• ÇTL sistemimiz sıfırlandı ve olumlu değişiklikler yapıldı. Detaylar için: TIKLA

berna' ca aşk.... hece hece aşk

Gidene kal demeyeceksin...
Gidene kal demek zavallılara,
Kalana git demek terbiyesizlere,
Dönmeyene dön demek acizlere,
Hak edene git demek asillere yakışır.
Kimseye hak ettiğinden fazla değer verme.
Yoksa değersiz olan hep sen olursun..
Düşün.... Kim üzebilir seni senden başka?
Kim doldurabilir içindeki boşluğu sen istemesezsen.
Kim mutlu edebilir seni,sen hazır değilsen?
Kim yıkar, yıpratır seni sen izin vermezsen?
Kim sever seni, sen kendini sevmezsen?
Hersey sende başlar, sende biter... Yeter ki yürekli ol, Tükenme, tüketme, tükettirme içindeki yasama sevgisini... Hep hatirla:
 
İki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
İki kol.
Merdivenlerin oraya koşuyorum,
Beklemek gövde kazanması zamanın;
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum,
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.

Kuşlar toplanmış göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.

Cemal Süreya
 
Aşk benim hiç Senim olmamış

Varlığınla yokluğun arasında kalmayacağım artık, sadece olmayacaksın. Sensiz kalma ihtimali olmayacak aleyhine kurulmuş cümlelerimin sonunda. Belki birkaç satır arasında unutulacaksın bir müddet sonra. İçimden olmayacak, boş bir kağıdın gölgesine sığınmayacak sana sitemlerim. Hani hep kızardın ya “Konuş konuş konuş” derdin, haykırabilir miyim şimdi korkaklığını. Bıraktığın bu mavi düşleriyle avunan yalnızlığı, artık sahiplenilmeyecek olmanın burukluğunu yaşarken, haykırabilir miyim dersin, susar mıyım, gülüp geçer miyim yoksa …?
Aslında alıştırmalıyım kendimi hiç dönmeyecekmişsin, dönülmeyecek bir yerdeymişsin gibi farzetmeli, unutmalı. Seni hiç tanımamış gibi yaşamımı sürdürmeliyim. Var olduğum her yer aşk(ın) şehri olmalı artık, yeniden sevmenin, sevilebilmenin yeri her yer, zamanı yaşanan ve gelecek tüm zamanlar olmalı benim için. Evet, sayfalardan koparıp bir bir savurmalıyım seni yaşanmış tüm zamanlara, uzaklaşan her adımımla hapsetmeliyim bu anılar sokağına. Kopan takvim yaprakları sensiz geçen günleri saymamalı, bende yokluğunun güncesini tutmayı artık bırakmalıyım. Her yeni güne seni getirmedi diye isyan etmemeliyim. Kabullenebilmeli, hazmedebilmeli, aldırmamalı hatta sana hak verebilmeliyim. Bu satırlarla büyümeye başlamalıyım, sırf seni ve çocuklaşan bir aşkı kolayca unutabilmek için. Zira yoksun. Sanki benim hiç senim olmamış, sanki bizi hiç yaşamamışız, sanki aşk denen o hoyrat şarkıyı mırıldanmış ve sonra yarım bırakmışız gibi. Artık yeni bir şarkı söylemenin vakti, Yaşanmışlığına, yitikliğime hiç aldırmadan,
Sanki benim hiç senim olmamış gibi…
 
Anlattıkça kış vuruyor satırlarıma

Anlattıkça üşüyor, anlattıkça ısınıyor yüreğim.
Bugün sardunyalarım da açmadı
Belki de küskün renklere
Ellerimde günah gibi yaşayamadıklarım
Sensiz soluyorum anlayacağın
Mavi mavi ölüyorum

Duyuyor musun, orada mısın,
Var mısın, yok musun?
Bir tek şeyi unutma!

Seni sevdim ben.

Yanarak, yıkılarak
Aklıma her geldiğinde ağlayarak....
 
_HERŞEYİMSİN_

Nefesimsin sen benim bir tanem
Nefesim kadar yakınsın bana düşlerimde…
Her soluk alış verişimde sen varsın
Sen olmayınca anlamsızlaşan hayatımda yaşama gücümsün sen benim

Çığlıklarımsın sen benim
Özleminin acısını yüreğimin derinliklerinde hissettiğimde,
Sessiz sessiz haykırarak attığım çığlıklarım..
Kendime haykırışlarımın sebebisin sen benim.

