günlüğümm az karalayasım var sana ..ama önce jelibonlarımı da alim elime..
baya baya kötü gün dostu kesildin başıma..
keyfim kaçmışsa aklımdasın hep..
)
neyse ..
sabahın köründe kalktım yataktan.. bastım düğmeye haluk yanımda..
sesini de benim sesimi bastıracak türde açtım ben söyledim o söyledi..
güya aklımı oyalicam.. annem madem kalktın kahvaltıyı hazırla diye kapıma dayanana kadar kendime kapılmış gidiyodum..
bu aralar hiç kimse nasılsın dahi demesin istiyorum aslında.. en çok telefonumdan nefret ediyorum mesela bu günlerde.. karşıdaki sesler hep bir ağızdan aynı şeyi söyleyip dururken bende çıkartıyorum karşılarına önceden hazır ettiğim cevaplarımı..
her iki tarafta dudak bükerek kapatıyo ..
niye bu konu üstünde bu kadar duruyosam.. her şey olması gereken düzeye gelmiş zaten.. de akıl tüm verilenleri kusursuz bir bir yaparken gönül haşarı aslında ondan.. kendi kafasına göre çiziyo resmini.. ağaç yeşil olur diyo akıl gönül mavi diye tutturuyo..
düşüyolar birbirine alıp kalemlerini atıyolar rasgele köşelere.. yarım kalıyo .. onları ayırmak barıştırmak toparlamak da bana düşüyo..
bende de bi haller boş boş bakıyorum onların kavgasına bazen kızıyorum hoşuma gidiyo bazen ama disiplin şart çok gülersen tepene çıkarlar..
bak bu kadar şeyi düşünüyorum aslında bu düşündüklerimin sadece azıcık bişeyi.. neyse işte sonra zaten elimde resmim var benim hazır almışım..
akılıda yitiyorum bi köşeye gönlüde onu sunuyorum ..
boş yere gelgitlerde dolanıp duruyorum işte..
neyse bitti zaten jelibonlarım da ..