İKİNCİ FASIL : MAL SİGORTASI
BİRİNCİ KISIM : UMUMİ HÜKÜMLER
A - SİGORTA EDİLEN MENFAAT:
I - MENFAAT SAHİBİ:
Madde 1269 - Bir malı muayyen rizikolara karşı temin etmekte para ile ölçülebilecek bir menfaati olan malik, malikin adi veya rehinli alacaklısı, malın muhafazasından dolayı malikine karşı mesul olan acenta, kiracı, komisyoncu ve diğer kimseler, malın muhafazasında hakikaten menfaatli olan kimseler yahut bunların kanuni temsilcileri, bu menfaati sigorta ettirebilirler.
II - DİĞER BİR KİMSENİN NAM VE HESABINA YAPILAN SİGORTA:
1. UMUMİ OLARAK:
Madde 1270 - Bir kimse diğer bir kimsenin nam ve hesabına dahi sigorta akdedebilir; şu kadar ki; o kimse, nam ve hesabına hareket ettiği kimseyi temsile salahiyetli değilse sigorta priminden dolayı bizzat mesul olur.
Nam ve hesabına sigorta mukavelesi yapılan kimse rizikonun gerçekleşmesinden önce veya sonra icazet verirse sigortadan faydalanır.
Diğer bir kimsenin nam ve hesabına yapıldığı, mukavele şartlarından anlaşılmıyan bir sigorta mukavelesi bunu yapmış olan kimsenin nam ve hesabına yapılmış sayılır.
2. VEKİL İLE MÜVEKKİL ARASINDAKİ MÜNASEBET:
Madde 1271 - Vekaleten akdolunan sigorta müvekkil tarafından kabul olunduğu takdirde vekil vekalete uygun olarak hareket etmiş sayılır. Sigorta şartlarına dair müvekkil talimat vermemiş ise vekil, vekaleten sigorta ettireceği yerdeki mutat şartlar dairesinde sigorta akdetmeye mecburdur.
III - ALACAKLININ MENFAATİ:
1. ACZE KARŞI SİGORTA:
Madde 1272 - Bir alacaklı alacağını, borçlunun aczi rizikosuna karşı sigorta ettirebilir. Bu takdirde aksine mukavele yoksa sigortacı, ilk önce borçlunun mallarına müracaatla bunları sattırarak alacağını tahsil etmesini sigorta ettiren alacaklıdan istiyebilir.
2. AYNİ BİR HAKLA TEMİN EDİLEN ALACAK SAHİBİ:
A - HALEFİYET:
Madde 1273 - Menkul ve gayrimenkul mallarla gemiler üzerine haciz koyduran veya bunları rehin alan yahut bunlar üzerinde hapis hakkı veya buna benzer imtiyazlı bir hakkı haiz olan alacaklılar mezkur şeyleri sigorta ettirmişler ise, hasar vukuu halinde ödenmesi gereken tazminat ancak mezkur alacaklılara nazaran alacaklarının taalluk eylediği sigortalı şeyler yerine geçmiş sayılırlar.
B - TEMİNATIN KAFİ OLMAMASI HALİNDE:
Madde 1274 - Sigorta olunan şeye hakkı taalluk eden alacaklıların imtiyaz dereceleri birbirinden farklı ise bu şeyin değeri imtiyaz derecesi sonradan gelen alacaklının alacağını ifaya kafi olmadığı nispette bu alacaklı o şeyi sigorta ettiremez.
IV - MÜŞTEREK MENFAATLERİN SİGORTASI:
Madde 1275 - Bir malın veya o mala mütaallik bir hakkın yalnız bir kısmında menfaat sahibi olan kimse kendisine ait olan kısmından fazlasını da sigorta ettirmişse sigortanın bu fazlaya ait kısmı onda ilgisi olanlar hesabına yapılmış sayılır.
V - MÜKERRER SİGORTA REASSÜRANS:
Madde 1276 - Mükerrer sigorta (Reassürans) inhisarı hakkındaki hükümler mahfuz kalmak üzere sigortacı, sigorta ettiği menfaati dilediği şartlarla tekrar sigorta ettirebileceği gibi sigorta ettiren kimse dahi sigorta primini sigorta ettirebilir.
Mükerrer sigorta, sigortacının sigorta ettirene karşı olan borçlarını ıskat etmez ve sigorta ettiren kimseye, mükerrer sigortayı yapan sigortacıya karşı doğrudan doğruya dava hakkı vermez.
B - RİZİKO:
I - MEŞRU OLMASI:
1. CAİZ OLMIYAN SİGORTA:
Madde 1277 - Sigortadan faydalanan veya sigorta ettiren kimsenin kanunla yasak edilmiş ve ahlaka (Adaba) aykırı olan fiilinden doğabilecek bir zarara karşı sigorta yapılamaz.
2. SİGORTA ETTİRENLE SİGORTADAN FAYDALANAN KİMSENİN KUSURU:
Madde 1278 - Mukavelede aksine hüküm olmadıkça sigortacı, sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin yahut fiillerinden hukukan mesul bulundukları kimselerin kusurlarından doğan hasarları tazmin ile mükelleftir. Fakat hiçbir halde sigortacı sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin kasdından veya aksi mukavelede yazılı değilse sigorta edilen malın ayıbından doğan hasarları tazmine mecbur olmaz.
II - RİZİKONUN GERÇEKLEŞMİŞ OLMASI:
1. MUKAVELENİN YAPILDIĞI SIRADA:
Madde 1279 - Mukavelenin yapıldığı sırada sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimse, rizikonun gerçekleşmiş olduğunu yahut sigortacı rizikonun gerçekleşmesi imkanı kalmadığını bilmekte iseler sigorta mukavelesi hükümsüzdür; şu kadar ki; birinci halde sigortacı sigorta primini istiyebilir.
2. SİGORTACININ MESULİYETİ BAŞLAMADAN ÖNCE:
Madde 1280 - Sigortacının mesuliyeti başlamazdan önce sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin fiil ve tesiri olmaksızın rizikonun gerçekleşmesine imkan kalmazsa sigortacı prime hak kazanmaz.
III - VÜSAT VE ŞÜMULÜ:
1. UMUMİYET ESASI:
Madde 1281 - Sigortacı, harb ve isyandan başka bir sebeple mallara arız olan telef ve tagayyür gibi bütün hasarlardan mesul olur.
Sigortacının, 1 inci fıkra gereğince mesul olduğu rizikolardan biri sigorta poliçesinin hükmünden istisna edilmişse vaki hasarın istisna edilen rizikolardan doğduğunun ispatı sigortacıya aittir.
2. MÜDDET:
Madde 1282 - Aksi kararlaştırılmış olmadıkça sigortacı, primin ödendiği tarihten itibaren gerçekleşen rizikolardan mesuldür. Sigortanın devam müddeti mukavelede yazılı değilse tarafların müşterek maksadiyle mahalli teamül ve sair haller göz önünde tutularak mahkemece tayin olunur.
C - TAZMİNAT ESASI:
I - AŞKIN SİGORTA:
1. UMUMİ OLARAK:
Madde 1283 - Sigortacı, sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin ancak hakikaten uğradığı zararı tazmine mecburdur. Sigorta bedeli sigorta olunan menfaatin değerini aşarsa sigortanın bu değeri aşan kısmı batıldır. Bu sebeple sigorta bedeli indirilir, sigorta priminin dahi ona tekabül eden kısmı indirilir ve primin fazla tahsil edilen kısmı geri verilir; şu kadar ki; menfaat değeri tarafların rey birliği ile seçtikleri bilir kişiler tarafından önceden takdir ve tahmin edilmiş ve taraflarca kabul olunmuşsa sigortacı bu değere itiraz edemez.
2. UMULAN KARIN SİGORTA ETTİRİLMESİ HALİNDE:
Madde 1284 - Bir maldan elde edilmesi umulan karın makul haddi aşan kısmı, sigorta edilemez.
