• ÇTL sistemimiz sıfırlandı ve olumlu değişiklikler yapıldı. Detaylar için: TIKLA

Özel Eğitim Alan Çocuklar İçin Yardımcı Bilgiler

yeşüLL

limitsizsiniz...!
Özel üye
DİL GELİŞİM EGZERSİZLERİ DİL HAREKETLERİ:
Ø Dili dışarı çıkarmak
Ø Dili dudakların sağına soluna değdirmek
Ø Dili dışarı içeri çekmek
Ø Dili buruna doğru sokmak
Ø Dili çeneye doğru çıkarmak
Ø Dilin ucunu alt-üst dişlerle ısırmak
Ø Dil ile dudakları yalama.(yuvarlayarak)
Ø Dili üst ön dişlere değdirme
Ø Dili şıklatma (dil ile üst damağa vurup alt damağa çekerek ses çıkarma)
Ø Dil ucunu üst dişlerden en aşağıdaki ve en soldakine değdirme
Ø Dil ucunu alt dişlerden en sağdaki ve en soldaki üzerine değdirme
Ø Dili ağız içinde (u) biçiminde kıvırma (yanlarda)
Ø Dil ile dudakları ıslatma

DUDAK HAREKETLERİ
Ø Dudakları yanlara doğru(alt-üst)çekerek dişleri bitişik vaziyette gösterme
Ø Üst dişleri gösterme
Ø Alt dişleri gösterme
Ø Üst dudağı ısırma
Ø Alt dudağı ısırma
Ø İki dudağı da ağız içine almak
Ø Alt dudağı dışa döndürmek
Ø U sesi çıkarır gibi dudakları öne uzatmak
Ø Dudakları birbiriyle içe doğru sıkıştırmak
Ø Kalemi dudakları arasında tutmak
Ø Ruju dağıttığımız gibi iki dudağı birbirine sürtme değdirme

YANAK HAREKETLERİ
Ø İki yanağı aynı anda şişirme
Ø Sağ yanağı şişirme
Ø Sol yanağı şişirme
Ø Soldan sağa sağdan sola sürekli yanak şişirme
Ø İki yanağı dişler arasına çekme
Ø Dil ile sağ yanağı şişirme
Ø Dil ile sol yanağı şişirme

MİMİKLER
Ø Hayret
Ø Gülmek
Ø Kızmak
Ø Ciddi
Ø Korku
Ø Üzüntü
Ø Uyku
Ø Ağlamak
Ø Evet
Ø Hayır

ÇENE HAREKETLERİ
Ø Ağzı (çeneler gergin)açmak-kapatmak
Ø Alt çeneyi (ağız açık) sağa sola hareket ettirmek
Ø Alt çeneyi (ağız kapalı) sağa sola hareket ettirmek
Ø Soldan sağa sağdan sola sürekli yanakları şişirme
Ø İki yanağını dişler arasına çekmek
Ø Dil ile sağ yanağı şişirme
Ø Dil ile sol yanağı şişirme

BURUN HAREKETLERİ
Ø Burunu buruşturarak yukarı çekmek
Ø Burun deliklerini açmak

DİL GELİŞİM ALANI VE EGZERSİZLERİ NEFES ALMA
Ø Ağızda üfleme (dudaklar kapalı durumda)
Ø Burundan nefes alıp burundan verme
Ø Burundan nefes alıp ağızdan verme
Ø Ağızdan nefes alıp burundan verme
Ø Kamış(pipet) ile hava çekme
Ø Burundan iki defa nefes alıp, iki defa verme
Ø Ağızdan iki defa nefes alıp iki defa ağızdan verme
Ø Kağıt,pamuk,pinpon topu vb. bol nefes ile nesneyi üfleme (yakın-uzak mesafe)
Ø Nefesli müzik aleti çalma
Ø Balon şişirme
Ø Islık çalma
Ø Burun çekmek
Ø Öksürmek
Ø Horlama
Ø Esnemek
Ø İç çekmek

GIRTLAK HAREKETLERİ

Ø Tükürerek yutkunma
Ø Su yutma
Ø Gargara yapma
Ø Gırtlaktan öksürme (ses ayarlama)
 
