Çoğu profesyonel fotoğrafçı, genellikle flash ya da karmaşık ışık kulesi kullansalar da pek çok ışık durumunda sizin flasha ihtiyacınız olmayacaktır. Doğal ışık kaynağı kullanılarak fotoğraflanmış çoğu obje daha doğal ve flash kullanılarak çekilenlere oranla daha keskin detaylara sahip olacaklardır. Ek olarak, ilk haftanızda flash kullanmadığınız taktirde fotoğraf makinanızı çok daha iyi tanıma şansını elde edersiniz. Çektiğiniz fotoğrafın hangi ışıkta nasıl sonuç verdiğini, fotoğraf makinanızın ışık koşullarına bağlı nasıl çalıştığını bu şekilde öğrenebilirsiniz. Bu da fotoğraf çekmeye yeni başlayan biri olarak size paha biçilmez bir ustalık kazandırır.
Otomatik fokus yani otomatik odaklanmanın son derece kullanışlı ve kolaylık sağlayan bir seçenek olduğu tartışmasız bir gerçektir. Her fotoğrafçının, arşivinde mutlaka odaklanılarak fotoğraflanmış bir sinek ya da kelebek bulunmaktadır. Fotoğraf makinaları sizin amacınızdan bihaber olduğu için doğru zamanda doğru noktaya odaklandığınızdan emin olmanız gerekmektedir. Odak noktanızı kadrajın tam ortasına yerleştirmediğinizde ne kadar büyüleyici sonuçlar ortaya çıktığına siz de inanamayacaksınız. Bu nedenle fotoğraf makinenizi sık sık manuel modda kullanmanızı öneririm.
Fotoğrafçılık Üzerine Eğitim Veren Bir Kursa Katılın
Dünya üzerindeki tüm kitapları alabilirisiniz, hatta her gün internette araştırmalar da yapabilirsiniz ama fotoğrafçılığı öğrenmenin yolu sizinle aynı hedefteki kişilerle bir arada olmaktan geçer. Bu nedenle bütçenize uygun bir kursa yazılın, hatta ücretsiz hizmet alabileceğiniz devlet destekli pek çok kuruma da müracaat edebilirsiniz. Şanslıysanız, fotoğraf öğretmeniniz size daha önceden hiç denenmemiş bireysel bileşenlere bağlı ödevler de verebilir.
Renkli fotoğraf çekimine başlamadan evvel en iyi Siyah&Beyaz sonuçları alabileceğiniz T-Max 400 marka film alın ve temel değişimler etrafında dünyayı nasıl algıladığınızı gözlemleyin. Temiz bir siyah&beyaz fotoğraf kalitesi elde edene kadar renkli fotoğraf çekimine başlamayın. Ara tonların dağılımını görmek ve ışığı doğru kullanmak için bundan daha iyi bir egzersiz bulamazsınız. Siyah&beyaz fotoğraf çekmek sizi, fotoğrafı düşünmekten uzaklaştırarak objelerin ışıkla olan değişimini keşfetmenizi sağlayacaktır ki fotoğrafçılıkta en önemli noktalardan biri kesinlikle budur.
İyi bir fotoğrafçı olmak istiyorsanız çok fotoğraf çekmeniz gerekmektedir. Ne kadar çok fotoğraf çekerseniz o kadar gelişirsiniz. Fotoğrafçılık teknik olduğu kadar aynı oranda şans işidir de… Çok iyi malzeme donanımına sahip olabilirsiniz, tekniğiniz de artık oturmuş olabilir ama şansınız yoksa o gün o fotoğrafın iyi olma şansı da yok demektir. Çoğu profesyonel çektikleri milyonlarca kare içinde sadece 5-6 tanesinde istenilen sonuca ulaşırlar. İşe bu nedenle çokça kare almaktan çekinmeyin. İyi bir fotoğrafı alma şansını kaçırmaktansa o kareye ulaşana kadar deklanşöre basmayı sürdürmek daha doğru bir karar olacaktır.
