouTube’da “müzik” olarak yayınlanan hemen hemen her video, YouTube Music içinde şarkı olarak karşınıza çıkabiliyor.
Kazanan: YouTube Music
2. Uygulama arayüz tasarımı
YouTube Music, Premium servise abone olduğunuzda ana uygulama üzerinden erişilen, bağımsız bir uygulama olarak çalışıyor. YouTube Music uygulamasının tasarımı, ana uygulamadan oldukça farklı ve tıpkı Spotify ya da Apple Music gibi dinleme deneyimine odaklanmış durumda.
Google’ın “flat” yani “düz” ögeler kullandığı Material Design akımı, YouTube Music’te de kendisini fazlasıyla hissettiriyor. Renkler YouTube arayüzünden alıştığımı Kırmızı ve siyah arası tonlara sahip. Oynatıcı konusunda da oldukça basit ve sade bir arayüzü seçilmiş olup, YouTube entegreli klip oynatma özelliği de eklenmiş.
Dilerseniz oynatıcıdayken sağ üst köşedeki küçük anahtara tıklayarak klibi olan şarkıları, klibiyle birlikte dinleyebiliyorsunuz. Bu sırada arayüzde sorun yaşanmıyor ve şarkılar arasında geçiş yapabiliyorsunuz.
Spotify ise kendisine has yeşil ve tonlarının hakim olduğu flat tasarıma sahip bir uygulama. Oynatıcısı ve uygulama menüleri YouTube Music’e göre biraz daha karmaşık görünüyor. Ayrıca klipleri yayınlama özelliği olmadığından, bazı sanatçıların Instagram Hikayeleri tarzında kısa hareketli videolar oluşturabildiklerini görüyoruz.
Arayüze dayalı performans konusuna gelecek olursak, YouTube Music’in daha hafif bir tasarıma sahip olmasıyla bir adım öne geçtiğini söyleyebiliriz. Spotify, hem boyutu hem de tasarım materyalleri açısından daha detaylı ve yüksek boyutlu bir uygulama. Hatta şirket sırf bu yüzden düşük teknik kapasiteye sahip cihazlar için Spotify Lite uygulamasını deniyor. YouTube Music ise gelişmiş özellikleri, neredeyse Lite sürüm kadar hafif bir arayüzde sunuyor.
Kazanan: Zevkler ve renkler tartışılmaz ama bizce hafiflik ve hız konusunda, sunduğu ek özelliklerinde desteğiyle YouTube Music. Kişisel tercihler bu konuda herkes için farklı olabilir, saygı duyuyoruz.
3. Yeni müzikleri keşfetme ve otomatik çalma listeleri
Google’ın elinde YouTube geçmişiniz gibi muhteşem bir veri kaynağı var. YouTube Music uygulamasını açar açmaz karşınıza çıkan ilk şey “Karışık Listeniz” oluyor. Bu liste neredeyse sonsuz uzunlukta, tümü YouTube geçmişinize göre belirlenen şarkı önerilerinden oluşuyor. İçlerinde daha önce dinledikleriniz ya da aynı tarzda olan dinlemediğiniz müzikler yer alıyor.
Spotify’ın en popüler kişiselleştirilmiş öneri listesi olan “Haftalık Keşif” ve “Yeni Müzik Radarı” ise Spotify’da daha önce dinlediğiniz şarkılara, hayranlık duyduğunuz müzik tarzlarına dayanarak oluşturuluyor. Bu öneri listesinin ise bir sonu var, ancak her hafta ya da anlık olarak güncelleniyor.
Otomatik listeler konusunda Spotify’ın bir adım öne geçtiğini söyleyebiliriz. Zira “Modlar” “Viral 50” ve “Top 50” listeleri, yeni çıkan şarkı ve albümleri ön plana koyması daha organik bir etkileşim sağlıyor.
Kazanan: Spotify
4. Arama özelliği
Müzik dinlerken arama yapmak artık en büyük ihtiyaçlardan birisi. Bazen şarkı adını bazen sanatçıyı, hatta bazen her ikisini de unutuyoruz. Peki aradığımızı nasıl bulacağız. YouTube Music, sıkıştığınız zaman, hatırladığınız bir şarkı sözünü yazdığınızda bile sonuç veriyor.
Spotify’da ise şarkı sözleriyle arama özelliği pek stabil değil. Daha çok modlara ve oynatma listelerine göre sonuçlara ağırlık verilmiş durumda. Her iki uygulama da Google Asistan’a “Çalan şarkının adı ne?” diye sorduğunuzda Shazam benzeri bir taramayla çıkan sonucu, doğrudan oynatma listesine ekleme imkanı sunuyor.
Kazanan: YouTube Music, çünkü arama Google’ın işi.
