• ÇTL sistemimiz sıfırlandı ve olumlu değişiklikler yapıldı. Detaylar için: TIKLA

Hadislerin Işığında

Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:

"Nikah benim sünnetimdendir. Kim benim sünnetimle amel etmezse benden değildir. Evleniniz! Zira ben, diğer ümmetlere karşı siz(in çokluğunuz) ile iftihar edeceğim. Kimin maddi imkanı varsa hemen evlensin. Kim maddi imkan bulamazsa (nafile) oruç tutsun. Çünkü oruç, onun için şehveti kırıcıdır."
 
Ebu Sinân anlatıyor: "Oğlum Sinan'ı defnettiğimde kabrin kenarında Ebu Talha el-Havlani oturuyordu. Defin işinden çıkınca bana:



"Sana müjde vermeyeyim mi?'' dedi. Ben:



"Tabii, söyle!'' dedim.



"Ebu Musa el-Eş'ari (radıyallahu anh) bana anlattı'' diye söze başlayıp Resulullah'ın şu sözlerini nakletti:



"Bir kulun çocuğu ölürse, Allah meleklere şöyle söyler:



"Kulumun çocuğunu kabzettiniz mi?"



"Evet" derler.



"Yani kalbinin meyvesini elinden mi aldınız?'' Melekler yine:



"Evet" derler. Allah tekrar sorar:



"Kulum (bu esnâda) ne dedi?''



"Sana hamdetti ve istircâda bulundu'' derler. Bunun üzerine Allah Teâla hazretleri şöyle emreder:



"Öyleyse, kulum için cennette bir köşk inşa edin ve bunu Beytu'l-hamd (hamd evi) diye isimlendirin.''



(Tirmizi; Cenâiz, 36; (1021))
 
Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Âl-i Muhammed aleyhissalâtu vesselâm'ın, bazan bir ay geçer, hücrelerinin hiçbirinde ateş yanmazdı."

Hz. Aişe'nin ravisi Ebu Seleme der ki: "Ben Aişe radıyallahu anhâ'dan sordum:

"Öyleyse bu esnada ne yerlerdi?" Şu cevabı verdi:

"İki siyah: Hurma ve su! Ancak, Ensardan komşularınız vardı. Onlar sadâkatli komşulardı. Onların sağmal hayvanları vardı. Bunlar hayvanlarının sütünden Aleyhissalâtu vesselâm'a gönderirlerdi. (O, bize de içirirdi)" dedi. Muhammed (İbnu Mâce) der ki: "Ve onlar (yani Hz. Peygamber'in hücreleri) dokuz taneydi."
 
Şerîd İbnu Süveyd radıyallahu anh anlatıyor: "Kim bir kuşu boş yere sırf eğlence olsun diye öldürürse Kıyamet günü, o kuş, sesini yükselterek Allah'a şöyle seslenir:

"Ey Rabbim! Falan beni boş yere öldürdü, bir menfaat için öldürmedi."

(Nesâî, Dahâya 42, (7, 239))
 
Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:

"Gıybetin ne olduğunu biliyor musunuz?"

"Allah ve Resûlü daha iyi bilir!" dediler. Bunun üzerine:

"Birinizin, kardeşini hoşlanmayacağı şeyle anmasıdır!" açıklamasını yaptı. Orada bulunan bir adam:

"Ya benim söylediğim anda varsa, (Bu da mı gıybettir?)" dedi. Aleyhissalatu vesselam:

"Eğer söylediğin onda varsa gıybetini yapmış oldun. Eğer söylediğin onda yoksa bir de bühtanda (iftirada) bulundun demektir."

(Ebu Davud, Edeb 40, (4874); Tirmizi, Birr 23, (1935); Müslim, Birr 70, (2589))
 
Said İbnu'l- Müseyyeb (rahimehullah) anlatıyor: "Resülullah (S.a.v) buyurdular ki: "Şeytan tek başına olanla, iki kişi beraber olana sıkıntı verir. Eğer üç kişi olurlarsa onlara sıkıntı veremez."

(Muvatta, İsti'zân 36, (2, 978))
 
Ebu Hüreyre (R.a) anlatıyor: "Resülullah (S.a.v) buyurdular ki:

"Allah'ın hataları silmeye ve dereceleri yükseltmeye vesile kıldığı şeyleri size söylemiyeyim mi?''

"Evet ey Allah'ın Resülü, söyleyin!'' dediler. Bunun üzerine saydı:

"Zahmetine rağmen abdesti tam almak. Mescide çok adım atmak. (Bir namazdan sonra diğer) Namazı beklemek. İşte bu ribâttır, işte bu ribâttır. İşte bu ribâttır."

(Müslim, Tahâret 41, (251); Muvatta, Sefer 55, (1,161); Tirmizi, Tahâret 39, (52); Nesâi, Tahâret 106)
 
Hz. Aişe (R.a) anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Eğer bir kimsenin bir başkasına secde etmesini emretseydim, kadına, kocasına secde etmesini emrederdim ve eğer bir erkek karısına kırmızı bir dağdan siyah bir dağa ve siyah bir dağdan kırmızı bir dağa taş taşımayı emretseydi, uygun olan, kadının bu emri yerine getirmesidir."
 
Ebu Vail radıyallahu anh anlatıyor: "Urve İbnu Muhammed es-Sa'di'nin yanına girdik. Bir zat kendisine konuştu ve Urve'yi kızdırdı. Urve kalkıp abdest aldı ve:

"Babam, dedem Atiyye radıyallahu anh'tan anlattı ki, o, Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'ın şöyle söylediğini nakletmiştir:

"Öfke şeytandandır, şeytan da ateşten yaratılmıştır, ateş ise su ile söndürülmektedir; öyleyse biriniz öfkelenince hemen kalkıp abdest alsın."

(Ebu Davud, Edeb 4, (4784))
 
Ebu Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resülullah (aIeyhissalâtü vesselâm) (bir gün), Hasan İbnu Ali (radıyallâhu anhümâ)'yı öpmüş idi. Bu sırada yanında bulunan Akra' İbnu Hâbis, (sanki bunu tuhaf karşıladı ve: ) "Benim on tane çocuğum var. Fakat onlardan hiçbirini öpmedim" dedi. Resülullah (aleyhissalâtü vesselâm) ona bakıp:

"Merhamet etmeyene merhamet edilmez" buyurdu."

(Buhâri, Edeb 18, Müslim, Fedâil 65, (2318); Tirmizi, Birr 12, (1912); Ebü Dâvud, Edeb 156, (5218))

Rezin ilâve etti: "(Resülullah (aleyhissalâtü vesselâm) şunu da söyledi:"Allah siz(in kalbiniz)den merhameti çıkardı ise ben ne yapabilirim?"
 
Geri
Top