• ÇTL sistemimiz sıfırlandı ve olumlu değişiklikler yapıldı. Detaylar için: TIKLA

Çağlanın Günlüğü

Hayat senin istediğini, dilediğini yaşa, istediğini takma buraya kadar güzel deniyorda; ya peki bu hayatta tekmi yaşıyoruz. Ailemiz, arkadaşlarımız, dostumuz yokmu bu hayatta. Cevabı "var elbette"diye geliyor kulağıma. Öylese nasıl teklik içinde yaşanırki. Saydığım kişilerden hangisini atabilirizki hayatımızdan. Haydi eleme yapmaya çalışalım bakalım sonuç nereye varacak,bakalım hangisinin yokluğunda ben tekim mutluyum diye bileceğiz. Ve onların doğrularını görmezden gelebilirim diyebileceğiz.
Aile; her neşe ve kederde yanında olan, kan bağın canların onlar bu benim doğrum diyebiliyormusun, hadi dediğini farzet. Doğruların yanlışa çıktığında yinede seni sımsıkı kavrayan o sicacık bağı ruhunda hissettirdiklerinde haklılarmış dedirtecek tecrübeye sahip canını, canlarını atabilirmisin? Evet cevapı duyar gibiyim söyle söyle çekinme"hayır"degilmi cevap :)
Arkadaşların; Her ne kadar ters düşsede düşüncelerin işinse, sosyal hayatında onlarla geçirmiyormusun günlerini.Onlarla kalabalıklaşıp,renklenmiyormu hayatın. Peki onlara karışma diyebilirmisin yada desende yinede hayatında oldukları için mutlumusun "evet"peki bu durumda onları yok sayabilirmisin? Kocaman bir"hayır"çıktı sanırım yine.
Dostun; sen çağırmadan yanında olan o değilmi? Daha küçücük bir mimik buruşmasında olayın farkında olupta hiç sözünü etmeden "hadi şunu yapalım, benim canım şuraya gitmek istiyor, bana bir bardak su getirirmisin" gibi söylemlerde bulunup seni o havadan çaktırmadan çıkaran o değilmi? Eeee bu durumda karışma diyemeyeceklerinin sayısıda artı değilmiii? Bak bu soruyada "evetle"sonuçlandı.

Cevaplar hiç istediğin gibi çıkmadı değilmi? :) Teklik Rabbime mahsus. Insanoğluna ise aile, arkadaş, dost düşmüş. Dolayısıyla istek ve dileklerini sorgulayarak yaşa. Elbette senin doğruların var ama diğer doğrularada kulak ver o diğer doğrular belkide sendekinden daha doğru ;)
Unutmaki hayat kesinlikle tek kişiyle yaşanmaz.....

Bu katagoriye samiyetsiz, maskelileri dahil etme ama ;)
 
"Hayat sen ne çabuk harcadın beni" birçok kişinin dilinde olan bir şarkıdır. Hep hayata verip veriştiririz. Oysaki o hayata yön veren bizler değilmiyiz? Nasıl geleceğine, nelerin yaşanacağına imzayı biz koyarız parafla beraber. Mutluluğu seçip, mutsuz eden olaylardan ders alıp, dünde bırakmayı öğrendiğimizde, yeni yollar bulabiliriz çoğu zaman. Kişiler ve olaylar sen istediğin müddetçe varolurlar. Eğer o,bu,şu yapmış, yapmamışlarda kalırsan bu senin suçundur hayatı katma yada suçuna ortak seçme hayatı. Hayat harcamaz seni sen harcatırsın. Yıllar geçtikce ömürden, bunun daha bir farkında oluyorsun. Sanırım olgunlaşma, pişme diye buna deniyordu :) Unutma bu nefes senin, duygularda öyleyse doyabildiğince, mutlu olabildiğince yaşa. Hayatıda mutlu et böylece ;)
 
Sessizliği dinlemek bu olsa gerek. Balkonda temiz esen rüzgara karşı çevreyi izlerken sadece duydugun ses; kuş, tavuk, arı, yaprakların hışırtı sesi ve çeşmeden akan su sesi.Karşıda leyleğin yavrularrına yemek getormesini, yemek yedirmesini izlemekkk. Çevre gürültüsünden, hava kirliğinden uzak. Sadece ortamı tadını çıkarmak muhteşem.
 
Sessizliği dinlemek bu olsa gerek. Balkonda temiz esen rüzgara karşı çevreyi izlerken sadece duydugun ses; kuş, tavuk, arı, yaprakların hışırtı sesi ve çeşmeden akan su sesi.Karşıda leyleğin yavrularrına yemek getormesini, yemek yedirmesini izlemekkk. Çevre gürültüsünden, hava kirliğinden uzak. Sadece ortamı tadını çıkarmak muhteşem.


Nefis bir ortamdasın belliki iyi tatiller abla :)
 
Ne diyeceğimi ne yazacağımı bilmiyorum. İnsan sıfatında dolaşan caniler, zalimler o ufacık, güzel yüzlü, mazlum çocukları katlediyor. Nasıl vicdan bu. Gerci bunu yapanda vicdan aramak hata. Nasıl kıyorsunuz o yavrucaklara. Filistin halkı ve filistinli çocuklar katlediliyor içim acıyor.... Rabbim yardımcısı olsun hepsinin. İsrailli o kendine insanım diyerek gezen zalimleri ise naletliyor ve kınıyorum.....
 
Rutin bir cuma mesaisi ve sonunda ise iki günlük dinlenme molası. Dinlenme derken beden için dinlenme olacak tabi. :) Her ne kadar beden dinlenmesinde bile şüphelerim olsada sanırım ucundan kıyısından başarabileceğim. Aslolan şu düşünceler trafiği. İşte orada işler karışık. Ne trafik ışığı ne trafik polisi var. Ora bir dört yol ve her yönden gelen düşünceler geçiş üstünlüğünü kendisi için kullanmak istiyor.O yoğun akışta çarpışan, çakışan almış başını gidiyor. Durum böyleyken haftasonu gelsin hele dedik ama bakalım haftasonuda üstesinden gelecekmi durumun. :) Hadi hayırlısı bakalım.

Bu arada ufak şeylerle mutlu olabilme özelliğini görmek bir kez daha onay verdirdi bana. Mütevazi duruş her zaman taktire değer ve bu değer kazanıldı. Farkında olmak önemli ve bunu hissettirmekte.
Konular ayrı ayrı ve ben daldan dala geçiyorum dedim ya trafik yoğun aman bir kaza yapmadan kontrolü ele al artık :)
 
Geri
Top