r0se'den Ruh Enkazları

  • Konuyu açan Konuyu açan r0se
  • Açılış tarihi Açılış tarihi

r0se

Forum Onuru
Özel üye
elimde sıkılmış yumruk arasında
parmaklarımdan süzülen sen
tutma çabası nafile canım acımakta
seni yüreğe almak iki söze tabiyken
diz çökmeler fayda etmez
yalvar yakar gitme demek
yar söze değil de iki damla yaşa hatır
damlalar bensede can acısının yürek adı sen
eğilen baş olsa sıkılır mı yumruk
eğilen sevdam
zor gelen ben hayata başı dik tutarken
sırf sevdana sebep
çaresizliğin ortasında sıkılıp son bulan can
sevdam boyun eğen
ağırıma giden sebep olduğun yaşama hevesini
bir yüreğe sığdırırken sen
parmak uçlarıma can çekişir bırakan
sensizlik dedirtip adını değiştiren yine sen
şimdi sana mı kendime mi ödetmeli bedeli
sevgime gelince diz çöktü ya önünde
onun hesabı görülmüştür
sana değer verilip yanılmakla
hükmü sensizlik...
 
sensizliğin tarifini yapabilirmisin
yalnızlık deme sakın
anlatabilirmisin geceyi
karanlık deme sakın
ben anlatayım sana sensiz kalmayı geceyi
dört duvar arasında yaşarken duyduğun tek ses
saatin tiktaklarıdır
göremediğin ama hissettiğin bir ruh vardır yanında
ellerini tutamadığın
gözlerine bakıp seni seviyorum diyemediğin
bir kara gölgedir o
her gece ayın yansımasında gelen
paylaşırken zamanı gece ve gölgelerle
o hayal aydınlatır karanlıktaki yüreğini
tatmadığın duygulara hapsolmuşsundur
yaşamaksa bu duyguları sevda
nerde olduğun önemli mi ey sevgili
bak demir parmaklıklar ardına hapsettiğin bu beden
sen olmadan da özgürce yaşıyor seni
karanlıklar içindeki ışıktan bedeninle
sabahlara varıyor hep yeni bir umutla
ve her güneş doğduğunda arkandan bakarken
doyamadığı,gerçekliğine inanamadığı
bir aşkla daha çok büyüterek sensiz sevdasını
tekrar geleceğinden emin bekliyor bir sonra ki geceyi
sensizliğin tarifi yok ki
seninle dolu olan dünyada sessiz kalmak denir buna
hayalinle aydınlattığım bir odada
dopdolu yaşıyorum aşkı sevdayı ve seni
 
öyleki sabaha henüz açmakta papatya duruşun
inadına dik inadına sevdalı
rüzgarı seli görüp yaşasada soğuğu kendi içinde
inadına mağrur inadına kırılgan
ama bir yürek ki tüm zorlukları aşanda
kökleriyle sımsıkı tutunan da o
ben hep kırılgan duruşundan korkup
yaprağına zarar gelse fikri ağırlığıyla yaşıyorum
uzanıp yetemeyeceğimden korkuyorum
ben yanıbaşındaki diğer papatyayım
en az sen kadar duygularım
yetmesede bedenim ellerim şayet
sen uyurken ölebilirim
sen sabaha hala yanında say diye
sana gün boyu masallar anlatıp
hep mutlu sona vardırırım
sen farketmeden hergün doğ diye
her sabah başucunda uyanırım
 
kocaman ömrün küçücük bir anı zaman
daha yaşanılacak binlerce günlerden
yalnızca biri daha bugün
merhaba her günüm
selam sana yüzüm
hergünü zamandan mutluluk diye alıp
birer birer saydığım bir günümdeki daha
umut yüklü mutluluğum
günaydın yerdeki papatyanın
tek tek toplanışı gibi her günü
ömrüme demet yaptıran sevdiğim
yaşam ise cennet denilen bahçe
sahibi sen
yaşatan yüreğinin kahkahası
duymasa kulaklarım
solar içimdeki binlerce çiçek
hadi gülümse...
 
seni düşünüyordum her zaman olduğu gibi
sen vardın aklımda yüreğimde yine
uzattığın ellerini tutmak
yüreğine yüreğimi katmak isterken
gözlerinin içinde sonsuzluğa varmayı hayal ederken
gerçekler canımı yakıyor
sonu yok bu sevdanın
yarım kalacak biliyorsun
biliyorum anlıyorsun beni
bu sözlerimin nedenini
seni bensiz bırakmaktan
sevdanı yaşayamamaktan
sana aşkı tattıramamaktan korkuyorum
masal olsak sen ve ben
hiç bitmese aşkımız
dillerde anlatılsa sevdamız
mutlu sonla bitse masalımız
kavuşsa yüreklerimiz
 
geçmiş öyle bir ülke ki....

