"Biliyorum, imkânsız aşk bu! Ama hükmedemiyorum kendime..." demişti Murat.
"Çünkü, Yüreğim Seni Çok Sevdi!.." Ardından da dizelere dökmüştü sevdasını.
"Yüreğim seni çok sevdi
o yürek talan
o yürek yangın yeri
o yürek seni istiyor
bir tek seni..."
Aslı ile Muratın İstanbul-Bursa-Amerika üçgeninde yaşadıkları destansı aşkın öyküsü.
Herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği kadar gerçek..
Yüregim Seni cok Sevdi
Aslı İstanbul Teknik Üniversitesinde İşletme okuyan kendi halinde bir kızdır. Arkadaşları ile zaman geçirirken kendisi gibi İTÜ’de öğrenci olan Murat ile tanışır. Murat, Aslı’nın yakın arkadaşı olan Emre’nin arkadaşıdır ve varlıklı bir aileden gelmektedir. Bu yüzden Aslı ilk olarak onun zengin başı buyruk gençlerden biri olduğunu düşünür. Murat ise Aslı’ya ilk görüşte aşık olmuştur ve onu etkilemenin yollarını arar. İmdadına Nazım Hikmet’in şiir yetişir ve Aslı da Murat’ın aşkına inanmaya başlar.
Zaman ilerliyor ve Murat Aslı ile Bursa’ya gider ve ailesi ile tanıştırır. Murat’ın ailesi gelenekle bağlı bir ailedir ve Aslı gibi bir kızı gelin olarak istemezler. Onların hayallerindeki gelin evinde oturacak, kocasına ve kaynanasına hizmet edecek biridir. Aslı onlar için okumuş ve entelektüel gelir. Bunun üzerine ikisinin aşkı karmaşık bir imkansız aşka dönüşmeye başlar.
Aslı durumun daha da ileri gitmemesi için Amerika’ya okuma bahanesi ile kaçmaya karar verir. Oraya gittiğinde de kendine yeni bir hayat kurmaya başlar. Murat ise Türkiye’de zamanını Aslı’yı özleyerek ve ailesini ikna etmeye çalışarak geçirir fakat pek başarılı olmaz.
Aslı Türkiye’ye dönmemeye çok kararlıdır ve bu uğurda en yakın arkadaşının nişanını bile iş bahanesi ile kaçırır. Fakat en yakın arkadaşından Türkiye ve Murat hakkındaki gelişmeleri de sürekli takip eder.
Murat’ın babası hastalanır ve bunun üzerine şirketlerin başına Murat geçer. Bunun üzerine Murat’ın annesi Murat’ın istedikleri gibi biri ile evlenmesi için baskılarını arttırır.
Bu sırada Aslı arkadaşının düğüne gelme baskısına daha fazla dayanamaz ve düğün için Türkiye’ye gelir. Tabi düğünde Murat ile de karşılaşır ve Murat onunla evlenmek istediğini bir kez daha Aslı’ya iletir. Aslı bu aşkın çıkmazda olduğunu ve Murat’a daha fazla umut vermemek için ona evlendiği yalanını söyler. Bunun üzerine Murat tamamen yıkılır.
Aslı Amerika’ya geri döndüğünde hayatına kaldığı yerden devam ediyor ve pek istekli olmasa da sonunda Amerikalı ile evlenip hayatına Amerika’da devam ettirmeye devam ediyor. Fakat evliliği umduğu gibi gitmiyor ve bir süre sonra boşanıyorlar. Bunun üzerine Aslı Türkiye’ye dönmeye karar veriyor.
Kader yine bir şekilde Aslı ile Murat’ı bir araya getiriyor. Eski arkadaş olarak birbirlerine hal hatır soruyorlar. Murat da evlenmiştir ve bir kızı olmuştur. Aslı, Murat için mutlu olduğunu belirtir fakat kızının adını öğrenince bir şok geçirir. Murat’ın kızının adı Aslı’dır ve Murat onu sürekli Aslı’m diye çağırır.