II - BİRDEN ÇOK SİGORTA:
1. MÜŞTEREK SİGORTA:
Madde 1285 - Bir menfaat birden çok sigortacı tarafından aynı zamanda ve aynı rizikolara karşı sigorta olunduğu takdirde yapılan mütaaddit sigorta mukavelelerinin heyeti umumiyesi ancak sigorta olunan menfaatin değerine kadar muteber tutulur. Bu takdirde sigortacılardan her biri sigorta bedellerinin toplamına nazaran sigorta ettiği bedel nispetinde mesul olur.
Mukavelelere göre müteaddit sigortacılar müteselsilen mesul oldukları takdirde sigorta ettiren kimse, uğradığı zarardan fazla bir para istiyemiyeceği gibi sigortacılardan her biri yalnız kendi mukavelesine göre ödemekle mükellef olduğu bedele kadar mesul olur. Bu halde ödemede bulunan sigortacının diğer sigortacılara karşı haiz olduğu rücu hakkı, sigortacıların sigortalıya mukavelelere göre ödemeye mecbur oldukları bedeller nispetindedir.
2. ÇİFTE SİGORTA:
Madde 1286 - Değerinin tamamı sigorta olunan bir menfaat sonradan aynı kimse tarafından aynı rizikolara karşı sigorta ettirilemez; sigorta ettirilmişse ancak aşağıdaki hallerde ve şartlarla muteber sayılır:
1. Sonraki ve önceki sigortacılar muvafakat ederlerse;
Bu takdirde sigorta mukaveleleri aynı zamanda yapılmış sayılarak hasar vukuunda sigorta bedeli 1285 inci maddede gösterilen nispette sigortacılar tarafından ödenir;
2. Sigorta ettiren kimse önceki sigortadan doğan haklarını ikinci sigortacıya devir veya o haklardan feragat etmiş ise;
Bu takdirde devir veya feragatin ikinci sigorta poliçesine yazılması lazımdır; yazılmazsa ikinci sigorta mukavelesi hükümsüz sayılır;
3. Sonraki sigortacının ancak önceki sigortacının ödemediği tazminattan dolayı mesuliyeti şart kılınmış ise; bu halde önceden yapılmış olan sigortanın ikinci sigorta poliçesine yazılması lazımdır; yazılmazsa ikinci sigorta mukavelesi hükümsüz sayılır.
3. KISMİ SİGORTA:
Madde 1287 - Sigorta olunan menfaatin değerinin tamamı önceki mukavele ile temin edilmemişse bu menfaat, geri kalan değerine kadar, bir veya birkaç defa daha sigorta ettirilebilir. Bu takdirde o menfaati sonradan sigorta eden sigortacılar değer bakıyesinden dolayı mukavelelerin tarihleri sırasiyle mesul olurlar. Aynı günde yapılmış olan mukaveleler aynı anda yapılmış sayılır.
III - MENFAAT DEĞERİNİN ALTINDA OLAN SİGORTALAR:
Madde 1288 - Sigorta bedeli, sigorta değerinden aşağı olduğu takdirde ve sigorta edilmiş menfaatin bir kısmının halele uğraması halinde sigortacı aksine mukavele bulunmadıkça sigorta bedelinin sigorta değerine olan nispeti neden ibaretse zararın o kadarından mesul olur.
Sigortacının sigorta bedelini aşmıyan zararın tamamından mesul tutulacağı şeklinde sigorta mukavelesinin değiştirilmesini sigorta ettirenin rizikonun gerçekleşmesinden önce istemesi halinde, bu isteğin noter protestosu ile sigortacıya bildirildiği günden sonra gelen günden itibaren akit hükümleri, kendiliğinden, sigortacının sigorta bedelini aşmıyan zararın tamamından mesul bulunduğu şeklinde değiştirilmiş olur. Sigortalı, tarifede derpiş edilen prim farkını esas primin ödenmesine ait hükümler uyarınca öder.
IV - SİGORTACININ TAHKİK SALAHİYETİ:
Madde 1289 - Sigortacı sigorta olunan menfaatin konusu olan malın değerini tahkik için o malı dilediği zaman muayene edebilir.
D - SİGORTA ETTİRENİN MÜKELLEFİYETİ VE BORÇLARI:
I - İHBAR MÜKELLEFİYETİ:
1. MUKAVELE YAPILIRKEN:
Madde 1290 - Sigorta ettiren kimse, sigortacının mukavele yapılırken hakiki vaziyetleri bildiği takdirde mukaveleyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını mücibolacak bütün hususları sigortacıya bildirmeye mecburdur. Sigorta ettiren kimse sorulduğu halde susmuş veya noksan yahut hakikata muhalif beyanlarda bulunmuş ise hakikata vakif olmıyan sigortacı mukaveleden cayabilir; şu kadar ki; sigortacı hakikatı öğrendiği tarihten itibaren bir ay içinde cayma hakkını kullanmamış ise bu hak düşer. Sigorta ettiren kimsenin kötü niyeti anlaşıldığı takdirde sigortacı prime hak kazanır.
Sigorta mukavelesinin yapılması sırasında sigorta ettirene doldurması teklif olunan listede yazılı sorular dışında hiçbir mesuliyet teveccüh etmez.
2. SİGORTA MÜDDETİ İÇİNDE:
Madde 1291 - Sigorta ettiren kimse sigortacının muvafakati olmaksızın sigortalı, malın yerini veya mukavele zamanındaki halini değiştirdiği takdirde bu değişiklik mukavelenin yapıldığı anda mevcut olduğu halde sigortacının sigorta mukavelesini yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını mucip bir mahiyette ise, sigortacı mukaveleyi feshedebilir.
Birinci fıkrada yazılı değişikliği yapan kimse keyfiyeti sekiz gün zarfında sigortacıya bildirmişse sigortacı ihbar tarihinden itibaren sekiz gün içinde fesih hakkını kullanmadığı takdirde sigortanın hükmü devam eder.
Sigorta ettiren kimse değişiklik keyfiyetini sigortacıya ihbar etmediği halde dahi sigortacı vaki değişikliği öğrendikten sonra sekiz gün içinde feshetmez veya sigorta primini tahsil etmek gibi sigorta hükmünün devamına razı olduğunu gösteren bir harekette bulunursa fesih hakkı düşer.
3. RİZİKONUN GERÇEKLENMESİ HALİNDE:
Madde 1292 - Sigorta ettiren kimse sigortanın taalluk ettiği rizikonun gerçekleştiğini haber aldığı tarihten itibaren beş gün içinde sigortacıya haber vermeye mecburdur. Bu müddet, üçüncü şahsın sigortalıya karşı dava açması halinde sigortacıya sigortalının müdafaasına yardım etmeye mecbur tutan mesuliyet sigortalarında sigortalının tebligat üzerine davayı öğrendiği, sigortalının üçüncü kişiye vereceği tazminatın sigortacı tarafından ödenmesine ait mesuliyet sigortalarında ise hakkındaki mahkeme kararının kesinleştiğini sigortalının öğrendiği veya dava olmaksızın yahut dava neticesi beklenmeksizin üçüncü şahsa sigortalının para ödemiş olması halinde parayı ödemiş olduğu tarihten başlar.
Birden çok sigortalarda, sigorta ettiren kimse birinci fıkrada muayyen müddet içinde sigortacılardan her birine gerek hasar keyfiyetini ve gerekse aynı menfaat hakkında yaptığı sigorta mukavelelerini bildirmeye mecburdur.
Sigorta ettiren kimse kasten yukarıki fıkralar gereğince ihbarda bulunmamış ise sigorta haklarını zayi eder. Sigorta ettiren kimsenin kusuru halinde, kusurun ağırlığına göre sigortacının ödemekle mükellef olduğu bedel indirilebilir.
II - KORUMA TEDBİRLERİ:
Madde 1293 - Sigorta ettiren kimse zararı önlemeye, azaltmaya ve hafifletmeye yarıyacak tedbirleri almakla mükelleftir. Alınan tedbirlerden doğan masraflar bu tedbirler faydasız kalmış olsa bile sigortacı tarafından ödenmek lazımdır; şu kadar ki; sigorta, menfaat değerinin tamamına taalluk etmiyorsa vaki masraflar ancak sigorta bedelinin menfaat değerinin tamamına olan nispetine göre ödenir.