DİL GELİŞİM EGZERSİZLERİNİN UYGULANMA YÖNTEMLERİ

A Konuşma Organlarının Çalıştırılması

1- Emmek: Kamış kullanarak değişik içeceklerin içirilmesi. Eğer kamışı çocuk ağzında tutamıyorsa kamışın etrafına lastik sararak yada farklı şeylerle destekleyerek kamışın ağız kısmı kalınlaştırılabilir.
- Alıştırmaya başlangıç olarak 9 mm lik hortumlarda kullanılabilir(gerekl i ise)
- Emmeyi öğretmek;Terapist kamışı meyve suyunun içine sokar emerek kamışa meyve suyunu çeker.Üst kısmından kamışı kapatarak kamışı bardaktan çıkarır.Kamışı düz olarak çocuğun ağzına sokar.Çocuk kamışın içindeki meyve suyunu bu şekilde emer.İkinci aşamada kamış biraz daha havaya kaldırılır ve kamış bu pozisyonda iken meyve suyunu emer.

Not:Terapist çocuğa emme sonrası davranışları gösterir.Ağzını şapırdatır.”mmm çok güzel ”gibi sözel uyarılar verir.

2- Üflemek: Öncelikle derin nefes alıp verme nefes alırken “f ve p”sesini çıkarmak gibi çalışmalar yapılmalıdır.
- Küçük bir mumu söndürmek- Küçük renkli makyaj pamukları araç olarak kullanılabilir.Pamuk masaya konur çocuk üfleyerek pamuğu hareket ettirir.
- Bir kase deterjanlı su hazırlanır.Çocuk kamışla üfleyerek balonlar yapmaya çalışır.
- İçinde küçük bir top olan plastik düdük üflemeye çalışır.
- Küçük plastik bir borazan (flüt)ile üfleme çalışılır.
- Bir pinpon topu ile üfleyerek masada oyun oynanır.

3- Çiğneme: Çiğneme dil dudak ve yanak kaslarının ortaklaşa çalışmasıyla ortaya çıkan bir harekettir. Yanakil çiğneme de aşağıdan yukarı ,yukarıdan aşağı doğru dairesel hareketler yapar.Isırmak:Çocuğa elma havuç gibi katı yiyecekler vererek ısırması istenir.Sağ ve Sol yanakta çiğneme:Bir parça bisküvi çocuğun bir yanağının içine konulur.Çocuk dil yardımı ile bisküviyi yanaktan alır ve çiğner.Aynı çalışma diğer yanakta da yapılır.Ağız kapalı çiğnemek:Bu çalışma için çok zor bir harekettir.Sürekli alıştırma gerekir.(haşlanmış patates gibi yumuşak katı yiyeceklerle çalışılır)Çocuğa 30sn süre ile çiklet çiğnetilir. Dil: Çocuğun dilinin ucuna bir parça bisküvi konulur.Çocuk bisküviyi dil yardımı ile ağzının içine alır. Bir parça reçel ve çikolata (saralle gibi)çocuğun üst dişi ile dudağı arasına konur,çocuk dili yardımı ile bunu ağzına alır ve çiğner. Dilin Yön Değiştirme Hareketleri:
- Bir parça reçel veya çikolata çocuğun yanağının içine konur.Çocuk dili ile ağzına iter ve çiğner.- Bir parça lokum çocuğa verilir ve çiğnemesi istenir.
- Küçük bir parça bisküvi çocuğun yanak içlerine diş etlerinin üzerine konur.Çocuk dili ile bunu alıp çiğnemeye çalışır.(önce bir sonra diğer yanağa)
- Sağ ve sol yanak içine aynı anda birer parça bisküvi konur.Çocuk yanak içine konan bisküvilerin ikisini birden ağız içine alıp çiğnemeye çalışır.
- Küçük bir kaşık çocuğun ağzına sokulur ve kaşık dilin üzerine bastırılır.Çocuk bunu dilini kaldırarak karşı koymak isteyecektir.Çocuk bu tepkiyi verince diş fırçası ile çocuğun dilinin üzeri hafif hafif fırçalanır.

