• ÇTL sistemimiz sıfırlandı ve olumlu değişiklikler yapıldı. Detaylar için: TIKLA

Nutuk...Tamamı..

RAPOR

5 Ocak 1983 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Köşkünde Sayın Cumhurbaşkanının Başkanlığında toplanan Milli Komitenin aldığı kararlardan 7ncisinde «Atatürkün Büyük Nutukunun», herkesin anlayacağı bugünkü yazı diline çevrilerek basımı uygun görülmüş, ancak redaksiyon için yeniden teşkil edilecek inceleme heyetine genç öğrencilerden iki kişinin de katılması enıredilmiştir.

Bu karar doğrultusunda, bağlı oldukları kurum ve kuruluşları temsil etmek üzere; Milli Eğitim Bakanlığından Talim ve Terbiye Kumlu Üyesi M. Akif Öncül, Gnkur. ATASE Başkanlığından Emekli Kur. Alb. Nusret Baycan, Türk Tarih Kurumundan İsmet Parmaksızoğlu, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesinden Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Korkmaz (Nutuku yazı diline çeviren), Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Yeni Türk Dili Ana Bilim Dalından Araştırma Görevlisi Sema Barutçu ve Araştırma Görevlisi Dilek Elçin (gençliğin temsilcileri), Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliğinden Arşiv Uzmanı Hüsamettin Ünsal ile Kutlama Koordinasyon Kurulundan Genel Sekreter Em. Gnl. Sadri Karakoyunlu ve Genel Sekreter Yardımcısı Tarih Öğretmeni Emekli Öğretmen Alb. Ismet Gönülaldan oluşan dokuz kişilik bir uzmanlar heyeti Nutukun «İnceleme ve Redaksiyon Heyeti» olarak 25 Ocak 1983 tarihinden 28 Şubat 1983 tarihine kadar Kutlama Koordinasyon Kurulu Genel Sekreterliğinde (T.B.M.M.) toplanarak çalışmalarını sürdürmüştür.

Bu çalışmalarda esas olarak aşağıdaki görüş ve düşüncelere varılmıştır:

1 . İnceleme için, Nutukun 1927 tarihli baskısı esas alınmıştır. Daha önce Kutlama Koordinasyon Kumlu Başkanlığınca bu iş için görevlendirilen Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Öğretim Üyesi Türk Dili Profesörü Dr. Zeynep Korkmazın yapmış olduğu başarılı metin çevirisi ile Kutlama Koordinasyon Kurulu Genel Sekreterliğince hazırlanmış olan belgeler cildi yeniden baştan sona kadar dikkatli bir incelemeye tabi tutulrnuştur.

2 . Nutukta kullanılan dili, taşıdığı yapı ve üslüp özelliklerini koruyarak bugünkü Türkçeye aktarmak oldukça zordur. Eski yazı diliyle günümüz Türkçesi arasında birtakım ifade ve üslüp ayrılıkları vardır.

Bu bakımdan eserin çeviricisi de, redaksiyon heyetimiz de Nutukun aslındaki fikir yapısının, tarihi deyimlerin, üslüp özelliklerinin ve akıcılığın kaybedilmemesi için elden gelen titizliği göstermiştir.

3 . «Milli Komite»nin belirtilen kararı gereğince, heyete katılan Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Yeni Türk Dili Ana Bilim Dalından iki genç araştırma görevlisinin redaksiyondaki katkıları bugünkü gençliğin Nutuku daha iyi anlayabilecek bir seviyede olmasını sağlamıştır.

4 . Atatürkün büyük bir duyarlıkla yazmış olduğu «Gençliğe Hitabesi», «Nutuk» muhteviyatının bir özeti ve büyük Atatürkün Türkiye Cumhuriyetini Türk Gençliğine emanet ettiği bir vasiyet niteliğini taşıdığından, bu bölüm eserde olduğu gibi bırakılmıştır.