5. Podcast
Ülkemizde pek de yaygın olmayan yeni nesil radyoculuk anlayışı bu konuda doğrudan bir galip seçmemize neden oluyor. Zira Google Podcasts ve Google Play Music içerisinde radyo programlarına, sesli kitaplara ya da tiyatrolara erişebiliyoruz. Ancak YouTube Music’te böyle bir hizmet şimdilik bulunmuyor. Belki de ileride yayıncılara videoları yüklerken “Podcast olarak YouTube Music’te yayınla” seçeneği de sunulabilir.
Spotify ise Türkçe de dahil olmak üzere çok sayıda Podcast arşivine sahip. Hatta TRT’nin Radyo Tiyatrosu arşivi bile bunlardan birisi. Ayrıca bağımsız içerik üreticileri, kendi amatör programlarıyla binlerce dinleyiciye ulaşıyor. Eğer Podcast bağımlısıysanız adres belli.
Kazanan: Spotify
6. Ses kalitesi ve veri kullanımı
YouTube Music maksimum 256 kbps, Spotify ise maksimum 320 kbps kalitesinde ses aktarımı yapabiliyor. Bu barajlar güncellemelerle sürekli değişiyor. Eğer mesela sizin için kaliteli müzik aktarımı ise tercihinizi Spotify’dan yana kullanabilirsiniz. Aradaki fark, çok kaliteli bir kulaklıkla anlaşılabilecek bir fark, onu da belirtmiş olalım.
Veri tasarrufu moduna geldiğimizde ise YouTube Music ön plana çıkıyor. Ses dosyalarını minimum 96 kpbs ile açan Spotify’a kıyasla YouTube Music 48 kbps ile neredeyse yarı yarıya daha tasarruflu. Elbette bu durum ses kalitesine de yansıyor.
Kazanan: Spotify, ancak düşük veri kullanımı önceliğinizse YouTube Music
7. Ek özellikler
Ücretsiz YouTube Music’te reklamlar var ve Premium ya da ücretli Music servisi üyeliği ile bunlardan kurtulabilirsiniz. Aynı şey Spotify için de geçerli. YouTube Music ücretli olarak kullanıldığında, uygun şarkıların kliplerini de izlemenize olanak tanıyor. Şarkıyı dinlerken oynatıcığı açıp, küçük bir anahtar yardımıyla eğer varsa resmi klibini de izleyebiliyorsunuz.
Spotify’da ise bazı özel ve popüler şarkıları dinlerken “Behind the Lyrics” gibi etkileşimi yüksek özellikler sizi karşılıyor. Şarkıyı dinlerken hikayesini okuyabiliyor, sözlerine eşlik ederken sanatçının değerlendirmelerine ve demeçlerine tanık olabiliyorsunuz.
Spotify, kullanıcıların birbirlerinin profillerini takip etme ve oynatma listelerini paylaşma desteği ile bir adım daha öne çıkıyor ve sosyal medya mecrası haline geliyor. YouTube ise halihazırda bir sosyal medya uygulaması ancak bu durum Music hizmetine pek de yansımıyor.
Kazanan: Berabere. Klipler ve görsellik önemliyse YouTube. Sözler ve hikâyeler önemliyse Spotify.
8. Fiyat
YouTube Music, rekabet şartları gereği Türkiye pazarına doğrudan Spotify ile aynı fiyatlarla giriş yaptı. Yine de bazı ekstra paketlerle, her iki platform da birbirinden ayrışmayı başarıyor.
* Spotify ve YouTube Music bireysel paket fiyatı: 13,99 TL/ay
* Spotify ve YouTube Music aile paket fiyatı: 20,99 TL/ay
Spotify, fiyatlandırma konusunda YouTube Music’e karşı en büyük golü, %50 indirimli olan öğrenci paketiyle yapıyor. Eğer öğrenciyseniz tüm Spotify Premium özellikleri 6,99 TL/ay gibi cüzi bir rakama geriliyor.
Herkes öğrenci değil. İşte bu noktada da YouTube Premium devreye giriyor. Ancak Spotify öğrenci paketine göre 10 TL daha fazla ödeme yapmak gerekiyor.
Bireysel YouTube Premium paketinin ücreti ayda 16,99 TL. Yani Music hizmetinden sadece 3 TL daha fazla ödeme yaparak, tüm YouTube’u reklamsız hale getirebiliyorsunuz. Bunun yanında YouTube Originals içeriklerine erişim ve video indirme özellikleri de sunuluyor.
Google’ın fiyatlandırma stratejisi, insanları sadece YouTube Music abonesi olmak yerine doğrudan Premium’a yönlendirmek üzere yapılmış durumda. Dolayısıyla fiyatlar konusunda tercih yine size kalıyor.