"Çünkü, Yüreğim Seni Çok Sevdi!.." Ardından da dizelere dökmüştü sevdasını.
"Yüreğim seni çok sevdi
o yürek talan
o yürek yangın yeri
o yürek seni istiyor
bir tek seni..."
Aslı ile Muratın İstanbul-Bursa-Amerika üçgeninde yaşadıkları destansı aşkın öyküsü.
Herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği kadar gerçek..
Yüregim Seni cok Sevdi
Aslı İstanbul Teknik Üniversitesinde İşletme okuyan kendi halinde bir kızdır. Arkadaşları ile zaman geçirirken kendisi gibi İTÜ’de öğrenci olan Murat ile tanışır. Murat, Aslı’nın yakın arkadaşı olan Emre’nin arkadaşıdır ve varlıklı bir aileden gelmektedir. Bu yüzden Aslı ilk olarak onun zengin başı buyruk gençlerden biri olduğunu düşünür. Murat ise Aslı’ya ilk görüşte aşık olmuştur ve onu etkilemenin yollarını arar. İmdadına Nazım Hikmet’in şiir yetişir ve Aslı da Murat’ın aşkına inanmaya başlar.
Zaman ilerliyor ve Murat Aslı ile Bursa’ya gider ve ailesi ile tanıştırır. Murat’ın ailesi gelenekle bağlı bir ailedir ve Aslı gibi bir kızı gelin olarak istemezler. Onların hayallerindeki gelin evinde oturacak, kocasına ve kaynanasına hizmet edecek biridir. Aslı onlar için okumuş ve entelektüel gelir. Bunun üzerine ikisinin aşkı karmaşık bir imkansız aşka dönüşmeye başlar.
Aslı durumun daha da ileri gitmemesi için Amerika’ya okuma bahanesi ile kaçmaya karar verir. Oraya gittiğinde de kendine yeni bir hayat kurmaya başlar. Murat ise Türkiye’de zamanını Aslı’yı özleyerek ve ailesini ikna etmeye çalışarak geçirir fakat pek başarılı olmaz.
Aslı Türkiye’ye dönmemeye çok kararlıdır ve bu uğurda en yakın arkadaşının nişanını bile iş bahanesi ile kaçırır. Fakat en yakın arkadaşından Türkiye ve Murat hakkındaki gelişmeleri de sürekli takip eder.
Murat’ın babası hastalanır ve bunun üzerine şirketlerin başına Murat geçer. Bunun üzerine Murat’ın annesi Murat’ın istedikleri gibi biri ile evlenmesi için baskılarını arttırır.
Bu sırada Aslı arkadaşının düğüne gelme baskısına daha fazla dayanamaz ve düğün için Türkiye’ye gelir. Tabi düğünde Murat ile de karşılaşır ve Murat onunla evlenmek istediğini bir kez daha Aslı’ya iletir. Aslı bu aşkın çıkmazda olduğunu ve Murat’a daha fazla umut vermemek için ona evlendiği yalanını söyler. Bunun üzerine Murat tamamen yıkılır.
Aslı Amerika’ya geri döndüğünde hayatına kaldığı yerden devam ediyor ve pek istekli olmasa da sonunda Amerikalı ile evlenip hayatına Amerika’da devam ettirmeye devam ediyor. Fakat evliliği umduğu gibi gitmiyor ve bir süre sonra boşanıyorlar. Bunun üzerine Aslı Türkiye’ye dönmeye karar veriyor.
Kader yine bir şekilde Aslı ile Murat’ı bir araya getiriyor. Eski arkadaş olarak birbirlerine hal hatır soruyorlar. Murat da evlenmiştir ve bir kızı olmuştur. Aslı, Murat için mutlu olduğunu belirtir fakat kızının adını öğrenince bir şok geçirir. Murat’ın kızının adı Aslı’dır ve Murat onu sürekli Aslı’m diye çağırır.