unutulmanın gerisinde kalan ömrümle bakıyorum hayata
boş boş dolduruyorum yüreğime nefreti
bilirsin susar cümlelerim,
eksik kalır duygularım
hiçbir şey gelmez elimden
bilirsin sözlerim sükuta erer
ben dolu dolu boşaltırım yüreğimin kırıklığını
çaresizliğimle boğuşur çığlığım..
Şimdi sen, "Nasılsın" diye sorduğunda cevap bekliyormusun gerçekten..?
Hemde "Bitti" diyen aynı dudak,aynı dilken...
Bırak Allah aşkına..!
Şeytan bile elini çekiyor ölüden...
Kerbela-da kesip adadım dilimi...
acını şimdi/kus...
Kırıldı sonunda yitik kalem...
kağıtlarda gece/pus...
Kalp hissetti ve anladı vefasız kayıplarını...
Ruh son abdestini aldı göz pınarında...
Ne zaman gitmek istersen benden uzaklara;
uğurlarım seni...
Biraz gözü yaşlı, biraz sitemkar... Yüreğin gitmişse benden uzağa; kalma sende benimle,
...istemem!..
Ellerini alıştır; vedaya ve duaya.
Yol uzun.
Her adım bir ayrılık.
Kapı arkası gur...bet ya.
...Yaka paça götürüyorlar bizi.
Çocukluğumuzu, gençliğimizi.
Bilsen ki her an bir zelzele.
Duysan ki ne velvele.
Sen iyisi mi ellerini alıştır vedaya.
Ve duaya.
Her derde devaya.