Binbaşı Ayşe
BOYNUNDAKİ ALTINI SATARAK TÜFEK ALDI
Kafkas cephesinde kaybettiği Binbaşı olan eşinin intikamını almak için yemin eden boynundaki altını satarak tüfek alan, İzmir işgal edilince oğlu Ahmet’in de aralarında bulunduğu 800 atlıyı toplayarak dağa çekilen Binbaşı Ayşe’nin, Salihli, Demirci, Simav, Gördes ve Kütahya’da savaştığı, Sakarya Savaşı’nda sol kasığına giren piyade mermisiyle yaralandığı, iyileştikten sonra ise yeniden müfrezesine katıldığı anlatılıyor.
Sakarya Savaşı sırasında Ankara’da bulunan 3 kızını Mustafa Kemal Paşa’ya emanet eden Binbaşı Ayşe’nin, büyük oğlu ile küçük oğlunu da savaşa kurban verdiği dile getiriliyor.
Kurtuluş Savaşı’nın kadın kahramanlarından birinin de 22 yaşındaki Çete Ayşe olduğu belirtilen kitapta, eşini Birinci Dünya Savaşı’nda kaybeden bu kadının, Aydın’ın işgal edilmesi üzerine 7 yaşındaki kızını bırakarak cepheye koştuğu, 58 saat savaştığı ve takım çavuşu olduğu kaydediliyor.
Süreyya Sülün Hanım
Süreyya Sülün Hanım…Van’da doğmuştur. Yaşadığı kasaba, düşmanın korkunç zulüm ve tarruzuna maruz kalmış, babası şehit olmuştur. Nihayet, biraraya gelen beşyüz civarında cengaver, Erek kasabasında toplanarak aziz topraklarını savunmaya karar verirler. Ve tabii, Süreyya Sülün hanım ve üç kardeşi de bu kahramanlar meydanındadır.
…Yoğun bombardıman altında ilerleyerek Karaköse’ye gelen bu kahraman Kuva–yı Milliyeciler, Murat Irmağı boylarında tam bir buçuk ay düşmanla çarpıştılar. Beyazıd’a doğru yürürken yürekler acısı bir manzara ile karşılaştılar. Binlerce Türk köylüsünün işkenceler içinde can vermiş cesetlerini gördüler. Bu mezalimi yapan düşmana hınçla taarruz edenlerin başında Süreyya Sülün hanım vardı…
Iğdır civarında kanlı çarpışmalar oldu. Düşman birlikleri çok kuvvetli ve Rusya’dan devamlı surette takviye alıyordu. Beşyüz yiğit, yılmadan, kaçmadan döğüştüler. Ölüyor, teslim olmuyorlardı. Bu muharebede Süreyya Hanımın üç kardeşi birden şehadet şerbetini içtiler. Kardeşlerinin kollarında can vermesine rağmen yılmadı ve cenk meydanını terk etmedi. Kala kala dört kişi kalmışlardı. Daha sonra Karaköse’ye çekilen Süreyya Sülün Hanım, burada Ziverbey Taburu’na iltihak etti. Bir ara yaralandı ve Erzurum’a döndü
BOYNUNDAKİ ALTINI SATARAK TÜFEK ALDI
Kafkas cephesinde kaybettiği Binbaşı olan eşinin intikamını almak için yemin eden boynundaki altını satarak tüfek alan, İzmir işgal edilince oğlu Ahmet’in de aralarında bulunduğu 800 atlıyı toplayarak dağa çekilen Binbaşı Ayşe’nin, Salihli, Demirci, Simav, Gördes ve Kütahya’da savaştığı, Sakarya Savaşı’nda sol kasığına giren piyade mermisiyle yaralandığı, iyileştikten sonra ise yeniden müfrezesine katıldığı anlatılıyor.
Sakarya Savaşı sırasında Ankara’da bulunan 3 kızını Mustafa Kemal Paşa’ya emanet eden Binbaşı Ayşe’nin, büyük oğlu ile küçük oğlunu da savaşa kurban verdiği dile getiriliyor.
Kurtuluş Savaşı’nın kadın kahramanlarından birinin de 22 yaşındaki Çete Ayşe olduğu belirtilen kitapta, eşini Birinci Dünya Savaşı’nda kaybeden bu kadının, Aydın’ın işgal edilmesi üzerine 7 yaşındaki kızını bırakarak cepheye koştuğu, 58 saat savaştığı ve takım çavuşu olduğu kaydediliyor.
Süreyya Sülün Hanım
Süreyya Sülün Hanım…Van’da doğmuştur. Yaşadığı kasaba, düşmanın korkunç zulüm ve tarruzuna maruz kalmış, babası şehit olmuştur. Nihayet, biraraya gelen beşyüz civarında cengaver, Erek kasabasında toplanarak aziz topraklarını savunmaya karar verirler. Ve tabii, Süreyya Sülün hanım ve üç kardeşi de bu kahramanlar meydanındadır.
…Yoğun bombardıman altında ilerleyerek Karaköse’ye gelen bu kahraman Kuva–yı Milliyeciler, Murat Irmağı boylarında tam bir buçuk ay düşmanla çarpıştılar. Beyazıd’a doğru yürürken yürekler acısı bir manzara ile karşılaştılar. Binlerce Türk köylüsünün işkenceler içinde can vermiş cesetlerini gördüler. Bu mezalimi yapan düşmana hınçla taarruz edenlerin başında Süreyya Sülün hanım vardı…
Iğdır civarında kanlı çarpışmalar oldu. Düşman birlikleri çok kuvvetli ve Rusya’dan devamlı surette takviye alıyordu. Beşyüz yiğit, yılmadan, kaçmadan döğüştüler. Ölüyor, teslim olmuyorlardı. Bu muharebede Süreyya Hanımın üç kardeşi birden şehadet şerbetini içtiler. Kardeşlerinin kollarında can vermesine rağmen yılmadı ve cenk meydanını terk etmedi. Kala kala dört kişi kalmışlardı. Daha sonra Karaköse’ye çekilen Süreyya Sülün Hanım, burada Ziverbey Taburu’na iltihak etti. Bir ara yaralandı ve Erzurum’a döndü