Göz yaşlarımsın sen benim
Yokluğun bir hançer gibi saplandığında yüreğime,
Hıçkırıklar içinde ağladığımda akmayan göz yaşlarımsın
Gözlerimde acıdan donan göz yaşlarımın sebebisin sen benim

Hayallerimsin sen benim,
Uykusuz gecelerime dost olan hayallerim
Çaresizce,umutsuzca düşlediğim soğuk yatağımda,
Seni düşlemek için uykusuz kalmamın sebebisin sen benim

Belki gerçeklerim,belki de yalanlarımsın sen benim
Acılarım,mutluluğum,düşlerimsin sen benim
Beni ben yapan beni hayata bağlayanımsın sen benim
Kalbimin atmasının tek sebebisin sen benim!!!
 
sevda bir donanımdır; kuşe kağıda afişlerde
sevda bir duruştur; yaşama kavgası içinde
sevda bir haykırıştır; uçurumun kenarında
sevda bir dilektir; gözle kirpik arasında
sevda bir tılsımdır; ilk sevmelerin içinde
sevda bir şiirdir; Ahmed Arif'in Çukurova gençliğinde
sevda bir ibadettir; kandil gecelerinin mübarek saatlerinde
sevda bir varoluştur; yaşamın bittiği yerde
sevda bir devrimdir; gençlik marşlarının içinde
sevda bir yolculuktur; yaşlı gözler eşliğinde
sevda bir bekleyiştir; annelerin tomurcuk yüreklerinde
sevda bir namludur; puşt pusuları arasında
sevda bir kahırdır; ölümü beklediğin anda
sevda bir inançtır; yaşama sarıldığın anda
sevda bir sağduyudur; ölüm ile yaşam arasında
sevda bir anıdır; ilk oğlun doğduğunda
sevda bir yaşamdır; tutulduğun bir dalın olduğunda
sevda bir yıldırımdır; en sevdiğinin cenaze töreninde
sevda kavuşmaktır; sana gülümseyen gülbenizli sevgilinin,
seni beklediği yerde
ve sevda bir dünyadır; sana elveda diyen sevgilinin,
yanaklarını okşadığın yerde...
 
SEN VAR YA ...



Sen var ya... Sen;

Sen, çözemediğim bilmece gibisin...

Sen, sevmeye kıyamadığım,

Dünya güzeli şirin bebeğim, birtanemsin.

Sen, karanlık dünyama doğan,

Yaşam kaynağım, dünyamı aydınlatan güneşimsin.

Sen, sığınmak için sabırsızlandığım,

Kasırgalar kopan denizdeki limanımsın.

Sen, uyanmak istemediğim

En güzel düşlerimdesin.

Sen varya güzelim,

Tek sevdiğim, beklediğimsin.

Sen, damarlarımda dolaşan kanım!

Sen, ömrümü geçireceğim ?!

Sen, yeryüzündeki diğer yarım!

Sen, yaşam pınarım!

Sen, tutunabileceğim tek dalım!

Sen varya güzelim, sen!

Sen, bil ki, sadece benimsin canım!!!
 
Bir akşamüstü bir rüzgâr yapıştı belime, içtik beraber.
Sarhoşluk daha çok acıtır dedi, gözleri yaşararak.
Önce inanmadım.
Sonra kudurdu, kudurdu.
Başım döndü, bağırdım...

"Sen, giderken gülüm izlerini silmeyi unuttun.
Sen, giderken bitanem, bende bıraktıklarını almayı unuttun.
Sen, giderken aşkım, sen hâlâ bendeydin.

Çalan bir müzik parçasının sözlerinde unuttun kendini.
Bir ağustos akşamında unuttun beni ve seni.
Süzülen damlaların sıcaklığında,
Sensiz bir gecenin sabahındaki hıçkırıklarda unuttun seni.
Terasda içilen bir bardak çayda
ya da bir bardak birada unuttun.

