Madem oyun oynuyorduk.hazır sen bu kadar kaptırmışken rolüne kendini.
Perdeler kapanmadan son bir kez, hayran bıraksaydın beni kendine.
Öyle ki bende alkışlarla uğurlasaydım seni..
Bir gün senle evet senle beraber bineceğiz diye bekliyor bu boğazdaki bütün vapurlar..
Gör bak o zaman, insanlara nasıl da simit fırlatacak bütün martılar..
Yaradan der ki; "Kimi benden çok seversen onu senden alırım."
ve ekler, 'Onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaşatırım...'
ve mevsim geçer, gölge veren ağaçların dalları kurur, sabır taşar,
canından saydığın yar bile bir gün el olur.
Aklın ...şaşar, dostun düşmana dönüşür, düşman kalkar dost olur; öyle garip bir dünya.
Olmaz dediğin ne varsa hepsi olur.
Düşmem dersin düşersin, şaşmam dersin şaşarsın!
En garibi de budur ya, 'Öldüm!' der durur, yine de yaşarsın.....
....Ve sen yine denendiğinde
ve yine kalbin daraldığında
ve yine bütün kapılar yüzüne kapandığında
ve yine ne yapman gerektiğini bilemediğinde...
Uzun uzun düşün ve hatırla yaradanını!
Ele verirken kan kırmızı bakışların
Seni,
Gizleyemezsin gözyaşlarını
Sağanak bir yağmura güvenip
ve gidemezsin
......payına düşen seyretmektir
bir çift adımın uzaklaşmasını
sonra sevememde diyemezsin
bir başkasını
seversin
ta ki gözlerin/kan kırmızı olana dek..