Yeraltı Edebiyatı

Şimdi kokuşmuş insanların düşünmeden konuştuğu bir dünyadayız. Çürümüş fikirleri vücutlarındaki her delikten oluk oluk dökülürken, zeminsizliğe artistik patinajla tutunuyoruz. Bi sigara daha?
 
Ortalama insanda
Herhangi bir günde herhangi bir orduya
yetecek kadar ihanet,
nefret, şiddet
ve saçmalık vardır.
VE Cinayet konusunda En Becerikliler
Cinayet Karşıtı vaaz verenlerdir
VE Nefreti En İyi Becerenler
Sevmeyi Vaaz Edenlerdir
VE-SON OLARAK-
SAVAŞI EN İYİ BECERENLER
BARIŞ VAAZI
VERENLERDİR

Tanrıyı Vaaz Edenlerin
Tanrıya İhtiyacı Var
Barış Vaaz Edenlerin
Huzuru Yok
SEVGİYİ VAAZ EDENLER
SEVGİSİZDİR
VAAZ VERENLERDEN SAKININ
Bilmişlerden Sakıının.

DURMADAN
KİTAP
OKUYANLARDAN
Sakının
Yoksulluktan Nefret Edenlerden
Ya da Gurur Duyanlardan Sakının
Övgü Göstermekte Hızlı Davrananlardan SAKININ
Karşılığında ÖVGÜ Beklerler

Sansürlemekte Hızlı Davrananlardan SAKININ
Bilmedikleri Şeylerden
Korkarlar

Sürekli Kalabalıkları Arayanlardan Sakının;
Tek Başlarına
Bir Hiçtirler

Ortalama Erkekten
Ortalama Kadından
Sakının
Sevgilerinden SAKININ

Sevgileri Vasattır, Vasatı
Aranır Dururlar
Ama Nefretleri Dahiyanedir
Nefretleri Seni Beni
Herkesi Öldürebilecek Kadar
Dahiyanedir.

Yalnızlığı İstemezler
Yalnızlığı Anlamazlar
Kendilerinden Farklı
Herşeyi
Yoketmeye
Çalışırlar

Sanat
Yaratamadıklarından
Sanatıı
Anlayamazlar
Yaratma Başarısızlıklarını
Dünyanın Beceriksizliğine
Yorarlar

Kendileri Tam Sevemedikleri İçin
Senin Sevginin
Eksik Olduğuna İNANIR
VE SENDEN
NEFRET EDERLER

Ve Nefretleri
Parlak Bİr Elmas
Bir Bıçak
Bir Dağ
Bir KAPLAN
Bir Baldıranotu Gibi
Mükemmeldir

En Usta Oldukları
SANATTIR
NEFRET!

Charles Bukowski
 
yan yana yürüyemeyelim diye dar yapılmıştı kaldırımlar,
ve yine yan yana yürüyemeyelim diye dar kafalıydı insanlar.
sırf dardı diye kafalar, düşünmeyi bırakıp sevmeyi denedik.
sarılmak yakar bizi deyip, aşkı hep uzaktan sevdik.

-bukowski
 
Ya da annemin bana söylediği şekilde ifade edecek olursam : " Vır vır vır ... , kes sesini Madison "
Anlatmak istediğim şu : Ben bütün kimliğimi akıllı olmak üzerine kurmuşum . Öteki kızlar , çoğunlukla bayan orospu çocuğu orospular , sevimli olmayı seçmiş . Kaldı ki gençken alınması kolay bir karardır bu . Annem olsa şöyle derdi : " Mayısta her bahçe güzeldir " . Anlamı ise şudur : Gençken herkes biraz çekicidir . Genç kadınlar arasında fiziksel çekicilik düzeyi konusunda , rekabete girmek doğuştan gelen bir tercihtir. Karga burunlu ya da bozuk ciltli öteki kızlar ise çılgınca komik olmaya oynar . Diğerleri atletik ya da anoreksik ya da hipokadriyak olmaya bakar . Çok sayıda kız öfkesini kuşanıp , ömür boyu keskin dili , yalnız bayan gıcık kızı gıcık olmayı seçer . Diğer hayati tercih , azimli ve enerjik politik kız olmaktır . Ya da kimbilir belkide her daim asık suratlı ; şair yönünü keşfeder , kendi özel dizelerine kafa yorar , Sylvia Plath ve Virginia Woolf'un bıkkınlık veren depresyonuna giden yolu bulursun . Ama bu kadar seçeneğe rağmen ben zeki olmayı tercih ettim .


Chuck Palahnuik - LANETLİ
 
Medeniyet duvarla başlar . Duvar örmek çeşitli amaçlar taşır . Bu amaçların ilki ayırmaktır : insanları , hayvanları , bitkileri ve şeyleri . Daha sonraki amaçlar içeride ya da dışarıda bırakmaktır : insanları , hayvanları , bitkileri ve şeyleri . Duvarlar örülür ve iki cephelerinde hayatlar gelişir. Duvarsız bir dünya günümüz insanı için cehennemdir . Medeni insanın ruhsal dengesini sonsuza dek kaybetmesine elektrik , kanalizasyon ya da iletişim sistemlerinin çökmesi değil , duvarların yıkılması neden olacaktır . Bu yüzden duvar ustalığı kapitalist anlamda ilk gerçek meslektir. Var olan en kalabalık , yarı gizli , güç dayanışması eksenli örgütün bu meslekten esinlenerek kendini vaftiz etmiş olması tesadüf değildir . Çünkü duvar sıradan insanın tek garantisidir .Savunulması gereken ilk siperdir . Dünya üzerindeki mevcut düzenin devamı duvarların ayakta kalmasına bağlıdır . Elleri alçılı duvar ustalarından elleri paralı bankacılara kadar , duvarlar dünya nüfusunu gölgelerinde gizlerler. Ancak duvarın hangi tarafında olunduğuysa , hayat tarzını belirler .Geceyi sokakta geçirenler ise duvarların dolayısıyla medeniyetin dışındadır . Çöp torbalarıyla aynı kaldırımda uyuyanlar duvarları delmek isteyenlerdir . Asla yıkmanın değil ancak sadece geçebilecekleri kadar bir delik açmanın peşinde olan organik matkaplardır . Çünkü ister Sao Paulo'nun gecekondularında , ister Koumbala'nın ormanında, isterse Malaga'nın sahilinde yaşasın , her insanın bir duvara ihtiyacı vardır .

Hakan Günday - PİÇ
 
Geri
Top