Dil Çıkarma Alıştırmaları:
- Çocuğun dudaklarına reçel sürülür,çocuk reçeli yalamaya çalışır.
- Bir lolipop alınıp,çocuğun bunu yalamaya çalışması sağlanır.
- Dudakların alt ve üst kısmına (bıyık yerine ve çene üstüne )reçel sürülür.Çocuk dilini üst ve alta mümkün olduğu kadar uzatmaya çalışarak reçelleri yalamaya çalışır.

Dili İçe Çekme Çalışmaları:
- Çocuğun dilinin ucuna bir parça çikolata bisküvi konulur çocuk dilini içeri çekerek yiyeceği çiğnemeye çalışır.- Biraz seloteyp veya bandı çocuğun dil ucuna sarılır.Bu bant hafifçe çekilerek dil dışarıya çıkarılmaya çalışılır.

Dudak Hareketleri: Hareketlerin Taklidi:Çocuğa üzerinde çeşitli yüz mimiklerinin bulunduğu kartlar verilir.(ağlama,gülme ,kızma,üzülme vb.)ve çocuktan bunları taklit etmesi istenir.Duvara asılı bir ayna karşısında çocuk ile birlikte geçilir dudak çeşitli şekillere sokulur ve çocuktan yapması istenir.Terapist çocukla karşılıklı oturup, gülme, kızgınlık, somurtma, sırıtma, öpme, hapşurma vb. hareketlerini tekrarlar. Çocuk düğmeyi dişleri ile dudak arasına koyar,terapist lastiği hafifçe çeker ve hafifçe lastiğe vurur lastik hareket eder,çocuk bu hareketi dudaklarında hisseder.Aynı çalışma düğme ağız içinde dudakta yapılabilir. Kamışla meyve suyu ve başka içecekler içirilir.Bir kaşığa biraz yiyecek konulur,çocuğun ağzına doğru uzatılır.Çocuk üst dudağı yardımı ile yiyeceği kaşıktan almaya çalışır.Terapist kaşığı yavaşça çekerek çocuğa yardımcı olur.

Ağız Alıştırmaları: Terapist çeşitli dil dudak ve çene hareketleri yaparak çocuktan bu hareketleri taklit etmesini ister. Bir tabağa reçel yada süt konulur çocukla birlikte yalama çalışması yapılır. Çocuğa dondurma,şeker ve lolipop yalatılmaya çalışılır. Çocukla derin nefes alma,yanakları şişirme,üfleme çalışmaları yapılır.

TEMEL ALIŞTIRMALAR- Dili diş ve dudaklar arasından çıkarma(ağız açık olarak)- Dili içeri çekme- Dili ağız dışında sağa sola hareket ettirmek
 
Tuvalet eğitimi

Materyal:Lazımlık,çocuk için tuvalet oturağı.

Nasıl yapacaksınız:Tuvalet eğitimine ne zaman başlayacağınız,çocuğunuzun fiziksel gelişimine bağlı.Çünkü boşaltım organlarının kontrolü belirli sinir dokularının gelişimine bağlıdır.Genelde çocuklar iki-üç yaşında buna hazırdırlar.

AZRIN ve FOXX (1981),bunun için şu basit testi öneriyorlar: Çocuğunuz iki-üç saat kuru kalabiliyor mu? Bunu tespit edin.Bu çişini kontrol edip edemediğine dair bir belirtidir.Bunun dışında giyinip-giyinemediğine ve sizi anlayıp-anlamadığına dikkat edin.Eğer test olumluysa tuvalet eğitimine başlayabilirsiniz.Değilse,biraz daha beklemelisiniz ve bu arada iletişime ve giyinip soyunmaya yönelik çalışmalara devam edebilirsiniz.

Öğrenmelerin çoğunda olduğu gibi tuvalet eğitiminde de görerek öğrenme çok önemlidir.Bundan dolayı tüm aile üyelerinin tuvaleti kullandığını çocuğunuza gösterin.