İyi bir fotoğrafçı olmak için saklanan sırlar yoktur. Kendinizi ne kadar geliştirirseniz o kadar iyi olursunuz. Eğer makinenizi tanıyarak ve iyi fotoğraf çekmek için gerekli teknikleri bilerek işe başlarsanız gerisi yapacağınız pratikle gelecektir. Değişen fotoğraf makineniz değil sizin onunla olan iletişiminiz olacaktır. Denklanşöre korkusuzca basın, çektiğiniz her kareyi kapsayacak hafıza kartları ya da filmler her zaman olmaya devam edecektir. Ve unutmayın dünyanın en önemli fotoğraflarından biri sizi hali hazırda çekmek için hazırlandığınız fotoğraf olabilir.
Öncelikle iyi bir fotoğrafçı olmak istiyorsanız iyi bir gözlemci olmanız şart. Bazen sıradan gibi görünen bir durumdan harika bir fotoğraf yaratabilirsiniz. Örneğin bir kedinin yürüyüşü, trafik ışıklarında bekleyen araçlar…Yani durumlara farklı açılardan bakmayı öğrenmeniz gerekmekte. Bu ise sıkılmadan ne kadar deneme yapabileceğinize bağlı. Açınızı değiştirin ve defalarca çekin aynı durumu. Böylece hem yeni keşifler yapacaksınız hem de istediğiniz hali yakalama olasılığınız artacaktır.
Bir obje üzerinde çalışacaksanız fonu en sade halinde tutmakta fayda vardır. Dikkati neye çekmek istediğinize karar verin ve gereksiz ayrıntıları kadraja almayın. Ayrıca çekmek istediğiniz objeyi fotoğrafın ortasına değil de biraz yana kaydırırsınız daha canlı bir görüntü elde edeceksinizdir.
En önemli faktörlerden biri de ışık. Işığı çok ya da az istediğinizi yerinizi değiştirerek ayarlayabilirsiniz. Fotoğrafta genelde tercih edilen ışığın ters açıdan gelmemesidir. Yani ışık kaynağı çekenin arkasında kalacak şekilde bir pozisyon oluşturulursa fotoğrafınızı karanlıktan kurtarmış olursunuz. Manzara fotoğraflarında ise güneşin ilk ve son saatleri tercih edilirse renk uyumu harika olan fotoğraflar çekebilirsiniz. Ufuk fotoğrafları çekerken ise ufuk çizgisinin fotoğrafın alt kenarına paralel olmasına dikkat edilmelidir. Portre çekimindeyse öğle saatleri yüzde istenmeyen gölgelerin oluşmasına neden olabilir. Bu sorunu flaşınız varsa aşabilirsiniz.
Karanlık ortamlarda çekim yaparken çekeceğiniz durumdan çok uzaklaşmayın. Çünkü flaş ancak 3-4 metrelik bir alanı aydınlatabilecektir. Bunun dışında gece şehir manzarası çekerken mutlaka bir tripod kullanın ki ışıklardaki titremeyi önleyebilesiniz.
Makinenizi çekmek istediğiniz durumlara yatay veya dikey tutmanız bir tercih meselesidir. Özellikle yüksek bir yapıyı çekiyorsanız veya portre çekiyorsanız dikey çekeceğiniz fotoğraflar daha iyi çıkabilir.
Bir diğer konu ise netliği yakalayabilmek. Eğer profesyonel bir makineniz varsa netliği istediğiniz noktaya ayarlayabilirsiniz. Otomatik odaklama yapan bir makinede ise genelde fotoğrafın orta kısmına netleme yapılır. Ya da fotoğraftaki hareketli bir nesneye, bir yüze de bu netleme yapılır. Netleme konusunda sorun yaşıyorsanız otomatik odaklayan bir makine size uygun olacaktır.