Sıcak günlere kavuştuk. Peki şimdi nasıl güneşleneceğiz?
Estetik Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Melisa Eczacıbaşı, cildimizi koruyarak güneşlenmenin ve kalıcı bronzluğun yollarını anlattı.
Aslında bronz ten artık estetiğin ve sağlığın değil, gelecekteki cilt kanserinin davetiyesi olarak görülüyor. Bu nedenle bilinçli güneşlenmek, güneşten koruyucu ürün kullanmak şart. Güneş sonrası bakım ürünleri kullanmak ise cildin nemini dengeleyerek, bronzluğun daha kalıcı olmasını, cildin toparlanmasını sağlıyor. Estetik dermatoloji alanında uzun yıllardır yenilikleri takip ederek çalışan Yrd. Doç. Dr. Melisa Eczacıbaşı, sağlıklı bronzlaşmanın yollarını, dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı.
Yüze yarım tatlı kaşığı koruyucu yeterli
- Güneşin cilt üzerinde meydana getirdiği zararın yüzde 80'i 18 yaşına kadar geliştiğinden çocukların cildi küçük yaşlardan itibaren korunmalı. Böylelikle ben sayısını ve deri kanseri riskini de azaltmış olursunuz.
- Yüzme ve terlemeye yol açacak diğer spor aktiviteleri öncesinde suya dayanıklı bir güneşten koruyucu tercih edilmeli.
- Koruyucu krem, güneşe çıkmadan 30 dakika önce sürülmeli ve her iki saatte bir mutlaka tekrar edilmeli. Terleme ya da yüzme sonrasında bu süre dikkate alınmaksızın koruyucu yenilenmelidir.
- Öncelikle yeterli bir koruma sağlayabilmesi için güneş koruyucusu santimetrekare başına 2 mg. sürülmeli. Yani yüz, boyun ve tek kol için her bir alana yarım tatlı kaşığı; gövde, ön bacak, arka bacak, tek bacak için birer tatlı kaşığı krem kullanılmalı.
- Güneş koruyucu kullanımı, diş fırçalama gibi günlük bir alışkanlık haline getirilmeli.
Cam zararlı ışınlara karşı korumaz
Pencere camı 320 nano metre (dalga boyu) altındaki ışını absorbe eder; yani UVB'den korur ama UVA'dan koruyamaz. Bu sebeple pencere önünde çalışıyorsanız ya da güneşli saatlerde araç kullanıyorsanız, en az SPF 30 koruma faktörlü bir güneş koruyucu tercih edin. Koruyucu giysi, gözlük ve geniş kenarlı şapka, korunmada çok önemli bir unsur. Sadece tişört giymek bile SPF 6 kadar koruma yapar.
Gölgede de korunmak gerekir
- Pek çoğumuz, özellikle tatilde bronzlaşmak uğruna saatlerce güneş altında kalıyoruz. Bronzlaşma sağlığa değil, ciltte güneş hasarının oluştuğuna işaret eder. Güneşe adım adım çıkılmalı. Özellikle açık ve buğday tenli kişilerin ilk gün sadece 15 dakika güneşlenmesi, zaman içinde bu sürenin 1,5 saate uzatılması önerilir.
- Esmer tenlilerde cilt kanseri gibi hastalıkların gelişme riski, açık ve buğday tenlilere oranla daha az. Ancak bu, esmer tenlilerin güneşte daha fazla kalabileceği anlamına gelmez.
- Açık tenliler, çocuklar ve yaşlılar özellikle koruma faktörü SPF 30 ve üzeri olan ürünleri kullanmalı.
- Deniz ya da havuz kenarında şemsiye altında oturmak yeterli korunmayı sağlayamaz. Çünkü denizden, kumdan, sudan ya da betondan yansıyan ışınlar gölgede kalındığında da etkili olur. Bulutlu, serin, rüzgarlı günlerde de ultraviyole ışınları yeryüzüne ulaşarak etkisini gösterir. Bu sebeple sadece yaz aylarında değil, her zaman güneşin zararlı etkilerinden korunmak gerekir.
- Güneş ışınları zararlı etkilerini su içinde bile gösterebiliyor. Dolayısıyla korunmasız bir şekilde suda bulunmamaya dikkat edilmeli.
