Yunanistan Cunta Yönetimi
1967-1974 Yunanistan Askeri Cuntası, o yıllarda Yunanistan'da iktidarı ellerinde bulunduran bir dizi sağ-kanat askeri hükümete verilen isimdir. Aynı zamanda Albaylar Rejimi (το καθεστώς των Συνταγματαρχών) ya da sadece Cunta (η Χούντα) olarak da bilinir.
Askeri yönetim, 21 Nisan 1967 sabahı yapılan darbeyle başladı. Darbe Yunan Ordusu'ndan bir grup albay tarafından yapılmıştı. Askeri yönetim 1974 yılının temmuz ayında sona erdi.
Darbe Öncesi Siyasi Durum
Haziran 1963'te Kral Paulos'la çeşitli konularda anlaşmazlığa düşen Konstantinos Karamanlis'in istifa ederek ülkeden ayrılmasından sonra Yunanistan'da yeni bir siyasi dönem başladı. Kasım 1963'teki seçimlerin ardından kurduğu hükümetle güvenoyu alamayan Georgios Papandreu, Şubat 1964'te yeterli bir çoğunluk elde ederek hükümetin başına geçti. Yeni hükümetin giriştiği reformlar çok geçmeden tutucu çevrelerin tepkisine yol açtı.Paulos'un ölümüyle Mart 1964'te tahta çıkmış olan oğlu II. Konstantinos, orduya solcuların sızmasına göz yumduğu gerekçesiyle Temmuz 1965'te Georgios Papandreou'yu görevden aldı. Kralın bu tutumu büyük ölçüde Merkez Birliği'nin sol kanadına dayanarak önemli görevlere yükselen Georgios Papandreou'nun oğlu Andreas Papandreu'nun girişimlerinden kaynaklanıyordu. Birbirini izleyen kararsız hükümetler dönemi ülkedeki siyasal bunalımı daha da derinleştirdi. Sonunda seçime gitmek üzere oluşturulan geçici hükümet Nisan 1967'de bir askeri darbeyle devrildi.
Askeri Rejim
Darbeden sonra kralın ısrarıyla Yüksek Mahkeme başsavcısı Konstantinos Kollias'ın başbakan olarak yer aldığı hükümette kilit mevkiler darbeci komutanların eline geçti. İzleyen dönemde geniş çaplı siyasal tutuklamalara gidilerek katı bir sansür kondu ve anayasal haklar askıya alındı. Rejimi yıkmaya çalışmaktan yargılanan Andreas Papandreou 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 1967 sonbaharında ordu, bürokrasi ve eğitim kurumlarında büyük çaplı bir tasfiye hareketi başladı. Aralık ayında silahlı kuvvetleri ve halkı cuntayı devirmeye çağıran kral, girişiminin boşa çıkması üzerine Roma'ya kaçmak zorunda kaldı. Cuntanın buna gösterdiği tepki General Georgios Zoitakis'i naipliğe, Albay Georgios Papadopulos'u da başbakanlığa getirmek oldu. Bu arada siyasal tutuklular için çıkarılan afla serbest bırakılan Andreas Papandreou ülkeden ayrıldı. Göz hapsine alınan babası ise Kasım 1968'de öldü.
Güdümlü bir halkoylaması sonunda Eylül 1968'de yürürlüğe koyduğu göstermelik anayasayı bile uygulamayan cunta, özellikle Avrupa'da yaygın bir diplomatik baskıyla karşı karşıya geldi. Öte yandan yurtdışındaki siyasi sürgünlerin örgütlediği güçlü bir muhalefet ortaya çıktı. Mart 1972'de Zoitakis'in yerine geçen Papadopulos, cuntanın Haziran 1973'te monarşiye son vermesinden sonra cumhurbaşkanlığı görevini üstlendi ve sivil yönetime dönüş hazırlıklarını başlattı. Halk arasında desteği zayıflamış olan rejime prestij kazandırmak isteyen cuntanın girişimleriyle 1974'te Kıbrıs'ta enosis'e yönelik bir darbe düzenlendi. Ama darbenin ardından Türk birliklerinin Kıbrıs'a çıkmasıyla doğan bunalım cuntanın hızla çökmesine yol açtı.