1292 nci maddenin son fıkrası hükmü burada da tatbik olunur.
III - PRİM ÖDEME BORCU:
1. UMUMİ OLARAK:
Madde 1294 - Sigorta ettiren kimse, primlerin en yüksek haddinin tayinine ait hususi hükümler mahfuz kalmak üzere, mukavele ile kararlaştırılmış olan primi ödemekle mükelleftir. Sigorta primi mukavelede gösterilmemişse ilgili vekaletçe tasdik edilmiş olan tarifeler gereğince tayin olunur.
(Değişik fıkra: 21/06/1994 - KHK - 537/1 md.) Sigorta primi para olarak ödenir. Ödeme için senet verilmesi halinde senet bedelinin tahsil edildiği tarihte ödeme yapılmış sayılır.
Primin aylık veya yıllık olarak taksitle ödenmesi kararlaştırılabilir. Böyle bir mukavele yoksa sigorta priminin toptan ödenmesi lazımdır.
2. ÖDEME ZAMANI:
Madde 1295 - (Değişik madde: 21/06/1994 - KHK - 537/2 md.)
Sigorta priminin tamamının, taksitle ödenmesi kararlaştırılmışsa ilk taksitin, akit yapılır yapılmaz ve poliçenin teslimi karşılığında ödenmesi gerekir.
(İkinci fıkra iptal: Anayasa Mahkemesi'nin 11/03/1997 tarih ve E.1997/24, K.1997/35, sayılı Kararı ile)
Sigortacının sorumluluğu primin veya ilk taksitin ödendiği tarihten başlar.
Şu kadar ki, kara ve denizde mal taşıma işlerine ait sigortalarda sigortacının sorumluluğu, akdin yapıldığı andan başlıyacağı gibi sigorta primi de henüz poliçe tanzim edilmemiş olsa bile o anda muaccel olur.
Sigortacının sorumluluğu başlamadan önce sigorta ettiren kararlaştırılmış olan primin yarısını ödeyerek mukaveleden kısmen veya tamamen cayabilir.
3. ÖDEME YERİ:
Madde 1296 - Sigorta primi sigorta ettirenin ikametgahında ödenir. Sigorta priminin sigortacının veya acentasının ikametgahında ödeneceğine dair poliçede bir şart varsa bu şarta riayet olunur; şu kadar ki; şarta rağmen sigorta primi fiilen sigorta ettirenin ikametgahında ödenegelmekte ise şart yok sayılır.
4. TEMERRÜT:
Madde 1297 - (Değişik madde: 21/06/1994 - KHK - 537/3 md.)
Bir yıldan uzun süreli can sigortalarında, sigorta ettiren kimse, sigorta primini 1295 inci madde gereğince vermemiş veya prim tecil edilmiş yahut taksitlere bağlanmış olduğu halde işbu primi veya herhangi bir taksidi vadenin bitiminde ödememiş ise, sigortacı, kendisinin veya akid sıfatıyle hareket eden vekilinin yazı ile sigortacıya bildirilmiş son ikametgah veya meskenine resmi bir ihtarname veya taahhütlü mektup göndererek bir ay içinde söz konusu ücret veya taksidi ödemez ise sigortanın feshedilmiş olacağını ihtar eder. Bu sürenin bitiminde borç ödenmemiş ise sözleşme feshedilmiş olur.
(İkinci fıkra iptal; Anayasa Mahkemesi'nin 11/03/1997 tarih ve E.1997/24, K.1997/35 sayılı Kararı ile)
Teminatın durduğu süre içinde rizikonun gerçekleşmemesi şartıyla primin ödenmesi halinde teminat durduğu yerden devam eder.
5. PRİMİN İNDİRİLMESİ VE GERİ VERİLMESİ:
Madde 1298 - Birden çok yıllar için yapılan sigorta mukavelelerindeki sigorta priminin tayininde rizikoyu ağırlaştırılmış olan hususi sebepler göz önünde tutulmuş ise, bu sebepler sonradan ortadan kalktığı takdirde, sigorta ettiren kimse gelecek yıllara ait primlerin indirilmesini istiyebilir.
Sigorta mukavelesinin kanuni sebeplerle sona ermesi halinde, kanunda başkaca hüküm bulunmadıkça sona erme gününden sonraki zamana ait olan prim onu ödemiş olana geri verilir.
E - SİGORTACININ SİGORTA BEDELİNİ ÖDEME BORCU:
I - BORCUN ŞÜMULÜ VE MUACCEL OLMA ZAMANI:
1. UMUMİ OLARAK:
Madde 1299 - Sigorta bedelini ödeme borcu, karada ve iç sularda taşıma rizikolarına ait sigortalar dahil, bütün mal sigortalarında, rizikonun gerçekleştiğini sigortacıya ihbar borcunun 1292 nci madde hükmünce doğduğu tarihten muaccel olur.
Tazmini lazımgelen sigorta bedeli, sigorta olunan menfaatin rizikonun gerçekleştiği zamandaki değerine göre tesbit olunur. Bu değer sigorta bedelini aşarsa sigorta olunan mal tamamen telef olduğu takdirde sigorta bedelinin ödenmesi lazımdır.
Kısmen telef halinde tazminat miktarı, aksine mukavele yoksa, sigorta bedelinin malın değerinin tamamına olan nispetine göre tayin olunur.
2. DEĞERİN İSPATI:
Madde 1300 - Sigorta edilen malın değeri poliçede gösterilmemiş ise sigorta ettiren kimse, bu malın rizikonun gerçekleştiği andaki değerini ispata mecburdur.
Sigorta edilen malın değerinin poliçede gösterilenden az olduğunu iddia eden sigortacı, bunu ispata mecburdur; 1283 üncü madde hükmü mahfuzdur.
Değer hakkında taraflar her türlü delil gösterebilecekleri gibi mahkeme dahi toplanmış delillerle edindiği kanaatini kuvvetlendirmek için taraflardan birisine re'sen yemin ettirebilir.
II - HALEFİYET:
Madde 1301 - Sigortacı sigorta bedelini ödedikten sonra hukukan sigorta ettiren kimse yerine geçer. Sigorta ettiren kimsenin vaki zarardan dolayı üçüncü şahıslara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel nispetinde sigortacıya intikal eder.
Sigorta ettiren kimse, 1 inci fıkra gereğince sigortacıya intikal eden haklarını ihlal edecek bir hal ve harekette bulunursa sigortacıya karşı mesul olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmiş ise sigorta ettiren kimse kalan kısmından dolayı üçüncü şahıslara karşı haiz olduğu müracaat hakkını muhafaza eder.
F - ACZE DÜŞME HALİ:
Madde 1302 - Sigorta akdi sona ermezden önce sigortacı veya sigorta primi henüz ödenmediği takdirde sigorta ettiren kimse, Borçlar Kanununun 82 nci maddesinde yazılı hale düşerse diğer taraf taahhüdü yerine getirileceğine dair teminat talep ve bu tarihten üç gün içinde teminat verilmemiş ise sigorta mukavelesini feshedebilir.
G - SİGORTALI MALIN SAHİBİNİN DEĞİŞMESİ:
Madde 1303 - Mukavele müddeti içinde sigorta edilen malın sahibi her hangi bir surette değişmişse, mukavelede aksine hüküm olmadıkça sigortadan doğan hak ve borçlar o malın rizikosu kendisine ait olduğu tarihten itibaren yeni sahibine intikal eder.
Sigortacı sigorta priminden dolayı evvelki malike müracaat edebilir.
İKİNCİ KISIM : YANGIN SİGORTASI
A - RİZİKONUN ŞÜMULÜ:
I - UMUMİ OLARAK:
Madde 1304 - Sigortacı sigorta edilen menkul ve gayrimenkul mallara yangın sebebiyle arız olan bütün hasarları tazmin ile mükelleftir.
Sigortacı, sigorta ettiren kimsenin kasten çıkarmış olduğu veya kasten çıkarılmasında her hangi bir şekilde suç ortaklığı etmiş bulunduğu bir yangından doğan zararları tazmin etmez.