Güneş gözlüğü ve şapka ihmal edilmemeli
- Vücudumuz için güneş başlıca D vitamini kaynağı. Ancak yeterli D vitamini sentezi için güneş altında çok uzun süre geçirilmesine gerek yok. Güneşe çıkıldığında güneş koruyucu kullanmak, D vitamini sentezini olumsuz yönde etkilemez.
- Bol bol meyve ve taze sebze yemek gerekir. Sağlıklı beslenme cilt direncini artırır.
- Günde en az 2 litre olan su ihtiyacımız, çok sıcak yaz günlerinde, güneş banyosu yapılan zamanlarda artar. Vücudumuzun su ihtiyacını yeterince karşılamak, hem cilt hem de genel vücut sağlığımız için önemli.
Bronzluğunuz aylarca kalsın
Sağlıklı bir şekilde güneşlenildiğinde, haftalar içinde kazanılan bronz görünümün dayanıklılığını uzun süre koruması için alınabilecek önlemler var. Doç. Dr. Melisa Eczacıbaşı, bronzluğu uzun süre korumak için ise şu önerilerde bulundu...
- Beta-karoten’li beslenin: Tatil sonrasında bronzluğunuzu korumanın en önemli yollarından biri, öğünlerinizde bolca sebze, taze salata ve meyve tüketmeniz. Örneğin, kayısı, havuç ve taze kırmızıbiber içerdikleri beta-karoten sayesinde cildin bronz tonunu korumasını sağlıyor. Fındık, balık ya da kakaonun içinde bulunan bakır da metabolizmayı aktive ediyor. Ayrıca destek olarak alabileceğiniz özel vitamin kapsülleri de sadece hücreleri korumakla kalmıyor aynı zamanda bronzluğu da içeriden destekliyor.
- Bolca su depolayın: Günde en az iki litre su tüketmek gerektiğini artık biliyorsunuz. Çünkü sıvı kan dolaşımını harekete geçiriyor, ciltte daha fazla kan dolaştığında ise cildin rengi ortaya çıkıyor, görünümü canlanıyor.
- Cildinizi düzenli olarak kremleyin: Eğer o kadar zahmete girip bronzlaştırdığınız teninizin rengini uzun süre korumak istiyorsanız, öncelikle cildinizin kurumasını önlemelisiniz. Çünkü kuruyan cilt kepeklenmeye ve oluşan ölü deri hücreleri de pul pul olup dökülmeye başlıyor. Bu yüzden vücudunuzu kremlerle nemlendirmeyi ihmal etmeyin. Güneş sonrası losyonlar, vitamin maskeleri ve jojobalı vücut yağları, vücudun nem ihtiyacını karşılamak için ideal.
- Hafif içerikli ürünler kullanın: Banyoda ya da duş sırasında soft dokunuşlu cilt temizleme ürünlerini kullanın. Alkollü temizleme ürünleri ya da yüz tonikleri güneşten yanmış cildi daha da kurutabilir.
- Otobronzanlardan yardım alın: Bronzluğunuzun solduğunu düşünüyorsanız, o zaman kozmetik ürünlerinden yardım alabilirsiniz. Bronzlaştırıcı ürünlere en iyi alternatif, otobronzan ve vücut losyonu karışımı renkli kremlerdir.
Duşlar kısa tutulmalı
Sıcak ve uzun duşlar cildinizi kurutacağından, duşlarınızı ılık ve kısa tutun.
Gölgeniz sizden kısaysa risk var!
Estetik Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Melisa Eczacıbaşı, 10.00-16.00 saatleri arasında güneşe çıkmamaya ve açık hava aktivitelerini mümkün olduğunca sınırlandırmaya özen gösterilmesi gerektiğini vurguluyor ve ekliyor: “Gölgeniz sizden uzunsa güvendesiniz demektir. Sadece gölgede durmak bile UV'yi yüzde 50-95 oranında azaltmayı sağlar.”
Çocuklara ekstra özen!
Korunmasız ciltte, güneşin yoğun olduğu saatlerde 15 dakika gibi kısa bir sürede bile güneş yanıkları oluşabilir. Özellikle çocuklarda gelişen güneş yanıklarına karşı son derece dikkatli olunması gerekiyor. Çünkü çocukluk döneminde geçirilen güneş yanıkları, ileriki yaşlarda oluşan cilt kanserinin en önemli nedenini oluşturuyor.
