Bulgar İsyanı
Bulgar İsyanı (Bulgarca: Априлско въстание, Aprilsko vastanie), Bulgar yurtseverlerinin Nisan-Mayıs 1876 tarihleri arasında Osmanlı Devletinin Bulgar vatandaşlarının Osmanlı Devleti'ne isyan ederek bağımsızlığını kazanmaları olayıdır.
Osmanlı Devletinde Bulgarlar
Bulgaristan 14. yüzyıl sonlarında yapılan savaşlar sonucu Osmanlı Devleti'ne katıldı. 1396 yılında Haçlıların Osmanlılarla yaptığı Niğbolu Savaşı'nı kaybetmelerinden sonra Bulgar topraklarının Osmanlı Devletine katılması kesinleşti. Bulgar toprakları Rumeli Beylerbeyliğinin bir parçası oldu. Rumeli Beylerbeyliği 19 sancağa bölündü ve Sofya'da oturan bir beylerbeyi tarafından yönetildi.
İstanbul'daki Bulgar Aya Stefan Kilisesi
Bulgarlar Ortodoks olmaları nedeniyle ibadet açısından Osmanlılar tarafından İstanbul'daki Rum Ortodoks Patrikhanesi'ne bağlanmışlardı. Zamanla Bulgarlar bu durumdan hoşnutsuzluk duymaya başladılar. 1849 yılında İstanbul'da Aya Stefan Bulgar Kilisesinin (Demir Kilise) inşaatına izin verildi. 28 Şubat 1870 tarihinde Osmanlı padişahı Abdülaziz Bulgar Eksarhanesinin (Rumlardan bağımsız Bulgar Ortodoks Kilisesi) kurulmasına izin verdi.
İsyanlar
Ancak Bulgarların Osmanlı yönetiminden hoşnutsuzlukları buna rağmen devam etti. 1876 yılının Nisan ayında Panagürişte bölgesinde başlayan Bulgar İsyanları bütün Orta Dağ bölgesine yayıldı. Bu dönemde bölgeye Rusya tarafından Kafkasya'daki yurtlarından zorla atılmış bir çok Kafkasyalı (Çerkez, Abaza, vs.) Müslüman yerleştirilmişti. Ruslar gibi Slav olan Bulgarlarla, Ruslardan büyük eziyet çekmiş Kafkasyalı Müslümanlar arasında karşılıklı katliamlar yaşandı. Osmanlılar bu isyanları başıbozukları kullanarak kısa zamanda bastırdılar. Ancak batı dünyasında Osmanlı Devleti'nin bu isyanların bastırılmasında kullandığı yöntemler büyük eleştirilere neden oldu. Bulgarların öldürülmesi tek taraflı olarak yansıtıldı. Müslümanların uğradığı katliamlar gözardı edildi. Eski İngiltere başbakanı William Ewart Gladstone, bilim adamı Charles Darwin, yazar Oscar Wilde ve Victor Hugo, İtalyan siyasetçi Giuseppe Garibaldi gibi etkili kişiler Osmanlı Devleti aleyhinde tek taraflı yazılar yazarak Avrupa'da Bulgarların lehinde bir kamuoyu oluşmasına neden oldular.
Bulgaristan'ın bağımsızlığını kazanması
23 Aralık 1876 tarihinde İngiltere'nin öncülüğüyle Balkanlardaki Ortodoksların haklarını görüşmek üzere İstanbul'da bir konferans toplanmasına karar verildi. Konferans Haliç Tersanesinde bulunan Bahriye Nazırlığında toplandığı için Tersane Konferansı adıyla tarihe geçmiştir. II. Abdülhamit konferansın toplandığı gün I. Meşrutiyet'i ilan etti ama Rusları memnun edemedi. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı ilan edildi. Savaşı Osmanlıların kaybetmesi üzerine 13 Temmuz 1878 tarihinde imzalanan Berlin Antlaşması'yla Bulgarların kendi kendilerini yönettiği Filibe merkezli özerk bir Şarki Rumeli Vilayetinin kurulmasına karar verildi. Valiliğe İstanbul doğumlu Bulgar kökenli Osmanlı devlet adamı Aleko Paşa getirildi. 6 Eylül 1908 tarihinde de Bulgaristan bağımsız bir devlet haline geldi.
