aslında her şey olacağına varıyor peki bu denli hayal kırıklığı neden? hiç konuşmamış selamlaşmamış bakışmamış olmak bile iki insan arasındaki bağı neden eritemiyor?
yanlışlıkla göz göze gelinen saniyelik bi zamanda (kalp için bir bebeğin uykusu kadar derin, bir meyve ağacının çiçek açması kadar aheste) insan içine gömdüğü duygunun bağlarını neden sıkıca tutamıyor da o bağ ellerinden kayıp gidiyor?
demek ki insan onu gördüğünde kalbinin elleri uyuşuyor. dünya dönmeye devam ederken, bankalar faiz oranlarına faiz katarken, bir öğretmen sınıfının tahtasını silerken, bir kedi otobüs durağında uyumak için yalpalaya yalpalaya yürürken.. yani hayat akarken her şey devam ediyorken insanın o anda kalbi duruyor aklı kilitleniyor. bunlar ufacık zaman diliminde oluyor peki tesiri neden böylesine kuvvetli, derin, içten olabiliyor?
ve hayatının ufacık anında yer bile etmemiş biri nasıl hayatın olabiliyor?
henüz konuşmamışken, sesini duymamışken sadece onu görmüşken.. bi insan bi insanı nasıl bu kadar sevebiliyor?
yanlışlıkla göz göze gelinen saniyelik bi zamanda (kalp için bir bebeğin uykusu kadar derin, bir meyve ağacının çiçek açması kadar aheste) insan içine gömdüğü duygunun bağlarını neden sıkıca tutamıyor da o bağ ellerinden kayıp gidiyor?
demek ki insan onu gördüğünde kalbinin elleri uyuşuyor. dünya dönmeye devam ederken, bankalar faiz oranlarına faiz katarken, bir öğretmen sınıfının tahtasını silerken, bir kedi otobüs durağında uyumak için yalpalaya yalpalaya yürürken.. yani hayat akarken her şey devam ediyorken insanın o anda kalbi duruyor aklı kilitleniyor. bunlar ufacık zaman diliminde oluyor peki tesiri neden böylesine kuvvetli, derin, içten olabiliyor?
ve hayatının ufacık anında yer bile etmemiş biri nasıl hayatın olabiliyor?
henüz konuşmamışken, sesini duymamışken sadece onu görmüşken.. bi insan bi insanı nasıl bu kadar sevebiliyor?