5 . Bir aydan fazla süren okuma ve inceleme ile metin ve belgeler cildi dikkatle gözden geçirilerek ve yazarlarının da oluru alınarak gerekli bazı düzeltmeler yapılmıştır. Ancak, birinci ve ikinci cilt ile belgelerden oluşan ve heyetimizce yer yer düzeltmelerden geçirilen üçüncü cilt, ayrı ayrı şahıslar tarafından hazırlanmış olduğundan, her üç cilt arasında bir dil ve üslüp birliğinin sağlanabilmesi için üçüncü cildin baskı sırasında bir kere de Prof. Dr. Zeynep Korkmaz tarafından gözden geçirilmesı uygun görülmüştür.

6 . Milli Komitenin emirleri gereği, bu baskı için, 1927 baskısının mizanpajı gözönüne alınmıştır. Buna göre metin bölümünde geçen haritalarla, Milli Mücadelenin başlangıcından sonuna kadar sürdürülen askeri harekat safhalarını gösteren krokiler, uygun şekilde sıralanmış olup metin kısımlarının lnci ve 2nci eiltlerinin sonuna ilave edilmiştir.

Haritalar

a) 19 Mayıs 1919 daki Osmanlı Ordusunun konuş durumu,

b) Sevr Antlaşmasına göre Osmanlı Devletinin parçalanması, (Bu iki harita linci cildin sonuna konulacaktır.)

c) Askeri harekata ait krokiler

(1) Inönü Muharebelerinde iki tarafın durumu,

(2) Sakarya Meydan Muharebesi (genel durum),

(3) Büyük Taarruz (iki tarafın 25 Ağustos akşamki durumu),

(4) Başkumandan Meydan Muharebesi (30 Ağustos 1922)

7 .- Türkiye Haritası (Bu harita ve krokiler 2nci cildin sonuna konulacaktır.)

8 . Resimler

a) Atatürkün 1927 baskılı «Nutuk»undaki imzalı portresi (Bu resim lnci cildin baş tarafına konulacaktır.)

b) Büyük Millet Meclisinde Nutukıınu söylerken,

(Bu resim 2nci cildin baş tarafına konulacaktır.)

c) Büyük Millet Meclisi üyeleri Nutuku dinlerken (2 nci ciltte uygun yere konulacaktır.)

d) Atatürk Kocatepede (Büyük Taarruz sabahı) (2nci ciltte uygun yere konulacaktır.)

9 . Bugünkü yazı diline çevrilmiş olan metin, belgeler, harita ve krokilerle, ilgili resimlerden oluşan Nutuk muhteviyatının, heyetimizin oy birliği ile aldığı kararla basılabilir ve nesiller boyu yararlanılabilir bir durumda olduğu takdirlerinize arz olunmuştur. Bunun dışında heyetimizin, tavsiye mahiyetinde gördüğü diğer hususlar aşağıda arz ve teklife şayan görülmüştür.

a) Nutuk, Milli Komitenin direktifinde belirtildiği üzere, ilk defasında yirmi beş bin nüsha olarak basılacaktır.

Heyetimiz tarafından Nutukun daha çok sayıda basılarak, yalnız Harp Okulu öğrencilerine değil, bütün üniversite ve hatta lise öğrencilerine daha ucuz bir fiyatla verilmesi, köy odaları ve köy kitaplıkları dahil bütün kitaplıklara dağıtımının yapılması uygun görülmüştür. Yeni basımlar için mali kaynak olarak, Milli Eğitim Vakfı, Spor Toto, Milli Piyango, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Türkiye Bankalar Birliği ve Kültür ve Turizm Bakanlığı fonlarından yararlanılması mümkün ve faydalı görülmektedir.

b) Bugüne kadar Atatürkün büyük Nuttıku kırk bir defa basılmıştır. Bunun son on baskısından ikisi 1981 yılında (100. Yılda), Milli Eğitim, Kültür ve Turizm Bakanlıkları tarafından gerçekleştirilmiş, bunun dışındakiler ise çeşitli kurum ve kuruluşlar ve şahıslar tarafından bastırılmıştır. Ancak bir çoğu, gerektiği biçimde incelenmeden eksik ve yanlışlarla çıkarılmıştır.