Altını ıslatan çocukların çoğu tuvalette gevşeyip rahatlayamadıkları için mesanelerini tam olarak boşaltamazlar. Otistik çocuklarda bu sorun çok yaygındır, çünkü yüksek hareketlilik düzeylerinden dolayı sürekli gergin bir durumdadırlar. Bundan dolayı tuvalet eğitimi rahat bir ortamda gerçekleşmelidir. Tuvalet rahat ve ısısı normal olan bir yer olmalıdır ( çocuğunuzla birlikte, resimlerle orayı güzelleştirebilirsiniz ). Doğru bir davranışta çoğunuzu ödüllendirmeniz gerektiğini unutmayın.

Önce çocuğunuzun hangi saatlerde tuvalet ihtiyacının olduğunu tespit edin. Bu saatlerde onu tuvalete oturtabilirsiniz. Eğer tuvalete yaptıysa bunu övmelisiniz, altına yaptıysa kızmadan ve tepki göstermeden altını değiştirmelisiniz.

Yaşça büyük olan çocuklarda altını ıslatma sorunu bir şeye tepki olabilir. Aile içinde bir huzursuzluk, bir şeyden korkma yada ders baskısı alt ıslatma sorununun sebebi olabilir. Ancak bu durumda da sakin kalmak ve sebeini bulmak gerekir.


Yıkanma / Dişleri Fırçalama

El yıkama:Çocuğunuzla birlikte ellerinizi yıkayın siz ellerini sabunlayın,o suyun altına tutup durulasın.Ancak ellerini birbirine sürtmesi gerektiğini öğretin.Ellerini nasıl kurulayacağını gösterin ve ona yardımcı olun.

Ellerini sabunlamasını da öğretin,bunun için sıvı sabun daha uygun olur,çünkü kuru sabun ellerinden kayabilir.

Çocuğunuza muslukta “kırmızı” “mavi”nin ne anlama geldiğini anlatın.

Banyoda aynı adımları uygulayın.Önce siz sabunlayın o durulasın.Sonra kendi sabunlansın ve en sonunda da banyo suyunu ayarlamasını öğretin.

Diş fırçalama: SCHOPLER,bunun için önce parmak kullanılmasını öneriyor.Parmağınıza diş macunu sürüp çocuğun damaklarına masaj yapın.Bazı çocuklar değişik tatlara karşı hassas olabilirler.Çocuğunuzun sevdiği bir diş macunu bulana kadar biraz uğraşmanız gerekebilir.Daha sonra aynanın önünde nasıl diş fırçalayacağını gösterin.Önce elini tutup yönlendirin,sonra kendi yapsın siz gözleyin.

Genç otistiklere vücut bakımının diğer alanları da öğretilmeli: Saç yıkama-kurutma,tırnak bakımı ve uygun miktarlarda bakım ürünlerinin kullanılması.

Önemli olan baştan itibaren düzenli bir vücut bakımı alışkanlığının kazandırılmasıdır:Sabah akşam diş fırçalama,günlük duş ve yemeklerden önce,tuvaletten sonra el yıkama rutin alışkanlıklar olmalıdır.
 
SINIFTA DİKKAT EKSİKLİĞİ ETKİNLİKLERİ

Eşleştirme-Hafıza (Memory) oyunu

Eşli nesne kartlarının ters çevirilip, sırayla ikişer tane açılması ile aynı resimleri bulma oyunudur. Çocuğun dikkat süresine göre kartlar az sayıdan başlanmalı, başarılı oldukça kart sayısı artırılmalıdır.

İki resim arasındaki farkları bulma

Çocuğun yaşı ve dikkat süresine göre belirlenmiş iki resmin arasındaki farkları bulma şeklinde oynanır. Farkların sayısı ve belirginliği çocuğun dikkat süresine göre önce az sayıda ve daha belirgin olmalıdır. Çocuk başarılı oldukça fark sayısı artırılıp, belirginliği azaltılır.

Labirent tamamlama

Bir başlangıç ve bitiş noktası olan, çocuğun elini kaldırmadan ve gözünü ayırmadan kalemle takip ederek çıkışa ulaşacağı labirenti çizme çalışmasıdır. Labirentin boyu çocuğun dikkat süresine göre kısaltılıp uzatılmalıdır.