Bir mangal ateşinin sonrasında, yanmış közlerde unuttun.
Beyoğlu'nun o güzel sokaklarında,
O ıssız kalabalıkda unuttun kendini.
Söylenen yalanlarda, 'iyi ki varsın'larda unuttun seni ve beni.
Geceleri baktığımız o yıldızlarda unuttun bizi.

Bir daha birlikde çıkamayacağımız Yeniköydeki
çay bahcesinde, Papatya'da unuttun bizi.
Adını bir türlü koyamadığın
gelecekdeki güzel günlerimizde unuttun.
Beraber yakılan sigaralarda unuttun bizi.
Sen giderken bitanem,
SENİ BENDE UNUTTUN !!!."
 
ÇOCUKÇA AŞK


Seni özlemek geldi içimden
Çocukluğumu özler gibi
Babamın eve gelişini gözler gibi
Sobanın üzerinde kızarmış ekmek
Çaydanlıkta tıkırdayan çay
İçmek geldi seni içimden
Oh çekerek yudum yudum
Ağlamak geldi içimden
Hüngür hıçkırık çocukça
Hiç neden olmasa bile
Türlü kaprisler yaparak sana...
Karanlıktan korktum da yine
Yatağında uyumak istedim
Sokulup kedi gibi koynuna
Sıcaklığını duymak istedim
Haydi evcilik oyna benimle
Çamurdan köfteler yap bana
Bu yaramaz bebeğine
Ninniler söyle dizinde
Haydi çocuk gibi davran bana
Hiç olmadığım kadar çocukça
Çocukluğuma ver bütün bunları
Farzet ki -
Çocukça aşık olmak geldi içimden...
 
Benimle bir konuşsan
Sevdamı anlatacağım sana
Tabi dilimin döndüğü kadar
Yazdığım şiirlerimi okuyacağım
Mısralarım işte o gün
Dile gelecek
Seni sensiz nasıl yaşadığımı
Seni her gün görüp de nasıl özlediğimi
İşte o gün haykıracak mısralarım
İşte o gün şiirlerin şiir olacak
Okuduğun gün
Saatlerin zamanın durmasını isteyeceğim
Bu an, bu kısacık an bitmesin diyeceğim
Ama zaman bana inat
Her zamankinden hızlı geçecek
Biliyorum
Bir an olsun göz göze geleceğiz
Ve seni ne kadar sevdiğimi anlayacaksın
Ben bir kelime bile söylemeden
Sende istemeyeceksin gözlerini kaçırmayı gözlerimden
Ama gözlerin kaçacak
Biliyorum
Sana nasıl uykularımı böldüğünü
Her şeyde senden bir parça aradığımı
Ve her gözümü kapayınca nasıl seni gördüğümü anlatacağım
Kelimeler yetmeyecek
Biliyorum
Her rüzgar esişinde neden derin bir nefes çektiğimi
Yüzlerimi okşadığında rüzgar
Neden gözümü kapayıp gülümsediğimi
Nasıl yalnız bir karanlık ta usandığımı anlatacağım
Sana adı sen olan yıldızı göstereceğim
Onunla konuştuklarımızı anlatacağım sana
Neden bir yıldız olduğunu söyleyeceğim
Ve sana bir günü hatırlatacağım
Tabi unutmadıysan
Sana dalgaları anlatacağım
Her denize bakışımda nasıl seni gördüğümü
Ve bizim evdeki saati anlatacağım
Her saniyesinde seni seviyorum dediğim
O saati anlatacağım
Yıldızların nasıl ağladığını
Ve göz yaşlarının yüreğimi nasıl yaraladığını anlatacağım
Evinizin önüne gelip yağmurda ıslanmayı
Sana her bakışımda yeniden aşık olmayı
Yaşadıkça kalbimde bir yerin olduğunu
Sana ilk aşkım olduğunu
Sen sevmesen de benim seveceğimi anlatacağım
Uzaktan sevmeyi anlatacağım sana
Saçlarını ellerimi dokunmadan gözlerimi okşadığımı
Seni görünce yüreğimin titrediğini
Ve bir bakışının bana yettiğini anlatacağım
Ve biliyorum
Bunları anlatmama fırsat vermeden
Seni seviyorum diyemeden gideceksin
Dur gitme desem de
Durmayacaksın biliyorum
 
Geri
Top