• Merhaba Ziyaretçi.
    "Yapay Zeka Objektif " Fotoğraf oylamasi başladı  BURADAN  En güzel Yapay Zeka resmini seçiyoruz

02- Adıyaman

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Karadut Mevkii / Adıyaman

Karadut Mevkii, Adıyaman il merkezinin güneydoğusunda, Samsat İlçesi'nden 10 km. Gritille'den 2 km. mesafede, Fırat kıyısında yer alan bir düz yerleşmedir. İki hektarlık bir alanı kaplayan yerleşme günümüzde Atatürk Barajı Gölü altında kalmıştır

Kazılar
Yerleşme 1977 yılında Mehmet Özdoğan başkanlığında, Atatürk Barajı suları altında kalacak yerleşmelerin belirlenmesi amacıyla yürütülen araştırmalar sırasında saptanmıştır. Daha sonra Gritille kazı ekibince de incelenmiştir. Kazı çalışmaları ise 1984 yılında Gritille Projesi çerçevesinde Schwartz başkanlığında kısa süreli olarak yapılmıştır.

Buluntular
Altı açmada yürütülen kazı çalışmalarında mimari kalıntılara ulaşılamamıştır. Yapı ögeleri olarak saptanabilen sadece ana toprak içine açılmış çukurlar ve çok sayıda çanak çömlek buluntusu veren yüzeylerdir.

Çanak çömlek buluntuları üç grupta değerlendirilmiştir. Bunlar saman yüzlüler, basit yalın mallar ve el yapımı, kum katkılı mallardır. Saman yüzlü mallar en yoğun ele geçen mal grubudur ve % 74'ü oluşturur. Yüzey renkleri çoğunda açık pembemsi devetüyüdür. Diğer renk kahverengi ve açık sarı devetüyüdür. Çoğu el yapımı olmakla birlikte bazılarının yavaş dönen çarkta yapıldığı anlaşılmaktadır. Çark yapımı kaseler ve kalıpta yapılmış devrik ağızlı kaseler dışında en sık görülen biçimler omurgalı kaseler, dışa açılan kenarlı kaplar ile uzun ve kısa boyunlu çömleklerdir. Bazı örneklerde tırnak izi bezekleri ve çıkıntılar görülmektedir.

Basit yalın mallar ele geçen çanak çömlek buluntularının % 24'ünü oluşturmaktadır. Yüzey renkleri çoğunlukla açık sarı devetüyüdür. Açık pembe ya da kahverengimsi devetüyü yüzey renkleri de görülmektedir. İnce kum katkılı bu malların hemen hepsi çark yapımıdır. Biçim olarak açık kaseler, dışa dönük ağızlı kaplar, uzun boyunlu çömlekler ile s profilli kaseler görülür. Bezeme olarak tarak bezemeden, kazı bezemeden, saklı astar bezemeden, boya bezemeden ve kazı çentikli bezemeden söz edilmektedir.

El yapımı, kum katkılı mallar ise yapım ve renk açısından saman yüzlü mallara benzemektedir. Biçim olarak küresel çömlekler görülür
 

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Levzin Höyük / Adıyaman

Levzin Höyük, Adıyaman il merkezinin güneybatısında, Besni İlçesi'nin 25 km. güneyinde, Yoldüzü Köyü'nün 1,4 km. güneyinde yer alan bir höyüktür. Çakırhöyük (Keysun) Ovası'ndaki höyük yaklaşık 5-6 metre yükseklikte olup 15 dönümlük bir alanı kaplamaktadır.

Kazılar
Höyük'ten çevredeki tarlalar için toprak çekildiğinin saptanması üzerine Adıyaman Müzesi tarafından E. Yener başkanlığında 1991-92 yıllarında kurtarma kazıları yapılmıştır. Kurtarma kazılarında asıl hedef Roma Dönemi kalıntılarıdır, dolayısıyla Neolitik Çağ tabakaları fazla önemsenmemiştir.

Tabakalanma
Kazılarda 4 metre derine inilmekle birlikte ana toprağa ulaşılamamıştır. Bu çerçevede belirtilen tabakalanma, Ortaçağ, Geç Roma Dönemi, Çanak Çömleksiz Neolitik (MÖ 9500 – 8800) ve Çanak Çömlekli Neolitik (MÖ 7000 – 6900) şeklindedir.

Buluntular
Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ tabakasında bir ocak ve taş temel olduğu düşünülen taş yığıntıları belirlenmiştir. Çanak Çömlekli Neolitik Çağ tabakası ise üstteki Geç Roma Dönemi yerleşmesi tarafından tahrip edildiğinden mimari saptanamamıştır.