Kazanan: Öğrenciysen ve tek derdin müzikse Spotify. Reklamsız ve özel videolarla dolu YouTube dünyası istiyorsan YouTube Premium.
YouTube Premium ve Netflix arasındaki farklar neler, hangisi hangi konuda daha avantajlı?
Netflix, 1990’lı yıllardan bu yana film ve dizi sektöründe var olan bir firma. İlk yıllarından insanların evine sipariş usulü DVD ve CD’ler gönderen şirket, bugün bulut yayıncılığı devi. Tamamen ücretli olmasının nedeni, yeni nesil sinema kültürüne dayanan bir stratejiye sahip olması. YouTube Premium ise intenret kültüründe, internet ortamında yetişen bir platform olarak karşımızda.
Bu açıdan bakınca her iki platformdaki içerik tarzlarının birbirlerinden çok farklı olduklarını görmek zor değil. Netflix’te her zaman anlatılan hikâyeler ön plana çıkarken, YouTube’da internetin dar alana sıkıştırdığı içerik tarzı daha yaygın.
YouTube Originals VS Netflix Originalleri
Açıkçası böyle bir karşılaştırmaya gerçekten hiç gerek yok, ancak yine de kafanızda soru işareti kalmasın. Orijinal içerikler konusunda Netflix, şu anda Türkiye dahil 80’den fazla ülkede hem yerel hem de uluslararası çalışmalar yürütüyor. YouTube Originals ise platformun, 2015-2018 arasında aktif olan YouTube Red versiyonundan kalma içeriklere sahip.
Her ne kadar yeni orijinal dizi, film ve belgeseller YouTube Originals’de bulunsa da kalite konusunda Netflix’e yaklaşmaları şimdilik imkansız. Ayrıca içerik çeşitliliği konusunu hiç açmamıza bile gerek yok.
Netflix hem içerik kalitesi hem de arşivi açısından YouTube Originals’den çok daha iyi. Belki Google, akıllıca bir hamle yapıp Google Play Filmler arşivini YouTube Premium ile birleştirir. Hatta YouTuberlar ile değil, Hollywood yıldızlarıyla yüksek bütçeli içerikler hazırlar. İşte o zaman bu konuları yeniden tartışırız.
YouTube Premium’a özel içerikler Türkiye için henüz çok çeşitli değil. 3-4 farklı türde, 8-10 farklı dizi, film ve belgesel bulunuyor. Bu arşivin yakın zamanda genişlemesi gerekiyor. Ancak herhangi bir zaman diliminde Netflix’in başarısıyla kafa tutması zor görünüyor.
Fiyatlar ve ücretsiz kampanyalar
Netflix, farklı kullanıcı sayıları ve çözünürlük standartlarına sahip. Bu paketler bireysel kullanıcı için standart çözünürlükte 17,99 TL, iki kişi ve cihaz için HD çözünürlükte 29,99 TL, 4 kişi ve cihaz için Ultra HD çözünürlükte 41,99 TL olarak ücretlendiriliyor. Ayrıca platformun 8 TL’den başlayan 4 farklı mobil paketi de Türkiye için test aşamasında.
YouTube Premium’da ise çözünürlüğe ya da cihaz türüne dayanan bir fiyatlandırma seçeneği bulunmuyor. Tamamı mobil cihazlara odaklı olan YouTube Premium’da yazının başında da gördüğünüz üzere hem Music hem de tüm uygulama için 2’şer adetten 4 paket bulunuyor. Bu paketler arasında ise en uygunu 13,99 TL ile sadece YouTube Music üyeliği oluyor. Dileyenler, özel YouTube içeriklerine ve reklamsız sürüme 3 TL ek ödeme yaparak sahip olabiliyorlar.
Fiyatlandırma konusunda her iki firmanın da yerelleşme politikasını benimsediğini görüyoruz. İngiltere’de sterlin bazında 11,99 sterlin yani yaklaşık 85 TL olan YouTube Premium, Türkiye’de 16,99 TL’den başlıyor.
Benzer şeyler Netflix için de geçerli. Bu fark görünürde hoş dursa da iki platform da yurt dışındaki kadar zengin içeriklere sahip değil. Çünkü daha fazla içerik, daha fazla ücret talep etme anlamına geliyor.
Kazanan: Kullanım amacınıza göre değişir. Eğer tek oturuşta biten diziler, orta seviyeli macera filmleri ve ödüllü yapımlar istiyorsanız Netflix’i tercih edin. Eğer YouTube reklamsız olarak kullanmak, zengin bir müzik uygulamasına sahip olmak, özel YouTube içeriklerine erişmek istiyorsanız YouTube Premium’u tercih edebilirsiniz.