çıktın mı birdaha vize vermez adama...

bırak hadi geçmişimizi...

yaşanmışlıkları unut...

tanıma benden yana olanı...

asla düşün me...

hatırlama.........

anma..unut.......
.
.
yapmaaaaaaaaaa....
.
.

düşünceni bensiz bırak ma.....

geceleri bensiz uyuma...

sakın....

deneme bile....

gün ışığına bensiz göz açma...

yaşat beni sende...

saklanma bensizliğin karanlığına...
.
.
caymaaaaaaa........
yılmaaaaaaaa........
.
.
hayalde olsa razıyım...

hadi öp.....

hadi kokla.....

hadi sarıl bana.....

hadiiiiiiiiiii...

allahaşkınaa.....
 
BİR CAN DAHA YAKMA
Rüzgardı saçlarımı savuran
aşktı ruhumu kavuran
hoyrat bir el gibi
tutup beni sana fırlatan
fırtınalar ruhumda
felçlerde beynim
seni düşümden atmak
seni yok saymak
seni benden uzaklaştırmak
nedensiz sorgusuz
seni sana bırakmak
evet doğrusu bu
seni sana bırakmak
sen hiç bende olmadın ki
olamadın ki
sen kendini sevdin
kendi heyecanını
kendi nefesini
kendi canını
seni sana bırakıyorum
beni bana
senden son ricam
lütfen bir can daha yakma..
 
susmaksa sensizliğin anlamı
mühür vurdum dudaklarıma
sonsuza kadar açılmayacak
sevmekse seni sensiz yaşamak
gelmene gerek yok sensizliği de sevdim
aşksa okyanus gözlerinde boğulmak
her mavide senin gözlerini yaşıyorum
yokluğunda üşüyorsa bedenim
her ayaz her rüzgarda seni düşünür titrerim
boşver olsun
sustum seni sevdim
titredim yokluğunda yine sevdim
canım yanarken sensizlikte
hasretine göğüs gerdim yine seni sevdim
bitmez benim sevdam ben hep seni severim
 
YİNE HAKLI ÇIKTIN..
Demiştin ya?
Dönsen bile hiçbirşey eskisi gibi olmaz.
Gene haklı çıktın herzaman ki gibi.
Bıraktığım bir çok şeyin yerinde yeller esmiş.
Ne oldu çok uzun zaman mı geçti.?
Demekki aşkta olduğu gibi,ayrılıklarda da yıldırım var.
Yıldırım aşklar ve yıldırım unutmalar.
Hissizlik almış başını gitmiş koca bir boşluk.
Farkındamısın öksüz bıraktığım duygular.
Buna aşk diyoruz ya..
Hani bensiz yaşayamamalar,
Hani nefes alamamalar,
Hani sendeki ben ?
Hani ruhlarımızın öpüşmeleri?
Yasaklı artık duygularımızın görüş günleri.
Yine haklı çıktın...
Öldürmüşsün sende ki beni...
 
kayboldum gecenin karanlığında

aydınlıklara hasret kalmışım

uzanan bir el aramışım yıllarca

ben sevmeye geç kalmışım

yılların sızısı var yüreğimde

duygular düşünceler hepsi yerde

dağınık perişan bir halde

seni bulmaya geç kalmışım

fayda etmez artık geri dönüşüm

yıkıldı umutlar harabe gönlümde

bir bir dizildi aklıma mısralar

ben seni yazmaya geç kalmışım

dün bugün derken geçti günler

arkama bakamadan bitti hayaller

son perdeside buymuş hayatın

işte hayat demeye ben geç kalmışım...

 
Geri
Top