Neolitik Çağ çanak çömleği koyu gri renkli, saman, kum ve mika katkılı hamurlu mallardır. Yüzey renkleri siyah ve kızıla çalan kahverengidir. Form olarak çift tutamak kuplu kap ve çanaklar vardır.

Pişmiş toprak figürin parçaları insan ve hayvan betimlemeleridir.

Her iki neolitik dönem yontmataş endüstrisinde kullanılan hammadde, obsidiyen kullanılmışsa da ağırlıklı olarak çakmaktaşıdır dır. Deliciler, ön ve yuvarlak kazıyıcılar, çentikli dilgiler, orak-dilgiler, ok uçları ve bıçaklar bulunmaktadır. Buluntular, Hayaz Höyük buluntularına benzetilmektedir. Sürtmetaş olarak çok sayıda yassı baltacık, öğütme taşları, havan ve havanelleri, ezgi taşları ve taş kaplara ait parçalar ele geçmiştir.

Kemik alet buluntu az sayıdadır. Birkaç bız, boncuk ve spatula parçasının yanı sıra boynuzdan yapılmış orak parçası vardır.

Değerlendirme ve tarihlendirme
Ok uçları ve yassı baltaların yanı sıra çok sayıda hayvan kemiği buluntuları, halen avcılık ekonomisinin devam ettirildiğini düşündürmektedir. Evcilleştirilmiş hayvan olup olmadığı henüz bilinmemektedir. Diğer yandan orak-bıçaklar ve öğütme taşları "olasılıkla tarımın var olduğu" şeklinde yorumlanmaktadır
 

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Nemrut Dağı Milli Parkı / Adıyaman

Nemrut Dağı Milli Parkı, Adıyaman ili; Kahta ilçesinde bulunan ve içinde Kommagene Krallığı'nın bir antik kentini barındıran milli park ve ören yeri. Adıyaman il merkezinde Kahta'ya bağlantı sağlayan karayolu ile ulaşım sağlanmakta olup, Milli Park Adıyaman il sınırları içerisindedir. Adıyaman hava alanından ulaşım oldukça rahat ve kolaydır. Adıyaman ve Kahta ilçesinden Nemrut dağına ve diğer tarihi yerlere servisler vardır.

Nemrut Dağı ve Kommagene Kralı Antiochos'a ait Tümülüs ve kutsal alanlar, Milli Park'ın ana özelliğini teşkil etmektedir.

Antiochos'un tümülüsü ve dev heykelleri, Arsameia (Eskikale),Yenikale, Karakuş Tepe ve Cendere Köprüsü Milli Park içerisinde kalan kültürel değerlerdir. Eski çağlarda Komagene olarak anılan bu bölgede, I.Mithradates tarafından bağımsız bir krallık kurulmuş, krallık onun oğlu I. Antiochos (M.Ö. 62-32)un egemen olduğu yıllarda önem kazanmıştır. MS.72 yılında da Roma'ya karşı yapılan ve kaybedilen savaş ile krallığın bağımsızlığı sona ermiştir.

Nemrut Dağı doruğundaki kalıntıları yerleşme yeri olmayıp Antiochos'un Tümülüsü ve kutsal alanlardır. Tümülüs, 2150 metre yüksekliğinde, Fırat Nehri geçitlerine ve ovalarına hakim tepe üzerinde bulunmaktadır. Kralın kemiklerinin ya da küllerinin anakayaya oyulmuş odaya konulduğu ve 50 metre yüksekliğinde ve 150 metre çapındaki tümülüs ile örtüldüğü düşünülmektedir. Girişi kuzeyden olup doğuda ve batıda dini törenlerin yapıldığı teras şeklindeki avlular yer almaktadır.

Her iki terasta da aslan ve kartal heykelleri arasında yüksekliği 7 metreye ulaşan oturur vaziyette dev heykeller sıralanır, bunlar yazıtları ve kabartmaları olan ortostad (dik olarak konulan büyük taş bloklar)'la çevrilmiştir. Eski Kahta Köyü yakınında Kommagene'nın başşehri Arsameia yer alır. Burada, Mithridates'in kutsal alanı bulunmaktadır.

Kahta Çayı'nın bir kolu olan Cendere Çayı'nın daraldığı yerde iki ana kaya üzerinde tek kemerli olarak yapılan Cendere Köprüsü yer almaktadır. Köprü sütunları üzerindeki kitabeye göre Kommagene şehirleri tarafından Roma İmparatoru Septimus Severus (MS 193-211)ile karısı ve oğulları onuruna yaptırılmıştır. Arsameia'nın 10 km güneybatısında 21 metre yüksekliğinde krallık kadınlarının gömüldüğü Karakuş Tepe Tümülüsü bulunmaktadır.
 