Sınırları belirlenmiş yol boyunca araba sürme, parmak gezdirme

Yerde ipler, kurdeleler ve benzeri nesneler kullanılarak oluşturulmuş ince hat arasında kenarlara dokunmadan araba sürme veya bir nesneyi ilerletme şeklinde oynanır. Aynı çalışma bir kâğıda çizilmiş devamlılığı olan kıvrımlı çizgileri parmağını kaldırmadan takip etme şeklinde de yapılabilir.

Eksik nesneyi bulma (Resimden ve gerçek nesnelerden)

Masanın üzerine konulmuş nesnelere çocuğun tek tek bakması sağlanır. Çocuk arkasını döner ve nesnelerden birisi saklanır. Çocuktan eksik olanı bulması istenir. Masadaki nesnelerin sayısı, çocuğun dikkat süresine göre azaltılıp, çoğaltılabilir. Eğer nesneleri aklında tutamıyorsa, gözlerini kapatmadan önce masadaki nesneler hakkında tek tek konuşulur. Bu çalışma nesnelerin hepsinin saklanıp, çocuğun tümünün ismini söylemesi şeklinde ve nesneler yerine nesne kartları kullanılarak da oynanır.

Benzer bir etkinlik de aynı çalışmanın resimlerle yapılanıdır. Çocuğa komposizyon bir resim gösterilip resimde bulunan belirli ayrıntılara ve nesnelere dikkat etmesi istenir. Daha sonra ayrıntılardan bir ya da birkaçı eksik bir resim gösterilip olmayanı bulması istenir. Resimdeki ayrıntılar hakkında sorular sorulur.

Örüntü oluşturma

Belirli bir kurala dayalı olarak dizilmiş nesneler veya nesne resimleri ile oluşturulmuş sıranın aynısını sıranın altına çocuğun dizmesi istenir. Önce örüntüyü kopyalama, daha sonra yarım kalmış örüntüyü tamamlama, örüntünün eksik kısımlarını tamamlama ve en son olarak da bağımsız örüntü oluşturma şeklinde çalışılır. Renkler, şekiller, sayılar, desenler gibi nesnelerin çeşitli özelliklerine göre örüntüler oluşturulabilir. Örüntüdeki özelliğin renk olduğunu varsayarak birim sayısı çocuğun dikkat süresine göre şu şekilde artırılabilir. ( 1+1=sarı, mavi, sarı, mavi…; 1+2= mavi, sarı, sarı, mavi, sarı, sarı…; 1+1+1= sarı, mavi, yeşil, sarı mavi, yeşil…; 2+2 şeklinde çoğaltılabilir.)

Resmi verilen nesnenin eksik parçalarını bulma

Günlük hayatta çok karşılaşılan bir varlığın eksik kısmını bulma ve tamamlama şeklinde oynanır. Eksik kısımların sayısı çocuğun dikkat süresine göre artırılır ya da daha karmaşık ve daha çok ayrıntısı olan resimler seçilir.



Bul-yap tamamlama

Parça sayısı azdan çoğa doğru bir yol izleyecek şekilde, resmin tamamlanmış haline bakarak ya da bakmadan parçalardan bütün oluşturma şeklinde çalışılır. Benzer çalışma bir resmin içindeki boşluğa denk gelecek bir parçanın, birden fazla seçenek arasından bulunması ya da verilen parçanın resimde hangi boşluğa denk geleceğini bularak resim üzerinde görsel ipuçları ile tahmin etme şeklinde de yapılır.

Aynısını ve farklı olanı bulma, simetriğini (Nesne gruplarından)

2–6 adet nesneden oluşan nesne grupları arasından, verilen nesneye benzer ya da farklı olanı bulma şeklinde oynanır. Aynı çalışma verilen şeklin simetriğini bulma şeklinde de yapılabilir. Çocuğun, arasından aynısını ya da farklı olanını bulacağı nesne grubundaki resim sayısı çocuğun dikkat süresine göre azaltılıp, çoğaltılmalıdır.

Belirtilen özelliklere sahip olan ve olmayan resmi ya da nesneyi bulma

Rengi, boyu, büyüklüğü, genişliği, deseni, şekli vb gibi özellikleri verilen nesneyi ya da resmi seçenekler arasından bulma şeklinde oynanır. Seçenek sayısı çocuğun dikkat süresine göre artırılmalıdır.