II - HUSUSİ HALLER:
Madde 1305 - Aşağıda gösterilen hasarlar aksine mukavele olmadığı halde yangından doğan zararlar hükmündedir:
1. Yangını durdurmak veya söndürmek için kullanılan her nevi vasıtalardan yahut hararet veya duman veya buhardan veya sigorta ettirilen eşyanın kurtarılması için alınan başka yere taşınması gibi tedbirlerden veya eşyanın kaybolmasından yahut yangının genişlemesine mani olmak maksadiyle sigorta ettirilen binanın ilgili memurun emriyle tamamen veya kısmen yıktırılmasından doğan hasar ve masraflar;
2. Sigorta edilen binanın ayıbı, sigorta ettiren kimsenin malumu olmadığı surette bu ayıptan ileri gelen hasarlar;
3. Yangın vukuuna sebebiyet vermemiş olsa bile ateşten, yıldırımdan, infilaktan veya buna benzer olaylardan ileri gelen hasarlar.
B - POLİÇE:
Madde 1306 - Menkul ve gayrimenkul malların yangına karşı sigortasına dair poliçeye 1266 ncı maddede yazılı hususlardan başka:
1. Sigorta olunan binanın bulunduğu mahallin, inşaat tarzının ve kullanma şeklinin;
2. Eşya sigorta edilmişse bunların bulundukları binanın yerinin, inşaat tarzının ve kullanma şeklinin;
yazılması lazımdır.
C - HASAR VE TAZMİNAT:
I - TESBİT VE TAZMİN ŞEKLİ:
Madde 1307 - Sigortalı bir binaya yangından dolayı kısmen arız olan hasar, o binanın yangından önceki değeriyle sonraki değerinin mukayesesi suretiyle tesbit olunur.
Sigortalı bir binanın yanmasından doğan hasar, bedelinin ödenmesi suretiyle tazmin olunur. Tamamen veya kısmen yanan binanın yeniden inşası veya tamiri kararlaştırılmış ise taraflarca rey birliğiyle ve uzlaşmadıkları takdirde mahkemece tayin olunan müddet içinde, masraflar sigortacı tarafından verilmek şartiyle, sigorta ettiren kimse binayı inşa veya tamir ettirmeye mecburdur. Bu suretle sigortacı inşa veya tamir masrafları olarak ödemeye mecbur olduğu paranın mahalline sarfını murakabe etmek hakkını haizdir.
II - BIRAKMA HAKKININ BULUNMAMASI:
Madde 1308 - Aksine mukavele yoksa sigorta ettiren kimse yangından kurtarılan eşyayı hasara uğramış olsa dahi sigortacıya bırakarak bedelinin tazminini istiyemez.
D - MESULİYET SİGORTASI:
I - ŞARTLAR VE ŞÜMULÜ:
Madde 1309 - Bir mala diğer kimsenin hesabına olarak vazıyed eden kimse, kusurundan dolayı o mal tamamen veya kısmen yandığı takdirde tazminat ödemeye mecbur kalmak rizikosuna karşı mezkur malı sigorta ettirebildiği gibi bir malı her ne sıfatla olursa olsun elinde bulunduran kimse kusuriyle vukua gelecek bir yangının diğer bir kimsenin mallarına sırayeti sebebiyle o kimseye karşı hukukan mesul tutulmak rizikosunu sigorta ettirebilir. Bu takdirde aksine mukavele yoksa, sigortacı, sigorta ettiren kimsenin bu kusurundan ancak doğrudan doğruya doğan hasarı tazmine mecbur olup o kimsenin başkaca mahkum olacağı tazminatı ödemekle mükellef olmaz.
II - FAYDALANAN KİMSE:
Madde 1310 - Yukarıki maddede yazılı hallerde, sigortacının sigorta ettirene karşı ödemeye mecbur olduğu tazminatı tahsil salahiyeti munhasıran sigorta ettiren kimsenin kendisine karşı mesul olduğu şahsa ait olup sigorta ettiren kimsenin alacaklıları bu tazminattan faydalanamazlar. Sigorta ettirenin kendisine karşı mesul olduğu şahıs sigortacıdan tazminatın tamamını alamamış ise kalan kısımdan dolayı yangın sebebiyle kendisine karşı mesul olan kimseye müracaat hakkı mahfuzdur.
ÜÇÜNCÜ KISIM : KARADA VE İÇ SULARDA TAŞIMA RİZİKOLARINA KARŞI SİGORTA
A - TATBİK OLUNACAK HÜKÜMLER:
Madde 1311 - Bu kısımda hüküm bulunmıyan hallerde denizcilik rizikolarına karşı sigortalara mütaallik hükümler tatbik olunur.
B - RİZİKONUN ŞÜMULÜ:
Madde 1312 - Karada ve iç sularda taşınan eşyanın sigortası halinde sigortacı, aksine mukavele yoksa, eşyanın taşıyıcıya teslimi tarihinden itibaren gönderilene kanunen teslim edilmiş sayıldığı zamana kadar, her ne sebeple olursa olsun, maruz kaldığı hasarlardan mesuldür.
Sigortacı taşıma işlerini görmeye memur olanların kasten veya kusurlariyle sebebiyet verdikleri hasarları da tazmin ile mükelleftir.
C - SİGORTA BEDELİ:
Madde 1313 - Sigorta bedeli, sigorta olunan malın taşınması için taşıyıcıya teslim olunduğu zaman o yerdeki değeriyle varma yerine ulaşmasına kadar olan taşıma ücretine ve diğer masraflara şamildir; şu kadar ki; malın varma yerine ulaşması halinde umulan ve makul haddi aşmıyan kar, sigorta poliçesine ayrıca dercedilmek şartiyle sigorta bedeline dahil ettirilebilir.
D - POLİÇE:
Madde 1314 - Sigorta poliçesi 1266 ncı maddede yazılı hususlardan başka aşağıda yazılanları da ihtiva eder:
1. Malın taşınacağı vasıta ve taşımada takip olunacak yol;
2. Taşıyıcının adı, soyadı ve ticaret unvanı;
3. Gönderenle taşıyıcı arasında taşıma için bir müddet tayin olunmuşsa bu müddet;
4. Eşyanın taşıyıcıya tevdi olunduğu yer ile gönderilene teslim olunacağı yer.
E - TAŞIMANIN DURDURULMASI:
Madde 1315 - Taşımaya mütaallik hadis alacak zaruretler dolayısiyle taşıma muvakkat olarak durdurulur yahut taşımanın yapılmakta olduğu yol, vasıta veya taşıma tarzı değiştirilirse sigorta mukavelesi feshedilmiş olmaz.
DÖRDÜNCÜ KISIM : ZİRAİ SİGORTA
A - MENFAAT VE RİZİKO:
Madde 1316 - Biçilmiş veya biçilmemiş her nevi mahsuller, yılın her zamanında sigorta ettirilebilir.
Zirai ve ehli bütün hayvanlar her nevi bulaşıcı hastalıklarla kazalara karşı sigorta ettirilebilir.
B - MÜDDET:
I - MÜDDET İÇİNDE VAKİ OLAN HASARLAR:
Madde 1317 - Zirai sigortalar yapıldıkları müddet için muteberdir. Sigortanın devamı müddetince meydana gelecek bir zarar ile mukavele sona ermez, diğer zararlar için de devam eder.
II - KARŞILIKLI SİGORTALAR:
Madde 1318 - Karşılıklı zirai sigorta şirketlerinde sigorta müddeti, şirketin devamı müddetidir. Ancak, gerek şirket ve gerekse ortak, her yıl sonunda kooperatif şirket hakkındaki hükümler gereğince şirket ve dolayısiyle sigorta münasebetini sona erdirmeye salahiyetlidir.
C - ZARARIN TESBİTİ:
Madde 1319 - Zararlar taraflarca tayin olunacak bilirkişiler tarafından tesbit olunur.
BEŞİNCİ KISIM : HIRSIZLIĞA KARŞI SİGORTA
Madde 1320 - Hırsızlıktan zarar gören kimselerle hırsızlık dolayısiyle hukuki mesuliyete maruz kalan kimseleri temin için hırsızlığa karşı sigorta yapılabilir.