1967-1974 Yunanistan Askeri Cuntası, o yıllarda Yunanistan'da iktidarı ellerinde bulunduran bir dizi sağ-kanat askeri hükümete verilen isimdir. Aynı zamanda Albaylar Rejimi (το καθεστώς των Συνταγματαρχών) ya da sadece Cunta (η Χούντα) olarak da bilinir.
Askeri yönetim, 21 Nisan 1967 sabahı yapılan darbeyle başladı. Darbe Yunan Ordusu'ndan bir grup albay tarafından yapılmıştı. Askeri yönetim 1974 yılının temmuz ayında sona erdi.
Darbe Öncesi Siyasi Durum
Haziran 1963'te Kral Paulos'la çeşitli konularda anlaşmazlığa düşen Konstantinos Karamanlis'in istifa ederek ülkeden ayrılmasından sonra Yunanistan'da yeni bir siyasi dönem başladı. Kasım 1963'teki seçimlerin ardından kurduğu hükümetle güvenoyu alamayan Georgios Papandreu, Şubat 1964'te yeterli bir çoğunluk elde ederek hükümetin başına geçti. Yeni hükümetin giriştiği reformlar çok geçmeden tutucu çevrelerin tepkisine yol açtı.Paulos'un ölümüyle Mart 1964'te tahta çıkmış olan oğlu II. Konstantinos, orduya solcuların sızmasına göz yumduğu gerekçesiyle Temmuz 1965'te Georgios Papandreou'yu görevden aldı. Kralın bu tutumu büyük ölçüde Merkez Birliği'nin sol kanadına dayanarak önemli görevlere yükselen Georgios Papandreou'nun oğlu Andreas Papandreu'nun girişimlerinden kaynaklanıyordu. Birbirini izleyen kararsız hükümetler dönemi ülkedeki siyasal bunalımı daha da derinleştirdi. Sonunda seçime gitmek üzere oluşturulan geçici hükümet Nisan 1967'de bir askeri darbeyle devrildi.
Askeri Rejim
Darbeden sonra kralın ısrarıyla Yüksek Mahkeme başsavcısı Konstantinos Kollias'ın başbakan olarak yer aldığı hükümette kilit mevkiler darbeci komutanların eline geçti. İzleyen dönemde geniş çaplı siyasal tutuklamalara gidilerek katı bir sansür kondu ve anayasal haklar askıya alındı. Rejimi yıkmaya çalışmaktan yargılanan Andreas Papandreou 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 1967 sonbaharında ordu, bürokrasi ve eğitim kurumlarında büyük çaplı bir tasfiye hareketi başladı. Aralık ayında silahlı kuvvetleri ve halkı cuntayı devirmeye çağıran kral, girişiminin boşa çıkması üzerine Roma'ya kaçmak zorunda kaldı. Cuntanın buna gösterdiği tepki General Georgios Zoitakis'i naipliğe, Albay Georgios Papadopulos'u da başbakanlığa getirmek oldu. Bu arada siyasal tutuklular için çıkarılan afla serbest bırakılan Andreas Papandreou ülkeden ayrıldı. Göz hapsine alınan babası ise Kasım 1968'de öldü.
Güdümlü bir halkoylaması sonunda Eylül 1968'de yürürlüğe koyduğu göstermelik anayasayı bile uygulamayan cunta, özellikle Avrupa'da yaygın bir diplomatik baskıyla karşı karşıya geldi. Öte yandan yurtdışındaki siyasi sürgünlerin örgütlediği güçlü bir muhalefet ortaya çıktı. Mart 1972'de Zoitakis'in yerine geçen Papadopulos, cuntanın Haziran 1973'te monarşiye son vermesinden sonra cumhurbaşkanlığı görevini üstlendi ve sivil yönetime dönüş hazırlıklarını başlattı. Halk arasında desteği zayıflamış olan rejime prestij kazandırmak isteyen cuntanın girişimleriyle 1974'te Kıbrıs'ta enosis'e yönelik bir darbe düzenlendi. Ama darbenin ardından Türk birliklerinin Kıbrıs'a çıkmasıyla doğan bunalım cuntanın hızla çökmesine yol açtı.