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Samsat Höyük / Adıyaman

Samsat Höyük, Adıyaman ili, Samsat ilçesi hemen kuzeydoğusunda, günümüzde Atatürk Barajı Gölü altında kalmış olan bir höyüktür. Baraj gölü suları altında kalmasından önce Fırat kıyısından 700 metre içerde olmasına karşın iskan edildiği dönemde hemen nehrin kıyısındaydı. Yüksek bir höyük sayılabilecek olan Samsat Höyük, ova seviyesinden 37-40 metre yükseklikte olup taban alanı 500 x 350 metre kadardır. En dik yamacı doğu yamacı, en düşük eğimli yamacı ise güneybatıya bakan yamacıdır. Adı, Klasik Çağ kaynaklarında Samosate, Samosatum, İslami Dönem kaynaklarında ise Semisat, Sumaisat olarak geçmektedir. Yer olarak, Fırat'ın oldukça geniş, dolayısıyla sığ olduğu bir kesimdedir. Yerleşim olarak ise höyük, teras ve alt şehirden oluşmaktadır. Samsat Höyük, taşıdığı öneme karşın yeterince kazı çalışmaları yapılamadan baraj gölü altında kalıp yok olmuş bir arkeolojik yerleşimdir.

Kazılar
Höyükte ilk kazılar T. Goell başkanlığında 1964 ve 1967 yıllarında yapılmıştı. Aslında yerleşme, bu kazılardan önce de biliniyordu ve ünlüydü. Daha sonra Karakaya ve Atatürk Barajları su toplama sahası içinde kalacak olan arkeolojik yerleşimleri saptamaya ve kurtarmaya yönelik olan Aşağı Fırat Projesi kapsamında, 1977 yılında Prof. Dr. Mehmet Özdoğan başkanlığında yüzey araştırmaları yapılmıştır. Bu araştırmalarda yerleşimin Halaf Dönemi'nden Osmanlı Dönemi'ne kadar sürekli olarak iskan edildiği sonucuna varılmıştır. Hemen ertesi sene, 1978 yılında başlayan kazı çalışmaları, 1980 yılı hariç olmak üzere 1987 yılına kadar Ankara Üniversitesi, Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi'nden Prof. Dr. Nimet Özgüç başkanlığındaki ekip tarafından yürütülmüştür. Çok geniş bir alana yayılan bu kazı çalışmaları, aşağı şehir ve onu çevreleyen surlar da dahil olmak üzere 7 kesimde sürdürülmüştür.

Tabakalanma
Yerleşimdeki saptanabilen yapı katıları şu şekildedir,

I.-III. yapı katları: Ortaçağ
IV. yapı katı, Roma Dönemi
V.-VI. yapı katları, Helenistik Dönem (MÖ 4. yüzyıl)
VII. yapı katı, Yeni Babil Dönemi (MÖ 6. yüzyıl)
VIII.-XI. yapı katları, Demir Çağı
XII.-XIII. yapı katları, Son Tunç Çağı - Orta Tunç Çağı
XIV. yapı katı, Asur Koloni Çağı MÖ 18. yüzyıl
XV. yapı katı, MÖ 19. yüzyıl
XVI-XIX. yapı katları, İlk Tunç Çağı
XX. yapı katı, Son Kalkolitik Çağ'dan İlk Tunç Çağı'na geçiş
XXI.-XXVII. yapı katları, Kalkolitik Çağ

Buluntular
Ortaçağ'ın geç evrelerine tarihlenen tabakalardaki kazılarda MS 12. – 13. yüzyıllara ait sikkeler tanımlanmıştır. Bunlardan Selçuklu sultanlarından I. Gıyaseddin Keyhusrev (1192-1195), Ala el-Din Keykübad'ın, (1219-1236), II. Gıyaseddin Keyhusrev'in (1236-1246), IV. Rükn el-Din Kılıç Arslan'ın (1257-1264) sikkeleri yanı sıra Selahaddin Eyyubi'nin (1170-1193) Harran'da basılmış sikkesi sayılabilir.

Aşağı şehir II. katında bulunan ayaklı kadehler, bardak ve kaselerden oluşan cam eşya koleksiyonu oldukça zengindir. Diğer buluntular arasında kandiller, fildişi bir tarak, koku şişesi, pişmiş toprak kandiller, kemik kaşıklar, yaprak şeklinde mermer aplik ve sikkeler sayılabilir.