BİRİNCİ KISIM : UMUMİ HÜKÜMLER
A - SİGORTA EDİLEN MENFAAT:
I - MENFAAT SAHİBİ:
Madde 1269 - Bir malı muayyen rizikolara karşı temin etmekte para ile ölçülebilecek bir menfaati olan malik, malikin adi veya rehinli alacaklısı, malın muhafazasından dolayı malikine karşı mesul olan acenta, kiracı, komisyoncu ve diğer kimseler, malın muhafazasında hakikaten menfaatli olan kimseler yahut bunların kanuni temsilcileri, bu menfaati sigorta ettirebilirler.
II - DİĞER BİR KİMSENİN NAM VE HESABINA YAPILAN SİGORTA:
1. UMUMİ OLARAK:
Madde 1270 - Bir kimse diğer bir kimsenin nam ve hesabına dahi sigorta akdedebilir; şu kadar ki; o kimse, nam ve hesabına hareket ettiği kimseyi temsile salahiyetli değilse sigorta priminden dolayı bizzat mesul olur.
Nam ve hesabına sigorta mukavelesi yapılan kimse rizikonun gerçekleşmesinden önce veya sonra icazet verirse sigortadan faydalanır.
Diğer bir kimsenin nam ve hesabına yapıldığı, mukavele şartlarından anlaşılmıyan bir sigorta mukavelesi bunu yapmış olan kimsenin nam ve hesabına yapılmış sayılır.
2. VEKİL İLE MÜVEKKİL ARASINDAKİ MÜNASEBET:
Madde 1271 - Vekaleten akdolunan sigorta müvekkil tarafından kabul olunduğu takdirde vekil vekalete uygun olarak hareket etmiş sayılır. Sigorta şartlarına dair müvekkil talimat vermemiş ise vekil, vekaleten sigorta ettireceği yerdeki mutat şartlar dairesinde sigorta akdetmeye mecburdur.
III - ALACAKLININ MENFAATİ:
1. ACZE KARŞI SİGORTA:
Madde 1272 - Bir alacaklı alacağını, borçlunun aczi rizikosuna karşı sigorta ettirebilir. Bu takdirde aksine mukavele yoksa sigortacı, ilk önce borçlunun mallarına müracaatla bunları sattırarak alacağını tahsil etmesini sigorta ettiren alacaklıdan istiyebilir.
2. AYNİ BİR HAKLA TEMİN EDİLEN ALACAK SAHİBİ:
A - HALEFİYET:
Madde 1273 - Menkul ve gayrimenkul mallarla gemiler üzerine haciz koyduran veya bunları rehin alan yahut bunlar üzerinde hapis hakkı veya buna benzer imtiyazlı bir hakkı haiz olan alacaklılar mezkur şeyleri sigorta ettirmişler ise, hasar vukuu halinde ödenmesi gereken tazminat ancak mezkur alacaklılara nazaran alacaklarının taalluk eylediği sigortalı şeyler yerine geçmiş sayılırlar.
B - TEMİNATIN KAFİ OLMAMASI HALİNDE:
Madde 1274 - Sigorta olunan şeye hakkı taalluk eden alacaklıların imtiyaz dereceleri birbirinden farklı ise bu şeyin değeri imtiyaz derecesi sonradan gelen alacaklının alacağını ifaya kafi olmadığı nispette bu alacaklı o şeyi sigorta ettiremez.
IV - MÜŞTEREK MENFAATLERİN SİGORTASI:
Madde 1275 - Bir malın veya o mala mütaallik bir hakkın yalnız bir kısmında menfaat sahibi olan kimse kendisine ait olan kısmından fazlasını da sigorta ettirmişse sigortanın bu fazlaya ait kısmı onda ilgisi olanlar hesabına yapılmış sayılır.
V - MÜKERRER SİGORTA REASSÜRANS:
Madde 1276 - Mükerrer sigorta (Reassürans) inhisarı hakkındaki hükümler mahfuz kalmak üzere sigortacı, sigorta ettiği menfaati dilediği şartlarla tekrar sigorta ettirebileceği gibi sigorta ettiren kimse dahi sigorta primini sigorta ettirebilir.
Mükerrer sigorta, sigortacının sigorta ettirene karşı olan borçlarını ıskat etmez ve sigorta ettiren kimseye, mükerrer sigortayı yapan sigortacıya karşı doğrudan doğruya dava hakkı vermez.
B - RİZİKO:
I - MEŞRU OLMASI:
1. CAİZ OLMIYAN SİGORTA:
Madde 1277 - Sigortadan faydalanan veya sigorta ettiren kimsenin kanunla yasak edilmiş ve ahlaka (Adaba) aykırı olan fiilinden doğabilecek bir zarara karşı sigorta yapılamaz.
2. SİGORTA ETTİRENLE SİGORTADAN FAYDALANAN KİMSENİN KUSURU:
Madde 1278 - Mukavelede aksine hüküm olmadıkça sigortacı, sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin yahut fiillerinden hukukan mesul bulundukları kimselerin kusurlarından doğan hasarları tazmin ile mükelleftir. Fakat hiçbir halde sigortacı sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin kasdından veya aksi mukavelede yazılı değilse sigorta edilen malın ayıbından doğan hasarları tazmine mecbur olmaz.
II - RİZİKONUN GERÇEKLEŞMİŞ OLMASI:
1. MUKAVELENİN YAPILDIĞI SIRADA:
Madde 1279 - Mukavelenin yapıldığı sırada sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimse, rizikonun gerçekleşmiş olduğunu yahut sigortacı rizikonun gerçekleşmesi imkanı kalmadığını bilmekte iseler sigorta mukavelesi hükümsüzdür; şu kadar ki; birinci halde sigortacı sigorta primini istiyebilir.
2. SİGORTACININ MESULİYETİ BAŞLAMADAN ÖNCE:
Madde 1280 - Sigortacının mesuliyeti başlamazdan önce sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin fiil ve tesiri olmaksızın rizikonun gerçekleşmesine imkan kalmazsa sigortacı prime hak kazanmaz.
III - VÜSAT VE ŞÜMULÜ:
1. UMUMİYET ESASI:
Madde 1281 - Sigortacı, harb ve isyandan başka bir sebeple mallara arız olan telef ve tagayyür gibi bütün hasarlardan mesul olur.
Sigortacının, 1 inci fıkra gereğince mesul olduğu rizikolardan biri sigorta poliçesinin hükmünden istisna edilmişse vaki hasarın istisna edilen rizikolardan doğduğunun ispatı sigortacıya aittir.
2. MÜDDET:
Madde 1282 - Aksi kararlaştırılmış olmadıkça sigortacı, primin ödendiği tarihten itibaren gerçekleşen rizikolardan mesuldür. Sigortanın devam müddeti mukavelede yazılı değilse tarafların müşterek maksadiyle mahalli teamül ve sair haller göz önünde tutularak mahkemece tayin olunur.
C - TAZMİNAT ESASI:
I - AŞKIN SİGORTA:
1. UMUMİ OLARAK:
Madde 1283 - Sigortacı, sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin ancak hakikaten uğradığı zararı tazmine mecburdur. Sigorta bedeli sigorta olunan menfaatin değerini aşarsa sigortanın bu değeri aşan kısmı batıldır. Bu sebeple sigorta bedeli indirilir, sigorta priminin dahi ona tekabül eden kısmı indirilir ve primin fazla tahsil edilen kısmı geri verilir; şu kadar ki; menfaat değeri tarafların rey birliği ile seçtikleri bilir kişiler tarafından önceden takdir ve tahmin edilmiş ve taraflarca kabul olunmuşsa sigortacı bu değere itiraz edemez.
2. UMULAN KARIN SİGORTA ETTİRİLMESİ HALİNDE:
Madde 1284 - Bir maldan elde edilmesi umulan karın makul haddi aşan kısmı, sigorta edilemez.
