Ninova
Ya heRru Ya MeRru !
Bana Kimse Senin Gibi Sarılmadı
Günlerden Cuma.
Vakit ise gecenin en dar zamanı.
Ve ben senli bir sabaha niyetleniyorum
Şehrimin dört peronlu otogarından.
Kuraklığımı omuzlarıma ilmekleyip
İskarpin ayakkabılı çocukluğumu
Bir otobüs yolculuğuna yoruyorum.
Biliyorum sana gelirken
Sırt ağrılarım nüksedecek otobüs koltuklarında.
Hasretinde susuzluğum azacak,
Şekerim dudaklarımın kuruluğuna meyledecek.
Ama pes etmeyeceğim.
Üzüm bahçelerinden geçerek sana geleceğim sevgili.
Gecenin tüllerini uyandırmadan.
Karanlığı ürkütmeden.
Yıldız yıldız gözlerine serileceğim sevgili.
Perdelerin güneşe kavuşmadan
Ben sana kavuşacağım.
Sana kavuşunca
Aydınlığa bir şiir daha karalayacağım
Gözlerinin en derin yerinden.
Bağışla sevgili.
Sana haber vermeden aldığım
Taze poğaçalar için.
Ve de seni beklerken
Sıcaklığını muhafaza edemediğim için.
Affet sevgili affet.
Sınırlı bir zaman dilimin içinde
Bir bardak çayın tadında kaybolacağım gözlerinde.
Bir fincan huzur saklı sesinden,
Bir miktar umut hakkı hayatından söz edeceğiz.
Senden dinleyeceğim kendimi.
Sonra da ben saçlarına dolan
Bir şiirimi okumaya başlayacağım tok sesimden.
' Ben Sana Hayat Dedim ' şiirimi
Kulağına fısıldayacağım sevgili.
Olur da bir satırı es geçmeyeyim diye
Avuç içlerime yazılı şiirimden sufleler alacağım.
Sonra seni dansa kaldıracağım.
Gökyüzü şahidimiz olacak.
Sonra kum saatini alacağım ellerinden.
Özlemlerin dökülecek gözlerinden tel tel.
Biraz ağlayacağız yağmura özenip
Bulut bulut akıtacağız bozkır kirpiklerimizi.
Biraz da gülümseyeceğiz güneşi kıskandırırcasına.
Ve tüm bunları yaparken
Ellerimi ellerinden hiç ayırmayacağım.
' Bana kimse senin gibi sarılmadı '
Sözüne nispet yaparcasına deliler gibi sarılacağız.
Dilimden düşmeyen eskimemiş bir şarkısın sen.
Sessizliğime hayat olan ses,
Her an içime dolan nefessin sen.
Özledikçe büyüyen,
Büyüdükçe mutluluğa kök veren bir hayatın
İki nefesli bir sevda türküsüyüz biz.
Sen ve ben.
İki beden tek bir yürek.
Aynı cümleyi giyinmiş iki sevdalıyız biz.
Tenlerimizi tenlerden ayrırken
Yüreklerimiz hiçbir veda sözcüğüne yer vermeyecek.
Kavuşmaya ayarlı kum saatinden
Hep sevdamız akacak aramıza örülü hasrete.
Yazılan her bir şiir,
Sevdamızın şahitliğine soyunacak..
Sana gelirken ki uğradığım her durak
Kavuşmamızın bir tezahürü olacak sevgili.
' Tenlerimize reva görülen uzaklığa inat,
Yüreklerimizin sevdamıza olan refakatliğinden güç al emi '
Bana Kimse Senin Gibi Sarılmadı*
* Kazım Koyuncu'nun İşte Gidiyorum şarkısından alıntı.
21 Mart 2010 20 : 56
Mavi Bilyeli Adam
İsmail Sarıgene
Günlerden Cuma.
Vakit ise gecenin en dar zamanı.
Ve ben senli bir sabaha niyetleniyorum
Şehrimin dört peronlu otogarından.
Kuraklığımı omuzlarıma ilmekleyip
İskarpin ayakkabılı çocukluğumu
Bir otobüs yolculuğuna yoruyorum.
Biliyorum sana gelirken
Sırt ağrılarım nüksedecek otobüs koltuklarında.
Hasretinde susuzluğum azacak,
Şekerim dudaklarımın kuruluğuna meyledecek.
Ama pes etmeyeceğim.
Üzüm bahçelerinden geçerek sana geleceğim sevgili.
Gecenin tüllerini uyandırmadan.
Karanlığı ürkütmeden.
Yıldız yıldız gözlerine serileceğim sevgili.
Perdelerin güneşe kavuşmadan
Ben sana kavuşacağım.
Sana kavuşunca
Aydınlığa bir şiir daha karalayacağım
Gözlerinin en derin yerinden.
Bağışla sevgili.
Sana haber vermeden aldığım
Taze poğaçalar için.
Ve de seni beklerken
Sıcaklığını muhafaza edemediğim için.
Affet sevgili affet.
Sınırlı bir zaman dilimin içinde
Bir bardak çayın tadında kaybolacağım gözlerinde.
Bir fincan huzur saklı sesinden,
Bir miktar umut hakkı hayatından söz edeceğiz.
Senden dinleyeceğim kendimi.
Sonra da ben saçlarına dolan
Bir şiirimi okumaya başlayacağım tok sesimden.
' Ben Sana Hayat Dedim ' şiirimi
Kulağına fısıldayacağım sevgili.
Olur da bir satırı es geçmeyeyim diye
Avuç içlerime yazılı şiirimden sufleler alacağım.
Sonra seni dansa kaldıracağım.
Gökyüzü şahidimiz olacak.
Sonra kum saatini alacağım ellerinden.
Özlemlerin dökülecek gözlerinden tel tel.
Biraz ağlayacağız yağmura özenip
Bulut bulut akıtacağız bozkır kirpiklerimizi.
Biraz da gülümseyeceğiz güneşi kıskandırırcasına.
Ve tüm bunları yaparken
Ellerimi ellerinden hiç ayırmayacağım.
' Bana kimse senin gibi sarılmadı '
Sözüne nispet yaparcasına deliler gibi sarılacağız.
Dilimden düşmeyen eskimemiş bir şarkısın sen.
Sessizliğime hayat olan ses,
Her an içime dolan nefessin sen.
Özledikçe büyüyen,
Büyüdükçe mutluluğa kök veren bir hayatın
İki nefesli bir sevda türküsüyüz biz.
Sen ve ben.
İki beden tek bir yürek.
Aynı cümleyi giyinmiş iki sevdalıyız biz.
Tenlerimizi tenlerden ayrırken
Yüreklerimiz hiçbir veda sözcüğüne yer vermeyecek.
Kavuşmaya ayarlı kum saatinden
Hep sevdamız akacak aramıza örülü hasrete.
Yazılan her bir şiir,
Sevdamızın şahitliğine soyunacak..
Sana gelirken ki uğradığım her durak
Kavuşmamızın bir tezahürü olacak sevgili.
' Tenlerimize reva görülen uzaklığa inat,
Yüreklerimizin sevdamıza olan refakatliğinden güç al emi '
Bana Kimse Senin Gibi Sarılmadı*
* Kazım Koyuncu'nun İşte Gidiyorum şarkısından alıntı.
21 Mart 2010 20 : 56
Mavi Bilyeli Adam
İsmail Sarıgene