Bir nesnenin uzun süreli takibi

Çocuktan havada uçurulan oyuncak bir uçak ve benzeri bir nesneyi gözlerini ayırmadan takip etmesi istenir. Çocuğun dikkatini yoğunlaştırabildiği süre belirlenip, bu süre aşamalı olarak artırılarak, belirlenen süre kadar bakması için (saat kurma ve benzeri yöntemlerle) yönlendirilir.

Belirtilen sesle başlayan yeni kelimeler bulma oyunu

Verilen sesle başlayan yeni kelimeleri aklından türetme ya da resimlerin arasından bulma şeklinde oynanır.

Verilen sesi, ritmi taklit etme

Müzik aletleri kullanılarak, masaya vurularak ya da el çırparak yapılan basit ritimleri taklit etme şeklinde oynanır. Aynı şekilde çocuktan dinletilen bir sesi ( uçak sesi gibi çevresel sesler) taklit etmesi, istenilen sesi teypte çalan sesler arasında ayırt etmesi istenerek de yapılabilir.

Boyama ve çizme çalışmaları:
Basitten zora doğru bir sıra izlenerek örneği bulunan çizgileri taklit etme ya da verilen resmi aynı renklerde boyama çalışmaları yapılır. Aynı zamanda bağımsız boyama ve çizgi çalışmaları da dikkat süresini uzatan etkinliklerdendir.
Bunlara ek olarak, makasla kesme, cetvelle kalıp çıkarma, bir kaptan diğerine kürekle nesne aktarma, legolardan nesneler yapma gibi çalışmalar da çocuğun dikkatini etkinliklere yoğunlaştırmasını ve dikkat süresinin artmasını sağlayan çalışmalardır
 
Çocuğuz kekemelik davranışı gösteriyorsa........

Kekemelik davranışı gösteren çocukların tedavisinde iyi sonuç alınabilmesi için terapist ile anne-babanın işbirliğine ihtiyaç vardır. Öğretmen için okuldaki iletişiminde, anne-baba için evdeki iletişiminde aşağıdaki önerilere uymamız, uymanız yararlı olacaktır.

1. Kekemelik konusunda kendi olumsuz duygularınızı giderin. Sizin geriliminiz ona da yansıyacaktır. Çocuğunuzu “normal çocuk” gibi kabul edin. Unutmayın ki hecelerin %10’unda kekeliyorsa, %90’ini da kekelemeden söylemektedir. “İleride ne olur?”diye endişelenmek yerine; ona nasıl yardim edeceğinizi düşünün.

2.Çocuğunuzun üzerindeki konuşma baskısını azaltın.

A. Çocuğunuz konuşurken onu dikkatle dinleyin. Gözleriniz onda olsun. Yüzünüzde endişeli veya gerilimli bir ifade olmamasına özen gösterin.

B. Çocuğunuz konuşurken sabırla bitirinceye kadar bekleyin. Sözünü kesmeyin. Bitirdikten sonra acele cevap vermeyin. Çocukla olan diyalogunuz telaşlı bir hava içinde geçmesin.

C. Sürekli soru sormaktan vazgeçin. Sorularınız “EVET, HAYIR”veya kısa ifadelerle yanıtlanabilir olsun. Kendi arzusuyla konuşmaya baslarsa ona istediği kadar zaman tanıyın.

D. Onunla konuşurken kullandığınız ses tonuna da dikkat edin. Bazen kelimelerle ifade etmediğinizi ses tonunuz ele verir.

3. Çocuğunuzun üzerindeki genel stresi azaltın.

A. Gündelik hayatınız çok konuşmalı mı geçiyor? Dinlenmeye ve gevşemeye zaman kalmıyor mu? Çocuğunuz ne yalnız kalmalı, ne de aşırı bir telaş ve koşuşma içinde yaşamalı. Sakin bir yaşayışı olmalı.

B. Davranış ve tutumunuz çocuğu utanç ,suçluluk ve yetersizlik duyguları içine itmemeli. Çocuk kendisini reddedilmiş, itilmiş, hor görülmüş hissetmemeli. Bu gibi duyguların oluşturduğu endişeler sonradan kekemelik olarak ortaya çıkabilir.