II - BİRDEN ÇOK SİGORTA:
1. MÜŞTEREK SİGORTA:
Madde 1285 - Bir menfaat birden çok sigortacı tarafından aynı zamanda ve aynı rizikolara karşı sigorta olunduğu takdirde yapılan mütaaddit sigorta mukavelelerinin heyeti umumiyesi ancak sigorta olunan menfaatin değerine kadar muteber tutulur. Bu takdirde sigortacılardan her biri sigorta bedellerinin toplamına nazaran sigorta ettiği bedel nispetinde mesul olur.
Mukavelelere göre müteaddit sigortacılar müteselsilen mesul oldukları takdirde sigorta ettiren kimse, uğradığı zarardan fazla bir para istiyemiyeceği gibi sigortacılardan her biri yalnız kendi mukavelesine göre ödemekle mükellef olduğu bedele kadar mesul olur. Bu halde ödemede bulunan sigortacının diğer sigortacılara karşı haiz olduğu rücu hakkı, sigortacıların sigortalıya mukavelelere göre ödemeye mecbur oldukları bedeller nispetindedir.
2. ÇİFTE SİGORTA:
Madde 1286 - Değerinin tamamı sigorta olunan bir menfaat sonradan aynı kimse tarafından aynı rizikolara karşı sigorta ettirilemez; sigorta ettirilmişse ancak aşağıdaki hallerde ve şartlarla muteber sayılır:
1. Sonraki ve önceki sigortacılar muvafakat ederlerse;
Bu takdirde sigorta mukaveleleri aynı zamanda yapılmış sayılarak hasar vukuunda sigorta bedeli 1285 inci maddede gösterilen nispette sigortacılar tarafından ödenir;
2. Sigorta ettiren kimse önceki sigortadan doğan haklarını ikinci sigortacıya devir veya o haklardan feragat etmiş ise;
Bu takdirde devir veya feragatin ikinci sigorta poliçesine yazılması lazımdır; yazılmazsa ikinci sigorta mukavelesi hükümsüz sayılır;
3. Sonraki sigortacının ancak önceki sigortacının ödemediği tazminattan dolayı mesuliyeti şart kılınmış ise; bu halde önceden yapılmış olan sigortanın ikinci sigorta poliçesine yazılması lazımdır; yazılmazsa ikinci sigorta mukavelesi hükümsüz sayılır.
3. KISMİ SİGORTA:
Madde 1287 - Sigorta olunan menfaatin değerinin tamamı önceki mukavele ile temin edilmemişse bu menfaat, geri kalan değerine kadar, bir veya birkaç defa daha sigorta ettirilebilir. Bu takdirde o menfaati sonradan sigorta eden sigortacılar değer bakıyesinden dolayı mukavelelerin tarihleri sırasiyle mesul olurlar. Aynı günde yapılmış olan mukaveleler aynı anda yapılmış sayılır.
III - MENFAAT DEĞERİNİN ALTINDA OLAN SİGORTALAR:
Madde 1288 - Sigorta bedeli, sigorta değerinden aşağı olduğu takdirde ve sigorta edilmiş menfaatin bir kısmının halele uğraması halinde sigortacı aksine mukavele bulunmadıkça sigorta bedelinin sigorta değerine olan nispeti neden ibaretse zararın o kadarından mesul olur.
Sigortacının sigorta bedelini aşmıyan zararın tamamından mesul tutulacağı şeklinde sigorta mukavelesinin değiştirilmesini sigorta ettirenin rizikonun gerçekleşmesinden önce istemesi halinde, bu isteğin noter protestosu ile sigortacıya bildirildiği günden sonra gelen günden itibaren akit hükümleri, kendiliğinden, sigortacının sigorta bedelini aşmıyan zararın tamamından mesul bulunduğu şeklinde değiştirilmiş olur. Sigortalı, tarifede derpiş edilen prim farkını esas primin ödenmesine ait hükümler uyarınca öder.
IV - SİGORTACININ TAHKİK SALAHİYETİ:
Madde 1289 - Sigortacı sigorta olunan menfaatin konusu olan malın değerini tahkik için o malı dilediği zaman muayene edebilir.
D - SİGORTA ETTİRENİN MÜKELLEFİYETİ VE BORÇLARI:
I - İHBAR MÜKELLEFİYETİ:
1. MUKAVELE YAPILIRKEN:
Madde 1290 - Sigorta ettiren kimse, sigortacının mukavele yapılırken hakiki vaziyetleri bildiği takdirde mukaveleyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını mücibolacak bütün hususları sigortacıya bildirmeye mecburdur. Sigorta ettiren kimse sorulduğu halde susmuş veya noksan yahut hakikata muhalif beyanlarda bulunmuş ise hakikata vakif olmıyan sigortacı mukaveleden cayabilir; şu kadar ki; sigortacı hakikatı öğrendiği tarihten itibaren bir ay içinde cayma hakkını kullanmamış ise bu hak düşer. Sigorta ettiren kimsenin kötü niyeti anlaşıldığı takdirde sigortacı prime hak kazanır.
Sigorta mukavelesinin yapılması sırasında sigorta ettirene doldurması teklif olunan listede yazılı sorular dışında hiçbir mesuliyet teveccüh etmez.
2. SİGORTA MÜDDETİ İÇİNDE:
Madde 1291 - Sigorta ettiren kimse sigortacının muvafakati olmaksızın sigortalı, malın yerini veya mukavele zamanındaki halini değiştirdiği takdirde bu değişiklik mukavelenin yapıldığı anda mevcut olduğu halde sigortacının sigorta mukavelesini yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını mucip bir mahiyette ise, sigortacı mukaveleyi feshedebilir.
Birinci fıkrada yazılı değişikliği yapan kimse keyfiyeti sekiz gün zarfında sigortacıya bildirmişse sigortacı ihbar tarihinden itibaren sekiz gün içinde fesih hakkını kullanmadığı takdirde sigortanın hükmü devam eder.
Sigorta ettiren kimse değişiklik keyfiyetini sigortacıya ihbar etmediği halde dahi sigortacı vaki değişikliği öğrendikten sonra sekiz gün içinde feshetmez veya sigorta primini tahsil etmek gibi sigorta hükmünün devamına razı olduğunu gösteren bir harekette bulunursa fesih hakkı düşer.
3. RİZİKONUN GERÇEKLENMESİ HALİNDE:
Madde 1292 - Sigorta ettiren kimse sigortanın taalluk ettiği rizikonun gerçekleştiğini haber aldığı tarihten itibaren beş gün içinde sigortacıya haber vermeye mecburdur. Bu müddet, üçüncü şahsın sigortalıya karşı dava açması halinde sigortacıya sigortalının müdafaasına yardım etmeye mecbur tutan mesuliyet sigortalarında sigortalının tebligat üzerine davayı öğrendiği, sigortalının üçüncü kişiye vereceği tazminatın sigortacı tarafından ödenmesine ait mesuliyet sigortalarında ise hakkındaki mahkeme kararının kesinleştiğini sigortalının öğrendiği veya dava olmaksızın yahut dava neticesi beklenmeksizin üçüncü şahsa sigortalının para ödemiş olması halinde parayı ödemiş olduğu tarihten başlar.
Birden çok sigortalarda, sigorta ettiren kimse birinci fıkrada muayyen müddet içinde sigortacılardan her birine gerek hasar keyfiyetini ve gerekse aynı menfaat hakkında yaptığı sigorta mukavelelerini bildirmeye mecburdur.
Sigorta ettiren kimse kasten yukarıki fıkralar gereğince ihbarda bulunmamış ise sigorta haklarını zayi eder. Sigorta ettiren kimsenin kusuru halinde, kusurun ağırlığına göre sigortacının ödemekle mükellef olduğu bedel indirilebilir.
II - KORUMA TEDBİRLERİ:
Madde 1293 - Sigorta ettiren kimse zararı önlemeye, azaltmaya ve hafifletmeye yarıyacak tedbirleri almakla mükelleftir. Alınan tedbirlerden doğan masraflar bu tedbirler faydasız kalmış olsa bile sigortacı tarafından ödenmek lazımdır; şu kadar ki; sigorta, menfaat değerinin tamamına taalluk etmiyorsa vaki masraflar ancak sigorta bedelinin menfaat değerinin tamamına olan nispetine göre ödenir.
