Resûlullah Efendimiz (s.a.v): Ezan ve kamet arasında yapılan duâ geri çevrilmez. buyurdular. Orada bulunanlar Nasıl duâ edelim? diye sorunca Resûlullah (s.a.v) Allâhü Teâlâdan dünya ve âhirette afiyet isteyin buyurdular.
Diğer bir hadîs-i şerîfte şöyle buyrulmuştur: Allâhü Teâlâdan istenen şeyler içinde onun en çok hoşuna giden afiyet istenmesidir.
Bir adam Yâ Resûlallah! Hangi duâ daha faziletlidir? diye sordu. Resûlullah (s.a.v) Rabbinden sanadünyada ve ahirette af ve âfiyet nasip etmesini iste buyurdu. Adam ikinci gün geldi tekrar aynı şeyi söyledi. Üçüncü gün yine geldi ve tekrar aynı şeyi söylerek Allâhü Teâlâ sana dünyada af ve âfiyet verirse kurtuldun demektir buyurdu.
Bir diğer hadîs-i şerîfte Resûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: Allahümme innâ neselükel-muâfâte fiddünyâ vel-âhireti: Kulun Allâhım! Senden dünyada ve ahirette âfiyet istiyorum demesinden daha faziletli bir duâ yoktur.
Ashâb-ı Kirâmdan Irbâz bin Sâriyenin (r.a.) yaşı oldukça ilerlemişti. Vefât etmeyi çok istiyor ve Allâhü Teâlâya: Yâ Rabbi yaşım ilerledi kemiklerim inceldi beni nezdine kabûl buyur. diye duâ ederdi. Şöyle anlattı:
Bir gün Şam mescidinde namaz kıldıktan sonra yine rûhumun alınması için duâ ediyordum. Bu sırada gâyet güzel bir delikanlı geldi üzerinde yeşil bir kaftan vardı.
Bana Niçin böyle duâ ediyorsun. dedi.
Ben Ya nasıl duâ edeyim. dedim.
O Yâ Rabbi amelimi de ecelimi de güzel kıl diye duâ et. dedi.
Ben Allâh sana rahmet etsin kimsin. dedim.
Ben müminlerin göğüslerinden hüznü çıkaran meleğim. dedi. Sonra tekrar dönüp baktığımda kimseyi göremedim.
Diğer bir hadîs-i şerîfte şöyle buyrulmuştur: Allâhü Teâlâdan istenen şeyler içinde onun en çok hoşuna giden afiyet istenmesidir.
Bir adam Yâ Resûlallah! Hangi duâ daha faziletlidir? diye sordu. Resûlullah (s.a.v) Rabbinden sanadünyada ve ahirette af ve âfiyet nasip etmesini iste buyurdu. Adam ikinci gün geldi tekrar aynı şeyi söyledi. Üçüncü gün yine geldi ve tekrar aynı şeyi söylerek Allâhü Teâlâ sana dünyada af ve âfiyet verirse kurtuldun demektir buyurdu.
Bir diğer hadîs-i şerîfte Resûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: Allahümme innâ neselükel-muâfâte fiddünyâ vel-âhireti: Kulun Allâhım! Senden dünyada ve ahirette âfiyet istiyorum demesinden daha faziletli bir duâ yoktur.
Ashâb-ı Kirâmdan Irbâz bin Sâriyenin (r.a.) yaşı oldukça ilerlemişti. Vefât etmeyi çok istiyor ve Allâhü Teâlâya: Yâ Rabbi yaşım ilerledi kemiklerim inceldi beni nezdine kabûl buyur. diye duâ ederdi. Şöyle anlattı:
Bir gün Şam mescidinde namaz kıldıktan sonra yine rûhumun alınması için duâ ediyordum. Bu sırada gâyet güzel bir delikanlı geldi üzerinde yeşil bir kaftan vardı.
Bana Niçin böyle duâ ediyorsun. dedi.
Ben Ya nasıl duâ edeyim. dedim.
O Yâ Rabbi amelimi de ecelimi de güzel kıl diye duâ et. dedi.
Ben Allâh sana rahmet etsin kimsin. dedim.
Ben müminlerin göğüslerinden hüznü çıkaran meleğim. dedi. Sonra tekrar dönüp baktığımda kimseyi göremedim.