İngilizce Kelime ve Cümlelerin Türkçesi

Turn something on : Aç (ışık, tv, radio.. vb)
Turn the lights on, please. : Lütfen, ışıkları açın.

Turn something off : Kapat (ışık, tv, radio.. vb)
Turn the radio off, please. : Lütfen, radyoyu kapat.
 
Goodbye for now : Şimdilik hoşçakalın
See you tomorrow : Yarın görüşürüz
Take care of yourself : Kendinize iyi bakın :)
 
Let me see----------Bir bakayım
I'm single----------Bekârım
Try again----------Tekrar dene
I promise----------Söz veririm
Of course!----------Tabiî ki
 
It's a pity. : Yazık!
What a pity! : Ne yazık! Vah vah!
You're very kind. : Çok naziksiniz.
It's very kind of you. : Çok naziksiniz.
It's very good of you. : Çok iyisiniz.
 
I'm an idealist. I don't know where I'm going, but I'm on my way.
Ben bir idealistim. Nereye gittiğimi bilmiyorum, ama yoldayım.
 
To be, or not to be: that is the question:
Whether ’tis nobler in the mind to suffer
The slings and arrows of outrageous fortune,
Or to take arms against a sea of troubles,
And by opposing end them?

Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu.
Gözü dönmüş talihin sapanına,
Oklarına için için kapanmak mı daha soylu
Yoksa bir dertler denizine karşı silaha sarılıp
Son vermek mi onlara?

~ William Shakespeare
 
Geri
Top