1292 nci maddenin son fıkrası hükmü burada da tatbik olunur.
III - PRİM ÖDEME BORCU:
1. UMUMİ OLARAK:
Madde 1294 - Sigorta ettiren kimse, primlerin en yüksek haddinin tayinine ait hususi hükümler mahfuz kalmak üzere, mukavele ile kararlaştırılmış olan primi ödemekle mükelleftir. Sigorta primi mukavelede gösterilmemişse ilgili vekaletçe tasdik edilmiş olan tarifeler gereğince tayin olunur.
(Değişik fıkra: 21/06/1994 - KHK - 537/1 md.) Sigorta primi para olarak ödenir. Ödeme için senet verilmesi halinde senet bedelinin tahsil edildiği tarihte ödeme yapılmış sayılır.
Primin aylık veya yıllık olarak taksitle ödenmesi kararlaştırılabilir. Böyle bir mukavele yoksa sigorta priminin toptan ödenmesi lazımdır.
2. ÖDEME ZAMANI:
Madde 1295 - (Değişik madde: 21/06/1994 - KHK - 537/2 md.)
Sigorta priminin tamamının, taksitle ödenmesi kararlaştırılmışsa ilk taksitin, akit yapılır yapılmaz ve poliçenin teslimi karşılığında ödenmesi gerekir.
(İkinci fıkra iptal: Anayasa Mahkemesi'nin 11/03/1997 tarih ve E.1997/24, K.1997/35, sayılı Kararı ile)
Sigortacının sorumluluğu primin veya ilk taksitin ödendiği tarihten başlar.
Şu kadar ki, kara ve denizde mal taşıma işlerine ait sigortalarda sigortacının sorumluluğu, akdin yapıldığı andan başlıyacağı gibi sigorta primi de henüz poliçe tanzim edilmemiş olsa bile o anda muaccel olur.
Sigortacının sorumluluğu başlamadan önce sigorta ettiren kararlaştırılmış olan primin yarısını ödeyerek mukaveleden kısmen veya tamamen cayabilir.
3. ÖDEME YERİ:
Madde 1296 - Sigorta primi sigorta ettirenin ikametgahında ödenir. Sigorta priminin sigortacının veya acentasının ikametgahında ödeneceğine dair poliçede bir şart varsa bu şarta riayet olunur; şu kadar ki; şarta rağmen sigorta primi fiilen sigorta ettirenin ikametgahında ödenegelmekte ise şart yok sayılır.
4. TEMERRÜT:
Madde 1297 - (Değişik madde: 21/06/1994 - KHK - 537/3 md.)
Bir yıldan uzun süreli can sigortalarında, sigorta ettiren kimse, sigorta primini 1295 inci madde gereğince vermemiş veya prim tecil edilmiş yahut taksitlere bağlanmış olduğu halde işbu primi veya herhangi bir taksidi vadenin bitiminde ödememiş ise, sigortacı, kendisinin veya akid sıfatıyle hareket eden vekilinin yazı ile sigortacıya bildirilmiş son ikametgah veya meskenine resmi bir ihtarname veya taahhütlü mektup göndererek bir ay içinde söz konusu ücret veya taksidi ödemez ise sigortanın feshedilmiş olacağını ihtar eder. Bu sürenin bitiminde borç ödenmemiş ise sözleşme feshedilmiş olur.
(İkinci fıkra iptal; Anayasa Mahkemesi'nin 11/03/1997 tarih ve E.1997/24, K.1997/35 sayılı Kararı ile)
Teminatın durduğu süre içinde rizikonun gerçekleşmemesi şartıyla primin ödenmesi halinde teminat durduğu yerden devam eder.
5. PRİMİN İNDİRİLMESİ VE GERİ VERİLMESİ:
Madde 1298 - Birden çok yıllar için yapılan sigorta mukavelelerindeki sigorta priminin tayininde rizikoyu ağırlaştırılmış olan hususi sebepler göz önünde tutulmuş ise, bu sebepler sonradan ortadan kalktığı takdirde, sigorta ettiren kimse gelecek yıllara ait primlerin indirilmesini istiyebilir.
Sigorta mukavelesinin kanuni sebeplerle sona ermesi halinde, kanunda başkaca hüküm bulunmadıkça sona erme gününden sonraki zamana ait olan prim onu ödemiş olana geri verilir.
E - SİGORTACININ SİGORTA BEDELİNİ ÖDEME BORCU:
I - BORCUN ŞÜMULÜ VE MUACCEL OLMA ZAMANI:
1. UMUMİ OLARAK:
Madde 1299 - Sigorta bedelini ödeme borcu, karada ve iç sularda taşıma rizikolarına ait sigortalar dahil, bütün mal sigortalarında, rizikonun gerçekleştiğini sigortacıya ihbar borcunun 1292 nci madde hükmünce doğduğu tarihten muaccel olur.
Tazmini lazımgelen sigorta bedeli, sigorta olunan menfaatin rizikonun gerçekleştiği zamandaki değerine göre tesbit olunur. Bu değer sigorta bedelini aşarsa sigorta olunan mal tamamen telef olduğu takdirde sigorta bedelinin ödenmesi lazımdır.
Kısmen telef halinde tazminat miktarı, aksine mukavele yoksa, sigorta bedelinin malın değerinin tamamına olan nispetine göre tayin olunur.
2. DEĞERİN İSPATI:
Madde 1300 - Sigorta edilen malın değeri poliçede gösterilmemiş ise sigorta ettiren kimse, bu malın rizikonun gerçekleştiği andaki değerini ispata mecburdur.
Sigorta edilen malın değerinin poliçede gösterilenden az olduğunu iddia eden sigortacı, bunu ispata mecburdur; 1283 üncü madde hükmü mahfuzdur.
Değer hakkında taraflar her türlü delil gösterebilecekleri gibi mahkeme dahi toplanmış delillerle edindiği kanaatini kuvvetlendirmek için taraflardan birisine re'sen yemin ettirebilir.
II - HALEFİYET:
Madde 1301 - Sigortacı sigorta bedelini ödedikten sonra hukukan sigorta ettiren kimse yerine geçer. Sigorta ettiren kimsenin vaki zarardan dolayı üçüncü şahıslara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel nispetinde sigortacıya intikal eder.
Sigorta ettiren kimse, 1 inci fıkra gereğince sigortacıya intikal eden haklarını ihlal edecek bir hal ve harekette bulunursa sigortacıya karşı mesul olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmiş ise sigorta ettiren kimse kalan kısmından dolayı üçüncü şahıslara karşı haiz olduğu müracaat hakkını muhafaza eder.
F - ACZE DÜŞME HALİ:
Madde 1302 - Sigorta akdi sona ermezden önce sigortacı veya sigorta primi henüz ödenmediği takdirde sigorta ettiren kimse, Borçlar Kanununun 82 nci maddesinde yazılı hale düşerse diğer taraf taahhüdü yerine getirileceğine dair teminat talep ve bu tarihten üç gün içinde teminat verilmemiş ise sigorta mukavelesini feshedebilir.
G - SİGORTALI MALIN SAHİBİNİN DEĞİŞMESİ:
Madde 1303 - Mukavele müddeti içinde sigorta edilen malın sahibi her hangi bir surette değişmişse, mukavelede aksine hüküm olmadıkça sigortadan doğan hak ve borçlar o malın rizikosu kendisine ait olduğu tarihten itibaren yeni sahibine intikal eder.
Sigortacı sigorta priminden dolayı evvelki malike müracaat edebilir.
İKİNCİ KISIM : YANGIN SİGORTASI
A - RİZİKONUN ŞÜMULÜ:
I - UMUMİ OLARAK:
Madde 1304 - Sigortacı sigorta edilen menkul ve gayrimenkul mallara yangın sebebiyle arız olan bütün hasarları tazmin ile mükelleftir.
Sigortacı, sigorta ettiren kimsenin kasten çıkarmış olduğu veya kasten çıkarılmasında her hangi bir şekilde suç ortaklığı etmiş bulunduğu bir yangından doğan zararları tazmin etmez.