Nutukun bundan sonra yapılacak baskılarında, Prof. Dr. Zeynep Korkmaz ve Kutlama Koordinasyon Kurulu Genel Sekreterliğince hazırlanmış olan bu nüshanın esas alınmasının ve eserin satışından elde edilecek gelirin Anayasanın 134ncü maddesinde kurulacağı hükme bağlanan kuruluşlara irat olarak aktarılmasının uygun olacağı görüşüne varılmıştır.

10 . Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Atatürkün bu eserinin devletimizin kuruluş felsefesini ve Cumhuriyetimizin esaslarını oluşturduğu gerçeğinden hareketle bir Devlet Kitabı olarak nitelendirilmesi ve bunun Sayın Başbakanlıkça daha önce yapıldığı gibi Almanca, Ingilizce,

Fransızca ve Arapçaya tercüme ettirilerek bastırılmasının sağlanması arz ve teklif olunur.

İşbu rapor Heyetimiz tarafmdan düzenlenmiş ve okunarak imza edilmiştir.

1 Mart 1983

Sadri Karakoyunlu
Kutlama Koord. Kurulu
Genel Sekreteri

Hüsamettin Ünsal
Cumhurbaşkanlığı
Gen. Sek. Temsilcisi

Zeynep Korkmaz
D.T.C. Fak. Öğr. Üyesi
(Prof. Dr., Nutuk'un Çeviricisi)

Nusret Baycan
Gnkur. Atase Bşk.
Temsilcisi

M. Akif Öncül
Milli Eğitim Bakanlığı
Temsilcisi

Ismet Parmaksızoğlu
Türk Tarih Kurumu
Temsilcisi

Ismet Gönülal
Kut. Koord. Kurulu
Gen. Sek. Yard.

Sema Barutçu
D.T.C. Fakültesi
Temsilcisi

Dilek Elçin
D.T.C. Fakültesi
Temsilcisi
 
Teskkürler KIRMIZI güzel bir calisma olmus emegine saglik

rica ederim..begenmene sevindim ama aralarda düzeltmem gereken yerler var kelime hataların birazını düzelttim ama atladıklarımda var..onlara geri dönmem gerekecek...konu bölünmesi diye coğunun düzeltmelerini sonraya bıraktım...
 
Nutuk, Kurtuluş Savaşını, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu ve inkılâpların yapılışını anlatmaktadır.
Atatürk, Türk Milleti’nin bağımsız olarak yaşamasına inanıyordu ve bunun ilk adımı olarak Samsun’a çıktı. Atatürk, Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşı’nın temellerini atmıştır.
Bu dönemde Osmanlı Devleti çok kötü durumdaydı. Ordu zedelenmiş, silahlarına el konulmuş, ağır ateşkesler imzalanmış ve yurdun dört bir yanından Osmanlı’nın yıkılması için çalışmalar başlamıştı. Bu arada yurtseverler kendi aralarında birleşip örgütlendiler. Bir süre sonra itilaf devletlerinin emriyle yunan askerlerinin geleceği duyuldu fakat beklenenden önce geldiler. Alınan kararlar uygulanamadı. Bu arada Atatürk halk içinde ulusal örgütlenmesinin olmasını istedi. Bu emir üzerine yurdun her yerinde protesto ve gösteriler yapıldı. Bunun amacı halkı duyarlı hale getirmek ve dikkatini çekmekti. Bundan 5 gün sonra Atatürk harbiye nazırı tarafından çağırıldı.