4. Çocuğunuza zaman ayırın.

A. Çocuğunuzla elinizden geldiğince birlikte olmaya çalışın. Nasıl konuşursa konuşsun sizin için değerli olduğunu, konuşma seklinin ve düzeninin önemli olmadığını çocuğa hissettirin. Çocuğunuza uygun bir ses tonuyla ve hecelemeden, akıcı bir üslupla bol bol okuyun. Seçtiğiniz kitap ve konuların içeriğinin çocuğun akademik düzeyine uygun olduğu kadar; grameri, dilinin ağırlığı açısından da çocuğun durumuna uygun olmasına dikkat edilmeli.

B. Okuma konusunu bitirdikten sonra,çocuğun cümleleri tekrarlamasına bazen de hikayeyi kendi sözleriyle size anlatmasına izin verin. Kitap hakkında soru sormaktan kaçının. Kitap okumak yerine masal, hikaye, hatırada okunabilir, anlatılabilir. Çocuklar küçüklük hikayelerini dinlemeyi çok severler.

C. Çocuğunuzun dil ve konuşmayla ilgili deneyimleri zevk verici olsun. Konuşmasını kızmak, azarlamak, cezalandırmakla değil mutluluk veren olaylarla destekleyin.

D. Duygu ve heyacanlarını sözle ifade etmesine imkan tanıyın, söylediklerini önemseyin. İfadede güçlük çekiyorsa ona yardımcı olun. Ama asla ifade ve sözcüklerini çocuğun ağzından alıp siz söylemeyin.

5. Çocuğunuzun konuşmasına siz iyi bir model olun.

A. Gerek konuşurken, gerekse de okurken konuşma ve okuma hızınızı yavaşlatın. Bu konuda kendinizi eğitmeniz gerekebilir. Cümleler ve kelimeler arasındaki zamanı uzatmakla ise başlayın. Sonra kelimeleri de yavaş söylemeye gayret edin. Asla heceleyerek okumayın.

B. Konuşmanızı yavaşlatmanız yani sıra zahmetsiz ve yumuşak tarzda konuşmaya çalısın. Çocuğunuzun da öğrenmesi gerekecek olan budur.

6. Çocuğunuzun kekelemesine uygun tepkiler verin.

A.“uygun tepki” çoğu zaman hiç tepki vermemek, KEKELEMIYORMUS gibi sabırla çocuğu dinlemek, konuşmasını alay yapmamaktır.

B. Ancak bazı kelimeleri söyleyememek, takılmak çocuğa çok sıkıntı verebilir. Böyle zamanlarda sizden tepki gelmemesi daha da kötü olabilir. Bir şey söylemek ihtiyacı duyabilirsiniz.

C. Bu gibi durumlarda ses tonunuzda acımak,olumsuz bir yorum,kaygı ya da şaşkınlık ifadesi bulunmaksızın, hatta alaysız bir tarzda hafifçe gülümseyerek “bu kelime uğraştırdı seni”, “bazen zor oluyor değil mi?” gibi sözler söylemeniz gerekebilir. Bu gibi sözler çocuğun gayretini tanıdığınızı ve kekelediği için onu suçlamadığınızı ifade edecektir.

D. “Konuşmasını düzeltmekten , daha yavaş konuşursan kekelemezsin, yüzünü öyle yapma” gibi iyi niyetli ama olumsuz ifadelerden kaçının. Bu gibi davranışların çocuğu kekelemesinin sorumlusu yapmak gibi suçlayıcı etkisi vardır.

E. Kekelemesi hakkındaki duygularını onunla konuşmaktan çekinmeyin. Kekelemesinin üzerinde durulmamalıdır. Ancak çocuk duygularını açtığı taktirde onun duygularını tanıyın, paylaşın. Kekelemesi hakkında konuşmak tabu değildir. Yalnız “kekelemek” yerine “konuşma zorluğu” ifadesini kullanırsanız onu damgalamaktan kurtulursunuz. Herkesin bir takım zorlukları olabileceğini ifade edin.

 
Geri
Top