Bulgar İsyanı (Bulgarca: Априлско въстание, Aprilsko vastanie), Bulgar yurtseverlerinin Nisan-Mayıs 1876 tarihleri arasında Osmanlı Devletinin Bulgar vatandaşlarının Osmanlı Devleti'ne isyan ederek bağımsızlığını kazanmaları olayıdır.
Osmanlı Devletinde Bulgarlar
Bulgaristan 14. yüzyıl sonlarında yapılan savaşlar sonucu Osmanlı Devleti'ne katıldı. 1396 yılında Haçlıların Osmanlılarla yaptığı Niğbolu Savaşı'nı kaybetmelerinden sonra Bulgar topraklarının Osmanlı Devletine katılması kesinleşti. Bulgar toprakları Rumeli Beylerbeyliğinin bir parçası oldu. Rumeli Beylerbeyliği 19 sancağa bölündü ve Sofya'da oturan bir beylerbeyi tarafından yönetildi.
İstanbul'daki Bulgar Aya Stefan Kilisesi
Bulgarlar Ortodoks olmaları nedeniyle ibadet açısından Osmanlılar tarafından İstanbul'daki Rum Ortodoks Patrikhanesi'ne bağlanmışlardı. Zamanla Bulgarlar bu durumdan hoşnutsuzluk duymaya başladılar. 1849 yılında İstanbul'da Aya Stefan Bulgar Kilisesinin (Demir Kilise) inşaatına izin verildi. 28 Şubat 1870 tarihinde Osmanlı padişahı Abdülaziz Bulgar Eksarhanesinin (Rumlardan bağımsız Bulgar Ortodoks Kilisesi) kurulmasına izin verdi.
İsyanlar
Ancak Bulgarların Osmanlı yönetiminden hoşnutsuzlukları buna rağmen devam etti. 1876 yılının Nisan ayında Panagürişte bölgesinde başlayan Bulgar İsyanları bütün Orta Dağ bölgesine yayıldı. Bu dönemde bölgeye Rusya tarafından Kafkasya'daki yurtlarından zorla atılmış bir çok Kafkasyalı (Çerkez, Abaza, vs.) Müslüman yerleştirilmişti. Ruslar gibi Slav olan Bulgarlarla, Ruslardan büyük eziyet çekmiş Kafkasyalı Müslümanlar arasında karşılıklı katliamlar yaşandı. Osmanlılar bu isyanları başıbozukları kullanarak kısa zamanda bastırdılar. Ancak batı dünyasında Osmanlı Devleti'nin bu isyanların bastırılmasında kullandığı yöntemler büyük eleştirilere neden oldu. Bulgarların öldürülmesi tek taraflı olarak yansıtıldı. Müslümanların uğradığı katliamlar gözardı edildi. Eski İngiltere başbakanı William Ewart Gladstone, bilim adamı Charles Darwin, yazar Oscar Wilde ve Victor Hugo, İtalyan siyasetçi Giuseppe Garibaldi gibi etkili kişiler Osmanlı Devleti aleyhinde tek taraflı yazılar yazarak Avrupa'da Bulgarların lehinde bir kamuoyu oluşmasına neden oldular.
Bulgaristan'ın bağımsızlığını kazanması
23 Aralık 1876 tarihinde İngiltere'nin öncülüğüyle Balkanlardaki Ortodoksların haklarını görüşmek üzere İstanbul'da bir konferans toplanmasına karar verildi. Konferans Haliç Tersanesinde bulunan Bahriye Nazırlığında toplandığı için Tersane Konferansı adıyla tarihe geçmiştir. II. Abdülhamit konferansın toplandığı gün I. Meşrutiyet'i ilan etti ama Rusları memnun edemedi. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı ilan edildi. Savaşı Osmanlıların kaybetmesi üzerine 13 Temmuz 1878 tarihinde imzalanan Berlin Antlaşması'yla Bulgarların kendi kendilerini yönettiği Filibe merkezli özerk bir Şarki Rumeli Vilayetinin kurulmasına karar verildi. Valiliğe İstanbul doğumlu Bulgar kökenli Osmanlı devlet adamı Aleko Paşa getirildi. 6 Eylül 1908 tarihinde de Bulgaristan bağımsız bir devlet haline geldi.