Bunun üzerine Mustafa Kemal, şifreli olarak sivil ve askeri makamlara kongreye çağrı genelgesini gönderdi. Bundan başka, İstanbul’da bulunan bazı kişilere ulaştırıldı. Atatürk’ün yazdırdığı Amasya genelgesinde, bağımsızlığın tehlike olduğu ve acil bir kurulun toplanması gerektiği bildiriliyordu.
Bir hafta sonra 3 Temmuz 1919 tarihinde Erzurum’a gelen M. Kemal, 23 Temmuz 1919 yılında açılan Erzurum Kongresi’nde başkanlığa seçildi. Erzurum kongresinde alınan kararlar yurdun parçalanamayacağı ve toprakların yabancılara karşı korunulacağını içermektedir.
Erzurum Kongresi 14 gün sürdü. Mustafa Kemal 25 Ağustos’ta Erzurum’dan ayrıldı ve Sivas’a doğru yola çıktı. Sivas’ta bir kongre düzenlendi. Kongrede alınan kararlar Erzurum Kongresi’nde alınan kararların genişletilmiş haliydi.
Kongrenin kapanması ile yurtta bütünlüğü sağlamayı başaran Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları, yeni çalışmalardalarda bulunarak Meclisi açmak için hazırlıkları sürdürüyorlardı.
23 Nisan 1920’de Büyük Millet Meclisi açıldı ve 2 Mayıs 1920 günü Bakanlar Kurulu kuruldu. Bundan sonra her şeyden üstün bir Meclis vardı. Artık Anadolu buradan yönetilecekti. Başkentin yasa önerisi ile Ankara seçilmesi ve çıkan ayaklanmalar karşısında İstiklal Mahkemelerinin kurulması Meclisten çıkan ilk önemli kararlardı.
 
MİTİNGLER, MİLLİ GÖSTERİLER

Verdiğim bu talimat üzerine her yerde gösteri toplantıları yapılmaya başlandı.

Yalnız, sınırlı birkaç yerde bazı yersiz korkularla kararsızlığa düşüldüğü anlaşılmıştır. Örnek olarak,15' inci Kolordu Komutanı'nın Trabzon hakkında gönderdiği 9 Haziran 1919 tarihli şifreden miting sırasında Rumların uygunsuz davranışlarda bulunabilecekleri hiç yoktan bir olay çıkabileceği düşüncesi ile, mitinge karar verilmişken bu kararın uygulanmadığı... mitingi düzenleyen heyetin toplantısında İstrati ve Polidis'in de hazır bulunduğu anlaşılıyordu.

Trabzon, Karadeniz kıyısında ve önemli bir merkez olduğundan orada millî teşebbüs ve faaliyetler konusunda gösterilen kararsızlık ve Yunanlılar aleyhinde millî gösteriler yapılması görüşmelerinde İstrative Polidis Efendiler 'i de bulundurmak gibi, teşebbüsün ciddiyetsizliğine delil sayılacak gevşeklikler, elbette İstanbul ve düşmanlar için pek değerli sayılacak belirtilerdir.

Verdiğim talimattaki esasları kötüye kullanacak kadar ustalık gösterenler de oldu. Söz gelişi Sinop'a yeni atanan bir mutasarrıf, orada yapılan gösterileri kendisi yönetiyor ve miting kararlarını kendisi yazıp halka imza ettirdiğini söylüyor ve bize de bir örneğini gönderiyor. Bu zatın zavallı halka gürültü patırtı arasında imza ettirdiği uzun yazılar içinde şu satırlar gizleniyordu: Türkler ilerleyip gelişemedi. Avrupa medeniyet esaslarını kabul edemedi ve benimseyemedi ise, bu da şimdiye kadar iyi bir yönetime kavuşamamış olmasından ileri gelmiştir. Türk milleti, ancak kendi padişahının saltanat ve hâkimiyeti altında olmak şartıyla, Avrupa'nın himâye ve kontrolu altında kurulacak bir yönetim şekli ile yaşayabilir.

Efendiler, Sinop halkı adına İtilâf Devletleri temsilcilerine verilen 3 Haziran 1919 tarihli bu muhtıranın altındaki imzalara göz gezdirirken, müftü vekili efendinin imzasından sonra gördüğüm imza, bilginize sunduğum satırları yazan ve yazdıran ruhu bana keşfettirdi. O imza, Hürriyet ve İtilâf Fırkası'nın ikinci başkanı olan zatın imzası idi.
burdayim unutmamak icin isaret amacli yazdim
paylasim icin cok tesekkür ederim
 
Geri
Top