Sağlam bir Bizans suru üzerine kurulmuş Selçuklu Dönemi surları sağlam korunmuştur. Bu surlardaki kazılarda kireçtaşı üzerine çalışılmış, usta bir hattatın elinden çıkmış olan kitabe, Diyarbekr Şahı Karaaslan'a aittir.

Sarayın merkez avlusu olduğu düşünülen bölümü 14,65 X 20,55 metre ölçülerinde olup mozaik köşelidir.

İslam Dönemi'ne ait 1,8 metre çapındaki bir kuyuya atılmış beş kişinin iskeletleri bulunmuştur. En altta yüzükoyun yatan iskeletin boyun hizasında Abbasi Dönemi'nden beş altın sikke ve gümüş sikkeler vardır. Altın sikkelerden biri Harunürreşid (766 – 709), ikisi ise Mütevekkil'e (822 – 861) aittir.

Değerlendirme
Tarihteki önemi Kommagene Krallığı'nın başketi olmasıdır. Dolayısıyla özellikle Helenistik Dönem krallıklarından biri olan Kommagene Kralı I. Antichus döneminde (MÖ 69 – 34) birçok kervan yolunun kesiştiği bir ticaret merkeziydi. Bu konumu nedeniyle birçok akının hedefi olarak istilalara uğramıştır. Bu istilalar içinde Hitit, Hurri, Asur, Urartu, Babil, Arami, Med, I. Pers İmparatorluğu, Grek, Roma, Bizans, Ermeni, Haçlı, Emevi, Abbasi, Selçuklu, Artuklu (1097-98), Eyyubi, Moğol ve Memluk sayılabilir.
 

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Sürük Mevkii / Adıyaman

Sürük Mevkii, Adıyaman il merkezinin güneyinde, eski Samsat İlçesi'nin kuzeydoğusunda yer alan bir höyüktür. Yerleşme günümüzde Atatürk Barajı suları altında kalmıştır. Buluntu dağılımına göre 130 x 90 metre boyutlarındadır. Gritille'ye 2 km. mesafededir

Araştırmalar
Höyük 1977 yılında Mehmet Özdoğan başkanlığında Aşağı Fırat Projesi kapsamında yapılan çalışmalar sırasında saptanmıştır. Bu çalışmada höyükten Klasik Dönem, Klasik Dönem sonrası ve Demir Çağı çanak çömlek parçaları toplanmıştır. Ele geçen yontmataş parçalar ise araştırma başkanınca Neolitik Çağ ağırlıklı olarak değerlendirilmektedir.

Daha sonra 1982-84 yıllarında Gritille kazısı sırasında Bryn Mawr Collage tarafından höyükte çalışmalar yapılmıştır.

Tabakalanma
Höyükteki yüzey toplamalarına dayanılarak Çanak Çömlekli Neolitik Çağ, Demir Çağı, Klasik Çağ, Helenistik Dönem, Roma, Bizans Ortaçağı ve Ortaçağ sonrası yerleşimleri olduğu ileri sürülmektedir.

Buluntular
Stein ve ekibi tarafından Neolitik Çağ çanak çömleği Gritille ile ilişkilendirilerek ayrıntılı biçimde incelenmiştir. El yapımı, saman ve mineral katkılı bu grup çanak çömlek kırmızımsı sarı yüzey renkli, açkılı ve daha az sayıda olmak üzere kahverengi yüzey renkli, hafif açkılı mal olarak tanımlanmaktadır. Çanak çömleğin açık havada ve düzgün olmayan bir biçimde pişirildiği düşünülmektedir. Biçim olarak düz ya da hafifçe dışa dönük ağızlı çömlekler çoğunluğu oluşturmaktadır. Yukarı dönük tutamakları vardır.

Yontmataş endüstrisinde uçlar, deliciler gibi yonga aletler vardır. Malzeme olarak yerleşmenin kuzeybatısındaki kireçtaşı tabakaları içinde bulunan ince gözenekli ve kahverengi çakmaktaşı kullanılmıştır.

Yüzey araştırmalarında ele geçen buluntuların değerlendirilmesiyle yerleşmenin bir Neolitik Çağ yerleşmesi olan Kumartepe ile çağdaş olduğu ileri sürülmektedir. Her iki yerleşme de Amik Ovası A ve B evreleri ile çağdaş olarak MÖ 6. binyılın ilk yarısına tarihlendirildiği belirtilmektedir
 

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Tille Höyük / Adıyaman

Tille Höyük, Adıyaman ilinin Kahta ilçesinin 30 km. doğusunda, Fırat'ın batı tarafında yer alan bir höyüktür. Höyüğün doğu, batı ve güney yamaçlarında eski adı Tille, günümüzde adı Geldibuldu olan küçük bir köy yerleşimi vardır. Fırat'a katılan bir derenin dar vadisindeki yerleşme doğu terasıyla birlikte 200 x 140 metre, 26 metre yüksekliktedir ve üstünde bir düzlük vardır.