II - HUSUSİ HALLER:
Madde 1305 - Aşağıda gösterilen hasarlar aksine mukavele olmadığı halde yangından doğan zararlar hükmündedir:
1. Yangını durdurmak veya söndürmek için kullanılan her nevi vasıtalardan yahut hararet veya duman veya buhardan veya sigorta ettirilen eşyanın kurtarılması için alınan başka yere taşınması gibi tedbirlerden veya eşyanın kaybolmasından yahut yangının genişlemesine mani olmak maksadiyle sigorta ettirilen binanın ilgili memurun emriyle tamamen veya kısmen yıktırılmasından doğan hasar ve masraflar;
2. Sigorta edilen binanın ayıbı, sigorta ettiren kimsenin malumu olmadığı surette bu ayıptan ileri gelen hasarlar;
3. Yangın vukuuna sebebiyet vermemiş olsa bile ateşten, yıldırımdan, infilaktan veya buna benzer olaylardan ileri gelen hasarlar.
B - POLİÇE:
Madde 1306 - Menkul ve gayrimenkul malların yangına karşı sigortasına dair poliçeye 1266 ncı maddede yazılı hususlardan başka:
1. Sigorta olunan binanın bulunduğu mahallin, inşaat tarzının ve kullanma şeklinin;
2. Eşya sigorta edilmişse bunların bulundukları binanın yerinin, inşaat tarzının ve kullanma şeklinin;
yazılması lazımdır.
C - HASAR VE TAZMİNAT:
I - TESBİT VE TAZMİN ŞEKLİ:
Madde 1307 - Sigortalı bir binaya yangından dolayı kısmen arız olan hasar, o binanın yangından önceki değeriyle sonraki değerinin mukayesesi suretiyle tesbit olunur.
Sigortalı bir binanın yanmasından doğan hasar, bedelinin ödenmesi suretiyle tazmin olunur. Tamamen veya kısmen yanan binanın yeniden inşası veya tamiri kararlaştırılmış ise taraflarca rey birliğiyle ve uzlaşmadıkları takdirde mahkemece tayin olunan müddet içinde, masraflar sigortacı tarafından verilmek şartiyle, sigorta ettiren kimse binayı inşa veya tamir ettirmeye mecburdur. Bu suretle sigortacı inşa veya tamir masrafları olarak ödemeye mecbur olduğu paranın mahalline sarfını murakabe etmek hakkını haizdir.
II - BIRAKMA HAKKININ BULUNMAMASI:
Madde 1308 - Aksine mukavele yoksa sigorta ettiren kimse yangından kurtarılan eşyayı hasara uğramış olsa dahi sigortacıya bırakarak bedelinin tazminini istiyemez.
D - MESULİYET SİGORTASI:
I - ŞARTLAR VE ŞÜMULÜ:
Madde 1309 - Bir mala diğer kimsenin hesabına olarak vazıyed eden kimse, kusurundan dolayı o mal tamamen veya kısmen yandığı takdirde tazminat ödemeye mecbur kalmak rizikosuna karşı mezkur malı sigorta ettirebildiği gibi bir malı her ne sıfatla olursa olsun elinde bulunduran kimse kusuriyle vukua gelecek bir yangının diğer bir kimsenin mallarına sırayeti sebebiyle o kimseye karşı hukukan mesul tutulmak rizikosunu sigorta ettirebilir. Bu takdirde aksine mukavele yoksa, sigortacı, sigorta ettiren kimsenin bu kusurundan ancak doğrudan doğruya doğan hasarı tazmine mecbur olup o kimsenin başkaca mahkum olacağı tazminatı ödemekle mükellef olmaz.
II - FAYDALANAN KİMSE:
Madde 1310 - Yukarıki maddede yazılı hallerde, sigortacının sigorta ettirene karşı ödemeye mecbur olduğu tazminatı tahsil salahiyeti munhasıran sigorta ettiren kimsenin kendisine karşı mesul olduğu şahsa ait olup sigorta ettiren kimsenin alacaklıları bu tazminattan faydalanamazlar. Sigorta ettirenin kendisine karşı mesul olduğu şahıs sigortacıdan tazminatın tamamını alamamış ise kalan kısımdan dolayı yangın sebebiyle kendisine karşı mesul olan kimseye müracaat hakkı mahfuzdur.
ÜÇÜNCÜ KISIM : KARADA VE İÇ SULARDA TAŞIMA RİZİKOLARINA KARŞI SİGORTA
A - TATBİK OLUNACAK HÜKÜMLER:
Madde 1311 - Bu kısımda hüküm bulunmıyan hallerde denizcilik rizikolarına karşı sigortalara mütaallik hükümler tatbik olunur.
B - RİZİKONUN ŞÜMULÜ:
Madde 1312 - Karada ve iç sularda taşınan eşyanın sigortası halinde sigortacı, aksine mukavele yoksa, eşyanın taşıyıcıya teslimi tarihinden itibaren gönderilene kanunen teslim edilmiş sayıldığı zamana kadar, her ne sebeple olursa olsun, maruz kaldığı hasarlardan mesuldür.
Sigortacı taşıma işlerini görmeye memur olanların kasten veya kusurlariyle sebebiyet verdikleri hasarları da tazmin ile mükelleftir.
C - SİGORTA BEDELİ:
Madde 1313 - Sigorta bedeli, sigorta olunan malın taşınması için taşıyıcıya teslim olunduğu zaman o yerdeki değeriyle varma yerine ulaşmasına kadar olan taşıma ücretine ve diğer masraflara şamildir; şu kadar ki; malın varma yerine ulaşması halinde umulan ve makul haddi aşmıyan kar, sigorta poliçesine ayrıca dercedilmek şartiyle sigorta bedeline dahil ettirilebilir.
D - POLİÇE:
Madde 1314 - Sigorta poliçesi 1266 ncı maddede yazılı hususlardan başka aşağıda yazılanları da ihtiva eder:
1. Malın taşınacağı vasıta ve taşımada takip olunacak yol;
2. Taşıyıcının adı, soyadı ve ticaret unvanı;
3. Gönderenle taşıyıcı arasında taşıma için bir müddet tayin olunmuşsa bu müddet;
4. Eşyanın taşıyıcıya tevdi olunduğu yer ile gönderilene teslim olunacağı yer.
E - TAŞIMANIN DURDURULMASI:
Madde 1315 - Taşımaya mütaallik hadis alacak zaruretler dolayısiyle taşıma muvakkat olarak durdurulur yahut taşımanın yapılmakta olduğu yol, vasıta veya taşıma tarzı değiştirilirse sigorta mukavelesi feshedilmiş olmaz.
DÖRDÜNCÜ KISIM : ZİRAİ SİGORTA
A - MENFAAT VE RİZİKO:
Madde 1316 - Biçilmiş veya biçilmemiş her nevi mahsuller, yılın her zamanında sigorta ettirilebilir.
Zirai ve ehli bütün hayvanlar her nevi bulaşıcı hastalıklarla kazalara karşı sigorta ettirilebilir.
B - MÜDDET:
I - MÜDDET İÇİNDE VAKİ OLAN HASARLAR:
Madde 1317 - Zirai sigortalar yapıldıkları müddet için muteberdir. Sigortanın devamı müddetince meydana gelecek bir zarar ile mukavele sona ermez, diğer zararlar için de devam eder.
II - KARŞILIKLI SİGORTALAR:
Madde 1318 - Karşılıklı zirai sigorta şirketlerinde sigorta müddeti, şirketin devamı müddetidir. Ancak, gerek şirket ve gerekse ortak, her yıl sonunda kooperatif şirket hakkındaki hükümler gereğince şirket ve dolayısiyle sigorta münasebetini sona erdirmeye salahiyetlidir.
C - ZARARIN TESBİTİ:
Madde 1319 - Zararlar taraflarca tayin olunacak bilirkişiler tarafından tesbit olunur.
BEŞİNCİ KISIM : HIRSIZLIĞA KARŞI SİGORTA
Madde 1320 - Hırsızlıktan zarar gören kimselerle hırsızlık dolayısiyle hukuki mesuliyete maruz kalan kimseleri temin için hırsızlığa karşı sigorta yapılabilir.