Bu Gece Tüm Hüznümü Satırlara Dökebilirim...
Keder Ağıtları Yakıp Gözyaşlarımı Akıtabilirim...
Satırlara Dökerim Aşkımı Bir Zamanlar Diye Seni
Satırlara
Karalayabilirim...
Tükenmeyen Kalemlerle Seni Anlatabilirim...
Ve Anlatırken Her Sözcüğün Kenarına Senin Yüzünden Bir Parçayı Çizebilirim...
Satırların Devamında Şöyle Diyebilirim...
Ben Onu Sevdim O da Beni...
O Benim di Ben de Onun...
Kollarına Sarıldım Kaç Gece...
Her Gece...
Bir Başka Gece...
Kaç Kere Öptüm Dudaklarını Doyumsuzca...
Ellerini Avuçlarıma Sardım Kokusunu İçime...
Her Rüzgar Estiğinde Dolanır Gelir Dokunur Kokusu Yüreğime...
Seviyorum Demek Bu Kadar Zor Olmamalıydı...
Senden Sadece Sevgi Beklerken Yüreğime Ayrılığın Dolmamalıydı...
Küçücük Yüreğim İki Kelime Arasına Sıkışıp Kalmamalıydı...
Ya Seni Seviyorum Diyemedin...
Ya da İçinde O Kelimeyi Söyletecek Sevgim Zaten Hiç Yoktu...
Gerçekten Yürekten Sevmiyordun Belki de Beni...
Ama Ben Sevgimle Yüreğimle Öylesine Seviyordum ki Seni...
O Çok Değer Verdiğim Gururumu Bile Ayaklar Altına Sermiştim...
O Kadar Güçsüzdüm ki Yüreğimde Fırtınalar Koparken Son Defa Gitme Kal Diyemedim...
Sadece İçimden Bütün Dünyanın Duyduğu Ama Sadece Senin Duymadığın Bir Sesle Son Defa "Seni Çok Seviyorum" Diyebildim...
Çareler İçinde Çaresizdim, Koca Dünya Küçücük Yüreğime Dar Geliyordu...
Ve Sen Yüreğime Basıp, Sevgimi Yol Yapıp Arkana Bile Bakmadan Gidiyordun...
Sadece Bir Elveda Sözüyle İçime Ömür Boyu Sürecek Bir Hüzün Bırakarak...
Senin Gidişinden Sonra Zaman Hiç Geçmiyor...
Bütün Saatler Sensizliği Gösteriyor...
Senden Sonra Mevsimler Hiç Değişmedi...
O Günden Beri Sadece ve Sadece Kışı Yaşıyorum...
Ve İsmin Aklıma Her Geldiğinde Acı Bir Hıçkırık Misali Yüreğimi Yakıyorsun...
Keder Ağıtları Yakıp Gözyaşlarımı Akıtabilirim...
Satırlara Dökerim Aşkımı Bir Zamanlar Diye Seni
Satırlara
Karalayabilirim...
Tükenmeyen Kalemlerle Seni Anlatabilirim...
Ve Anlatırken Her Sözcüğün Kenarına Senin Yüzünden Bir Parçayı Çizebilirim...
Satırların Devamında Şöyle Diyebilirim...
Ben Onu Sevdim O da Beni...
O Benim di Ben de Onun...
Kollarına Sarıldım Kaç Gece...
Her Gece...
Bir Başka Gece...
Kaç Kere Öptüm Dudaklarını Doyumsuzca...
Ellerini Avuçlarıma Sardım Kokusunu İçime...
Her Rüzgar Estiğinde Dolanır Gelir Dokunur Kokusu Yüreğime...
Seviyorum Demek Bu Kadar Zor Olmamalıydı...
Senden Sadece Sevgi Beklerken Yüreğime Ayrılığın Dolmamalıydı...
Küçücük Yüreğim İki Kelime Arasına Sıkışıp Kalmamalıydı...
Ya Seni Seviyorum Diyemedin...
Ya da İçinde O Kelimeyi Söyletecek Sevgim Zaten Hiç Yoktu...
Gerçekten Yürekten Sevmiyordun Belki de Beni...
Ama Ben Sevgimle Yüreğimle Öylesine Seviyordum ki Seni...
O Çok Değer Verdiğim Gururumu Bile Ayaklar Altına Sermiştim...
O Kadar Güçsüzdüm ki Yüreğimde Fırtınalar Koparken Son Defa Gitme Kal Diyemedim...
Sadece İçimden Bütün Dünyanın Duyduğu Ama Sadece Senin Duymadığın Bir Sesle Son Defa "Seni Çok Seviyorum" Diyebildim...
Çareler İçinde Çaresizdim, Koca Dünya Küçücük Yüreğime Dar Geliyordu...
Ve Sen Yüreğime Basıp, Sevgimi Yol Yapıp Arkana Bile Bakmadan Gidiyordun...
Sadece Bir Elveda Sözüyle İçime Ömür Boyu Sürecek Bir Hüzün Bırakarak...
Senin Gidişinden Sonra Zaman Hiç Geçmiyor...
Bütün Saatler Sensizliği Gösteriyor...
Senden Sonra Mevsimler Hiç Değişmedi...
O Günden Beri Sadece ve Sadece Kışı Yaşıyorum...
Ve İsmin Aklıma Her Geldiğinde Acı Bir Hıçkırık Misali Yüreğimi Yakıyorsun...