Kazılar
Höyük, Karakaya Barajı su toplama alanında kalacak arkeolojik değerleri bulmak amacıyla yapılan yüzey araştırmaları sırasında 1977 yılında saptanmıştır. Kurtarma kazıları 1979 yılında David French başkanlığında yapılmıştır.

Buluntular
Geç Hitit Dönemi yapı katlarında, bölgede bugün olduğu gibi iki katlı evlerde yaşandığı ortaya çıkmaktadır. Bu dönemdeki yerleşimin her noktası, yangın geçirmiş Geç Tunç Çağı katların hemen üzerinde yer almaktadır. Öte yandan Geç Tunç Çağı yapı katının üzerine oturmuş olan Erken Demir Çağı yapı katının boyutları, mimari geleneği, yapı teknikleri ve kullandığı malzemeler çok farklıdır.

Ancak, 1989 yılı kazı çalışmalarına başkanlık eden İngiliz Arkeoloji Enstitüsü'nden David French, bu yargıların höyüğün sınırlı bir bölümünden elde edilmiş çanak çömleğe dayandırıldığını, kazılarda Geç Tunç Çağı'na ait hiçbir yapı katı bulunmadığını, söz konusu çanak çömleğin de Demir Çağı çanak çömleği olduğunu ileri sürmektedir. French ayrıca, yerleşimin yangından sonra terk edilmediğini ifade etmektedir. French'e göre Tille Höyük'te yerleşim, Erken Demir Çağı'nda başlamış, Geç Hitit Dönemi boyunca (MÖ 9. ve 8. yüzyıllar) ve II. Sargon'un MÖ 708'de Asur'u ele geçirmesine kadar devam etmiştir.

Fakat David French, 1990 yılı kazı sonuçlarında bu kararın acele verilmiş bir karar olduğunu belirtmekte, yangın geçirmiş yapı katının MÖ 1200'e tarihlenmesini önermektedir.

Değerlendirme
Tille Höyük kazıları ilk kez, muhtemelen II. Sargon'un ele geçirdiği 62 kentten biri olan Geç Hitit Dönemi'ne ait bir yerleşimin genel görünümünü sunmaktadır. Öte yandan, 1988 yılındaki kazılara başkanlık eden Geoffry Summers'e göre, Geç Tunç Çağı'na tarihlenen ve MÖ 10., belki de 11. yüzyıla ait buluntular, Bronz Çağı Çöküşü ardından yaşanan ve çok az tanınan genel çöküş hakkında önemli bilgiler vermektedir. Örneğin, Adıyaman bölgesi ve Elazığ – Malatya bölgesinin kuzey kesiminde, Geç Tunç Çağı'nı (Hitit) Demir Çağı'nın (Geç Hitit) kesintisiz izlemediğini söylemek mümkündür. Çünkü Tille Höyük'te yangına uğramış Geç Tunç Çağı yapı tabakalarından belirsiz bir süre sonra kurulan Demir Çağı katları, pek çok yönden farklılık gösteren yerleşimlerdir
 

ZeyNoO

V.I.P
V.I.P
Çakal / Adıyaman

Çakal, Adıyaman il merkezinin 11 km. güneybatısında, Çakal Köyü'nde yer alan bir düz yerleşmedir. Çakal Deresi'nin oluşturduğu dar bir vadi olan Çakal Vadi'sinin doğu yamacındadır.

Araştırmalar
Tille Höyük kazılarına bağlı olarak 1985-88 yılları arasında yürütülen Adıyaman Yüzey Araştırması sırasında S. R. Blaylock, David French ve G. D. Summers tarafından saptanmıştır. Tek tabakalı bir Halaf yerleşmesi olarak değerlendirilmektedir.

Buluntular
Yüzey araştırmalarında ele geçen çanak çömlek buluntularının tümü el yapımı, bol iri parça saman katkılı hamurlu, kaba mal grubudur. Buluntular arasında Halaf boyalılarından örnekler vardır. Bu boyalı mal grubu devetüyü zemin üzerine soluk ve koyu kahverengi, kırmızı, koyu kırmızı ve siyah boya ile üretilmiştir. Bezeme olarak bantlar, üçgenler, çapraz çizgiler gibi motifler kullanılmıştır. Bazı çanak parçalarının çok iyi kalitede olduğu belirtilmektedir
 
Top