Estetik Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Melisa Eczacıbaşı, cildimizi koruyarak güneşlenmenin ve kalıcı bronzluğun yollarını anlattı.
Aslında bronz ten artık estetiğin ve sağlığın değil, gelecekteki cilt kanserinin davetiyesi olarak görülüyor. Bu nedenle bilinçli güneşlenmek, güneşten koruyucu ürün kullanmak şart. Güneş sonrası bakım ürünleri kullanmak ise cildin nemini dengeleyerek, bronzluğun daha kalıcı olmasını, cildin toparlanmasını sağlıyor. Estetik dermatoloji alanında uzun yıllardır yenilikleri takip ederek çalışan Yrd. Doç. Dr. Melisa Eczacıbaşı, sağlıklı bronzlaşmanın yollarını, dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı.
Yüze yarım tatlı kaşığı koruyucu yeterli
- Güneşin cilt üzerinde meydana getirdiği zararın yüzde 80'i 18 yaşına kadar geliştiğinden çocukların cildi küçük yaşlardan itibaren korunmalı. Böylelikle ben sayısını ve deri kanseri riskini de azaltmış olursunuz.
- Yüzme ve terlemeye yol açacak diğer spor aktiviteleri öncesinde suya dayanıklı bir güneşten koruyucu tercih edilmeli.
- Koruyucu krem, güneşe çıkmadan 30 dakika önce sürülmeli ve her iki saatte bir mutlaka tekrar edilmeli. Terleme ya da yüzme sonrasında bu süre dikkate alınmaksızın koruyucu yenilenmelidir.
- Öncelikle yeterli bir koruma sağlayabilmesi için güneş koruyucusu santimetrekare başına 2 mg. sürülmeli. Yani yüz, boyun ve tek kol için her bir alana yarım tatlı kaşığı; gövde, ön bacak, arka bacak, tek bacak için birer tatlı kaşığı krem kullanılmalı.
- Güneş koruyucu kullanımı, diş fırçalama gibi günlük bir alışkanlık haline getirilmeli.
Cam zararlı ışınlara karşı korumaz
Pencere camı 320 nano metre (dalga boyu) altındaki ışını absorbe eder; yani UVB'den korur ama UVA'dan koruyamaz. Bu sebeple pencere önünde çalışıyorsanız ya da güneşli saatlerde araç kullanıyorsanız, en az SPF 30 koruma faktörlü bir güneş koruyucu tercih edin. Koruyucu giysi, gözlük ve geniş kenarlı şapka, korunmada çok önemli bir unsur. Sadece tişört giymek bile SPF 6 kadar koruma yapar.
Gölgede de korunmak gerekir
- Pek çoğumuz, özellikle tatilde bronzlaşmak uğruna saatlerce güneş altında kalıyoruz. Bronzlaşma sağlığa değil, ciltte güneş hasarının oluştuğuna işaret eder. Güneşe adım adım çıkılmalı. Özellikle açık ve buğday tenli kişilerin ilk gün sadece 15 dakika güneşlenmesi, zaman içinde bu sürenin 1,5 saate uzatılması önerilir.
- Esmer tenlilerde cilt kanseri gibi hastalıkların gelişme riski, açık ve buğday tenlilere oranla daha az. Ancak bu, esmer tenlilerin güneşte daha fazla kalabileceği anlamına gelmez.
- Açık tenliler, çocuklar ve yaşlılar özellikle koruma faktörü SPF 30 ve üzeri olan ürünleri kullanmalı.
- Deniz ya da havuz kenarında şemsiye altında oturmak yeterli korunmayı sağlayamaz. Çünkü denizden, kumdan, sudan ya da betondan yansıyan ışınlar gölgede kalındığında da etkili olur. Bulutlu, serin, rüzgarlı günlerde de ultraviyole ışınları yeryüzüne ulaşarak etkisini gösterir. Bu sebeple sadece yaz aylarında değil, her zaman güneşin zararlı etkilerinden korunmak gerekir.
- Güneş ışınları zararlı etkilerini su içinde bile gösterebiliyor. Dolayısıyla korunmasız bir şekilde suda bulunmamaya dikkat edilmeli.
Güneş gözlüğü ve şapka ihmal edilmemeli
- Vücudumuz için güneş başlıca D vitamini kaynağı. Ancak yeterli D vitamini sentezi için güneş altında çok uzun süre geçirilmesine gerek yok. Güneşe çıkıldığında güneş koruyucu kullanmak, D vitamini sentezini olumsuz yönde etkilemez.
- Bol bol meyve ve taze sebze yemek gerekir. Sağlıklı beslenme cilt direncini artırır.
- Günde en az 2 litre olan su ihtiyacımız, çok sıcak yaz günlerinde, güneş banyosu yapılan zamanlarda artar. Vücudumuzun su ihtiyacını yeterince karşılamak, hem cilt hem de genel vücut sağlığımız için önemli.
Bronzluğunuz aylarca kalsın
Sağlıklı bir şekilde güneşlenildiğinde, haftalar içinde kazanılan bronz görünümün dayanıklılığını uzun süre koruması için alınabilecek önlemler var. Doç. Dr. Melisa Eczacıbaşı, bronzluğu uzun süre korumak için ise şu önerilerde bulundu...
- Beta-karoten’li beslenin: Tatil sonrasında bronzluğunuzu korumanın en önemli yollarından biri, öğünlerinizde bolca sebze, taze salata ve meyve tüketmeniz. Örneğin, kayısı, havuç ve taze kırmızıbiber içerdikleri beta-karoten sayesinde cildin bronz tonunu korumasını sağlıyor. Fındık, balık ya da kakaonun içinde bulunan bakır da metabolizmayı aktive ediyor. Ayrıca destek olarak alabileceğiniz özel vitamin kapsülleri de sadece hücreleri korumakla kalmıyor aynı zamanda bronzluğu da içeriden destekliyor.
- Bolca su depolayın: Günde en az iki litre su tüketmek gerektiğini artık biliyorsunuz. Çünkü sıvı kan dolaşımını harekete geçiriyor, ciltte daha fazla kan dolaştığında ise cildin rengi ortaya çıkıyor, görünümü canlanıyor.
- Cildinizi düzenli olarak kremleyin: Eğer o kadar zahmete girip bronzlaştırdığınız teninizin rengini uzun süre korumak istiyorsanız, öncelikle cildinizin kurumasını önlemelisiniz. Çünkü kuruyan cilt kepeklenmeye ve oluşan ölü deri hücreleri de pul pul olup dökülmeye başlıyor. Bu yüzden vücudunuzu kremlerle nemlendirmeyi ihmal etmeyin. Güneş sonrası losyonlar, vitamin maskeleri ve jojobalı vücut yağları, vücudun nem ihtiyacını karşılamak için ideal.
- Hafif içerikli ürünler kullanın: Banyoda ya da duş sırasında soft dokunuşlu cilt temizleme ürünlerini kullanın. Alkollü temizleme ürünleri ya da yüz tonikleri güneşten yanmış cildi daha da kurutabilir.
- Otobronzanlardan yardım alın: Bronzluğunuzun solduğunu düşünüyorsanız, o zaman kozmetik ürünlerinden yardım alabilirsiniz. Bronzlaştırıcı ürünlere en iyi alternatif, otobronzan ve vücut losyonu karışımı renkli kremlerdir.
Duşlar kısa tutulmalı
Sıcak ve uzun duşlar cildinizi kurutacağından, duşlarınızı ılık ve kısa tutun.
Gölgeniz sizden kısaysa risk var!
Estetik Dermatolog Yrd. Doç. Dr. Melisa Eczacıbaşı, 10.00-16.00 saatleri arasında güneşe çıkmamaya ve açık hava aktivitelerini mümkün olduğunca sınırlandırmaya özen gösterilmesi gerektiğini vurguluyor ve ekliyor: “Gölgeniz sizden uzunsa güvendesiniz demektir. Sadece gölgede durmak bile UV'yi yüzde 50-95 oranında azaltmayı sağlar.”
Çocuklara ekstra özen!
Korunmasız ciltte, güneşin yoğun olduğu saatlerde 15 dakika gibi kısa bir sürede bile güneş yanıkları oluşabilir. Özellikle çocuklarda gelişen güneş yanıklarına karşı son derece dikkatli olunması gerekiyor. Çünkü çocukluk döneminde geçirilen güneş yanıkları, ileriki yaşlarda oluşan cilt kanserinin en önemli nedenini oluşturuyor.